İçeriğe atla

Fenol kırmızısı

Fenol Kırmızısı
Tanıtım ve özellikler
Bilimsel ismi Phenol Red
Alternatif isimler fenolsülfonftalein
PSP
Moleküler formülü C19H14O5S
Mol kütlesi 354.377 gr/mol

Fenol kırmızısı (Ayrıca fenolsülfonftalein) çoğunlukla hücre testlerinde kullanılan bir pH indikatörüdür. Fenol kırmızısı normal koşullarda kararlı, kırmızı renkte kristal hâlindedir. Suda çözünürlüğü 0,77 gr/lt ve etanolde 2,9 gr/lt'dir. Zayıf bir asittir ve pKa'sı (asitlik sabitinin eksi logaritması) 20 °C'de 8'dir.

Fenol kırmızısı (pH indikatörü)
6,68,0

İndikatör olarak davranışı

Bir fenol kırmızısı çözeltisi 6,6 ve 8,0 pH değerleri arasında sarıdan kırmızıya bir renk geçişi yapar. 8,0'ın altında açık pembe rengine, 6,6'ya doğru sarı renge bürünür. 8,0'ın üstünde kırmızı renk alır.

Güçlü asidik çözeltilerde sülfat grubu eksi yüklenir ve keton grubu (R1-OH-R2) fazladan bir proton taşımış olur. Bu form H+2PS- şeklinde gösterilir. Eğer pH artırılırsa keton grubundaki proton (Hidrojen) yok olur ve eksi yüklü sarı renkli HPS- formunu alır. Daha yüksek pH değerlerinde hidroksit grubu protonunu kaybeder ve kırmızı renkli PS- formunu alır.

Kullanımı

Fenolsülfonftalein testi

Fenol kırmızısı, fenolsülfonftalein (ya da PSP testi) testi adı verilen bir testte kullanılırdı. Bu test, böbreklerden geçen ortalama kan miktarını hesaplamak amacıyla kullanılırdı. Ancak günümüzde kullanılmamaktadır.

Hücre kültürleri için indikatör

Çoğu canlı doku nötre yakın bir pH'tadırlar. Örneğin kan pH'ı 7,35-7,45 arası değişir. Doku kültürlerinde yetişen hücrelerin bu pH değerlerinde olması gerekir. Bu durumda fenol kırmızısı eklendiğinde dokunun pembe-kırmızı bir renk alması gerekir.

Hücrelerde sorun çıkması durumunda hücreler ölür ve ölü hücreler artık maddeler salgılar. Bu maddeler zararlı canlıların yayılmasına ve pH'ın değişmesine sebep olur. Bu durumda da indikatör renk değiştirir. Çoğu bilim insanı bu yöntemi doku kültürlerinin sağlığını kolay ve çabuk denetlemek amacıyla kullanır.

Kaynakça

  • İngilizce Vikipedi

İlgili Araştırma Makaleleri

Retina (latince:rete) ya da ağkatman çoğu omurgalı ve bazı yumuşakçaların gözünün en içindeki görmeyi sağlayan ışığa ve renge duyarlı hücrelerin bulunduğu göz doku tabakasıdır. Gözün optiği, retinadaki görsel dünyanın odaklanmış iki boyutlu bir görüntü oluşturur ve bu görüntüyü beyne elektriksel sinir uyarılarına çevirerek görsel algı oluşturur. Retina, bir kameradaki film veya görüntü sensörü 'ne benzer bir iş yapar.

<span class="mw-page-title-main">Fenolftalein</span>

Fenolftalein, soluk sarı renkte, toz halinde bir organik bileşik. Formülü C20H14O4 olup, erime noktası yaklaşık 250 °C'dir. Alkolde çözünür. Fakat suda asla çözünmez. Fenolftalein sıcak sülfürik asit veya çinko klorür katalizörlüğünde fenol ile ftalik anhidridin reaksiyonundan elde edilir.

pH belirteçleri (İndikatörler), çözeltinin pH'sine bağlı olarak renk değiştiren, karmaşık yapıdaki organik bileşiklerdir. Bu tür bileşikler, asit ya da baz titrasyonunun bitiş noktasını saptamak amacıyla kullanılır. pH belirteçlerini asit, baz, redoks ve çöktürme belirteçleri olarak sınıflamak mümkündür.

