
Faşizm, ilk olarak İtalya'da Benito Mussolini tarafından oluşturulan, otoriter devlet üzerine kurulu radikal bir aşırı milliyetçi politik ideolojidir. İlkeleri ve öğretileri, La dottrina del fascismo adı altında Giovanni Gentile tarafından yazılmıştır. Benito Mussolini'nin kurucusu olduğu Ulusal Faşist Parti'nin İtalya'da iktidara gelmesinin ardından, faşizm birçok milliyetçi ideolojiye örnek olmuştur. Hitler'in nasyonal sosyalizmi ve Franco'nun falanjizmi, faşizmden çok etkilenmişlerdir.

Vatan, 2023'e kadar Almanya Ulusal Demokratik Partisi, aşırı sağ görüşlü bir siyasi partidir.
Neo-faşizm, II. Dünya Savaşı sonrasında bazı Avrupa ülkelerinde görülmüş "yeni faşist" akımdır. Faşizmin bu türü belli bir zümrenin değil bütün milletin kendini diğer milletlerden üstün görerek öne çıkma çabası olarak da tanımlanabilir. Neonazizm ile beraber Avrupa'da ve ABD'de neo-faşist oluşumlar bulunmaktadır.
Sosyal Darwinizm, Charles Darwin'in toplumbilim alanındaki fikirleri ve evrim teorisi gibi düşüncelerinin sosyolojik alandaki etkilerinden bahsedilirken kullanılan bir terimdir.
Merkez sağ, siyasi spektrumun sağında yer alırken merkeze daha yakındır. Merkez sağ partiler genellikle liberal demokrasiyi, kapitalizmi, piyasa ekonomisini, özel mülkiyet haklarını ve az ölçekte bir refah devletini destekler. Merkez sağ oluşumlar muhafazakârlığı ve ekonomik liberalizmi desteklerken sosyalizm ve komünizme karşı çıkarlar.
Karma ekonomi, kamu hizmetleri, güvenlik, askeriye, refah ve eğitim gibi hem özel işletmeleri hem de kamulaştırılmış devlet hizmetlerini kabul eden bir ekonomik sistemdir. Karma ekonomi aynı zamanda halkı, çevreyi veya devletin çıkarlarını korumaya yönelik bir tür düzenlemeyi de teşvik eder.

İtalyan Sosyal Cumhuriyeti, II. Dünya Savaşı'nda Nazi Almanyası'nın desteği ile kurulmuş, İtalya'nın kuzeyindeki eski kukla devlettir. 1943-1945 yılları arasında varlığını sürdürmüştür. Kurucusu ve yöneticisi Benito Mussolini'dir.
Liberal sosyalizm, liberal ilkeler içeren bir sosyalist politik felsefedir. Liberal sosyalizmde sosyalist ekonomiyle kapitalizmi ortadan kaldırma hedefi yoktur, bunun yerine hem kamu hem de özel mülkiyete dayalı karma ekonomi desteklenir.

Arnavutluk Cumhuriyeti, Arnavutluk'un 1925-1928 yılları arasındaki resmi adıdır. 1925 Anayasası ile Arnavutluk cumhuriyet haline geldi. Arnavutluk 1926 ve 1927 Tiran Antlaşmaları ile fiilen İtalya Krallığı'nın himayesine girdi. 1928 yılında cumhurbaşkanı Zogu'nun kendisini kral ilan etmesiyle cumhuriyet sona erdi.

Arnavutluk Krallığı, Arnavutluk'un 1928-1939 yılları arasındaki resmî adıdır.

