
Tepecik ya da stigma, pistilin çiçek tozlarının ulaşıp tutunduğu genişlemiş üst kısmı.

Botanikte meyve çiçeklenmeden sonra yumurtalıktan oluşan, çiçekli bitkilerde tohum taşıyan yapıdır.

Rahim, dölyatağı veya uterus, memelilerde gebelik organıdır. İnsanlarda ve memelilerin çoğunda üreme sisteminin kadınlık hormonuna duyarlı, ikincil cinsel organıdır.

Yumurtalık, dölyatağının iki tarafında, geniş bağlar içinde bulunan simetrik iki bezin her biri. Kadın sağlığı'nda önemli role sahiptir. Yumurtalık, dişi üreme hücrelerini yani yumurtaları bulunduran bir dişi üreme organıdır. Ergenlik dönemine kadar içindeki yumurtalar olgunlaşmaz. Ergenlik döneminden sonra olgunlaşan yumurtalar teker teker rahime gider. Eğer yumurtalığın ağzı tıkanmışsa, buna Kısırlık denir.

Hamilelik veya gebelik, erkekten gelen sperm ile kadının yumurtalıklarından atılmış olan yumurtanın döllenmesi ile meydana gelen fetusun kadın organ ve dokularında değişiklikler meydana getirdiği, doğuma kadar geçen yaklaşık 9 aylık dönem.

Kanserler (Habis tümörler, Malign tümörler), genellikle sürekli ve hızlı büyüyen tümörlerdir. Kapsülleri yoktur, büyürken sınır tanımazlar, çevresindeki dokuların ve damarların içine girerler (invazyon, infiltratif büyüme). Sıklıkla metastaz yaparlar. Tedavi edilmeyen ya da tedavisi gecikmiş kanserler ölümcüldür.
Organ, biyolojide belirli bir görevi veya görevler bütününü yapan doku grubudur. Bazı organlar kendilerini farklı yollarda yenileyebilir. Birlikte çalışan organlar sistemleri oluşturur. Organ Latince organum sözcüğünden türemiştir. Organın Türkçe eş anlamlısı olarak örgen ve kılgan sözcükleri bulunmaktadır.

Endometriozis, dölyatağı mukozasındaki epitelyum dokusundan kopup ayrılan hücrelerin dölyatağından çok az uzağında meydana getirdiği benign dokudur. Rahim dışındaki bölgelerde iyi huylu tümör adlı oluşumlara dönüşmektedir. Bu oluşumlar ağrıya, kısırlığa ve diğer bazı sorunlara neden olabilir. Genelde bu hastalık geç teşhis edilmektedir. Yaklaşık olarak ilk belirtiyle teşhis arasında 6 seneye yakın bir süre gecmektedir. Rahim içini döşeyen endometrium gibi endometrioziste adet döneminin etkisi altındadır. Adet dönemi içerisinde bu dokularda da kalınlaşma ve kanama olmaktadır. Endometriozisin en sık görüldügü yerler karın boşluğu olmak üzere yumurtalıklarda ve pelvis adındaki kalça boşluğundadır.

Rahim ağzı veya serviks, kadın üreme sisteminde bulunan rahmin alt bölümüne verilen ad. Genellikle silindir şeklinde ve 2–3 cm uzunluğundaki serviks hamilelik ile birlikte şekil ve boyut değiştirebilir. Dar ve merkezinde bulunan servikal kanal rahim ağzının içinden geçerek vajinayı rahim boşluğuna bağlar. Serviksin rahime açılan kısmına internal os, vajinaya açılan kısmına ise eksternal os denir. Rahim boynuzları, rahim ve fallop tüplerinin birleştiği noktalardır. Serviksin supravajinal kısmı önden fibröz doku ile mesaneden ayrılır. Rahim ağzı anatomik açıdan yaklaşık 2,000 yıldır, Hipokrat'ın yaşadığı zamanlardan beri bilinmektedir.

Yumurtalık kanseri veya over kanseri, kadın üreme organlarında görülen kanser türlerinden biri olup en zor tedavi edilenidir. Çoğunlukla yumurtalıkların yüzey tabakasından itibaren gelişir. Yumurtalık kanserinin en yaygın türleri üst yüzey tabakasında rastlanan epitelyal türü ve yumurta hücrelerinde rastlanan, üreme hücresi tümörüne neden olan türdür. Yumurtalık kanserinin tedavisine geç başlanmasındaki önemli bir neden olarak, başladığında önemli bir şikayete neden olmaması gösterilir. Başlangıçta genellikle hiçbir belirti olmazken, hastalığın son aşamasındaki belirtiler şişkin karın ve karın altı ağrılardır. Hastalık erken teşhis edildiği takdirde hayatta kalma oranı yüksektir. Daha ziyade menopoz sonrası görülmekle birlikte, her yaşta oluşabilmektedir.
Yumurtalık tüpü kanseri fallop tüpleri kökenli habis bir neoplazmadır. Yumurtalık tüpü kanseri jinekolojik kanser vakalarının ancak % 1-2’sini oluşturan, nispeten nadir görülen bir kanser türüdür. Demografik dağılımı yumurtalık kanserinin demografik dağılımıyla aynıdır, daha çok 60 ile 79 yaşları arasındaki kadınlarda görülür.

