İçeriğe atla

Esomeprazol

Esomeprazol
Klinik verisi
Gebelik
kategorisi
  • AU: B3
Uygulama
yolu
Oral,iv
Farmakokinetik veri
Biyoyararlanım%50-%90
Eliminasyon yarı ömrü1-1.5 saat
BoşaltımRenal ve feçal
Tanımlayıcılar
  • (S)-5-methoxy-2-[(4-methoxy-3,5-dimethylpyridin-2-yl)
    methylsulfinyl]-3H-benzoimidazole
CAS Numarası
PubChem CID
DrugBank
CompTox Bilgi Paneli (EPA)
ECHA Bilgi Kartı100.149.048 Bunu Vikiveri'de düzenleyin
Kimyasal ve fiziksel veriler
FormülC17H19N3O3S
Mol kütlesi345.417

Esomeprazol, peptik ülser ve gastroözofajiyel reflü hastalıklarını tedavisinde kullanılan proton pompa inhibitörleri grubundan bir ilaçtır. Ticari adı Astra Zeneca firmasına ait olan Nexium'dur.

Kullanım Şekli

Gastroözofajiyel reflü hastalığı: Erosif refluks özofajitinin tedavisinde: Dört hafta süreyle günde bir defa 40 mg. İlk kürde tam iyileşme sağlanamayan ya da inatçı semptomları olan hastalarda 4 haftalık ek bir tedavi uygulanır. Nükslerin önlenmesi için iyileşmiş refluks özofajitinin uzun süreli idame tedavisinde: Günde bir defa 20 mg. Gastroözofageal refluks hastalığının semptomatik tedavisinde: Özofajiti olmayan hastalarda günde bir defa 20 mg. Dört hafta sonunda semptomlarda yeterli denetim sağlanamayan hastalarda ileri tetkiklerin yapılması önerilir. Semptomlar kontrol altına alındıktan sonra, ihtiyaç halinde günde bir defa 20 mg alınabilir. Uygun bir antibiyotik kombinasyonu ile birlikte Helicobacter pylori eradikasyonunda ve Helicobacter pylori ile ilişkili duedonum ülserlerinin tedavisinde, Helicobacter pylori ile ilişkili peptik ülserlerde nükslerin önlenmesinde: Her biri günde iki defa olmak üzere 7 gün süreyle; 20 mg Esomeprazol, 1 gram amoksisilin ve 500 mg klaritromisin. Ağır böbrek yetmezliği olan hastalarla ilgili yeterli deneyim olmadığından, böyle hastalar tedavi edilirken dikkatli olunmalıdır. Ağır karaciğer yetmezliği olan hastalarda, 20 mg'lık doz aşılmamalıdır.

Endikasyonları

Esomeprazol, omeprazolün S-izomeridir ve mide asit sekresyonunu özgün bir etki mekanizmasıyla azaltır. Gastroözofageal refluks hastalığında (GÖRH); erosif refluks özofajitinin tedavisinde; nükslerin önlenmesi için, iyileşmiş refluks özofajitinin uzun süreli idame tedavisinde ve gastroözofageal refluks hastalığının semptomatik tedavisinde endikedir. Oral yoldan tedavinin uygun olmadığı durumlarda parenteral tedavi uygulanır. Uygun bir antibiyotik kombinasyonu ile birlikte Helicobacter pylori eradikasyonunda ve Helicobacter pylori ile ilişkili duodenum ülserlerinin tedavisinde ve Helicobacter pylori ile ilişkili peptik ülserlerde nükslerin önlenmesinde endikedir. Sürekli NSAİİ (nonsteroidal antienflamatuvar ilaçlar) tedavisi gereken hastalarda; COX-2 selektif NSAİİ'ler dahil, NSAİİ kullanımı ile ilişkili gastrik ülserlerin tedavisinde ve risk altındaki hastalarda COX-2 selektif NSAİİ'ler dahil, NSAİİ kullanımı ile ilişkili gastrik ve duodenal ülserlerin önlenmesinde endikedir.

Kontrendikasyonları

Esomeprazole, benzimidazol türevlerine ya da formüldeki herhangi bir maddeye aşırı duyarlılığı olanlarda kullanılmamalıdır.