Roma'ya Yürüyüş, Ekim 1922 tarihinde İtalya'da Benito Mussolini önderliğinde Kara Gömleklilerin Napoli'den başkent Roma'ya düzenlediği yürüyüşten oluşan bir gösteridir. Yürüyüş sonunda Ulusal Faşist Parti, İtalya'da iktidarı ele geçirmiştir.
Aşırı milliyetçilik veya ultramilliyetçilik, bir ülkenin kendi özel çıkarlarını takip etmek için diğer uluslar üzerinde hegemonya, üstünlük veya şiddet içeren zorlama yoluyla diğer kontrol biçimlerini uygulamakta haklı olduğunu iddia ettiği veya sürdürdüğü aşırı bir milliyetçilik biçimidir. Aşırı milliyetçi oluşumlar, barış zamanlarında bile siyasi şiddet eylemleriyle ilişkilendirilmiştir. Bu inanç sistemi, uluslararası çatışmalar bağlamında örgütlü toplu katliamlara ilham kaynağı olarak gösterilmiştir; bunun bir örneği olarak Kamboçya soykırımı sıklıkla referans olarak kullanılmıştır.
İslamofaşizm ya da İslami faşizm, İslam'ı diğer görüşlerden üstün tutan ve bu çerçevede bir politik düzen oluşturmak için, şiddet ve baskı dahil olmak üzere, demokrasi ve insan haklarına aykırı yöntemler benimseyen siyasi görüştür.
Otoriteryen demokrasi, otoriterliğe dayanan, egemen sınıf tarafından idare edilen devletlerde görülen bir demokrasi türüdür. Otoriteryen demokrasi "organik demokrasi" olarak da bilinir. Faşizm ve Stalinizm için çoğunlukla totaliter demokrasi ifadesi kullanılır.
Sosyal faşizm, Komintern tarafından 1930'ların başında öne sürülmüş bir kavramdır. Buna göre sosyal demokrasi, faşizmin bir türüdür çünkü o, bir çeşit korporatist ekonomi modeline sahip olmasının yanında proletarya diktatörlüğüne engel olarak görülüyordu.

İtalyan milliyetçiliği, İtalyanların tek bir homojen kimliğe sahip bir ulus olduğuna inanan ve bundan sonra İtalya'nın kültürel birliğini ülke olarak desteklemeye çalışan bir harekettir. İtalyan milliyetçisi bir bakış açısıyla İtalyanlık, aslen Latium'da bulunan ve İtalyan yarımadasına ve Avrupa'nın büyük bir kısmına hakim olmak için gelen italik bir kabile olan Latinlerden kültürel ve etnik köken iddia etmek olarak tanımlanır. Bu nedenle, İtalyan milliyetçiliği tarihsel olarak emperyalist teorilere de bağlı kalmıştır. Bu tür görüşlerin romantik versiyonu İtalyan vatanseverliği, ayrılmaz versiyonu ise İtalyan faşizmi olarak bilinir.
Ekofaşizm, totaliter bir hükûmetin, bireylerin kendi çıkarlarını “doğanın organik bütünlüğüne” feda etmelerini istemleyeceği kuramsal bir politik modeldir.
Faşist sembolizm, faşizmin yönlerini temsil etmek için tasarlanmış belirli imge ve sembollerin kullanılmasıdır. Bunlar, tarihsel öneme sahip ulusal sembolleri, amaçları ve siyasi politikaları içerir. En bilinenleri faşizmin orijinal sembolü olan fasces ve Nazizm'in gamalı haçlarıdır.

Avrupa'da faşizm, 20. yüzyıl boyunca Avrupa'daki hükûmetler ve siyasi örgütler tarafından uygulanan çeşitli faşist ideolojilerin bütünüdür. Faşizm, I. Dünya Savaşı'nın ardından İtalya'da doğmuş ve İtalyan Faşizminden etkilenen diğer faşist hareketler daha sonra Avrupa genelinde ortaya çıkmıştır. Avrupa'da faşizmin ideolojik kökenleri olarak tanımlanan siyasi doktrinler arasında, Fransa'da bütüncül milliyetçi Charles Maurras ve devrimci sendikalist Georges Sorel tarafından benimsenen geleneksel ulusal birlik ve devrimci anti-demokratik retoriğin birleştirilmesi yer almaktadır.
Sağcı diktatörlük, sağcı totalitarizm veya sağcı otoriter rejim, sağcı politikaları izleyen otoriter veya totaliter bir yönetimdir. Sağcı diktatörlükler genellikle gelenekçiliği savunma, hukuk ve düzenin korunmasına vurgu yapma ve sıklıkla milliyetçiliği savunma ile karakterizedir ve yükselişlerini muhafazakar statükonun sürdürülmesine duyulan ihtiyaç ve komünizme karşı muhalefet temelinde haklı çıkarlar. Sağcı diktatörlüklerin dikkate değer örnekleri arasında Nazi Almanyası, Faşist İtalya, Estado Novo, Franco İspanyası, Vladimir Putin yönetimindeki Rusya ve Soğuk Savaş döneminde çeşitli Latin Amerika ülkelerini yöneten askeri diktatörlükler yer alır.