Rahim kanseri, kadın genital sisteminde rahim içini döşeyen endometriyumdan kaynaklanan bir kanserdir. Kanser, vücudun diğer bölümlerine yayılma veya dağılma yeteneğine sahip hücre'lerin anormal büyümesinin sonucudur.

Dış gebelik veya ektopik gebelik, gebelik ürünü olan döllenmiş yumurtanın rahim boşluğu dışında yerleşmesiyle oluşan bir gebelik komplikasyonudur. Çok nadir istisnalar haricinde embriyo canlılığını sürdüremez. Bununla birlikte anne için de ciddi bir risk oluşturur. Annede iç kanamalar gelişebilir ve bu durum hayatı tehdit edebilir. Gebeliğin ilk 3 ayındaki anne ölümlerinin en sık sebebidir.

Tüp bebek ya da bilimsel ismiyle in vitro fertilizasyon (IVF), bir yumurtanın sperm tarafından, vücut dışında suni olarak döllenmesi sürecidir. IVF, kısırlık tedavisinde diğer yardımlı üreme yöntemleri başarısız olduğunda kullanılan önemli bir tedavi yöntemidir. IVF işlemi, bir kadının yumurtlama sürecini izlemek, yumurtayı yumurtalıklardan almak ve laboratuvar ortamında sperm ile dölleyerek döllenmiş yumurtanın (zigot) daha sonra hastanın rahmine başarılı bir gebelik oluşturulması amacıyla tekrar aktarılması şeklinde özetlenebilir. Bir kadının doğal döngüsünün ovum (yumurta) toplamak için izlenmesine "doğal siklus IVF" denir. İlk başarılı doğan "tüp bebek" olan Louise Brown, 1978 yılında doğmuştur. Louise Brown, doğal siklus IVF sonucu olarak doğmuştur. Fizyolog Robert G. Edwards, 2010 yılında bu tedaviyi geliştirdiği için Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü kazanmıştır.

Tümörü infiltre eden lenfositler veya tümöre infiltre lenfositler(İngilizce: tumor-infiltrating lymphocytes), urun içine göçmüş ve kan dolaşımından ayrılmış akyuvarlardır. Bunlardan en çok bulunanı T hücreleri olup değişken oranlarda tek çekirdekli bağışık hücreleri, değişik türdeki karışık hücreler(T hücreleri, B hücreleri, doğal öldürücü hücreler, makrofajlar) de bunların içerisindedir.
Histerektomi, bir jinekolojik cerrahi türü olup, rahmin vücuttan tümden çıkarılması ameliyatıdır. Anormal kanama, kanser, uygulanan tedavilere yanıt alınamayan rahim kaynaklı ağrılar, rahim sarkması gibi rahatsızlıklarda uygulanır. Bu prosedürler ayrıca yumurtalıkların (ooferektomi), fallop tüplerinin (salpenjektomi) ve çevredeki diğer yapıların çıkarılmasını da içerebilir. Bunun dışında cinsiyet değiştirmek için kadından erkeğe geçiş sürecinde de uygulanabilmektedir.

Bazal hücreli karsinom, bazal hücreli cilt kanseri ya da bazalioma, bir cilt kanseri türüdür. En yaygın görülen cilt kanseri türü olup, genellikle acısız olarak kalkmış olan deride, telanjiyektazik ya da ülseratik durumun görülmesi semptomları arasındadır.

Pelvik inflamatuar hastalık (PİH), kadın üreme sisteminin üst kısmının, yani uterus, fallop tüpleri ve overlerin ve pelvis içinin enfeksiyonudur. Sıklıkla semptomsuz olabilir. Eğer bulgu ve semptomlar varsa, alt karın ağrısı, vajinal akıntı, ateş, idrara çıkma ile yanma, ağrılı cinsel ilişki, cinsel ilişki sonrası kanama veya düzensiz adet kanaması olabilir. Tedavi edilmeyen PİH, infertilite, ektopik gebelik, kronik pelvik ağrı ve kanser gibi uzun süreli komplikasyonlara neden olabilir.
BRCA, meme ve yumurtalık kanseri yatkınlık genleri olarak bilinen ve 1990'lı yıllarda Mary-Claire King tarafından keşfedilen BRCA1 ve BRCA2 genleri meme ve yumurtalık kanseri ile ilgili DNA hasarının onarımında görevli tümör baskılayıcı genlerdir.
Klinik çalışma tasarımı, insan üzerinde tıbbi, klinik ve diğer araştırma türlerinde gözlemsel çalışmaların yanı sıra deneme ve deneylerin biçimlendirilmesidir. Bir klinik çalışmanın amacı, bir sağlık otoritesi tarafından araştırma aşamasındaki bir tıbbi ürünün veya prosedürünün veya geliştirilmekte olan ancak potansiyel olarak henüz onaylanmamış yeni ilaç veya cihazın güvenliğini, etkililiğini ve/veya etki mekanizmasını değerlendirmektir. Ayrıca, halihazırda onaylanmış ancak tipik olarak uzun vadeli etkiler veya maliyet etkinliği açısından daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyan bir ilacı, cihazı veya prosedürü araştırmak da olabilmektedir.