İçeriğe atla

Etnik milliyetçilik

Etnik milliyetçilik, etno-milliyetçilik ya da mikro milliyetçilik,[1] milliyetin etnisite açısından tanımlandığı bir milliyetçilik biçimidir.[2][3] Millî kimliği oluşturan, kültür, tarih ve ülkü birliği gibi hakim kültür unsurların oluşturduğu millî şuur yerine; boy, aşiret, kabile, mezhep ve etniklik gibi dar kapsamlı bir şuuru benimseyen etnosentrik milliyetçilik görüşüdür.[4][5][6][7][8]

Etnik milliyetçilik, etnik grupların, millî kültürün temelini oluşturan hakim kültürü reddederek, "milletlerin, genellikle ortak bir dil, ortak bir inanç ve ortak bir etnik soy içeren ortak bir mirasla tanımlandığı" milliyetçilik biçimidir.[9] O ülkenin vatandaşı olsanız dahi, bu durumlarda eğer etnisiteniz farklıysa 2.sınıf vatandaş durumuna düşebilmeniz bile mümkündür.[10][11]

Mikro milliyetçi başkaldırı

Millî devlet yapısının hayati unsurlarından biri, ülke sınırları içinde tek millî kültürün var olmasıdır. Ulus devletlerde hâkim millî kültürün dışında kalanlar desteklenmez ve aynı zamanda zorla da ortadan kaldırılamazlar. Millî kültür ile kaynaşmazlık halinde ötekileşen kültürler ana milletten kopmaya kadar gidebilirler. Ernest Gellner’e göre merkezi rejimden başkalaşan kültürlerin iki seçeneği vardır: Asimilasyon veya kendi milliyetçiliğini oluşturmak. Çoğu azınlıklarda yaygın karşılaşılan durum asimilasyondur ancak gitgide artan oranlarda bazıları millî devlet içinde hukuki bir yapı edinme amacıyla söylem geliştirmeye başlamışlardır. Tek kültürlü millî devletlerde bir azınlık kültürü hâkim millî kültürü reddederse ayrı bir millet olma isteğini ortaya koyar. İskoçya ve Katalonya örneğine karşı Bask örneğinde olduğu gibi eğer tarihte ayrı bir devlet var olmadıysa bölücü taleplerin hukukiliği etnik, kültürel veya dil farklılıklarına dayandırılır.[12]

Bölücü talepler geçerli nedenlere dayandırılsa bile ana ülkenin yeni bir millî devlete bölünmesiyle dünyadaki gerçek etnik ve kültürel bölümlemeyi yansıtan bir çözüme ulaşılamaz. Millî devletlerin siyasi sınırlarının tersine, sosyal gruplarınki düzensizdir. Kültür ve dil sabit ve durağan yapıda değildir. Kültürler, lisanlar, dinler, mezhepler akışkan bir yapıda olduğu halde millî devletlerin katı ve değişmez sınırları öyle değildir.[12]

Bu kültürel sınırlar durağan olsa bile bu bölümlemeleri hukuki bir anayasal kavram içinde tanımlayabilmek imkânsızdır. İnsanlar, etnikliğe, konuşulan lisan ve lehçelere, kültürlere ve dinlere göre muntazam bölümlenmiş bölgelere ayrılmış birimler halinde yaşamazlar. Yeryüzündeki hiçbir sınır, kültür, inanç ve var olan kimlikleri yansıtmaz. Herhangi bir bölümleme girişimi daima mutsu bir kitleyi de bölünen kısım içinde bırakır. Eğer Bask bölgelerine bağımsızlık verilmiş olsaydı bile bu bölgelerde yaşayan çok fazla sayıda Fransızca ve İspanyolca konuşanlar muhtemelen hoşnutsuz olacaklardır.[12]