Uyarılar

Herhangi bir alarm yaratan semptomda (örn. belirgin, istenmeyen kilo kaybı, tekrarlayan kusma, disfaji, hematemez ya da melena) ve kuşkulanılan ya da tanısı konmuş mide ülseri vakalarında kötü huylu olma olasılığı bertaraf edilmiş olmalıdır. Tedavi, semptomları hafifleterek tanıyı geciktirebilir. Uzun süre tedavi edilen hastalar (özellikle bir yıldan fazla) düzenli kontrol altında tutulmalıdır. İhtiyaç halinde esomeprazol önerildiğinde, esomeprazolun plazma konsantrasyonlarında dalgalanma nedeniyle, diğer ilaçlarla etkileşim gözönünde tutulmalıdır. Helicobacter pylori eradikasyonunda esomeprazol tedavisi önerildiğinde, üçlü tedavideki her bir bileşiğin diğer ilaçlarla etkileşimi dikkate alınmalıdır. Klaritromisin, CYP3A4'ün güçlü bir inhibitörüdür. Bu nedenle sisaprid gibi CYP3A4 ile metabolize olan diğer ilaçları da üçlü tedavi ile birlikte kullanan hastalarda, klaritromisinin kontrendikasyonları ve etkileşimleri gözönünde bulundurulmalıdır. Fruktoz intoleransı, glukoz-galaktoz malabsorbsiyonu ya da sukroz-izomaltoz yetersizliği gibi kalıtsal problemleri olan hastalar esomeprazol kullanmamalıdır. Gebelik kategorisi B'dir. Esomeprazol için gebelikle ilgili klinik bilgi yoktur. Gebe kadınlara bu ilacı verirken dikkatli olunmalıdır. Esomeprazolün anne sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. Bu nedenle emzirme dönemlerinde kullanılmamalıdır.

Yan Etkileri

Sık (>%1-<%10): Baş ağrısı, karın ağrısı, diyare, şişkinlik hissi, bulantı/kusma, kabızlık. Seyrek (>%0.1-<%1): Dermatit, prürit, ürtiker, baş dönmesi, ağız kuruluğu. Nadir (>%0.01-<%0.1): Anjiyoödem, anafilaktik reaksiyon gibi hipersensitivite reaksiyonları. Rasemat olan omeprazol ile görülmüş ve esomeprazol ile de görülebilecek advers reaksiyonlar: Parestezi, uyuklama hali, uykusuzluk, vertigo, geri dönüşlü mental konvüzyon, ajitasyon, agresyon, depresyon ve halüsinasyon (özellikle ağır hastalarda), jinekomasti, stomatit, gastrointestinal kandidiyaz, lökopeni, trombositopeni, agranülositoz, pansitopeni, karaciğer enzimlerinde yükselme, daha önce ağır karaciğer hastalığı olanlarda ensefalopati, ikterli ya da iktersiz hepatit, karaciğer yetmezliği, artralji, adale güçsüzlüğü, miyalji, döküntü, fotosensitivite, eritema multiforme, Stevens-Johnson sendromu, toksik epidermal nekroliz (TEN), alopesi, yorgunluk, ateş, bronkospazm, interstisyal nefrit gibi hipersensitivite reaksiyonları, aşırı terleme, periferik ödem, bulanık görme, tat alma bozukluğu ve hiponatremi.

İlaç etkileşimleri

Esomeprazol ile tedavi esnasında azalan mide asiditesine bağlı olarak, bazı ilaçların emilimi azalabilir ya da artabilir. Esomeprazol tedavisi sırasında, ketokonazolün ve itrakonazolün emiliminin azalması beklenebilir. Esomeprazol, temel metabolize edici enzimi olan CYP2C19 enzimini inhibe eder. Bu enzim ile metabolize olan diğer ilaçlarla, (diazepam, sitalopram, imipramin, klomipramin, fenitoin gibi) birlikte kullanıldığında, bu ilaçların plazma konsantrasyonları artabilir ve dozlarının azaltılması gerekebilir. Bu duruma, ihtiyaç halinde esomeprazol kullanıldığında, özellikle dikkat edilmelidir. Fenitoin ve 40 mg esomeprazol birlikte alındığında fenitoinin çukur plazma düzeylerinde %13 artışa neden olmuştur. Varfarin kullanan hastalara, 40 mg esomeprazol verilen bir klinik çalışmada, koagülasyon zamanının kabul edilen sınırlar içerisinde olduğu görülmüştür. Sisaprid ile 40 mg esomeprazol birlikte verildiğinde, sisapridin plazma konsantrasyonu-zaman eğrisi altındaki alanda (AUC) %32 artış ve yarılanma zamanında (t1/2) %31 kadar uzama gözlenmiş olsa da, zirve plazma düzeylerinde belirgin bir artış görülmemiştir. Esomeprazol ve bir CYP3A4 inhibitörü olan klaritromisin 500 mg, birlikte kullanıldığında, esomeprazolün eğri altında kalan alanını (AUC) iki kat artırmıştır. Esomeprazolün dozunun ayarlanması gerekmemiştir.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Reflü</span>

Reflü, halk arasında mide reflüsü olarak bilinen gastro özofageal reflü hastalığı, mide içeriğinin yemek borusuna geri kaçmasıdır. Kronik faranjit ve tipik boğaz rahatsızlığına neden olabilir. Reflü, asitli mide içeriğinin yemek borusuna gelmesi ve uzun süre temas etmesiyle yemek borusunun asitten kendini koruma özelliğinin yok olmasından kaynaklanır. Erişkinlerin yaklaşık %20'sinde reflü görülmektedir.

