Maskülizm esas olarak erkeklerin deneyimleri üzerine kurulmuş toplumsal teori ve politik bir hareket tarzıdır. Maskülizmin çoğu sözcüsü bir yandan toplumsal ilişkilerin eleştirisini yaparken bir yandan da toplumsal cinsiyet (gender) eşitsizlik ve erkeklerin hakları ve sorunları gibi konular üzerine yoğunlaşmaktadırlar. Maskülizmi savunan kişiye "maskülist" denir. Tarihte bu adlandırmaya uygun görüşleri (maskülizmi) ilk kez ortaya koyan kişi sosyalist bir teorisyen olan Ernest Belfort Bax idi. Bununla birlikte zaman içinde maskülist çevrelere muhafazakâr kesimler de dahil olmuştur.
İslami feminizm, modern düşün hayatında yer bulmaya başlayan melez ideolojilerin bir örneği. İslami paradigma içinde dile getirilen feminist söylem ve uygulamalar bütününe verilen adlandırma. Modern İnsan Hakları bildirgelerinde tüm insanların eşit olduğu söylenirken, İslam dünyasında, gündelik yaşamda geleneksel inanışlar ve dini inanca dayalı, konjonktür ile uyuşmayan kadın-erkek ayrımı ve erkeklerin üstünlüğü söylemine karşı, kadınların eşitliği ve/veya üstünlüğünü savunan bir düşünce sistemiyle İslam düşüncesini harmanlamaya itmiştir.
Agnostisizm ya da bilinemezcilik, en yaygın ve bilinen tanımıyla, tanrı veya tanrısal varlıkların bilinemez veya varlığı ile birlikte yokluğunun da kanıtlanamaz olduğunu savunan bir felsefi görüştür. Agnostik düşünce epistemolojik alanda yer alan bir felsefi görüş olmakla birlikte, zayıf agnostisizm, güçlü agnostisizm gibi alt türlere ayrılır. Bununla birlikte agnostik felsefe varsayımların, özellikle tanrı gibi daha yüksek bir otoritenin varlığına veya yokluğuna ilişkin teolojik varsayımların bilimsel olarak hiçbir zaman açıklanamayacağı görüşündedir. Bu fikir akımının destekçilerine agnostik denir. Agnostisizm kendi içinde de farklı görüşlere ayrılır.
Yunan alfabesi, tarihî dönemden çağdaş döneme kadar çeşitli değişikliklerle aslen Yunancanın yazımında kullanılan alfabedir. Aslen Fenike alfabesinden türetilmiş ve ilk olarak MÖ 9. yüzyıl sonlarında ya da MÖ 8. yüzyıl başlarında kullanılmaya başlanmıştır. Latin ve Kiril alfabelerinin atasıdır. Günümüzde Yunanca yazmak dışında matematikte, temel bilim ve mühendislik bilimlerinde bilimsel gösterimler olarak kullanılır. Alfabe, yedisi ünlü, on dördü ünsüz, üçü ise birleşik yirmi dört harften oluşur:
Belarusça veya Beyaz Rusça, Rusça ile beraber Belarus'un resmî dili. Hint-Avrupa dil ailesinin Slav dilleri grubunun Doğu Slav dilleri alt grubuna dahil olup toplam konuşan sayısı yaklaşık 7 milyondur. Mevcut Anayasa uyarınca Belarus Cumhuriyeti'nde Rusça ile birlikte iki resmî dilden biridir. Ek olarak, Rusya, Litvanya, Letonya, Polonya ve Ukrayna'nın bazı bölgelerinde bu ülkelerdeki Belaruslu azınlıklar tarafından konuşulmaktadır.
Vietnamca, Vietnam Cumhuriyeti'nin ulusal ve resmî dilidir. Vietnam'da yaşayan insanların % 86'sının ve denizaşırı ülkelerde yaşayan azınlık durumunda yaklaşık 3.000.000 kişinin anadilidir. Yakın tarihe kadar Çin yazı sistemini kullanmakta olan Vietnamcanın sözcük dağarcığı büyük ölçüde Çinceden etkilenmiştir. Vietnamcanın bugünkü yazı sistemi Latin abecesinin uyarlanmış biçimine dayanır. Sözcüklerde anlam ayrılığı ton ile yapıldığından bu tonları gösteren 5 farklı ayırıcı im bulunur.
