Endonezya, resmî adıyla Endonezya Cumhuriyeti, Hint ve Pasifik okyanusları arasında, Güneydoğu Asya ve Okyanusya'da toprakları bulunan bir ülkedir. 17 binden fazla adadan oluşur. Bu adaların en büyükleri Sumatra, Cava ve Sulavesi ile kısmen Borneo ve Yeni Gine'dir. Endonezya dünyanın en büyük ada ülkesidir, 1.904.569 km²'lik yüzölçümüyle dünyada 14. sıradadır. 280 milyon civarında nüfusuyla dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesi ve aynı zamanda en kalabalık Müslüman ülkesidir. Cava dünyanın en kalabalık adasıdır ve nüfusun yarıdan fazlasına ev sahipliği yapar.
Flora ya da bitey bir ülke, bir bölge veya belirli bir yöredeki bitki, mantar ve bakteri türlerinin tümüne verilen ad.
Rumuz veya takma ad; bir kimsenin bilinçli olarak gerçek ismi yerine kullandığı isim. Anlamlı veya tamamen uydurma olabilir. Gerçek ismini herhangi bir nedenle açıklamak istemeyen kişilerin internet dünyası veya gerçek dünyada kullandıkları sahte isimlerdir. Örneğin Güzin Abla ve Haydar Dümen gibi uzman ve köşe yazarlarına mektup gönderen okuyucular, gerçek kimliklerini gizlemek için rumuz kullanırlar.
Fizyoloji (işlevbilim), canlıların mekanik, fiziksel ve biyokimyasal fonksiyonlarını ve sistemlerinin işleyişini inceleyen bilim dalıdır. Fizyolojiyle ilgilenen bilim insanlarına fizyolog denir. Fizyoloji alanında en büyük ödül Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü'dür.
Biyocoğrafya, bitki ve hayvan türlerinin dağılımını ve bu dağılımın nedenlerini inceleyen Fiziki coğrafyanın alt bilim dalıdır.
Carl Linnaeus, İsveçli biyolog, hekim ve fizikçidir.
Kapalı tohumlular, çiçekli bitkiler, anjiyospermler veya bilimsel ismiyle Angiospermae ya da Magnoliophyta; 64 takım, 416 familya ve bilinen yaklaşık 13,000 cins ve 300,000 tür ile kara bitkilerinin en çeşitli grubunu oluştururlar. Açık tohumlu bitkiler gibi kapalı tohumlu bitkiler de tohum üreten bitkilerdir. Çiçeklerinin, tohumlarındaki endospermlerinin ve tohumlarını içeren meyvelerinin özellikleri ile açık tohumlulardan ayrılırlar. Etimolojik olarak anjiyosperm, bir kılıf içinde tohum üreten bir bitki, başka bir deyişle meyve veren bir bitki anlamına gelir. Terim, Yunanca angeion ve sperma ("tohum") kelimelerinden gelir.
Dicle Üniversitesi, Diyarbakır'da bulunan, 1973 yılında kurulmuş bir devlet üniversitesidir.
Epidemiyoloji, toplumdaki hastalık, salgın, kaza ve sağlıkla ilgili durumların dağılımını, görülme sıklıklarını ve bunları etkileyen belirteçleri inceleyen bir tıp bilimi dalıdır.
Ökaryotlar, hücrelerinde bir çekirdek ve –genellikle– organeller içeren bir canlılar grubu olup, bilimsel sınıflandırmada arkeler ve bakterilerle beraber tüm canlıları kapsayan üç ana gruptan biridir.
Korunma durumu, biyolojide bir canlı türünün günümüzde ya da gelecekte varlığını sürdürmeye devam etme olasılığının bir göstergesidir. Bu gösterge, türe ait kalan birey sayısı kadar, zaman içindeki nüfus artış ya da azalışları, başarılı üreme oranları, bilinen tehditler gibi çeşitli etmenler göz önünde bulundurularak belirlenir.
Fosil veya taşıl, yer kabuğunun en üst bölümünü oluşturan tortul kayaçların çoğunda, bazen iyi korunmuş, bazen de erozyon ve sedimantasyon sırasında tahrip olmuş, ölü organizma kalıntılarıdır.
