İçeriğe atla

Eugène Dallegio d'Alessio

Eugène Dallegio d'Alessio
Doğum17 Ekim 1888(1888-10-17)
İstanbul, Türkiye
Ölüm1983
İstanbul?
MeslekAraştırmacı
DilFransızca

Eugène Dallegio d'Alessio, Evgenios Dalezios olarak da tanınır (17 Ekim 1888, İstanbul - 1983, İstanbul ?), Venedik kökenli İtalyan araştırmacı. Türkiye'nin Marmara bölgesinde yaşayan Gürcüler üzerine Fransızca yazdığı araştırması İstanbul'da önce Gürcüce, sonra Türkçe yayımlandı.

Dallegio d'Alessio'nun ataları 1204 yılında, IV. Haçlı Seferi sırasında Siroz Adasına yerleşmişti; bu ailenin bir kolu daha sonra Siroz'dan İstanbul'la geldi. Dallegio d'Alessio, 17 Ekim 1888'de burada doğdu. Bu kentte Fransızca öğrenim gördü. Daha yirmi yaşındayken araştırma yazıları yazmaya başladı. Bu yazıları İstanbul'da çıkan La Turquie gazetesinde yayımlanıyordu. Dallegio d'Alessio, 1918'de bağımsızlığını ilan eden Gürcistan’ın İstanbul’daki diplomatik misyonuna katılıp kâtip olarak çalışmaya başladı. Bu görevdeyken Gürcistan’a gitti ve Gürcüce öğrendi. İstanbul’a dönünce Türkiye’ye göç etmiş Gürcüler üzerine çalışmaya başladı ve Fransızca yazdığı bu çalışması tesadüfen Gürcü rahip Şalva Vardidze’nin eline geçti. Vardidze bu çalışmasını Gürcüceye çevirdi ve 1921’de kitap olarak yayımladı. Dallegio d'Alessio, 1983 yılında, büyük bir olasılıkla İstanbul’da öldü.

İstanbul Gürcüleri, Eugène Dallegio d'Alessio’nun kaleme aldığı bir kitaptır. Kitap Fransızca el yazısından Şalva Vardidze tarafından Gürcüceye çevrilmiş ve 1921 yılında İstanbul’da “Konstantinopol Gürcüleri” (“ქართველები კონსტანტინოპოლში” / “kartvelebi k’onst’ant’inop’olşi”) adıyla yayımlanmıştır. Kitap yaklaşık seksen yıl sonra Türkçeye çevrilmiş ve 2003'te İstanbul Gürcüleri adıyla basılmıştır.

İstanbul Gürcüleri, 1828-1829 Osmanlı-Rus Savaşı’ndan sonra Gürcistan’ın Mesheti bölgesinden göç etmek zorunda kalan ve İstanbul’a yerleşen Katolik Gürcüleri anlatmakla birlikte, Bizans döneminden başlayarak İstanbul’daki Gürcü kolonisi ve 1877-78 Osmanlı-Rus Savaşı’nın ardından göç edip Marmara Bölgesi’ne yerleşen Müslüman Gürcüler hakkında da bilgi vermektedir. Yazar kitaba yazdığı giriş yazısında, Osmanlı ülkesindeki Gürcüler hakkındaki belgeleri toparladığını ve kitabı yazarken bundan yararlandığını belirtmektedir. İstanbul Gürcüleri, İstanbul kentine ve Marmara Bölgesi’ne yerleşmiş Gürcüler üzerine ender bir kaynaktır.

Eugène Dallegio d'Alessio, amatör fotoğrafçı olarak pek çok İstanbul fotoğrafı çekti. Yine bir İstanbullu olan kayınpederi Achille Samandji'nin çektiği İstanbul fotoğrafları ile kendi fotoğraflarını bir araya getirdi. Bu albüm, 2009 yılında, Constantinople through the lens of Achilles Samandji and Eugene Dalleggio ("Achilles Samandji ve Eugene Dalleggio'nun Objektifinden Konstantinopolis") adı altında yayımlandı. Bu fotoğraflardan ayrıca “İstanbul manzaralarının fotoğrafçı Achille Samandji ile Eugène Dallegio’nun objektifinden görüntüleri” adı altında 2012 yılında İstanbul'da sergilendi.

Eugène Dallegio'nun Karamanlidika: bibliographie analytique adlı ortak çalışması, 2018'de Karamanlıca Kitaplar: çözümlemeli bibliyografya (Sévérien Salaville ve Evangelia Balta ile birlikte) adıyla yayımlandı.

Kaynakça

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Coşkun Aral</span> Türk gazeteci ve belgesel yapımcısı

Coşkun Aral, Türk savaş muhabiri, fotoğrafçı, seyyâh, belgesel film ve televizyon yapımcısı.