Üzerine attırma, meni atışı veya meni sahnesi anlamına gelir., pornografide erkek porno oyuncusunun genellikle partnerinin veya bir cismin üzerine spermini attırdığı anı tasvir etmek için kullanılmaktadır. Genelde kadın genital bölgesinin üzerine, kalçalara, göğüse, dile veya surata gerçekleştirilen, meninin fışkırtılma eylemidir. Partnerin üzerine boşalmak; çeşitli cinsel fetişizm türlerinde, özellikle de bukkake oldukça yaygındır. Film yapımcısı açısından ise üzerine boşalma sahnesi çekilmesinin amacı; pornografik film de gösterilen cinsel eylemin gerçek olduğunu ve erkek katılımcı için seksin tamamlanmış olduğunu kanıtlamaktır. Bir üzerine boşalma türü olan surata boşalma eylemi günümüz pornografik film, dizi ve videolarında; genellikle sahneyi bitirmenin bir yolu olarak kullanılmaktadır.
Neo-Nazizm veya yeni Nazizm, II. Dünya Savaşı'ndan sonra nasyonal sosyalizmi yeniden canlandırmak ve bu amaçla nasyonal sosyalist yönetimleri demokratik veya silahlı yollarla başa geçirmeyi hedefleyen veya nasyonal sosyalizmi savunan tüm siyasi hareket ve düşüncelere verilen ortak isimdir.
LGBT argosu ya da gey argosu, en çok lezbiyen, gey, biseksüel ve transgender (LGBT) kişilerin arasında kullanılan bir tür argo. Diğer LGBT kişiler ile kodlanmış bir şekilde iletişime girebilmek için bir vasıta olarak Endonezce, İngilizce, Japonca, Türkçe ve Zuluca gibi çeşitli dillerde kullanılmıştır.
Oyuncu, dramatik bir yapımda rol alan ve sinema, televizyon, tiyatro veya radyoda bir karakteri canlandıran sanatçı. Aktör kelimesi Antik Yunancadaki ὑποκριτής (hypokrites) kelimesinden gelmektedir. Bu kelime, "oynayan, canlandıran kişi" anlamına gelir ve bu yüzden "aktör" kelimesi de oyunculuk yapan kişiyi temsil eder.
Eski Usul (E.U.) ve Yeni Usul (Y.U.) tarihler, özellikle tarihsel İngilizce dil çalışmalarında Jülyen takviminde de her ne kadar yılın başlangıcı (E.U.) 1 Ocak'tan itibaren başlamış olsa bile, bazı ülkelerde Gregoryen takvimine (Y.U.) geçişin değişik tarihlerde olması nedeniyle arada oluşan gün farkını belirtmek amacıyla kullanılan bir zaman gösterme yöntemidir. Çünkü sonuç olarak, Jülyen takviminde tarih 1 Ocak iken, Gregoryen takviminde tarih 14 Ocak'tır. Arada toplam 13 günlük fark bulunmaktadır.
Kürtlerin kökeni, Orta Doğu'da yaşayan bir etnik grup olan Kürtlerin oluşumu. Akademisyenler, Kürt sözcüğünün kökeni için farklı teoriler ortaya atmışlardır. Bir teoriye göre, Orta Farsçada "göçebe; çadır-satıcısı" terimi olan 𐭪𐭥𐭫𐭲 kwrt- olarak kullanıldığı öne sürülmüştür. Kürt sözcüğü en az 17. yüzyıla kadar bir kolektif kimlik terimi (etnonim) olarak kullanılmamıştır. Sözcük, bundan ziyade Kürtçe konuşan nüfusa, komşu popülasyonlarca verilen bir isimdi. Bölgede yaşayan kitle için bu kimliğin ana belirteci klan ve aşiretlerinin belirledikleri mensubiyetleri olmuştur. Kürtler, Hint-Avrupa göçü öncesi bölgede bulunan gruplar dahil olmak üzere, birden çok kabile ve etnik grubun birleştiği heterojen kökenlere sahiptir.
