İçeriğe atla

Ezilenlerin Tiyatrosu

Ezilenlerin Tiyatrosu

Ezilenlerin Tiyatrosu, Brezilyalı tiyatro insanı Augusto Boal’in 1970'lerde oluşturduğu bir tiyatro kuramı ve pratikleridir.

Seyirci ve oyuncu ayrımının ortadan kalktığı, izleyiciler ve oyuncuların oyunu birlikte oluşturduğu bir tiyatro anlayışını ifade eder. Paulo Freire’nin Ezilenlerin Pedagojisi çalışmasından ve bu çalılmanın Peru’daki okuma yazma seferberliği sırasındaki uygulamalarından esinlenerek oluşturulmuştur.

Kuram

Augusto Boal, 1973 yılında yayımladığı “Ezilenlerin Tiyatrosu” kitabında Aristotelyen katharsis tiyatrosunu analiz etmiş ve onu " Aristotales’in Baskıcı Tragedya Sistemi” olarak adlandırmıştır. Boal'in karşı çıktığı ana unsur, seyircinin düşünme ve eylemde bulunma etkinliğini sahne üstündeki oyuncuya devreden edilgen bir rol üstlenmesi idi. Boal'e göre tragedya anlayışındaki bu sistem kılık değiştirerek televizyonda, sinemalarda, sirklerde, tiyatrolarda devam etmiştir.[1] Boal Aristotelyen tiyatroya dönük eleştirilerinde Alman tiyatro insanı Bertolt Brecht’ten yararlandı. Ancak Brecht'in geliştirdiği epik poetikayı da eleştirdi; seyircilerin düşünme erkini değil ama eylemde bulunma erkini sahnedeki oyuncuya bıraktığı bir tiyatro olduğunu ileri sürdü.[1]

Boal, Yakın dostu olan Brezilyalı eğitimci, eleştirel pedagog ve felsefeci Paulo Freire tarafından 1968 yılında yayımlan Ezilenlerin Pedagojisi adlı çalışmadan etkilenen Boal, oradaki uygulamaları, kavramları, teknikleri tiyatroya taşıyarak "Ezilenlerin Tiyarosu" başlığı altında toplanan tiyatro pratikleri geliştirdi. Freire'nin "Ezilenlerin Pedagojisi”nde ileri sürdüğü ezen-ezilen ve öğreten-öğrenen karşıtlığı, Boal'e göre, Aristotelyen katharsis tiyatrosunun oyuncu-seyirci karşıtlığına tekabül eder. Bu açılımı baskı kurmaya yönelik bir model olarak ele alan Boal, eylemde bulunma iradesinin seyirciye devredilebileceği bir alternatif model önermiştir. Seyirci ve oyuncu ayrımının ortadan kalktığı bu yeni tiyatro anlayışında yeni bir terim ortaya çıkar: seyirci-oyuncu [spect-actor].

Ezilenlerin Pedagojisi'de Freire; bir problemin tanımlanması, diyalog aracılığıyla yorumlanması ve olası çözümler denenmesini önermiştir. Bu süreçte öğreten-öğrenen karşıtlığının kırılması için eğitmenin, çözümü önceden bilen ve tüm tartışmayı da oraya yönlendiren biri konumunda olmaması gerekir. Boal de benzer şekilde, tiyatro çalışmalarında seyircileri seyirci-oyuncu olmaya kışkırtan, yanıtlar bulmalarını ve yanıtları sahne üstünde eylem halinde göstermelerini teşvik eden, koordinatör işlevi gören bir "joker"den bahseder.

Ezilenlerin Tiyatrosu'nda Farklı Tiyatro Pratikleri

Ezilenlerin Tiyatrosu'nun yöntemde farklılaşan uygulamalarında ortak olan özellikler şunlardır:

1. Ezilenlerin Tiyatrosu'nun bütün uygulamalarında, dramatik eylemin katılımcılar açısından yakıcı bir öneme sahip somut bir sorunu içermesi esastır. Bu sorun, katılımcıların yaptığı tartışmalar sonucu ortaya çıkmış ve katılımcıları düşünme ve eyleme kışkırtacak ölçüde güçlü olmalıdır.

2. Joker, çalışmanın başkanı ya da yöneticisi değildir. Jokerin görevi biraz daha fazla bilenleri bunu anlatmaları ve deneyimlemeleri için teşvik etmek, biraz cesaret edenleri biraz daha cesaretlendirerek ne yapabileceklerini göstermelerini sağlamaktır. Seyirci-oyuncuları kendisinin önceden hazırladığı çözüme yöneltmez, onların kendi çözümlerini sahne üstünde deneyimleyerek bulmalarını sağlamaya çalışır.

Ezilenlerin Tiyatrosunda üç çalışma yönteminden bahsedilebilir: Forum Tiyatrosu, İmge Tiyatrosu ve Görünmez Tiyatro.

Forum Tiyatrosu

Forum Tiyatrosu, seyirci-oyuncular tarafından belirlenen bir problemin çözümlerinin araştırılarak sahne üzerinde deneyimlenmesine dayalı bir Ezilenlerin Tiyatrosu pratiğidir.