<span class="mw-page-title-main">Pigment</span>

Pigment ya da boyar madde, suda tamamen veya hemen hemen çözünmeyen renkli bir malzemedir. Bunun tersine, boyalar genelde, en azından kullanımlarının bir aşamasında çözünürdür. Boyalar genellikle organik bileşik pigmentler ise genellikle inorganik bileşikdir. Tarih öncesi ve tarihi değeri olan pigmentler arasında koyu sarı, odun kömürü ve lapis lazuli bulunur. Sanayide olduğu kadar sanatta da kalıcılık ve istikrar istenen özelliklerdir. Kalıcı olmayan pigmentler kaçak olarak adlandırılır. Kaçak pigmentler zamanla veya ışığa maruz kaldıkça solarken bazıları sonunda kararır. Pigmentler boya, mürekkep, plastik, kumaş, kozmetik, gıda ve diğer malzemeleri renklendirmede kullanılır. İmalat ve görsel sanatlarda kullanılan çoğu pigment kuru renklendiricidir ve genellikle ince bir toz hâlinde öğütülür. Boyada kullanım için bu toz, pigmenti askıya alan görece nötr veya renksiz bir malzeme olan bağlayıcıya eklenir ve boyaya yapışkanlık verir. Genellikle aracında çözünmez olan bir pigment ile kendisi bir sıvı olan veya aracında çözünen boya arasında bir ayrım yapılır. Renklendirici, ilgili araca bağlı olarak bir pigment veya bir boya görevi görebilir. Bazı durumlarda pigment, bir metalik tuzla çözülebilir bir boyanın çökeltmesi ile boyadan üretilebilir. Oluşan pigmente göl pigmenti denir. Biyolojik pigment terimi, çözünürlüklerinden bağımsız olarak tüm renkli maddeler için kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Ketozis</span>

Ketozis kanda keton cisimciklerinin bolca bulunması durumudur ve açlık, perhiz ve yoğun kas kullanımı gibi sebeplerden vücudun enerji ihtiyacını karşılamak için karbonhidrat ve ihtiyaç fazlası proteinli gıdaların sindirimiyle oluşan kanda glukoz yerine, yağ içeren gıdaların sindirilmesi veya vücudun yağ stoklarının birazının keton cisimciklerine dönüştürülmesi sonucu oluşan normal fizyolojik durumdur.

pH Sulu bir çözeltinin asitlik veya bazlık seviyesinin ölçümü

pH, bir çözeltinin asitlik veya bazlık derecesini tarif eden ölçü birimidir. pH'in açılımının ne olduğu kesin olarak bilinmese de genellikle "potential of hydrogen" veya "power of hydrogen" olduğu varsayılır.

Hipotez testi, bir hipotezin doğruluğunun istatistiksel bir güvenilirlik aralığında saptanması için kullanılan yöntem.

<span class="mw-page-title-main">Eozin</span>

Eozin katrandan elde edilen turuncu-pembe renkli bir boyadır.

Mika bir düzleme göre çok iyi dilinimli bir takım mineralleri içeren bir mineraller grubudur. Dilinim (şistozite), yaprakcıkları elastik olarak bükülebilir. Dilinim yüzeyleri sedef parıltıdır. Mika grubu mineraller, yer kabuğunu oluşturan kayaçlar içerisinde ortalama % 3.8 oranında dağılım frekansına sahiptir.

Baz, suda iyonlaştıklarında ortama OH (hidroksit) iyonu ve elektron çifti verebilen maddelerdir. Bazlar da, asitler gibi tehlikeli maddelerdir. Suda iyonlaştıklarında hidroksit (OH) iyonu derişimini arttıran maddelere baz denir. Bilinen en güçlü baz Sezyum hidroksittir (CsOH).

<span class="mw-page-title-main">Fasulye</span> bitki

Fasulye, baklagiller (Fabaceae) familyasının Phaseolus cinsinden Orta Amerika menşeli, bir yılda yetişen otsu bir bitki türü. Günümüzde fasulyenin; Orta Amerika (Mesoamerica) ve Güney Amerika (Andean) bölgeleri olmak üzere iki gen havuzuna sahip olduğu çeşitli araştırıcılar tarafından rapor edilmiştir.