“Katı sınırlar”' filozofisinin trajik sonuçları eski Yugoslavya'da meydana gelen şiddet hadiselerinde görülebilir. Radikal fanatik mikro milliyetçilerin her biri kendi millî devletlerini veya öz ülkelerini talep ettiler. Aslında isteklerine uygun bölümlemeler toprak üzerinde hiç olmamıştı. Mikro milliyetçi radikallerin kendilerince millî devlet değerler dizisi bağlamında ulaştıkları rasyonel sonuç karşı etniklikten olanları sürmekti. Eski Yugoslavya'da patlak veren olaylar tek değildir. Bask bölgesi Euskadi'de ETA, öz Bask ülkesi talebi uğrunda hâlen İspanya devletine karşı savaş vermektedir. Kuzey İrlanda'da iki kültür senelerce savaştı. Fransa'nın Korsika ve Bretonya bölgesinde ayrılıkçılar Fransa'ya karşı geçen 30 yıl boyunca mücadele etti.[12]

Etniklik

Etnik grubun tanımını John Milton Yinger üç içeriğe göre tanımlandırmıştır.

  • Grup, toplumdaki başkaları tarafından dilleri, dinleri, soyları ve geçmişte yaşadıkları bölge gibi bazı hasletlerin birleşimine dayanan farklılıklara göre ayırt edilir.
  • Grubun üyeleri de kendilerini farklı aidiyete tabi addederler.
  • Kendi gerçek veya mitolojik ortak kültür ve kökenleri etrafında inşa edilmiş paylaşılan aktivitelere iştirak ederler.

Bu üç kıstas gruplarda ve bireylerde değişkenlik gösterir ve ölçütleri karşıladığı oranda etniklikleri ölçülür. Ayrıca belirlenen üç kıstasın birleşimleri kişiden kişiye farklı değerlendirilir değiştiğinden nesnelliğe sahip değil özneldir.

AB'de mikro milliyetçilik

1992 Maastricht Anlaşması ile birlikte kültürel çeşitliliğin korunması, AB'nin bir ilkesine dönüşmüş ve bölgesel yönetimler teşvik etmiştir. Avrupa birliğindeki yeni devlet anlayışı ve ulus üstücülük paralelindeki değişim, ulusal azınlık ve özerk bölge hareketlerini yeni bir sistem oluşturmaya zorlamaktadır.

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ Leoussi 2001, s. 81-84.
  2. ^ Smith 1987, s. 134-138, 144-149.
  3. ^ Smith 2009, s. 61-80.
  4. ^ "Emre Kongar, Küreselleşme, Mikro Milliyetçilik, Çok Kültürlülük, Anayasal Vatandaşlık". 16 Eylül 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Ekim 2009. 
  5. ^ "John Milton Yinger, Ethnicity, Source of Strength, Source of Conflict, s. 73". 13 Mart 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Ekim 2009. 
  6. ^ Mustafa E. Erkal. "s. 89-93". Yol Ayrımındaki Ülke. Derin. ISBN 9789756463918. 
  7. ^ Smith 1981, s. 18.
  8. ^ Roshwald 2001.
  9. ^ Jerry Z. Muller (2008), "Us and Them: The Enduring Power of Ethnic Nationalism", Foreign Affairs, 87 (2 (Mar. - Apr., 2008)), ss. 18-35, JSTOR 20032578, 10 Haziran 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi, erişim tarihi: 1 Eylül 2021 
  10. ^ "Nationalism and the Rule of Law (Ethnic Citizenship)". Cambridge. 6 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  11. ^ "The Rise of Ethnic Nationalism, Intra State Conflicts and Conflict Resolution". Dergipark. 13 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  12. ^ a b c d John Hopkins. "s. 13". Devolution in context: regional, federal & devolved government in the EU (İngilizce). Cavendish UK Ltd. ISBN 1859416373. 10 Temmuz 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Ekim 2009. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Milliyetçilik</span> siyasi akım

