İçeriğe atla

Escherichia coli O157:H7

Escherichia coli O157:H7
E. coli O157:H7'nin TEM fotoğrafı
Biyolojik sınıflandırma Bu sınıflandırmayı düzenle
Üst âlem:Bacteria
Şube:Proteobacteria
Sınıf:Gammaproteobacteria
Takım:Enterobacteriales
Familya:Enterobacteriaceae
Cins:Escherichia
Tür: E. coli
İkili adlandırma
Escherichia coli
(Migula 1895)
Castellani and Chalmers 1919[1]

Escherichia coli O157:H7 "koli basili" tabir edilen E. coli bakterisinin en zararlı tipi sayılır; bir gıda zehirlenmesi etmeni olup hemorajik kolit denen hastalığa neden olur. Enfeksiyon bağırsak krampları ile başlar, bunu önce sulu ishal, sonra da çoğu zaman kanlı ishal izler. Bazen küçük çocuklarda hemolitik üremik sendrom olarak adlandırılan böbrek yetmezliği meydan gelir. Genelde bu bakteriyi içeren kıyma etin az pişirilerek yenmesi sonucu hasta olunur. Bakteri ayrıca kişiden kişiye dokunma yoluyla, pastörize edilmemiş süt içmekle, bakterinin karıştığı suyla sulanmış sebze veya meyvelerin yenmesiyle, böyle suda yüzmek veya onu içmek yoluyla da bulaşır.

Mikrobiyoloji

Escherichia coli O157:H7 serotipi, Shiga benzeri toksin(ler) salgılayan, çubuk şekilli Gram-negatif bir bakteridir. E. coli bakterisinin yüzlerce serotipinden biridir. Çoğu suş zararsız olup sağlıklı insan ve hayvanların bağırsaklarında yaşamasına karşın, bu serotipi oluşturan suşlar güçlü bir toksin salgılar ve ağır hastalığa neden olur. Bu serotip, patojenik E. coli 'lerin "Enterohemorajik E. coli" veya EHEC, olarak adlandırılan grubuna dahildir. Buna alternatif adlandırmalar olan "Verotoksin üreten E. coli" (VTEC) veya daha ender olarak "Shiga-benzeri Toksin üreten E. coli" (STEC) adları onun toksin üretme yeteneğine değinir.

Serotip ismindeki "O" (sıfır değil, büyük O), somatik antijen numarasına, "H" ise flagella antijenine değinir. Başka serotipler (genelde daha hafif) hastalığa neden olur; burada yalnızca O157:H7 bileşimine sahip olanlar incelenecektir.

E. coli O157:H7 1982'de ABD'de bir kanlı ishal salgınında ilk defa tanımlanmıştır. 1996-97'da İskoçya'da bu bakteri yüzünden 21 kişi hayatlarını kaybetmişlerdir. Bu serotipli bakteri yüzünden ABD'de yılda ortalama 73,000 vaka, 60 dolayında ölüm meydana gelir.

Yayılması

Enfeksiyonun başlıca kaynağı az pişmiş kıymadır, diğer kaynaklar pastörize edilmemiş süt ve meyve suyu, çiğ sebze ve şarküteri ve enfekte olmuş hayvanlardır. Kontamine olmuş göl veya havuzlarda yüzmek ve yeterince klorlanmamış su içmek yoluyla da iletim olabilir. Bu organizma kolaylıkla kişiden kişiye geçer ve çocuk bakım merkezlerinde kontrol altına alınması zor olan mikroplardandır.

E. coli O157:H7 bazı mandıralarda bulunmuştur ve sağlıklı sığırların bağırsaklarında yaşayabilir. Hayvanların kesimi sırasında et kirlenebilir, etten kıyma yapılırken organizma iyice içine karışabilir. İneğin memelerinde veya sağma makinesinde bulunan bakteri süte karışabilir. Hastalığa neden olan organizma sayısı belirlenmemiş olmakla beraber çok küçük olduğu tahmin edilmektedir.

Bu bakterinin bulaşmış olduğu etin görünüşü ve kokusu normaldir. Eğer yeterince pişirilmezse enfeksiyona yol açabilir.

