Alfabe veya abece, her biri dildeki bir sese karşılık gelen harfler dizisidir. "Abece" kelimesi, Türkçedeki ilk üç harfin okunuşundan oluşur. Benzer biçimde Fransızca kökenli “Alphabet” kelimesinden Türkçeye geçen "alfabe" sözcüğü, eski Yunancadaki ilk iki harf olan "alfa" ile "beta"nın okunuşundan gelir.
Farsça ya da Persçe, Hint-Avrupa dillerinin İran dilleri koluna ait bir batı İran dilidir. Başta İran olmak üzere, kuzeyde Rusya ve Azerbaycan, doğuda Afganistan ve Tacikistan, Orta Asya'da Özbekistan ve Basra Körfezi üzerinde Kuveyt ve Irak gibi ülkelerde 100 milyonun üzerinde kişi tarafından konuşulmaktadır. Antik Pers halkının konuştuğu dilden türemiştir.
Soğdca, Soğutça veya Soğdakça, Orta Asya'da yer alan Soğdiana'da ve Çin'deki Soğd göçmen gruplarının yaşadığı bazı bölgelerde kullanılmış bir Doğu İran dili.
Sümerce, Sümerlerin ana dili. Güney Mezopotamya'da MÖ 4000 yılında konuşuluyordu. MÖ 2000'li yılların başlarında yerini konuşma dili olarak Akadcaya bıraktı ancak Mezopotamya'da MS 1. yüzyıla kadar kutsal, şölensel, edebî ve bilimsel bir dil olarak kullanılmaya devam etti. Daha sonra ise bu dil 19. yüzyıla kadar unutuldu. Mezopotamya'da konuşulan diğer dillerin aksine Sümercenin izole dillerden olduğu kabul edilir.
Çivi yazısı, kilden yapılma tabletlerin üzerine resimler ya da harf görevi gören ve sesleri temsil eden semboller ile özel bir teknikle yazılan; papirüsün bulunması ile son bulan tarihteki ilk yazı sistemidir. Maden Çağlarının sonunda, yaklaşık MÖ 3500'lerde Sümerler tarafından icat edilmiştir.
Padişah, bazı İslam hükümdarları tarafından kullanılan ve yücelik belirten ünvan. Farsça bir sözcük olup "şahların en büyüğü" manasına gelmektedir. Esasen İslamiyet öncesi İran'da hüküm süren Sasani hükümdarlarının sıfatı iken daha sonra Osmanlı hükümdarları ve Delhi sultanları tarafından benimsenmiştir. Hindistan'da bazı bölgesel İslam hükümdarları ile Afganistan'daki Dürraniler de "padişah" unvanını kullanmıştır.
Farslar, Persler veya Osmanlıcadaki tabirle Âcemler, çoğunlukla İran'da yaşayan İranî bir halktır.
Luvice veya Luvi dili Anadolu dillerine mensup bir dildir. Aynı zamanda Hititlerin de hiyeroglif yazılarında kullandıkları dildir. Mısır ve Girit hiyeroglif yazısından farklı olan bu hiyeroglif yazısı, daha çok mühürlerde ve kaya anıtları gibi büyük yazıtlarda kullanılmıştır.
Fars edebiyatı, Farsça sözlü kompozisyonlardan ve yazılı metinlerden oluşan dünyanın en eski edebiyatlarından biridir. 2500 yıldan uzun bir dönemi kapsayan Fars edebiyatına ait kaynaklar bugünkü İran sınırlarının ötelerine, Orta Asya, Batı Asya, Anadolu, Hint alt kıtası, Mısır ve Balkanlar'a yayılmıştır. Gaznelilerin Orta ve Güney Asya'yı fethinden sonra Afganistan, Pakistan, Hindistan ve Orta Asya'ya yayılmıştır. Yalnız İranlılar değil, Türk, Kafkas, Hint, Pakistanlı ve Slav şair ve yazarların Fars dilinde oluşturdukları eserler de Fars edebiyatı içinde sayılmaktadır.
