Optik, ışık hareketlerini, özelliklerini, ışığın diğer maddelerle etkileşimini inceleyen; fiziğin ışığın ölçümünü ve sınıflandırması ile uğraşan bir alt dalı. Optik, genellikle gözle görülebilen ışık dalgalarının ve gözle görülemeyen morötesi ve kızılötesi ışık dalgalarının hareketini inceler. Çünkü ışık bir elektromanyetik dalgadır ve diğer elektromanyetik dalga türleri ile benzer özellikler gösterir.
Beyin , sinir sisteminin merkezi olarak hizmet eden bir organıdır. Bütün omurgalı hayvanlar ve çoğu omurgasız hayvan -bazı süngerler, knidliler, tulumlular ve derisi dikenliler gibi omurgasızlar hariç- beyne sahiptir. Baş kısmında; duyma, tatma, görme, denge, koklama gibi duyulara hizmet eden organlara yakın bir noktada bulunan beyin omurgalıların vücudundaki en karmaşık organdır. Normal bir insanda serebral korteksin 15-33 milyar nörondan müteşekkil olduğu tahmin edilmektedir. Her biri birkaç bin nöronla sinaps denen bağlantılar yardımıyla bağlıdır. Bu nöronlar birbirleriyle akson denen uzun protoplazmik lifler yardımıyla iletişim kurar. Aksonlar bilgiyi beynin diğer kısımlarına yahut vücudun spesifik alıcı hücrelerine taşır.
Lens, aşağıdaki anlamlara gelebilir:
- Lens (anatomi), gözün bir dokusu.
- Lens (fotoğrafçılık), fotoğraf makinesi objektifi
- Lens (hayvan), Contradentini oymağına bağlı bir hayvan cinsi
- Lens (optik), optik bir yapı.
- Kontakt lens, Korneanın üzerine doğrudan uygulanan, görmeyi düzeltici mercek
- RC Lens, Fransa'da bir futbol kulübü
- Jeremain Lens, Hollandalı futbolcu
İbn-i Heysem, Ḥasan Ibn el-Heysem, Batılıların söyleyişiyle Alhazen veya tam ismiyle Ebū ʿAlī el-Ḥasan ibn el-Ḥasan ibn el-Heysem, Arap matematikçi, astronom, ve İslam'ın Altın Çağının önemli fizikçilerinden biriydi. "Modern optiğin babası" olarak da anılır. Özellikle görsel algı dinamiklerine önemli katkılarda bulunmuştur. En etkili eseri, 1011–21 yılları arasında oluşturduğu ve Latince baskılar sayesinde günümüze kadar gelmiş Kitāb el-Manāzir olmuştur. Polimat, felsefe, teoloji ve tıp üzerine yaptığı birçok çalışmayı da kitaplarına kaydetmiştir.
Retina (latince:rete) ya da ağkatman çoğu omurgalı ve bazı yumuşakçaların gözünün en içindeki görmeyi sağlayan ışığa ve renge duyarlı hücrelerin bulunduğu göz doku tabakasıdır. Gözün optiği, retinadaki görsel dünyanın odaklanmış iki boyutlu bir görüntü oluşturur ve bu görüntüyü beyne elektriksel sinir uyarılarına çevirerek görsel algı oluşturur. Retina, bir kameradaki film veya görüntü sensörü 'ne benzer bir iş yapar.
Katarakt, göz içindeki lensin saydamlığını kaybederek opak bir görünüm alması, göz merceğinin yoğunlaşmasıdır.
Dev hücreli arterit veya temporal arterit, spesifik olarak başa, gözlere ve optik sinirlere kan taşıyan damarların, özellikle temporal arterin enflamasyonudur (iltihaplanması).
Körlük, tamamen veya neredeyse tamamen görme yetersizliği yaşama durumudur.
Optik mühendisliği, fizik mühendisliğinin alan, sektör ve/veya alt dallarından biridir. Diğer kimi alanlarda da kısmen ve çok sınırlı optik ya da optik bağıntılı eğitimler veriliyor olsa da, bunlardan hareketle bir optik mühendisliğinin çıkması olanaklı değildir. Optik kelimesi genel olarak göze ve görmeye aittir.Hem buradan hem de genel olarak fizik ve fizik mühendisliği bilgilerinden kolayca yakalanmalıdır ki söz konusu olan iki unsur EM (elektromanyetik) radyasyon ile materyal ortam 'dır. Bu iki unsur görme işinde de vardır; ışık ile görülen şey ya da ışık ile göz. Dolayısı ile optik mühendisliği açısından sadece ışık ya da EM bilgisi tümü ile yetersiz olup ama aynı zamanda atomik-moleküler ve nükleer düzeyde malzeme bilgisi zorunluluktur. Materyal ortam bilgisi sadece EM radyasyon ile etkileşim noktasında gerekli değildir, materyal ortam aynı zamanda EM radyasyonun kaynağı olarak ele alınmak zorundadır. Çünkü ışık ve diğer tür radyasyonlar malzemelerin ya da ortamların yüklü parçacıklarının ivmeli hareketlerinden kaynaklanmaktadır. Yani ışığı elde edebilmek için ve hatta onu çeşitli modifikasyonlara uğratıp mühendisçe kullanabilmek için malzeme bilgisi zorunluluktur.