Milliyetçilik ya da ulusçuluk, belirli bir milletin çıkarlarını, özellikle egemenliğini ve özyönetimini kazanmayı, daha sonra bunu ilelebet sürdürmeyi amaçlayan ideolojik fikir hareketi. Milliyetçilik, her ulusun kendisini dışarıdan gelecek olan müdahalelerden bağımsız olarak yönetmesi gerektiğini, ulusun bir yönetim için doğal ve ideal bir temel ve tek haklı politik güç kaynağı olduğunu savunmaktadır. Milliyetçilik, 19. yüzyıl başlarından itibaren Avrupa'da, 20. yüzyıldan itibaren ise tüm dünyada egemen politik düşünce tarzı haline gelmiştir. Bu dönemde dünya politik haritası milliyetçilik ilkelerine göre biçimlendirilmiştir. Günümüzde Anglosakson kültürüne bağlı toplumlarda ve Avrupa Birliği düşüncesini savunan çevrelerde olumsuz bir anlam yüklenmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Mağrip</span> Kuzey Afrikada coğrafi bölge; Arap dünyasının batı yarısı

Mağrip, Arap dünyasının batı kısmıdır. Bölge, Cezayir, Libya, Moritanya, Fas ve Tunus dahil olmak üzere Batı ve Orta Kuzey Afrika'yı kapsar. Mağrip ayrıca Batı Sahra'nın tartışmalı bölgesini de içerir. 2018 itibarıyla bölgenin nüfusu 100 milyondan fazlaydı.

Etnik grup veya etnisite, kendilerini diğer gruplardan ayıran ortak nitelikler temelinde birbirleriyle özdeşleşen bir grup insandır. Bu nitelikler, ikamet ettikleri alanda ortak gelenekler, soy, dil, tarih, toplum, kültür, ulus, din, fiziksel farklılıklar veya sosyal özellikleri içerebilir.

Ulus ya da Millet çoğunlukla aynı topraklar üzerinde yaşayan, aralarında dil, tarih, ülkü, duygu, gelenek ve görenek birliği olan insanların oluşturduğu topluluk. Milleti etnik gruptan ayıran şey, daha politik olmasıdır. Etnik milliyetçiler milleti etnisite ile aynı anlamda kullanırlarken, sivil milliyetçiler ise milleti anayasal bir şekilde kullanırlar, kültürel milliyetçiler ise milletin tanımını gelenek ve görenekle belirlerler.

Çinliler ; çoğunlukla soy, etnisite, uyrukluk, vatandaşlık veya diğer bağlılık vasıtasıyla Çin ile ilişkili çeşitli kişiler veya gruplardır.

<span class="mw-page-title-main">Atatürk milliyetçiliği</span> Atatürkün milliyetçilik anlayışı

Atatürk milliyetçiliği, Atatürk'ün millet tanımından yola çıkarak Kemalizm'in milliyetçilik ilkesini oluşturur. Atatürk'e göre millet, geçmişte bir arada yaşamış, bir arada yaşayan, gelecekte de bir arada yaşama inancında ve kararında olan, aynı vatana sahip, aralarında ortak dil, kültür, ahlak ve siyasi birlik olan insanlar topluluğudur. Atatürk'ün tanımladığı milliyetçilik; din ve ırk ayrımı gözetmeksizin, ulus tanımını vatandaşlık ve üst kimlik değerlerine dayandıran sivil milliyetçi bir vatanperverlik anlayışıdır.

Ulus devlet, meşruiyetini bir ulusun belli bir coğrafi sınır içindeki egemenliğinden alan devlet şeklidir. Devlet politik ve jeopolitik bir varlık, ulus ise kültürel veya etnik bir varlıktır. Ulus devlet kavramı ise bu ikisini belli bir coğrafyada örtüştürür ve böylelikle kendisinden önce gelen devlet yapılarıyla büyük ölçüde farklılaşır.

<span class="mw-page-title-main">Arap dünyasındaki Yahudilerin tarihi</span>

Arap Yahudileri Arap dünyasında doğan Yahudileri veya onların torunlarını ifade eder. Salim Tamari'ye göre, dünyanın birçok yerinde "Arap Yahudisi" terimi bir oksimorondur.