Metil Menekşesi, birbirine benzer pH indikatörlerinin ve boyar kimyasallarının oluşturduğu gruba verilen isimdir. Metil moru kimyasalları, 4, 5 veya 6 metil bağından (R-CH3) oluşan kimyasallardan oluşur. Değişik çeşitlerinin karıştırılmasıyla menekşe renginin çeşitli karışımları elde edilebilir. Metil morunun temel çeşitleri şunlardır:

Malahit yeşili, trifenilmetan boyalardan parlak yeşil katyonik bir boyadır. İlk kez 1877 yılında kimyager Otto Fischer tarafından sentezlendi. 1878 yılında Oskar Doebner de, Fischer'den bağımsız olarak aynı boyayı elde etti.

<span class="mw-page-title-main">Metil kırmızısı</span>

Metil kırmızısı asidik çözeltilerde kırmızı renk alan bir asit-baz indikatörüdür. Ayrıca bir azo boyar maddesidir. Kırmızı kristal toz şeklindedir. Metil kırmızısı 4,4 pH'ın altında kırmızı, 6,2'nin üstünde ise sarı renk alır.

<span class="mw-page-title-main">Ketoz</span> kimyada bir karbonhidrat türevi

Ketoz, molekül başına bir keton grubu içeren bir monosakkarittir. En basit ketoz, sadece üç karbon atomuna sahip olan ve optik aktivitesi olmayan tek dihidroksiasetondur. Tüm monosakkarit ketozlar indirgeyici şekerlerdir, çünkü bir enol ara ürünü aracılığıyla aldozlara tautomerleşebilirler ve elde edilen aldehit grubu, Tollens testi veya Benedict testinde oksitlenebilir. Glikozitlere bağlanan ketozlar, örneğin sakkarozun fruktoz kısmı durumunda, indirgeyici olmayan şekerlerdir.

Ki-kare testi veya χ² testi istatistik bilimi içinde bir sıra değişik problemlerde kullanılan bazıları parametrik olmayan sınama ve diğerleri parametrik sınama yöntemidir. Bu çeşit istatistiksel sınamalarda test istatistiği için "örnekleme dağılımı", sıfır hipotez gerçek olursa ki-kare dağılımı gösterir veya sıfır hipotez "asimptotik olarak gerçek" olursa, eğer sıfır hipotez gerçekse ve eğer örnekleme hacmi istenilen kadar yeterli olarak büyük ise bir ki-kare dağılımına çok yakın olarak yaklaşım gösterir.

Pearson ki-kare testi nicel veya nitel değişkenler arasında bağımlılık olup olmadığının, örnek sonuçlarının belirli bir teorik olasılık dağılımına uygun olup olmadığının, iki veya daha fazla örneğin aynı anakütleden gelip gelmediğinin, ikiden fazla anakütle oranının birbirine eşit olup olmadığının ve çeşitli anakütle oranlarının belirli değere eşit olup olmadığının araştırılmasında kullanılır. İstatistik biliminin çıkarımsal istatistik bölümünde ele alınan iki-değişirli parametrik olmayan test analizlerinden olan ve ki-kare dağılımı'nı esas olarak kullanan ki-kare testlerinden en çok kullanılanıdır. İngiliz istatistikçi olan Karl Pearson tarafından 1900'da ortaya çıkartılmıştır.

IMViC, koliform grup bakterilerin tespiti için kullanılan test sistemidir. İsim, içeriğindeki testlerin baş harflerinden oluşmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Nötral kırmızı</span>

Nötral kırmızı doku biliminde boyama işlemi için kullanılan bir eurodin boyası.Lizozom kırmızısına da rengini veren nötral kırmızısıdır.

Seliwanoff testi, aldoz ve ketoz şekerlerini birbirinden ayıran kimyasal bir testtir. Şeker bir keton grubu içeriyorsa, bu bir ketozdur. Bir şeker bir aldehit grubu içeriyorsa, bu bir aldozdur. Bu test, ısıtıldığında ketozların aldozlardan daha hızlı dehidrate olması prensibine dayanır. Testi tasarlayan kimyager Theodor Seliwanoff'un adını almıştır. Ketoz içeren bir çözeltiye eklendiğinde, hızlı bir şekilde pozitif bir test olduğunu gösteren kırmızı bir renk oluşur.