Belirtiler

E. coli O157:H7 enfeksiyonu genelde ağır ve kanlı bir ishale (ancak ishal kansız da olabilir) ve abdominal kramplara yol açar. Çoğu zaman ateş yoktur veya çok az olur ve hastalık 5 ilâ 10 günde iyileşir. Bazı kişilerde hastalık belirtisiz olarak da iyileşebilir.

Bazı kişilerde, özellikle 5 yaştan küçük çocuklar ve yaşlılarda, enfeksiyon hemolitik üremik sendroma neden olabilir, bu durumda alyuvarlar imha olur ve böbrekler iflas eder. Enfeksiyonların %2-7'sinde bu komplikasyon olur. Hemolitik üremik sendrom vakalarının çoğu E.coli O157:H7'den kaynaklanır.

Tanı

Sorbitol MacConkey agar üzerinde büyüyen E. coli O157:H7 kolonileri renksiz olurlar, diğer E. coli suşları ise pembe.

Dışkı kültürü ile bakteri tanınabilir ama bu rutin bir test değildir, özel olarak istenmesi gerekir. Nümune, sorbitol-MacConkey agar'da veya onun bir çeşidi olan sefiksim potasyum tellurit sorbitol-MacConkey agar'da kültürlenir. E. coli O157:H7 suşları hemen hepsi D-sorbitolu ya fermente edemezler veya çok yavaş ederler, buna karşın diğer suşların %80 bu şekeri fermente edebilirler. Bu yüzden sorbitol-MacConkey agarda büyüyen kolonilerin rengi O157:H7'yi tanımaya yarar. Ancak, diğer kültür yöntemleri gibi bu da yavaştır ve PCR teknikleri ile daha hızlı tanı mümkündür. Geliştirilmekte olan yeni tekniklerde flüoresan işaretli antikorlar kullanılır.

Tedavi

Çoğu kişi antibiyotiksiz veya başka özel bir tedavi görmeden 5-10 günde iyileşir. Antibiyotiklerin hastalığın gidişatını iyileştirdiğine dair bir kanıt yoktur ve hatta bazı antibiyotiklerle tedavinin böbrek komplikasyonlarına yol açabileceği düşünülmektedir. Bazı antibiyotikler bakterinin büyümesini durdurmalarına rağmen Şiga toksin üretimini arttırırlar. Loperamide (imodium) gibi ishal ilaçlarından da kaçınmak gerekir.

Hemolitik üremik sendrom acil serviste bakım gerektiren, hayatî tehlike taşıyan bir durumdur. Kan nakli ve böbrek diyalizi sıkça gereklidir.

Uzun vadeli etkileri

Enfeksiyonların çoğu tamamen iyileşir. Hemolitik üremik sendrom geliştirenlerde uzun vadeli etkiler görülür. Acil bakımla hemolitik üremik sendromda ölüm oranı %3-5 dolayındadır. Bu gruptakilerin 1/3'ü yıllar sonra anormal böbrek fonksiyonu gösterir ve bunların birkaçı uzun dönemli diyalize gerek gösterebilir. Bu gruptakilerin diğer bir %8'i yüksek tansiyon, havale, felç, körlük gibi hayat boyu sürecek komplikasyonlar yaşarlar. Eğer bağırsaklarının bir kısmının ameliyatla çıkartılması gerekmişse bunun da sonuçlarını çekeceklerdir.