Sivil milliyetçilik, demokratik milliyetçilik veya liberal milliyetçilik, özgürlük, hoşgörü, eşitlik, bireysel haklar gibi geleneksel liberal değerlere bağlı olan bir milliyetçilik biçimidir ve etnosentrizme dayanmaz. Sivil milliyetçiler genellikle ulusal kimliğin değerini savunarak, bireylerin anlamlı ve otonom bir yaşam sürdürebilmeleri için onu kısmi bir paylaşılan kimlik yönü olarak ihtiyaç duyduklarını ve demokratik siyasetlerin düzgün işleyebilmesi için ulusal kimliğe gereksinim duyduğunu söyler.

Kültürel milliyetçilik, kendini sosyal bağlarla ve ortak kültürle tarif eden bir milliyetçiliktir, etnik milliyetçilik ile sivil milliyetçilik arasında orta bir konuma sahiptir. Bu nedenle milliyet, ortak ata, ırk veya etnisite kavramlarına değil, kültürel gelenekler ve ortak bir dil tarafından şekillendirilen bir ulusal kimliğe odaklanır.

<span class="mw-page-title-main">İspanyol milliyetçiliği</span> İspanyanın birliğini savunan siyasî ideoloji

İspanyol milliyetçiliği, İspanyolların bir millet olduklarını savunan ve kültürel birlikteliği amaçlayan milliyetçiliktir. Genel anlamda siyasal ve toplumsal hareketler ile İspanyol kültürüne, diline ve tarihine karşı bir sevgiden esinlenerek oluşmuştur. İspanyol milliyetçileri sık sık İspanya içindeki Bask ve Katalan milliyetçiliği gibi diğer milliyetçi hareketleri reddederler.

Dini milliyetçilik, milliyetçiliğin belli bir dini inanç veya dogma ile olan ilişkisidir. Bu ilişki iki yöne ayrılabilir: din siyaseti ve dinin siyaset üzerindeki etkisi. Paylaşılan bir din, ulus vatandaşları arasında ortak bir bağ olan birlik duygusuna katkıda bulunur. Dinin diğer bir siyasi yanı, paylaşılan etnisite, dil veya kültür gibi ulusal bir kimliğin desteklenmesidir. Dinin siyasette etkisi, dini fikirlerin günümüzde yorumlanmasının siyasi aktivizme ve harekete ilham veren daha ideolojik; Örneğin, daha katı dini bağlılığın sağlanması amacıyla kanunlar çıkarılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Etnik çatışma</span> etnik gruplar arasındaki fikir veya inanç savaşı

Etnik çatışma, iki veya daha fazla etnik grup arasında çıkan bir çatışmadır. Çatışmanın kaynağı siyasi, sosyal veya ekonomik olabilirken, çatışan bireyler etnik grubunun topluluk içindeki konumu için açıkça mücadele etmelidir. Bu son kriter etnik çatışmayı diğer mücadele biçimlerinden ayırır.

<span class="mw-page-title-main">Sırp milliyetçiliği</span>

Sırp milliyetçiliği, Sırpların bir ulus olduğunu iddia ediyor ve kültürel birliğini destekliyor. Sırp dilbilimci Vuk Stefanović Karadžić ve Sırp devlet adamı Ilija Garašanin'in etkisi altında, başlangıçta Balkanlar'daki Osmanlı egemenliği sırasında milliyetçiliğinin genel yükselişi bağlamında ortaya çıkan etnik bir milliyetçiliktir. Sırp milliyetçiliği, Osmanlı İmparatorluğu'nun gerilemesine katkıda bulunan Balkan Savaşları sırasında, I. Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında Avusturya-Macaristan İmparatorluğu'nun dağılmasına katkıda bulunduğunda ve yine 1990'larda Yugoslav Savaşları ve Yugoslavya'nın dağılmasında önemli bir faktördü.

