İçeriğe atla

Fellah

Charles Gleyre, Üç Fellah (fr. Trois fellahs), 1835

Fellah, Türkiye'de genellikle Adana ve Mersin illerinde yaşayan Araplara verilen isim. Fellah olarak adlandırılmalarının sebebi Çukurova'da sadece çiftçilik yapmalarıdır []. Arapçada fellah, çiftçi demektir.

Kökenleri

Fellahların kökeni üzerine iki ayrı görüş vardır:

Kavalalı Mehmet Ali Paşa döneminde 19. yüzyılın başında Mısır'ın Anadolu'ya saldırısından sonra Mısır ordusundaki askerlerin bir bölümünün dönmeyip Anadolu'da kaldığı ilk önermedir.[]

Ancak daha kuvvetli olan bölgenin 7. - 8. yüzyılda İslam-Arap ordusunun hakimiyetine geçmesiyle beraber yerleşen Arapların torunları olduğu şeklindedir.[] 1909-1910 arasında Adana Valiliği görevinde bulunan Cemal Paşanın Hatırat adlı kitabında ise, Arap Uşak diye bilinen Arapların Osmanlılar tarafından Sultan Abdülaziz devrinde Lazkiye sancağındaki Rafizilerin ıslahı sırasında o zaman halkı çok az ve arazisi son derece verimli olan bereketli Adana Ovasının imarı amacıyla oralardan getirilmiş topluluklardır.

Dobruca'daki Fellahlar

19. yüzyılda, Osmanlı Suriye'sinden bazı Fellah Müslüman köylü aileleri, Osmanlı İmparatorluğu'nun bir parçası olan (bugün Romanya ve Bulgaristan'ın bir parçası olan) Dobruca'ya yerleşti. Oradaki Türkler ve Tatarlarla kaynaşmış ve türkleşmişlerdir.[1]

Ayrıca bakınız

  • Nusayriler

Kaynakça

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Anadolu</span> Türkiye topraklarının büyük bölümünü oluşturan Batı Asya yarımadası

Anadolu, Anadolu Yarımadası veya coğrafi olarak Asya Kıtası'nın tüm özelliklerini içerdiğinden Küçük Asya, Asya kıtasının en batısında Karadeniz, Akdeniz ve Ege denizi arasında kalan yaklaşık 755.000 km²'lik bir alanı kaplayan dağlık bir yarımadadır.

<span class="mw-page-title-main">Kıbrıs</span> Akdenizde ada

Kıbrıs, Güneybatı Asya'da bulunan ve Akdeniz'deki Sicilya ve Sardinya'dan sonra gelen üçüncü büyük adadır. Kıbrıs Cumhuriyeti, Birleşik Krallık'a bağlı üs bölgeleri dışında de jure olarak adanın tamamını, fiilî olarak adanın %59'luk güney kesmini yönetir. 1974'ten beri de facto olarak ikiye bölünmüş olan adanın kuzeyinde yer alan %36'lık bölgesinde günümüzde yalnızca Türkiye tarafından tanınan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Araplar</span> aslen Arap Yarımadasında yaşayan ve arapça konuşan etnik ve ulusal grup

Araplar, çoğunlukla Batı Asya ve Kuzey Afrika'da olmak üzere batıda Atlantik Okyanusu'ndan doğuda Umman Denizi'ne, kuzeyde Akdeniz'den, güneydoğuda Afrika Boynuzu ve Hint Okyanusu'na uzanan geniş Arap dünyası üzerinde yaşayıp yaklaşık 450 milyon nüfusa sahip halktır.

<span class="mw-page-title-main">Oğuzlar</span> Farklı Türk boylarının birleşerek oluşturduğu Türk toplumu

Oğuzlar Türk dillerinin Oğuz kolunu konuşan bir batı Türk halkıydı. 8. yüzyılda Orta Asya'da Oğuz Yabgu Devleti adında bir konfederasyon kurdular. Oğuz ismi, "kabile" anlamına gelen yaygın bir Türkçe kelimedir. Oğuz isminin kaynağı en güvenilir görüşe göre Türkçe 'ok' isminin Z harfiyle çoğulu olan 'okuz' isminden türediği tezidir. Bizans kaynakları Oğuzlara Uzlar der.