Patojenlik nedenleri

E. coli O157:H7'nin 2001 yılında okunan genom dizisinin zararsız E. coli K12 suşu ile karşılaştırması sayesinde O157:H7'yi patojen yapan özellikleri ortaya çıkmıştır.[2] İki organizmanın genomları aynı uzunlukta olmakla beraber her ikisinin de kendine has genleri bulunmaktadır. Patojen suşun genomunun çeşitli yerlerinde bulunan "patojelik adalarında" ona hastalık yapma yeteneği veren 1387 yeni gen bulunmuştur. Bu genlerin bir kısmı daha evvelden keşfedilmiş olan Şiga toksinleri ve adezyon faktörleri (fimbriumlar) gibi hastalık faktörlerini kodlamaktadır. Farklı genlerin bir kısmı hastalık yapmaktan ziyade iki suşun farklı ortamlarda büyüyebilmelerine olanak sağlayan proteinleri kodladığı tahmin edilmektedir. Ayrıca pek çok gende de K12 suşuna kıyasla en az bir amino asidin farklı olmasına neden olacak farklılıklar bulunmuştur, bu faklılıkların bir kısmı O157:H7'nin konak organizmasının hastalanmasına katkısı olabilir. İki genom arasındaki farklılıklar O157:H7'nin daha hızlı evrimleştiğini, ayrıca patojen adalarında buluna viral ve bakteriyel konjugasyon genlerinin varlığı K12'de olmayan çoğu genin başka bakteriyofaj ve plazmidler aracılığıyla yatay transferle geçmiş olabileceğine işaret etmektedir. O157:H7'nin yeni genler edinebildiğine dair belirtiler, bu organizmanın hızlı genetik değişikliğe uğrayabilmesi yeni salgınlarda kendini göstermesinin bir açıklaması olabilir.

Korunma

Hayvancılık

Hayvan kesimi kontaminasyonun en başlıca kaynağıdır, ineğin bağırsaklarının içeriği etle karışınca nemli ve sıcak ortamda bakteriler çoğalırlar. Enfekte olmuş kısımlar eğer kıyılırsa bakteri etin yüzeyinden içine geçer. Dolayısıyla kıymanın bir enfeksiyon kaynağı olma olasılığı biftekten daha yüksektir. Biftekte sadece etin yüzeyi kirlenir ve etin dış kısmının pişmesi bakteriyi öldürmeye yeter. Buna karşın kıymadaki bakterinin imhası için tamamen pişmesi gerekmektedir. Üstelik birden fazla hayvanın etlerinin birleştirilip kıyılması halinde enfekte olmuş bir hayvan büyük bir kıyma işinin kontaminasyonuna neden olur.

Dolayısıyla E.coli O157:H7 taşıyan inek sayısının azaltılmasına yönelik önlemler ve etin kesimi ve kıymanın hazırlanması sırasında etin kirlenmesini azaltacak önlemler gereklidir.

Yemek pişirme

Kıyma ve köftenin tamamen pişirilmesi halinde organizma bertaraf edilebilir. Etin en kalın kısmına saplanan bir termometre en az 72 °C göstermelidir.

Et hazırlanırken diğer yiyeceklerden ayrı tutulmalı, çiğ etle temas eden tüm yüzeyler ve aletler tekrar kullanılmadan evvel iyice yıkanmalıdır. Üzerinde çiğ etin bulunmuş olduğu ve yıkanmamış bir tabağa sonradan pişmiş köfteleri koymak enfeksiyonu aktarır. Ellerin yıkanması da benzer şekilde önemlidir.

Pastörize edilmemiş sütten ve meyve suyundan kaçınılmalıdır. Ticari meyve suları hemen her zaman pastörize edilmiştir.

Meyve ve sebzeler, özellikle eğer pişirilmeyeceklerse, iyice yıkanmalıdırlar.

Diğer

Kirli olma olasılığı olan sularda (Örneğin kanalizasyon suyu karışmış olması) yüzerken su yutmamaya özen göstermek hastalık riskini azaltır.

Tuvaleti kullandıktan sonra veya bir bebeğin (özellikle ishalliyse) alt bezini değiştirdikten sonra el yıkamak iletim riskini düşürür. İshali olan kişiler başkalarıyla yüzmemeli, başkasıyla beraber banyo yapmamalı ve başkaları için yemek hazırlamaktan kaçınmalıdır.

Kaynakça

  1. ^ Castellani A, Chalmers AJ. (1919). "Manual of Tropical Medicine, 3rd ed". Williams Wood and Co., New York. 
  2. ^ Perna et al. (2001) Genome sequence of enterohaemorrhagic Escherichia coli O157:H7 Nature 409, 529-533

Dış bağlantılar


İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Tifo</span> Bulaşıcı hastalık

Bu madde tifo hastalığı hakkındadır. İlişkisiz bir hastalık olan tifüs ile karıştırılmamalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Salmonelloz</span>

Salmonelloz, Salmonella türünden patojenik bakteri'nin neden olduğu bir semptomatik enfeksiyondur. İnsanlarda en yaygın semptomlar ishal, ateş, karın krampları ve kusmadır. Belirtiler tipik olarak maruziyetten 12 saat ila 36 saat sonra ortaya çıkar ve iki ila yedi gün arasında sürer. Bazen daha önemli hastalık dehidrasyon ile sonuçlanabilir. Yaşlı, genç ve bağışıklık sistemi zayıf olan diğerlerinin ciddi hastalık geliştirme olasılığı daha yüksektir. Belirli "Salmonella" türleri, tifo ateşi veya paratifo ateşi ile sonuçlanabilir.