Bir atölye formunda gerçekleştirilen Forum Tiyatrosu'nda, öncelikle belirlenen probleme uygulanabilecek çözümler tartışılır. Sonra bu çözümler, seyirci-oyuncular tarafından sahne üstünde deneyimlenir. Sahnede gösterilen çözüm, bütün katılımcılar tarafından tartışılarak çürütülür veya benimsenir.

Görünmez Tiyatro

Görünmez Tiyatro, genellikle kamusal alanda gerçekleştirilen, oyuncuların belirlenen bir konu üzerine bir fikir sunarak seyirci-oyuncuları da oyuna katılmaya kışkırttığı bir Ezilenlerin Tiyatrosu pratiğidir. Seyirci-oyuncular, bir tiyatro eyleminin içinde olduklarını fark etmeksizin oyuna dahil edilir ve belirlenmiş konu üzerine düşünmeye ve eylemeye teşvik edilirler.

Forum Tiyatrosu'ndan farklı olarak Görünmez Tiyatro, seyirci-oyuncuların müdahaleleri ile değişen koşullara uygun dinamik bir metin gerektirir. Ayrıca oyuncular, seyirci-oyuncuları inandırmak ve kurgusal kökeninden habersiz oldukları bir oyuna çekebilmek için rollerini yaşayarak oynamalıdırlar.

Bu tiyatro günümüz tiyatrosunda sokaktaki halkı interaktif olarak tiyatronun içine sokmaktadır. Türkiye'de ilk defa bu tiyatroyu denemeye başlayan İzmir'de Euterpe Sanat Topluluğu olmuştur.

İmge Tiyatrosu

İmge Tiyatrosu, seyirci-oyuncuların bir konu üzerine kafalarındaki imgeleri sergiledikleri bir Ezilenlerin Tiyatrosu pratiğidir.

İmge Tiyatrosu'nda öncelikle seyirci-oyunculardan belirlenmiş tema üzerine bir imge göstermeleri istenir. Diğer seyirci-oyuncular, bu imgeyi onaylamazsa ikinci bir imge gösterebilir. Bu şekilde, bütün katılımcıların ortaklaştığı bir imge elde edilene kadar çalışmaya devam edilir. Elde edilen bu imge, baskının bir temsiliyeti olan gerçek imgedir. Sonra seyirci-oyunculardan bu baskının yok olduğu bir ideal imge yaratmaları istenir. Bu noktada tekrar gerçek imgeye dönülür. Katılımcılardan gerçek imgeden ideal imgeye geçiş aşamasını gösteren bir olası geçişin imgesini yaratmaları beklenir.

İmge Tiyatrosu'nda her seyirci-oyuncu, bir rolü oynuyormuş gibi davranmalı, kendi kişisel karakter özelliklerini asla sergilememelidir.

Kaynakça

  1. ^ a b Demirdiş, Muharrem (2020). "Ezilenlerin Tiyatrosu ve Augusta Boal" (PDF). Eleştirel Pedagoji. 9 Aralık 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 17 Mart 2023. 
  • Boal, Augusto, Ezilenlerin Tiyatrosu, çev. Necdet Hasgüş, Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi, 2003, İstanbul
  • Boal, Augusto, Oyuncular ve Oyuncu Olmayanlar İçin Oyunlar, çev. Berk Ataman, Özgürol Öztürk, Kerem Rızvanoğlu, Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi, 2003, İstanbul
  • Karaboğa, Kerem, "Ezilenlerin Pedagojisi'nden Ezilenlerin Tiyatrosu'na", İstanbul Alternatif Tiyatrolar Platformu Yıllık Bülteni 2003-2004, İstanbul

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Dram (tiyatro)</span>

Dram trajedi, komedi veya trajikomedi türünde tiyatro eseri. Dramatik, epik ve liriğin yanı sıra üçüncü esaslı edebi türdür.

<span class="mw-page-title-main">Molière</span> Fransız oyun yazarı ve oyuncu (1622 - 1673)

Jean-Baptiste Poquelin daha bilinen adıyla Molière, Fransız oyun yazarı ve oyuncu.

<span class="mw-page-title-main">Tiyatro</span> sahnede, seyirciler önünde oyuncuların sergilenmesi amacıyla hazırlanmış gösteriler

Tiyatro, bir sahnede, seyirciler önünde oyuncuların sergilemesi amacıyla hazırlanmış gösterilerdir. Farklı bir şekilde duyguların ve olayların hareket (jest) ve konuşmalarla anlatılmasıdır. Genel olarak temsil edilen eser anlamında da kullanılır. Tiyatro eseri, olayları oluş yoluyla gösterir. Bu yönüyle konuşma ve eyleme dayanan bir gösteri sanatı olarak da tanımlanabilir. Yaygın bir deyişle tiyatro; insanı, insana, insanla, insanca anlatma sanatı olarak Shakespeare'in sözüyle de ifade edilir.