<span class="mw-page-title-main">Arap-İsrail savaşları</span> Arap ülkeleri ve İsrail Devleti arasındaki savaşlar

Arap-İsrail savaşları, Arap Birliği ülkeleri ve İsrail arasındaki politik gerilim ve askeri savaşlar dizisidir. Modern Arap-İsrail savaşlarının kökenleri, 19. yüzyıl sonlarına doğru ortaya çıkan Siyonizm ve Arap milliyetçiliğine dayanır. Yahudiler tarafından tarihi anavatan olarak adlandırılan toprakları, Pan-Arap hareketi, Filistinli Araplara ait olarak görür ve Pan-İslamist bağlamda ise, bu toprakların, Müslümanlara ait olduğuna inanılır. Filistinli Yahudiler ve Araplar arasındaki savaş; 20. yüzyılın başlarındaki Nebi Musa ayaklanması (1920), Jaffa ayaklanması, 1929 yılında Filistin ayaklanması ve 1947 yılında büyük bir sivil savaşa dönüşen ve 1948 yılında İsrail Devleti'nin kurulmasıyla bütün Arap Ligi ülkelerine sıçrayan Arap başkaldırışıyla ortaya çıktı.

<span class="mw-page-title-main">Hilâfet</span> Muhammedin ölümünden sonra oluşturulan devlet başkanlığı makamı

Hilâfet veya halifelik, Arap coğrafyasında dünyanın diğer coğrafyalarındaki krallık, hanlık, çarlık, imparatorluk ve şahlık gibi makamlara eşdeğer olarak kurulmuş bir devlet başkanlığı makamıdır. 632'de ölen İslam peygamberi Muhammed'in kurduğu İslam Devleti'nin liderliğini sürdüren hükümdarlar; "kral", "çar" veya "imparator" gibi bir unvan olan halife unvanını kullanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Girit Türkleri</span>

Girit Türkleri, Girit adasının Müslüman sakinleriydi. Osmanlı öncesi ada halkından İslamiyet'e geçenlerin bir kısmı 19. yüzyıl başında Yunan milliyetçiliği akımlarının etkisinde kalarak Hristiyanlığa geri dönmüş (irtidad), Girit Türkleri toplumunun dışına çıkmışlar, Müslüman kalanlar ise Türk kimliğini benimseyerek kendilerine Türk demişlerdir.

<span class="mw-page-title-main">Fransa-Türkiye ilişkileri</span>

Fransa-Türkiye ilişkileri, Fransa Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti'nin süregelen uluslararası politikaları içerir.

<span class="mw-page-title-main">Levant</span> Akdenizin doğu sahillerinde bulunan coğrafi bölge

Levant, Akdeniz'in doğu sahillerinde bulunan geniş bir araziyi tanımlamak için kullanılan, sınırları kesin olmayan, coğrafî, tarihî ve kültürel bir adlandırma. Genel olarak tarih süreci içerisinde Toros Dağları'nın güneyinde,Orta Doğu'da geniş bir alanı belirtmektedir. Batısında Akdeniz, güneyinde Arabistan Çölü ve doğusunda Mezopotamya ile sınırlanmıştır. Levant Kafkasya Dağları'nı, Arap Yarımadası'nın belirli bir parçasını ve -her ne kadar kimi kaynaklarda Kilikya dahil edilse de- Hatay ili haricinde Anadolu'yu içermez. Sina Yarımadası, Levant ile Mısır arasında bir kara köprüsü oluşturduğundan dışarıda tutulabilir. Zamanla Levant insanı ve kültürü Sina ve Nil Nehri arasındaki bölgeye egemen olmuş olsa da, bu bölge coğrafi Levant'ı tam olarak karşılamaz.

<span class="mw-page-title-main">Beerşeba</span> İsrail Devletinde yerleşim birimi

Beerşeba veya Birüssebi, Güney İsrail ve Necef Çölü'nün en büyük şehridir. İsrail'in en büyük yedinci şehri olan Birüssebi (Beerşeba), Necef bölgesinin başkenti olarak da tanınır. Ülkenin güney bölümünde bulunur ve Ben-Gurion Üniversitesi ve Soroka Tıp Merkezi de bu şehirdedir.

<span class="mw-page-title-main">Batı Asya</span> Orta Doğu ve Kafkasların bir bölümünü kapsayan bölge

Batı Asya, Asya'nın en batıdaki bölgesidir. Anadolu, Arap Yarımadası, İran, Mezopotamya, Levant bölgesi, Kıbrıs adası, Sina Yarımadası ve Transkafkasya'yı (kısmen) kapsamaktadır. Bölgenin Mısır'da bulunan Süveyş Kanalı ile Afrika'dan, Türk Boğazları'nın su yolları ve Büyük Kafkas Dağları ile Avrupa'dan ayrıldığı düşünülmektedir. Doğusunda Güney Asya, kuzeydoğusunda Orta Asya bulunmaktadır. Bölgeyi sekiz deniz çevrelemekte : Ege Denizi, Karadeniz, Hazar Denizi, Basra Körfezi, Umman Denizi, Aden Körfezi, Kızıldeniz ve Akdeniz.