<span class="mw-page-title-main">Plazmid</span> Hücre içindeki küçük DNA molekülü

Plazmidler; bakteriler, arkeler ve ökaryotlar arasında birçok mikroorganizmada bulunan dairesel veya çizgisel ekstrakromozomal replikonlardır. Bakterilerin genetik bilgiyi aktarması, hızlı evrimleşmelerini ve adaptasyonlarını kolaylaştırması için önemli araçlardır. Hedeflenen genleri ekleyerek, değiştirerek veya silerek mikroorganizmaları manipüle etmek ve analiz etmek için önemli araçlar olarak hizmet eder. Prokaryotik hücrelerde bulunurlar ve kromozomlardan bağımsız olarak çoğalırlar. Ek olarak, plazmidler hücreler arasında aktarılabilir, bu da onları prokaryotik evrimde önemli itici güçler olarak kabul eder ve onları yanal gen aktarımına aracılık eden güçlü ajanlar yapar. Antibiyotik direnci gibi yeni işlevler sağlayarak konakçı evrimini hızlandırmakla kalmazlar, aynı zamanda artan gen ifade seviyeleri ve kopya sayısı değişiklikleri yoluyla mutasyonların edinim oranlarına da yol açabilirler. Plazmid genomları genellikle, aynı aileden ilgili plazmidler arasında korunan ve replikasyon ve hareketlilik gibi önemli plazmide özgü işlevlerle ilişkili çekirdek lokusların bir omurgasını içerir. Etkili yatay gen transfer (HGT) vektörleri olarak görev yapar.

<i>Escherichia coli</i> enterik, çubuk şeklinde, gram-negatif bakteri

Escherichia coli (E.coli), Enterobacteriaceae familyasının bir üyesi olup memeli canlıların kalın bağırsağında yaşadığı için bu adı alan bir bakteri türüdür. E.coli çubuk şeklindedir ve gram negatif bakteri olduğundan endospor oluşturmaz. E. coli yaklaşık 2,0 μm uzunluğunda ve 0,5 μm çapındadır. E.coli ilk olarak 1885 yılında Theodor Escherich tarafından bebek dışkısından izole edilmiş ve özellikleri belirlenmiştir. "E. coli, doğumdan birkaç saat sonra bebeklerin mide ve bağırsak sisteminde kolonize olur ve burada yaşar." E.coli suşları insan vücudunda herhangi bir olumsuz etki olmaksızın bir arada bulunur. Bununla birlikte, E. coli gastrointestinal bariyerleri aşınmış ve/ya da bağışıklığı baskılanmış konakçılarda hastalığa neden olabilir. Özellikle bir kısım E. coli, dünya genelinde insanlarda ve hayvanlarda bağırsakta ve bağırsak dışında çeşitli hastalıklara aracılık eder. İnsanlardan izole edilen E. coli suşları ishale ve bir takım bağırsak dışı hastalıklara neden olmaktadır.

Toksinler ya da ağılar, mikroorganizmaların salgıladıkları birtakım zehirli maddelerdir. Toksinler iki grupta toplanırlar:

<span class="mw-page-title-main">Enterobacteriaceae</span> bakteri ailesi

Enterobacteriaceae, Salmonella ve Escherichia coli gibi ünlü hastalık etkenlerini de içeren büyük bir bakteri ailesidir. Genetik araştırmalar, bu aileyi, Proteobacteria şubesine koyar. Enterobacteriales takımının içinde yer alan tek familyadır. Bilimsel yayınlarla doğrulanmış 32 cinsi mevcuttur.