<span class="mw-page-title-main">Bomonti Gürcü Katolik Kilisesi</span>

Bomonti Gürcü Katolik Kilisesi ve Manastırı ya da tam adıyla Notre Dame de Lourdes Gürcü Katolik Kilisesi eski yazılı kaynaklarda adı yaygın olarak Feriköy Gürcü Katolik Kilisesi olarak geçer, İstanbul'un Şişli ilçesinde yer alan bir Gürcü Katolik kilisesidir. Bomonti semtinde bulunan kilise, dünyada az sayıdaki Gürcü Katolik kilisesinden biridir.

<span class="mw-page-title-main">Fahrettin Çiloğlu</span> Türk yazar

Fahrettin Çiloğlu, Türkiye'ye göç etmiş Gürcü bir aileden gelen yazardır. İki dilde yazan yazar, Gürcüce yazar adı olarak önce ფარნა ჭილაძე, sonra ფარნა-ბექა ჩილაშვილი ve bazı Türkçe çevirilerde Parna-Beka Çiladze ile Parna-Beka Çilaşvili adlarını kullanmıştır. Tanrı'nın Sıcak Eli adı öykü kitabında Parna-Beka Çiladze adını kullanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Pangaltı Ermeni Mezarlığı</span>

Pangaltı Ermeni Mezarlığı veya diğer adıyla Surp Agop Mezarlığı, Türkiye'nin İstanbul ilinin Şişli ilçesindeki Pangaltı semti civarında yer alan ve günümüzde varlığını sürdürmeyen eski bir mezarlık. Mezarlığın bulunduğu arazi 1560 yılı civarında Ermenilerin kullanımına sunulmuş ve bundan sonraki yıllarda mezarlık olarak kullanılmaya başlanmıştı. 1930'larda yıkılan mezarlığın bulunduğu bölgede günümüzde Divan Oteli, Hilton Oteli, Hyatt Regency Oteli, Taksim Gezi Parkı, İstanbul Radyoevi ile Askerî Müze'nin bir kısmı ile çeşitli yapılar bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Surp Agop Hastanesi</span>

Surp Agop Hastanesi, İstanbul'un Şişli ilçesinin Elmadağ semtinde bulunan, 1837 yılında kurulmuş özel hastanedir. 1930'lu yıllarda kaldırılan Pangaltı Ermeni Mezarlığı ile aynı Vakfa aittir.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye Gürcüleri</span>

Türkiye Gürcüleri, etnik Gürcü olan veya soyundan gelen Türkiye vatandaşları ve sakinlerini ifade eder. Bu topluluk iki farklı gruptan oluşur. Artvin ve Ardahan Gürcüleri bölgenin yerlileri iken Türkiye'nin diğer bölgelerinde yaşayan Gürcüler ise, Osmanlı sınırları içindeki Gürcü topraklarının 19. yüzyılda Rusların eline geçmesi üzerine, bu bölgeden gerçekleşen göçlerle ortaya çıkmıştır. Bu ikinci grup içinde Müslüman ve Katolik Gürcüler yer alır.

<i>Kaplan Postlu Şövalye</i> şiir

Kaplan Postlu Şövalye, Gürcistan'ın ulusal şairi Şota Rustaveli tarafından 12. yüzyılda yazılan Orta çağ epik şiiridir. Gürcistan'ın Altın Çağı'nın karakteristik bir çalışması olan şiir, 1.600'den fazla kafiyeli dörtlükten meydana gelir ve Gürcü edebiyatının başyapıtı kabul edilir. Şiirin bir kopyası, 20. yüzyılın başına kadar gelinlerin çeyizine konurdu.

<span class="mw-page-title-main">Niyazi Ahmet Banoğlu</span>

Niyazi Ahmet Banoğlu, tarihi araştırma kitaplarıyla tanınan gazeteci ve yazar. Gürcü edebiyatından Türkçeye ilk çevirileri yapan kişi olarak da bilinir.

<span class="mw-page-title-main">Şalva Vardidze</span>

Şalva Vardidze, Gürcü din ve siyaset adamı, yazar ve çevirmen. İstanbul Gürcü Katolik Kilisesi’ndeki görevi sırasında Gürcistan’ın bağımsızlığı için verilen mücadelede fiilen yer almış, Gürcü kültürünü tanıtmak için yazılar yazıp çeviriler yapmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Petre Harisçiraşvili</span> Peder Petra olarak da tanınan Katolik Gürcü din adamı.

Petre Harisçiraşvili, Peder Petra olarak da tanınan Katolik Gürcü din adamı. İstanbul'daki Katolik Gürcü kilisesinin kurucusudur.