Savan ya da savana tropik yağmur ormanları ile kuru çöller arasındaki geçiş bölgesinde yer alan geniş çayırlara denir. Kurak mevsimin uzun sürdüğü tropikal bölgelerde, tek tük ağaçlar serpili büyük çayırlardan oluşan bir bitki topluluğudur. Güney Afrika'da ve Doğu Afrika'da başlıca bitki topluluğu olan savan, boyları yer yer iki metreyi bulabilen köksaplı bitkilerden ve buğdaygillerden oluşur. Bu bölge dünyanın en ilginç yabani hayvan türlerinden bazılarının yaşaması için uygun bir ortam sağlar. Ana'nın görece kurak stepleri ile Kuzey Amerika'nın geniş çayırları da otlak olarak kullanılan alanlardandır.
Cilalı Taş Devri veya bilimsel adıyla Neolitik Çağ, tarih öncesi çağlardan biridir. Neolitik Çağ veya Yeni Taş Devri Taş Devri'nin Avrupa, Asya ve Afrika'daki son bölümü olan arkeolojik bir dönemdir. Neolitik çağ, dünyanın çeşitli yerlerinde bağımsız olarak ortaya çıkmış gibi görünen geniş kapsamlı gelişmelerden oluşan Neolitik Devrimi gördü. Bu "Neolitik paket" çiftçiliğin başlayışını, hayvanların evcilleştirilmesini ve avcı-toplayıcı yaşam tarzından yerleşik tarza geçişi içeriyordu.
İspanya'nın özerk toplulukları, İspanya'nın birinci düzey idari bölümleridir. Özerk topluluklar, İspanya'yı oluşturan ulusların ve bölgelerin sınırlı özerkliğini garanti altına almak amacıyla 1978 İspanya Anayasası'na uygun olarak kurulmuşlardır.
Tozlaşma ya da polenleşme, bitkinin erkek organında üretilen polenlerin çeşitli nedenlerle dişi organın tepecik bölümüne yapışması olayına denir. Böylece tepeciğe yapışan polenler, dişicik borusundan yumurtalığa iner döllenme meydana gelir. Döllenmiş yumurtaya zigot denir. Zigot gelişerek embriyoyu oluşturur. Bu polenlerin dişicik borusuna taşınması hava, su ve böceklerle olabilir.
Diatom, ökaryotik su yosunlarının fitoplanktonları oluşturan temel gruplarındandır.
Taş Devri, insansıların taştan araçlar yapmasından başlayarak kalkolitiğin sonuna kadar geçen tarih öncesi dönemdir.
Tarım devrimi ya da neolitik devrim, insan topluluklarının ilk kez tarım yapmasıyla gerçekleşen ve bu toplumların sosyo-ekonomik yapılarında devrimsel dönüşümler yaratan süreçtir. Bu süreç, insan topluluklarının avcılık ve toplayıcılıktan tarıma ve bir daha bırakmamak üzere yerleşik düzene geçişlerini temsil etmektedir. Bu geçiş, kabaca 2,5 milyon yıllık insanlık tarihinde çok önemli bir dönüm noktasına işaret etmektedir. İnsanlık, bu kadar bir süre sürdürdüğü avcılık-toplayıcılık düzeninden, ihtiyaçlarını karşılamak için yaşadığı çevreyi aktif olarak değiştiren bir türe dönüşmüştür. Arkeolojik veriler, çeşitli bitki ve hayvan evcilleştirmelerinin dünya genelinde altı farklı bölgede, birbirinden etkilenmeksizin bağımsız olarak, 10 bin ile 7 bin yıl öncesinde gelişme gösterdiğini ortaya koymaktadır. Bilinen en eski kanıtlar bu bölgelerin Güneybatı Asya, Güney Asya, Kuzey ve Orta Afrika ile Orta Amerika’nın, tropik ve subtropik kuşaklarında yer aldığını ortaya koymaktadır.
İstilacı türler, istilacı yabancı türler, yayılmacı türler ya da egzotik istilacı türler doğal habitatlarda flora ve fauna kategorizasyonunda kullanılan bir terimdir. İstilacı türler, doğal olarak yaşadıkları ekosistemden başka bir ekosisteme giren, çeşitli etkenlerle aşırı çoğalarak tüm ekosistemi etkileyen türler için kullanılan bir terimdir. Bazen dengesi bozulan bir ekosistemde baskın hale gelen yerli türler için de yerli istilacı tür terimi kullanılır.