<span class="mw-page-title-main">Gastroenterit</span> mide ve/veya ince bağırsak iltihabı ile karakterize tıbbi durum

Gastroenterit veya mide-bağırsak iltihabı (gastroenteritis), mide ("gastro"-) ve ince bağırsak’ı ("entero"-) içeren mide bağırsak kanalı’nın iltihabı ("-itis") ile karakterize olan ve ishal, kusma, karın ağrısı ile krampa sebep olan bir tıbbi durumdur. Mide iltihabından gastro, mide mikrobu ve mide virüsü olarak da bahsedilmiştir. Grip ile ilgisi olmamasına rağmen mide gribi ve gastrik grip olarak da adlandırılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Botulizm</span>

Botulizm veya botulismus, Clostridium botulinum bakterisinin ürettiği toksinden kaynaklanan bir zehirlenme türü. Çoğunlukla, evde hazırlanmış ve uygun şekilde sterilize edilmemiş konservelerden kaynaklanır. Bununla birlikte açık yaralardan da enfeksiyon kapılabilir. C. botulinum bakterisi toprak altında oksijensiz ortamda yaşar ve ısıya dayanıklı sporlar üretir. Sporların tamamen yokedilmesi için, gıdaların en az 120 °C sıcaklıkta kaynatılması gerekir ki bu sıcaklığa ancak düdüklü tencerede veya endüstriyel ocaklarda ulaşılır. Normal tencerede kaynatma yeterince güvenli değildir. Ancak, konservede üreyen bakterilerin ürettiği zehir ısıya çok dayanıklı değildir ve gıdalar yemeden önce en az 2 dakika 70 °C sıcaklıkta pişirilirse toksinler tamamen yokolur.

<span class="mw-page-title-main">Şiga toksini</span> Bakteri toksini

Şiga toksinleri, Shigella dysenteriae ve bazı Escherichia coli bakterileri tarafından salgılanan toksinlerdir, bunlar bakterinin içinde bulunan konak organizmada dizanteri meydana getirirler. Bu toksinler evrimsel olarak birbirine akraba bir toksin ailesidir, Stx1 ve Stx2 olarak adlandırılan iki ana gruptan oluşur. Bu toksinlerin genleri, bakteriyi enfekte etmiş bir virüs olan, lambda-tipi profajların genomunda yer alır. Şiga toksinleri, Shigella dysenteriae'nın neden olduğu dizanterinin bakteriyel kaynağını tanımlamış olan Kiyoşi Şiga'ya atfen adlandırılmışlardır. Şiga toksini, Shigella dysenteriae'nin yanı sıra E. coli'nin O157:H7 serotipi ve diğer bağırsak kanatıcı (enterohemorajik) E. coli'ler de bu toksinleri salgılar. E. coli'nin salgıladığı Stx1 toksini baştan Vero toksin veya Şiga benzeri toksin olarak adlandırılmış ancak daha sonra bu toksinin S. dysenteriae'nın salgıladığı Şiga toksinleri ile hemen hemen aynı olduğu gösterilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">İshal</span> gevşek veya sıvı bağırsak hareketleri

İshal veya diyare, bir günde en az üç kez gevşek, sıvı veya sulu bağırsak hareketlerinin olması durumudur. Genellikle birkaç gün sürer ve sıvı kaybı nedeniyle dehidrasyona neden olabilir. Dehidrasyon belirtileri genellikle cildin normal gerginliğini kaybetmesi ve sinirli davranışlarla başlar. Bu durum daha şiddetli hale geldikçe idrara çıkmada azalma, cilt renginde kayıp, hızlı kalp atışı ve yanıt vermede azalmaya kadar ilerleyebilir. Sadece anne sütüyle beslenen bebeklerde gevşek ancak sulu olmayan dışkı normaldir.

<span class="mw-page-title-main">Hemolitik üremik sendrom</span>

Hemolitik üremik sendrom (HÜS), kılcal damar kanaması sonucu Anemi, akut böbrek yetmezliği ve düşük trombosit seviyesi ile tanımlanır. En sık görülen şekli, kanamalı ishal yapan E. coli enfeksiyonlarının bazılarında görülen bir komplikasyondur.

Bağırsak florası sindirim sisteminde yaşayıp konak organizmanın sindirimiyle ilgili çeşitli yararlı işlevler gören mikroorganizmalardır.