Osmanlıca veya Osmanlı Türkçesi, Osmanlı İmparatorluğu'nun ilk anayasası olan 1876 tarihli Kânûn-ı Esâsî'de geçtiği hâliyle Türkçe, 13 ile 20. yüzyıllar arasında Anadolu'da ve Osmanlı Devleti'nin yayıldığı bütün ülkelerde kullanılmış olan, Arapça ve Farsçanın etkisi altında kalan Türk dili. Alfabe olarak çoğunlukla Arap alfabesinin Farsça ve Türkçe için uyarlanmış bir biçimi kullanılmıştır. Halk arasında bazen bu dil dönemi için "Eski Türkçe" de kullanılmaktadır.
İran pasaportu İran vatandaşlarına ülke dışı seyahatlerde kullanılmak üzere verilen resmî belgedir. Pasaport, İran vatandaşlığının kanıtı olarak kabul edilir.
Hattuşa ya da Hattuşaş, Hititler'in Geç Tunç Çağı dönemindeki başkentidir. Çorum il merkezinin 82 km güneybatısındaki Boğazkale ilçesinde bulunmaktadır.
Urartuca, günümüzde Türkiye'nin Doğu Anadolu Bölgesi'nde, Ermeni Yaylası adıyla da bilinen coğrafî bölgede, Van Gölü çevresinde yerleşmiş ve başkenti günümüz Van şehrinin yakınlarında kurulmuş Urartu Krallığı'nda yaşayanlar tarafından konuşulan dil. Ne coğrafi kökeni ne de çoğunluk dili olarak konuşulduğu bölge kesin olarak belirlenememekle birlikte muhtemelen Van Gölü çevresi ve Yukarı Zap Suyu Vadisi'nin yakınlarında baskın olarak konuşulmuştur.
Behistun Yazıtı, Kirmanşah, İran yakınlarındaki Bisütun Dağının bir uçurumunda yer alan çok dilli bir yazıt ve büyük bir taş kabartma. Ahameniş İmparatoru I. Darius döneminde hazırlanmıştır ve I. Darius'un imparatorluğu genişletişinden bahseder. Eski Farsça, Elamca ve Babilce yazılmış, bilinen en uzun üç dilli çivi yazısı olduğu için çivi yazısının deşifre edilmesi açısından önemlidir.
Çoğa Zenbil, Elam dilince Dur Untaşı, İran'ın Huzistan eyaletinde, Susa şehrinin 30 km güneydoğusunda ve Ahvaz'ın 80 km kuzeyinde bulunan Elam İmparatorluğu arkeolojik sit alanı. Özellikle orta Elam dönemine tarihlenen kalıntılarıyla tanınır.
Girsu, Sümerlere ait eski bir şehirdir. Lagaş'ın 25 km kuzeybatısında, modern Tell Telloh, Zi Kar ili, Irak'ta bulunmaktadır.
Eski Farsça, Avestaca ile beraber kayıt altına alınmış iki Eski İran dilinden biridir. Eski Farsça, başlıca Ahameniş dönemi yazıtlarında, kil tabletlerinde ve mühürlerinde görülür.
Hitit çivi yazısı, Hitit dilini yazmakta kullanılan çivi yazısıdır. Millattan önce 2. bin yıldan kalma çivi yazısı ile yazılmış Hititçe metinler, kil tabletler halinde korunmuştur.
Serhas Yazıtı, Ahameniş Kralı I. Serhas'a ait soldan sağa yazılmış üç-dilli bir çivi yazısıdır. Bu yazıt Elamca, Akadca ve Eski Farsça dilleriyle yazılmış olup Van Gölü’nün yanında bulunan Van Kalesi’nin bitişiğinde bulunan dağın güney yamacında yer almaktadır. Yerden yaklaşık 20 metre bulunan yazıt; Van Kalesi’nin yakınında bulunan bir kayanın düzleştirilmiş yüzüne yazılmış olup kimsenin ulaşamayacağı bir kayanın orta kısmındadır. İskit ve Med akınlarıyla zayıflayan Urartulardan sonra bölgeye egemen olan Ermeni Orontid Hanedanı’nın sonrasında Tuşpa’da kontrolü ele geçiren Farslar savaş sonrası bu yazıtı yazdırmıştır. Aslında bu eser Kserkses’in babası Kral Darius tarafından oyulmuş olmasına rağmen, Kral Darius kayanın yüzeyini boş bırakmıştır.
Arses, krallık adıyla da bilinen IV. Artaserhas, MÖ 338'den 336'ya kadar on ikinci Ahameniş Kralların kralıydı.