Psikodrama, tiyatroyu psikolojik tedavide kullanan bir tekniktir. Jacob Levy Moreno tarafından, 20. yüzyılın başlarında geliştirilmiştir. Öncelikle bireyin grup içinde iyileştirilmesini hedefleyen bir psikoterapi yöntemidir. Psikodrama spontanelik, yaratıcılık ve eylem dinamiklerini temel almaktadır. Kişilerin ilişkilerini, bu ilişkilerde yaşadıkları sorunları, çatışmaları ve kendi iç dünyalarını spontane bir biçimde, bir oyunun içinde rol alarak incelemelerini ve farkındalığa ulaşmalarını sağlamaya çalışmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Georg Lukács</span> Macar siyasetçi, filozof ve edebiyat eleştirmeni (1885-1971)

Georg Lukács, Batı Marksizminin ünlü isimlerinden Macar Marksist filozof ve edebiyat bilimcisidir. Marksizmi Hegelci anlamda yeniden değerlendirmiş ve geliştirmiştir. Ernst Bloch, Antonio Gramsci, Karl Korsch ile birlikte Lukacs, 20. yüzyılın ilk yarısında, Marksist felsefe ve Marksist teorinin yeniden oluşturulmasında en önemli isimlerden biri olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Behzat Butak</span> Türk oyuncu

Behzat Hâki Butak, Türk tiyatro oyuncusuydu.

Eylem Yıldız, Türk oyuncudur.

<span class="mw-page-title-main">Maurice Maeterlinck</span> Belçikalı yazar (1862-1949)

Kont Maurice Polydore Marie Bernard Maeterlinck Belçikalı yazar. Kariyerine avukat olarak başlamışsa da sonrasında tamamen edebiyata yönelmek üzere mesleğini terk etmiştir. Edebiyatta sembolizm akımının önde gelen temsilcileri arasında yer alır. Ağırlıklı olarak sembolist öğeler içeren ilk şiir kitabı Serrer Chaudes ile edebiyat dünyasında yer edinen Maeterlinck, daha sonra Octave Mirbeau tarafından Shakespeare düzeyinde bir eser olarak yorumlanan ilk oyunu Princesse Maleine ile Fransa'da büyük bir şöhret yakalamıştır. İnsanın ölüm olgusu karşısındaki çaresizliği temasına yoğunlaşan yazarın en tanınmış eseri, 1892'de yayımlanan Pelléas et Mélisande kabul edilir. 1911 yılında edebiyat dalında Nobel Ödülüne layık görülmüştür.

Tiyatro Boyalı Kuş, 2000 yılında İstanbul'da kurulmuş bir kadın tiyatrosu.

<span class="mw-page-title-main">Kent Oyuncuları</span> İstanbulda özel tiyatro

Kent Oyuncuları (Kenterler), 1962-2014 arasında temsiller vermiş İstanbul'da yerleşik özel tiyatro topluluğu.

<span class="mw-page-title-main">Vasıf Öngören</span> Sanatçı

Vasıf Öngören, Türk bir oyun yazarı, yönetmen ve oyuncuydu. Oyunlarında yabancılaşma, toplumsal değerler, sınıfsal çelişkiler, ekonomik ve siyasi sorunlar gibi konuları işledi. Epik tiyatro türünde yazdığı Asiye Nasıl Kurtulur? oyunu ile tanınırlık kazandı.

Nilbanu Engindeniz, İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tiyatro Oyunculuk bölümünden mezun oldu. Yüksek lisansımı Ankara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinde "Yaratıcı Drama ve Çocuk Tiyatrosu" üzerine yaptı. Daniel Holiger ve Marlise Krause'den tiyatro pedagojisi, yaratıcı drama ve clan dersleri aldı.

<span class="mw-page-title-main">Pandomim</span> sözsüz tiyatro oyunu

Pandomim, pantomim, sözsüz oyun ya da mim sanatı, en basit anlatımıyla sözsüz tiyatro oyunudur. Gösteri sanatının dallarından biridir. İngiliz pandomimi (panto) ile karışmaması için kısaca "mim" olarak ifade edilir.

<span class="mw-page-title-main">Erwin Piscator</span>

Erwin Friedrich Maximilian Piscator,, Alman tiyatro yönetmeni, yazar ve yapımcı Sınıfsal temelli politik (Agit-Prop) Tiyatro türünün kurucusu ve çağdaş anlamda Epik ve Belgesel Tiyatro türlerinin Bertolt Brecht ile birlikte ilk temsilcilerindendir.

Önder Babat Politik Tiyatro Topluluğu veya diğer adıyla Önder Babat Kültür Merkezi, (ÖBKM)'nin 2008'de İstanbul'da kurduğu amatör tiyatro topluluğudur.

<span class="mw-page-title-main">Okday Korunan</span>

Okday Korunan, Türk tiyatro oyuncusudur.

<i>Kerbela</i> (oyun)

Kerbela, Ali Berktay'ın yazdığı iki perdelik tiyatro oyunu.

Metin Deniz Uygulamalarında değişik malzemeler kullanan Türk sahne tasarımcısı, yönetmen.

Augusta Boal, Brezilyalı tiyatro insanı.

Jale Karabekir, Türk tiyatro insanı, akademisyen.