<span class="mw-page-title-main">Amerikan milliyetçiliği</span> Amerikada ortak kimlik anlayışını destekleyen bir çeşit milliyetcilik

Amerikan milliyetçiliği, Amerika Birleşik Devletleri'nde bulunan bir sivil milliyetçilik, kültürel milliyetçilik, ekonomik milliyetçilik veya etnik milliyetçilik biçimidir. Amerikalılar'in bir millet olduğunu ve Amerikalıların kültürel bütünlüğünü desteklediğini iddia eden milliyetçiliktir. Genel anlamda, Amerikalı kültürüne, diline ve tarihine duyulan sevgiden ve ABD ile Amerikalılar halkından kaynaklı gurur duygusundan esinlenen siyasi ve sosyal hareketler ve düşünceler içerir. Amerikan milliyetçileri genellikle kendilerini Britanyalıdan ziyade ağırlıklı olarak Amerikalılar olarak görüyorlar.

Etnokratik demokrasi, baskın bir etnik egemenliği herkes için demokratik, siyasi ve medeni haklarla birleştiren siyasi bir sistemdir. Hem baskın etnik grup hem de azınlık etnik grupların vatandaşlığı vardır ve siyasi sürece tam anlamıyla katılabilirler. Etnik demokrasi, daha demokratik olması bakımından Etnokrasiden ayrılır. Baskın olmayan gruplara, Etnokrasinin sözde sağladığı haklardan daha fazla siyasi katılım, etki ve statü sağlar.

<span class="mw-page-title-main">Leh milliyetçiliği</span>

Leh milliyetçiliği veya Polonya milliyetçiliği, Polonyalıların bir ulus olduğunu iddia eden ve Polonyalıların kültürel birliğini destekleyen bir milliyetçilik biçimidir. Norman Davies, Polonya milliyetçiliği bağlamında, milliyetçiliği genel olarak "insanların milliyetlerine ilişkin farkındalıklarını uyandırarak bir ulus yaratmak ve duygularını siyasi eylem için bir araç haline getirmek için bir doktrin" olarak tanımladı.

<span class="mw-page-title-main">Makedon milliyetçiliği</span>

Makedon milliyetçiliği, ilk olarak 19. yüzyılın sonlarında Makedonya bölgesinin özerkliğini Osmanlı İmparatorluğu'ndan almaya çalışan ayrılıkçılar arasında oluşan etnik Makedonlar arasındaki milliyetçi fikir ve kavramların genel bir adıdır. Fikir, 20. yüzyılın başlarında, Makedonya Slavları arasında etnik milliyetçiliğin ilk ifadeleriyle birlikte gelişti. Ayrı Makedon milleti, II. Dünya Savaşı'ndan sonra Yugoslavya'nın bir parçası olarak "Makedonya Sosyalist Cumhuriyeti"nin kurulmasıyla tanındı. Daha sonra Makedon tarih yazımı, Orta Çağ'dan 20. yy'a kadar süregelen olayları anlatırken etnik Makedonlar ile Bulgar figürleri arasında tarihi bağlar kurdu.

Milliyetçilik, resmi devlet ideolojisinin bir parçası olarak veya popüler bir devlet dışı hareket olarak kendini gösterebilir ve sivil, etnik, kültürel, dil, dini veya ideolojik çizgilerde ifade edilebilir. Ulusun bu öz tanımları milliyetçilik türlerini sınıflandırmak için kullanılır. Ancak, bu tür kategoriler birbirini dışlamaz ve birçok milliyetçi hareket bu unsurların bir kısmını veya tamamını değişen derecelerde birleştirir.

<span class="mw-page-title-main">Gürcü milliyetçiliği</span>

Gürcü milliyetçiliği, Gürcistan'ın Rus İmparatorluğu'na bağlı olduğu 19. yüzyılın ortalarında gelişmeye başlayan bir milliyetçilik akımıdır. Rus İmparatorluğu ve Sovyetler Birliği dönemlerinde kültür milliyetçiliği formunda olan Gürcü milliyetçiliği, 1980'lerin sonlarında ve Gürcistan'ın bağımsızlığını ilan ettiği dönemde radikal etnik milliyetçiliğe dönüştü. 2000'lerin ortalarında vatandaşlık odaklı bir milliyetçilik formuna evrildi. Bununla birlikte, birçok Gürcü arasında etnik milliyetçiliğin izleri vardır.