<i>Shigella</i>

Shigella, Gram-negatif, hareketsiz, spor oluşturmayan, çubuk şekilli bir bakteri cinsidir. Escherichia coli ve Salmonella ile yakın akrabadır. Şigelloz hastalığının etmeni olan Shigella, diğer primatlarda da hastalık yapmasına rağmen, primatlar haricindeki memeli türlerine etki etmez.

<span class="mw-page-title-main">Şigelloz</span> Bakteriyel enfeksiyon çeşidi

Şigelloz, ağır vakalarda basil dizanterisi olarak da bilinir, Shigella bakterisinin bağırsaklarda neden olduğu bulaşıcı bir hastalıktır. Belirtiler genelde bakterinin alınmasından bir-iki gün sonra başlar. İshal, ateş ve karın ağrısı ile bağırsakların boş olmasına rağmen dışkılama isteği (tenesmus) bazı belirtileridir. İshal kanlı olabilir. Belirtiler tipik olarak beş-yedi gün sürer, ancak bağırsakların normal düzenine dönmesi birkaç ayı bulabilir. Şigelloz komplikasyonları arasında reaktif artrit, sepsis, nöbetler ve hemolitik üremik sendrom bulunur. Hayvanlarda ender olarak görülür, başlıca insan ve primatların bir hastalığıdır.

<i>Escherichia</i>

Escherichia, enterobakteriler (Enterobacteriaceae) familyasında bir bakteri cinsidir. Bu cinsin en ünlü üyesi olan E. coli araştırmacılar tarafından çok ayrıntılı olarak incelenmiş bir model organizmadır. Escherichia türleri Gram-negatif, spor oluşturmayan, seçmeli anaerob, çubuk şekillidir. Çoğu sıcak kanlı hayvanın bağırsaklarında yaşar.

<span class="mw-page-title-main">Gıda zehirlenmesi</span>

Gıda kaynaklı hastalık, içine yabancı etmen karışmış besin tüketimi sonucu meydana gelen herhangi bir hastalıktır. Genelde gıda zehirlenmesi de kullanılsa da bu genelde hatalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Koliform bakteri</span>

Koliform bakteriler gıda ve suların sıhhi durumunu gösteren göstergeç bakterilerdir. Tanım olarak çubuksu, Gram-negatif olup 35-37 °C'de laktoz fermante ederek asit ve gaz üretirler. Koliformlar sıcak kanlı hayvanların dışkılarında bolca bulunurlar, ama sulak ortamlarda, toprakta ve bitkilerde de bulunurlar. Çoğu zaman kloliformalar kendileri hastalığa neden olmazlar ama kolay kültürlenirler ve varlıkları dışkı kaynaklı zararlı patojenlerin de mevcut olabileceğine işaret eder. Dışkıya ait (fekal) patojenlere bakteriler, virüsler, protozoalar ve parazitler dahildir.

Virülans, bir mikrobun patojenliği, yani onun hastalığa neden olma yeteneğidir. Patojenlik terimi mutlak anlamda hastalığa neden olma yeteneği için kullanılır, virülans ise bir patojenin ne derecede hastalık yapabileceğini ifade etmek için kullanılır. Virülansın sıfat hali virülandır. Ekolojik bir bakış açısıyla virülans, bir parazitin neden olduğu, konak organizmadaki evrimsel uyum azalmasıdır.

<span class="mw-page-title-main">E. coli uzun vadeli evrim deneyi</span> Bilimsel çalışma

E. coli uzun vadeli evrim deneyi, Richard Lenski önderliğinde 24 Şubat 1988 tarihinden beri devam eden ve eşeysiz üreyen Escherichia coli bakterisinin başlangıçtaki 12 özdeş popülasyonu üzerinde yürütülen bir deneysel evrim çalışmasıdır. Popülasyon, 2010 yılının Şubat ayında 50.000'inci nesile ulaşarak dönüm noktasına gelmiştir.

<i>Klebsiella pneumoniae</i>

Klebsiella pneumoniae Gram negatif, kendiliğinden hareketi olmayan, kapsüllü, fermantasyon yapabilen bir bakteri türüdür.