Gürcü Kapı, Osmanlı Devleti sınırları içinde, tarihsel olarak Gürcü toprakları olmayan yerlerdeki Gürcü yerleşmesine ve tarihsel Gürcistan'a açılan sur kapılarına verilen addır. Gürcü Kapı adını taşıyan üç önemli yerden biri İstanbul'da, diğer ikisi Erzurum ve Kayseri'de bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Atskuri</span>

Atskuri, Gürcistan’da Ahaltsihe Belediyesi sınırları içinde bir köydür. Deniz seviyesinden 900 metre yükseklikte, Kura Nehri’nin hemen kıyısında yer alır. Ahaltsihe kentine 22 km uzaklıktadır.

<span class="mw-page-title-main">Hayri Hayrioğlu</span>

Hayri Hayrioğlu, Vahtang Hinkiladze ve Vahtang Malakmadze olarak da bilinir, Gürcüceden yaptığı çevirilerle tanınır. Niyazi Ahmet Banoğlu'ndan sonra bu dilden Türkçeye çeviri yapan ikinci kişidir.

<span class="mw-page-title-main">Deda Ena</span>

Deda Ena, Gürcü dilinde ilköğretimde başlangıç sınıflarında okutulan ders kitabıdır. Gürcü eğitimci ve yazar İakob Gogebaşvili tarafından ilk kez 1876 yılında hazırlanmıştır. "Deda ena", Gürcü dilinde "anadili" anlamına gelir.

Ayaspaşa Mezarlığı veya Taksim Mezarlığı, İstanbul'da, Taksim’den başlayarak bir yönden Ayaspaşa-Gümüşsuyu üzerinden Dolmabahçe ve Fındıklı’ya, bir yönden de Harbiye'ye kadar uzanan geniş arazi kapsayan, Müslüman ve gayrimüslimlerin defnedildiği ve 20. yüzyılın başlarına kadar varlığını korumuş eski mezarlıktır. Başta Katolik Gürcülerin gömüldüğü Taksim Gürcü mezarlığı, Taksim Mezarlığı'nın bugün Elmadağı Parkı olarak anılan kısmında bulunuyordu.

<span class="mw-page-title-main">Dedabruli heli</span>

Dedabruli heli, Gürcü Mhedruli alfabesiyle yazılmış yazı türlerinden biridir. Gürcistan'ın güneybatı kesiminde, özellikle Acara ve Guria bölgelerinde yaygındı. Bu el yazısı 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı'nın ardından Osmanlı ülkesine göçen Gürcüler tarafından da kullanılmıştır.

Aleksandr Frenkel, tam adı Aleksandr Samoyloviç Frenkel, Rus hukukçu, gazeteci ve yazar. 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nı izleyen dönemde Batum ve Çürüksu (Kobuleti) bölgelerinde Müslüman Gürcülerin içinde bulunduğu koşulları ve Gürcü göçünü anlatan günlükleriyle tanınır.

Taksim Gürcü mezarlığı, İstabul'da, tarihi Taksim Mezarlığının bir parçası olan Gürcü mezarlığıdır. Günümüzde tamamen ortadan kalkmış olan bu mezarlığın yerinde Elmadağı semtinde Divan Oteli gibi yapılar ve Elmadağı Parkı bulunmaktadır.

İvane Gvaramadze, Gürcü Katolik din adamı, yazar, etnograf ve toplum adamıdır. İstanbul'da Feriköy Katolik Gürcü Manastırı'nda yetişmiş önde gelen kişilerden biridir. Taksim Gürcü mezarlığında kalmış olan az sayıdaki mezar taşının yazılarını derlediği listeyle de tanınır.

<span class="mw-page-title-main">Gürcü göçleri</span>

Gürcü göçleri, Osmanlı Devleti egemenliğindeyken 19. yüzyılda Rusya'nın eline geçen tarihsel Gürcü topraklarından bugünkü Tükiye sınırlarına yapılan göçlerdir. Göçmenlerin büyük bölümü Müslüman Gürcüler, küçük bölümü de Katolik Gürcülerden oluşuyordu. Müslüman Gürcülerin kitleler halindeki göçleri, 1828-1829 ve 1877-1878 savaşlarının ardından Osmanlı Devleti ile Rusya arasında imzalanan antlaşmalara bağlı olarak gerçekleşmiştir. Müslüman Gürcülerin göçü Gürcü literatüründe Muhaciroba (მუჰაჯირობა) olarak adlandırılmıştır. Muhaciroba, Arapça "muhacir" kelimesinden türemiş olup Türkçedeki "muhaceret" kelimesiyle karşılanabilir.