<span class="mw-page-title-main">Sevakin</span> Sudanın kuzeydoğusundaki liman kenti

Sevakin, Sudan'ın kuzeydoğusunda, Kızıldeniz kıyısında yer alan bir liman şehri. Geçmişte Nübye bölgesinin en önemli limanı iken, 30 kilometre kuzeyde Port Sudan'ın kurulmasıyla önemi ikincil dereceye düşmüştür. 1983'teki nüfusu 18.030 olan şehirde 2009 itibarıyla 43.337 kişi yaşamaktadır. Şehirden her gün Suudi Arabistan'ın Cidde şehrine feribot seferleri düzenlenmektedir.

Mısırlılar, Mısır vatandaşı olan kimse. Antik Mısır'dan beri kullanılmaktadır. Mısır, Osmanlı egemenliğindeyken tüm Mısır vatandaşları Osmanlı vatandaşı olurdu.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı İmparatorluğu</span> Güneydoğu Avrupa, Güneybatı Asya ve Kuzey Afrikada hüküm sürmüş eski bir imparatorluk (1299–1922)

Osmanlı İmparatorluğu ya da Osmanlı Devleti, resmî olarak Devlet-i Aliyye ve yine resmî olarak antlaşmalarda ve uluslararası kullanımlarda Türkiye, Batı kroniklerindeki kullanımlarda ise Türk İmparatorluğu, 1299 yılında Oğuz Türklerinden Osman Gazi'nin kurduğu Osmanoğlu Hanedanı'nın hükümdarlığında Orta Çağ'dan Yakın Çağ'a kadar varlığını sürdürmüş bir imparatorluktur.

Osmanlı eyaletleri ve Osmanlı beylerbeylikleri listesi, Osmanlı Devleti'ndeki tarihsel eyaletlerin bir dizelgesidir. Osmanlı Devleti'nde 250'den çok eyalet, 5 tane özerk bölge vardır. 1864'te kabul edilen Teşkil-i Vilayet Nizamnamesi ile tüm eyaletler vilayete çevrilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı İmparatorluğu'nda diller</span>

Osmanlı İmparatorluğu'nda devlet işlerinde ve sarayda kullanılan dil Osmanlı Türkçesi olmasına karşın imparatorluğun hâkimiyeti altındaki bölgelerde diğer diller de kullanılmaktaydı. Ekalliyet kendi cemaatleri içinde kendi dillerini kullanmak konusunda serbest idi ancak hükûmet ile resmî konularda devletin resmî dili olan Osmanlı Türkçesini kullanmak zorundaydı.

<span class="mw-page-title-main">Arnavut ciğeri</span> Türk mutfağından soğuk ciğer yemeği (meze)

Arnavut ciğeri, geleneksel olarak soğan ve maydanoz ile servis edilen, acı biber ve baharatlanmış yağda kızartılmış kuzu veya dana karaciğer küplerinden yapılmış bir Türk yemeğidir.

Kuloğlu Türkleri, Osmanlı'nın Berberi sahilindeki batı ve orta kıyı bölgelerinde yaşayan, Türk erkek ve Berberi kadınlardan doğan insanları tanımlamak için kullanılmış bir terimdir. Bu terim Osmanlı Cezayiri, Osmanlı Libyası ve Osmanlı Tunus'unda yaygın olarak kullanılırken, Mısır'daki Mısır Türkleri için kullanılmamıştır. Bugün, Kuloğullarının torunları bağımsızlıktan sonra büyük ölçüde yerel toplumların arasında entegre oldular, ancak yine de bazı kültürel geleneklerini koruyorlar; ayrıca Hanefi mezhebini yaşamaya devam ederler ve Türk kökenli soyadlarını hala kullanmaya devam ederler.

<span class="mw-page-title-main">Sudan-Türkiye ilişkileri</span>

Sudan-Türkiye ilişkileri, Sudan ile Türkiye arasında sürdürülen uluslararası politikaları içerir. Osmanlı İmparatorluğu'ndan bu yana iki ülke arasında önceki tarihsel bağlara sahip olan nispeten yakın bir ilişki yaşamışlardır. Bu tarihsel bağ nedeniyle, Sudan ve Türkiye, diğer Arap devletleriyle karşılaştırıldığında çok az da olsa bir Osmanlı mirasını paylaşmaktadır.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Batılı milliyetçilik anlayışının yükselişi, Osmanlı millet anlayışının çöküşüne neden oldu. Osmanlı İmparatorluğu'nda hakim olan ve dini merkeze aldığı için mevcut millet kavramından farklı olan millet anlayışı, Osmanlı İmparatorluğu'nun gerilemesinde kilit bir faktör oldu.