Albendazol, birçok parazitik enfeksiyonun tedavisinde kullanılan bir ilaçtır. Molekül DSÖ'nün Temel İlaçlar Listesi'nde yer almaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Peptik ülser</span>

Ülser, deri ve mukozaların nekrozlu yangısıdır. Dr. Barry Marshall ve Dr. Robin Warren peptik ülserlerin oluşmasında Helicobacter pylori adı verilen bir bakterinin etkili olduğunu saptamışlar ve bu buluşları nedeniyle 2005 yılı Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü'nü almaya hak kazanmışlardır. Peptik ülser hastalığı ve Helicobacter pylori'nin zaman çizelgesi oldukça ilginç bir süreci göstermektedir.

Non-steroidal antiinflamatuar ilaçlar ya da steroid dışı yangı önleyici ilaçlar, kısaca NSAİİ'ler, analjezik, antipiretik ve antiinflamatuar ilaçlardır. "Non-steroidal" terimi bu ilaçları benzer etkileri olan steroidlerden ayırmak için kullanılır. NSAİİ'ler narkotik değildirler. NSAİİ'ler bazen NSAİA olarak da adlandırılırlar. Bu grubun en çok bilinen üyeleri aspirin ve ibuprofendir. Parasetamol (asetaminofen) çok az anti-inflamatuar etki gösterdiği için NSAİİ'ler içerisinde kabul edilmezler.

<i>Helicobacter pylori</i> Bakteri cinsi

Helicobacter pylori mide ve duodenum'um çeşitli alanlarında yerleşen, gram (-), mikroaerofilik bir bakteridir. Yerleştiği yerlerde kronik enflamasyona neden olur. Bu kronik enflamasyon sonucunda duodenum ülseri, mide ülseri ve mide kanseri gelişebilir.

<span class="mw-page-title-main">Klorpromazin</span> kimyasal bileşik

Klorpromazin, antipsikotik (nöroleptik) ilaçlar grubuna ait ilaçtır. Largactil, Thorazine gibi ticari adlarla satılmaktadır. Klorpromazin, geliştirilen ilk antipsikotik ilaçtır. Moleküler yapısı 2-kloro-10-(3-dimetilaminopropil)-fenotiazin şeklindedir.

<span class="mw-page-title-main">Nimesulid</span> Kimyasal bileşik

Nimesulid (4-nitro-2-fenoksi-metanosulfonanilid), 1996'da Pfizer ilac firmasi tarafından Türkiye'de piyasaya Mesulid adı altında çıkarılan bir non-steroid antiinflamatuar ilaçtır (NSAİİ).

<span class="mw-page-title-main">Sitalopram</span> Seçici serotonin geri alım inhibitörü (SSRI) sınıfının antidepresanı

Sitalopram, Citalopram diye de geçebilir. Seçici serotonin gerialım inhibitörüdür (SSRI). Serotonine özgüllüğü en yüksek, en seçici moleküldür. Karaciğer sitokrom (CYP) enzim ailesiyle az etkileşir. Bu sayede ilaç etkileşimlerinden az etkilenir. Polifarmasiye uygundur. Özellikle geriyatrik popülasyonda daha çok tercih edilir.

<span class="mw-page-title-main">Etodolak</span>

Etodolak indol türevi bir non-steroid antiinflamatuar ilaçtır (NSAİİ)..

<span class="mw-page-title-main">Sisplatin</span> kimyasal bileşik

Sisplatin, kemoterapide kanseri tedavi etmek için kullanılan bir ilaçtır. Molekül DSÖ'nün Temel İlaçlar Listesi'nde yer almaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Diklofenak</span>

Diklofenak enflamasyonu azaltmak ve ağrıyı dindirmek için artrit ve akut sakatlanmalarda kullanılan bir non steroidal antiinflamatuar ilaçtır. Âdet sancısı ve ağrılı âdet görmede de kullanılır. Diklofenak en güçlü analjezik etkiye sahip narkotik olmayan bir ağrı kesicidir.