Nervus opticus, nervi craniales (encephalici) olarak bilinen 12 kafa çiftinin ikincisidir ve retinadan beyne görme bilgisini taşır. Diensefalonda yer alan bir divertikül olan embriyonik retinal gangliyon hücrelerinden köken aldığı için kesildikten sonra rejenere olamaz.
Hermann von Helmholtz Alman fizyolog ve fizikçi. Çok yönlü ilgi alanları ve çalışmalarıyla, özellikle de sinir iletimi, işitme ve görme üzerine yaptığı klasikleşmiş araştırmalarla yaşadığı dönemde "fiziğin başbakanı" olarak adlandırılan araştırmacı.
Gözlük, çerçeveli mercek ya da merceklerden oluşan bir aksesuar, bir araçtır.
Optik nörit ya da optik sinir inflamasyonu, tam veya kısmi görme kaybına neden olan bir göz hastalığıdır.
Vizüel sistem organizmaların görmesini sağlayan merkezi sinir sistemi parçasıdır. Vücudu çevreleyen dünyanın bir temsilini oluşturmak için görünür ışıktan gelen bilgileri yorumlamaktadır. Görme sisteminin dünyanın iki boyutlu bir projeksiyonundan, üç boyutlu bir dünyayı yeniden kurma gibi karmaşık bir görevi vardır. Görsel bilgilerin psikolojik tezahürü görsel algı olarak bilinir.
Demiyelinizan hastalık, sinir sistemindeki nöronlarda myelin kılıfı hasarı sonucu meydana gelen hastalıkların genel ismidir. Bu hasar etkilenen sinirlerde sinyallerin iletimini bozar. Sonuç olarak iletim yeteneğindeki azalma; his kaybına, hareket, algı ya da sinirlerin rol aldığı diğer işlevlerin yetersizliğine neden olmaktadır.
Optik cihaz veya optik alet, bir görüntünün görünümünü geliştirmek amacıyla ışık dalgalarını yönlendiren veya bir dizi karakteristik özelliklerini belirlemek amacıyla ışık dalgalarını analiz etmede kullanılan bir araçtır.
Nöritis sinirlerde veya çevresel sinir sisteminin tamamında görülen bir enflamasyondur. Semptomlar, ilgili sinire bağlı olarak değişim gösterebilir, ancak ağrı, parestezi, parezi (zayıflık), uyuşma, anestezi, felç, aşırı zayıflama ve reflekslerde yok olma genel semptomlardır.
Başa takılı ekran (HMD) kullanıcı için sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik sağlayan bir cihazdır. Kafa ya da bir kaskın bir parçası olarak giyilir. Önünde küçük bir ekran optik bulunuyor. Ayrıca optik başa takılı ekran (OHMD) türü de vardır. Bu, yansıtılan görüntüleri yansıtabilir ve kullanıcının bunu görmesini sağlar. Tipik bir HMD, bir veya iki küçük ekrana, lensler ve gözlüklerin içine yerleştirilmiş yarı saydam aynalara sahiptir.
Nöromiyelitis optika (NMO), optik sinir ve omuriliğin (miyelit) enflamasyonu ile karakterize, otoimmün, inflamatuar ve demiyelinizan bir hastalıktır. Devic hastalığı olarak da bilinir. Optik nörit ve miyelit aynı anda veya art arda ortaya çıkabilir. NMO ilk kez Fernan Gault ve Eugene Devic tarafından keşfedilmiştir. 1894 yılında bu ikili NMO'yu akut ve ağır optik nörit ve miyelit olarak tanımlamışlardır. Monofazik olarak düşünülen bu hastalığın, 1996 yılında yineleyici bir seyir gösterebileceği kabul edilmiştir.
Olarak optik, koma ya da Komatik sapmaları bir optik sistem içinde sapmaları ifade eder Bazı optik tasarımları ya da bağlı olarak doğal lens ya da diğer bileşenlerin kusurları yıldızların çarpık görünmesi, kuyruklu yıldız gibi bir kuyruğu (koma) varmış gibi görünmesi gibi eksen dışı nokta kaynakları ile sonuçlanır. Spesifik olarak, koma, giriş göz bebeği üzerindeki büyütmede bir değişiklik olarak tanımlanır. Refraktif veya difraktif optik sistemlerde, özellikle geniş bir spektral aralığı görüntüleyenlerde, koma dalga boyunun bir fonksiyonu olabilir, bu durumda bir renk sapması şeklidir.