Feminist hareket kadınlara oy hakkı, eğitim olanaklarının geliştirilmesi, erkek-kadın arasındaki gelir adaletsizliğinin indirgenmesi, boşanmada erkeklerin çıkarına olan prosedürlerin nötrlenmesi, kadınların gebelik ve kürtaj gibi konularda kendi başlarına karar alabilmesi ve gelir edinme gibi konularda batı toplumlarına köklü değişiklikler getirmiştir. Harvard Psikoloji Profesörü Steven Pinker'a göre feminizm ev içi şiddeti ve hatta eşleri tarafından öldürülen erkek sayısını altıda bir oranında azaltan bir faktör olmuştur.
Bareback seks, özellikle erkek erkeğe anal sekslerde kondom kullanılmadan yapılan fiziksel cinsel aktivitedir. Argo bir terim olan bareback seks, İngilizcede binicilikte kullanılan bareback kelimesinden gelmektedir ve ata binerken eyer kullanılmadan yapılan sürüş için kullanılmaktadır. Bu nedenle vahşi, tehlikeli ve eğlenceli olma çağrışımına sahiptir. Barebacking genellikle kondom kullanmayı bırakmak için bilinçli ve kasıtlı bir seçimi kastetmektedir.
Feminist etik, geleneksel etik teorilerinin, çoğunlukla erkek egemenliğinde olduğu için, kadının ahlaki deneyimine az değer verildiği inancına dayanan bir etik yaklaşımdır ve bu nedenle etiği dönüştürmek için bütüncül bir feminist yaklaşımla yeniden şekillendirmeyi seçer.
Mesiyanik/Mesihçi Yahudilik, Yahudilik ile Hıristiyanlık ve İsa'nın Yahudi mesih olduğu inancını birleştiren modern bir senkretik dinî hareket. 1960'larda ve 1970'lerde ortaya çıkmıştır.
Deutsches Reich, 1871'den 1945'e kadar olan Alman ulus devletinde Alman dilinde anayasal isimdi. Reich, otoritesini ve egemenliğini bütünüyle sürekli bir üniter Alman “ulusal halkından” türettiği anlaşılır; bu yetki ve egemenlik, herhangi bir zamanda birleşik Alman “devlet bölgesi” üzerinde değişken sınırlar ve kapsamda uygulandı. Her ne kadar yaygın olarak "Alman İmparatorluğu" olarak çevrilse de, burada Reich kelimesi "bölge" ya da bölgesel "erişim" olarak daha iyi tercüme edilir, çünkü terimin kendi başına monarşik çağrışımları yoktur. Kaiserreich kelimesi bir imparatorla bir imparatorluğu belirtmek için uygulanır; dolayısıyla 1871-1918 Alman İmparatorluğu standart referans eserlerinde Deutsches Kaiserreich olarak adlandırılmıştır. 1943'ten 1945'e kadar, Almanya'nın resmi adı, İkinci Dünya Savaşı öncesinde ve sırasında devlet yönetimine eklenen ek Alman halkları ve ilgili bölgeler nedeniyle Großdeutsches Reich oldu.
Eskimoların kar için kullandığı sözcükler, Eskimo dillerinin karı anlatmak için birçok sözcük olduğunu ifade eden iddiadan ortaya çıkan bir söylemdir. İddia ilk kez antropolog Franz Boas tarafından ortaya kondu. Daha sonra öğrencisi Benjamin Lee Whorf'un desteklemesiyle Whorfçuluk olarak da bilinen dilsel görelilik hipotezini kanıtlamak için kullanılan bir klişeye dönüştü. Bu hipotez kabaca dilin ses, dilbilgisi, sözcük dağarcığı gibi özelliklerinin kişinin dünyaya bakışını belirlediğini öne sürer. Hipotez bugün gözden düşmüştür. Ancak Eskimoların kar için İngilizceden daha çok kök sözcük kullandığını gösteren 2010 tarihli bir çalışma vardır.
Mizrahi feminizmi, İsrail feminizmi içinde Mizrahi kadınlarını Mizrahi-Aşkenaz Yahudileri ve erkek-kadın ikili kategorilerinden çıkarmaya çalışan bir harekettir.
Rush Hudson Limbaugh III Amerikalı radyo kişiliği, muhafazakâr siyasî yorumcu, yazar ve televizyon şovu sahibi. En bilinen işi AM ve FM radyo istasyonlarında ulusal olarak yayın yapan radyo programı The Rush Limbaugh Show'un sunucusu olmaktı.