<span class="mw-page-title-main">Lansoprazol</span> İlaçları bastıran mide asidi

Lansoprazol, mide asidi salgılanmasını spesifik olarak inhibe eden proton pompası inhibitörleri grubundan bir antiülser ilaçtır. Ticari adlarının bazıları ABD ve Kanada'da Prevacid, İngiltere'de Lansoprazole, İtalya'da Limpidex, Japonya'da Takepron, Macaristan'da Refluxon, İsrail'de Lanton, Suriye'de Duogast ve Türkiye'de Mustafa Nevzat İlaç tarafından üretilen Opagis, Bilim İlaç tarafından üretilen Aprazol, Eczacıbaşı Holding tarafından üretilen Helicol, sanovel tarafından üretilen Lansor, Biofarma tarafından üretilen Lanzedin ve Nobel İlaç tarafından üretilen Lansoprol'dür.

<span class="mw-page-title-main">Meloksikam</span> non steroidal antienflamatuar ilaç etken maddesi

Meloksikam primer dismenore, ameliyat sonrası ağrı, romatoid artrit ve osteoartrit semptomlarını azaltmak için kullanılan bir non steroidal antienflamatuar ilaç etken maddesidir. Piroksikamla çok benzeşmektedir. Bir selektif COX-2 inhibitörü bir olan non-streoid antienflamatuvar olan bir ilaçtır. COX-2 spesifik ürünler gibi miyokardiyal prostasiklini inhibe etmediği için hipertansiyona ve ödeme neden olmaz. Kardiyovasküler risk açısından oldukça güvenli bir alternatiftir. Meloksikam’ın, bazı klasik NSAİ ilaçlar tarafından indüklenen trombosit agregasyonu inhibisyonu sonucu oluşan kanama zamanının uzaması üzerine etkisi yoktur.

<span class="mw-page-title-main">Fentanil</span> kimyasal bileşik

Fentanil (Fentanyl), ilk olarak 1950'lerin sonunda Belçika'da bulunan Janssen Pharmaceutica tarafından sentez edilmiş, morfinden yaklaşık 80 kez, meperidinden ise 500 kat daha güçlü olan bir opioid analjeziktir. Fentanil, Sublimaze ticari adı altında bir intravenöz anestezik olarak 1960'larda tıbbi çalışmalarda kullanılmaya başlamıştır. Preparatlarda Fentanil sitrat tuzu hâlinde bulunur. Günümüzde çeşitli dozlarda - Türkiye'de - 0,05 mg/ml konsantrasyonda ampuller ve transdermal flaster şeklinde formları bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Ketoprofen</span> Ağrı kesici ve ateş düşürücü etkiye sahip bir ilaç etken maddesi

Ketoprofen, ağrı kesici ve ateş düşürücü etkiye sahip bir ilaç etken maddesidir. Non steroidal antiinflamatuar ilaçların propiyonik asitler sınıfındandır.

<span class="mw-page-title-main">Peptik ülser hastalığı ve Helicobacter pylori'nin zaman çizelgesi</span>

Bu zaman çizelgesinde H. pylorinin neden olduğu peptik ülser hastalığının keşfiyle ilgili olaylar kronolojik olarak anlatılmıştır. 2005 yılında Barry Marshall ve Robin Warren peptik ülserin primer olarak Helicobacter pylori bakterisi tarafından oluşturulduğunu keşifleri nedeniyle Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü almaya hak kazanmışlardır. Bakterinin mide gibi asidik ortamlara ilgisini ortaya çıkardılar. Bunun sonucu olarak H. pylori ilişkili peptik ülser hastalığı tedavisi günümüzde antibiyotiklerle bakteriyi eradike ederek yapılabilmektedir. Bunların keşfinden önceki 30 yıl boyunca hastalığın sebebinin artmış mide asiti olduğuna yaygın olarak inanılıyordu. Bu sürede asitliğin kontrolü primer tedavi yöntemi olarak görülüyordu ancak sadece kısmi başarı vardı. Şimdi anlaşıldı ki asit baskılanmasının etkisi mide mukozasında H. pylori barınmasını azaltarak görülmekte ancak kesin çözüm olamamaktadır.

Üre nefes testi, gastrit, mide ülseri ve peptik ülser hastalı ile ilişkili spiral bir bakteri olan Helicobacter pylori'nin neden olduğu enfeksiyonları tanımlamak için kullanılan hızlı bir teşhis prosedürüdür. Prosedür H. pylori'nin üreyi amonyağa ve karbondioksite dönüştürme kabiliyetine dayanmaktadır. Üre nefes testleri, tedavi öncesi ve sonrası H. pylori'yi tespit etmek için tercih edilen invaziv olmayan bir seçim olarak önde gelen toplum kılavuzlarında önerilmektedir.