İçeriğe atla

Erymna

Erymna, Antalya ilinin Ormana Köyüyle Ürünlü Köyü arasında bir tepe üzerinde bulunan antik kent.[1]

Erymna, Pamfilya ya da Pisidya'da, Akseki'nin 18 km batısındadır. Yeri, hem isminin sürekliliği (Hierokles ve Notitiae'deki Orymna), hem de burada bulunan bir yazıt tarafından ispatlanmıştır.

Erymna'nın daha önceki zamanlarda Strabo (570)'nun bahsettiği Katenneis kabilesinin bir üyesi olmuş olduğu sanılıyor. Daha sonra normal Yunan yapısına sahip bağımsız bir şehir haline gelmiş, ancak hiçbir zaman kendi parasını basmamıştı.

Mevcut kalıntılar çok sınırlıdır. Akropol tepesi sivridir, ancak yüksek değildir; eteklerinde çok büyük taşlardan inşa edilmiş sütunlu bir binanın temelleri vardır. Bunun dışında köyde sadece bir lahit ile buranın kimliğini saptayan yazıtı da içeren çeşitli mimari taşlar vardır.Burada kente ait çeşitli kule ve kale kalıntıları dikkat çekicidir.

Kaynakça

  1. ^ Klaus, Belke (2000). Byzanz als Raum. Österreichische Akademie der Wissenschaften. s. 151. ISBN 9783700128724. 3 Haziran 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Haziran 2021. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Orhun Yazıtları</span> 8. yüzyıla tarihlenen Göktürk yazıtları

Orhun Yazıtları, Göktürk Yazıtları ya da Köktürk Yazıtları, Eski Türkçe (𐰆𐰺𐰴𐰣∶𐰖𐰔𐱃𐰞𐰺𐰃) olan, Türklerin bilinen ilk alfabesi olan Orhun alfabesi ile II. Köktürk Kağanlığı döneminde Göktürkler tarafından yazılmış yapıtlardır. Birçok kişi ilk Türkçe yapıt olarak bilse de ilk Türkçe yapıt Çoyr Yazıtıdır. Orhun yazıtları Türkçenin tarihsel süreçteki gramer yapısı ve bu yapının değişimiyle ilgili bilgiler verdiği gibi Türklerin devlet anlayışı ile yönetimi, kültürel ögeleri, komşuları ile soydaşlarıyla olan ilişkileri ve sosyal yaşantısıyla ilgili önemli bilgiler içermektedir.

<span class="mw-page-title-main">Alanya Arkeoloji Müzesi</span> Müze

Alanya Arkeoloji Müzesi, Antalya ili Alanya ilçesinde bulunan müze.

Elegeş Yazıtları ya da Elegest Yazıtı, MS 650'li yıllarda dikilmiş ve Elegest Irmağı vadisinde bulunmuş olan bir Göktürk yazıtıdır. Orhun Yazıtları’ndan yaklaşık 100-150 yıl önce yazılmışlardır.

Eski Türkçe, Türk yazı dilinin ilk dönemidir. Dönem Orhun Türkçesi ve Eski Uygur Türkçesi olmak üzere iki altdönemde incelenir. Orhun Türkçesinin kesin tarihlere dayandırılabilir ilk belgesi olan ve VIII. yüzyılın ortalarına tarihlenen Orhun Yazıtlarından Uygur Türkçesinin tarihe karıştığı XIII. yüzyıla değin sürer. Doğu Asya'dan Doğu Avrupa'ya dek önemli bir coğrafyada konuşulduğu anlaşılmaktadır. İlk dönemlerinde yabancı etkilerden epey uzak ve dönemin diğer dillerine göre oldukça yalın olduğu, Uygur çağında git gide zenginleştiği ve yabancı dillerden etkilendiği anlaşılmaktadır. Dil XIII. yüzyılda ölse de türlü Türk toplulukları tarafından yazı dili olarak kullanıldığı XVII. yüzyıla tarihlenen Altun Yaruk nüshasından anlaşılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Menûçihr Camii</span> Anadolu sınırları içerisinde bulunan ilk camii

Ebu'l Menûçihr Camii, Büyük Selçuklu İmparatorluğu'na siyasî olarak bağlı Şeddadi emirlerinden Ebû Şücâ' Menûçihr tarafından inşa ettirdiği söylenen ve Türkiye sınırları içerisindeki ilk Türk camisi olduğu iddia edilen yapıdır. İçinde bulunduğu Ani antik kentiyle birlikte UNESCO Dünya Mirası listesinde yer almaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Kafaca, Milas</span>

Kafaca, Muğla ilinin Milas ilçesine bağlı güzel bir mahalledir.

<span class="mw-page-title-main">Taşkaracaören, Havza</span>

Taşkaracaören, Samsun ilinin Havza ilçesine bağlı bir mahalledir. 41°2′17.16″ Kuzey, 35°50′27.24″ Doğu koordinatlarında yer alır. Havza ilçesinin eski köylerinden olan Taşkaracaören mahallesi 45 haneden oluşmakta olup mahallede 158 kişi yaşamaktadır.

GökTürkçe, Göktürk Türkçesi, Köktürk Türkçesi veya KökTürkçe, Türkçenin bilinen ve yazılı metinleri ele geçirilebilen en eski dönemine verilen isimdir. Eski Türkçe adlı dönemin ilk kısmını oluşturur. Devamında Eski Uygur dönemi yaşanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Göllüce, İznik</span>

Göllüce, eski ismi Balarım, Bursa ilinin İznik ilçesine bağlı bir mahalledir.

<span class="mw-page-title-main">Sevimli, Hanak</span>

Sevimli, Ardahan ilinin Hanak ilçesine bağlı bir köydür.

<span class="mw-page-title-main">Etenna</span> Manavgat, Sırtköyde antik Pisidya kenti

Etenna, Manavgat'ta bulunan bir antik şehir. Manavgat'tan 31 km. uzakta denizden 900 m. yüksekte kurulu Etenna antik kentinde, çam ormanları içerisinde bulunan Antik kalıntıların içinde ilk dikkati çeken, kenti çevreleyen şehir surlarıdır. Pamfilya özelliğinden ziyade, kalıntılar diğer kıyı Antik kentlerine göre bir Pisidya kenti özelliği taşımaktadır. Bu akropol kent yöre halkınca "Dedekalesi" olarak isimlendirilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Beldibi, Kemer</span>

Beldibi, Antalya ilinin Kemer ilçesine bağlı bir mahalledir.

<span class="mw-page-title-main">Runik taş</span>

Runik Taşlar, runik tarzı yükseltilmiş taş yazıtı ama bu terim kayalar ve kaya üzerinde yazıtlar için de kullanılır. Bu gelenek 4. yüzyılda başlamış ve 12. yüzyılda da sürmüştür. En çok İskandinavya'da bulunur, ancak Viking Çağı'nda ziyaret ettikleri yerlere de dikilmiş taşlar vardır. Genellikle ölen erkekler için dikilmiş anıtlardır. Renkleri yıpranmış ve artık belli olmamasına rağmen, genellikle dikildikleri zaman parlak renkliydiler. Kelime olarak "büyülü taş" şeklinde anlamlandırılmaktadırlar.

<span class="mw-page-title-main">Horasan, Erzurum</span> Erzurum ilçesi

Horasan, Erzurum iline bağlı ilçedir. Horasan ilçesi kuzey ve doğuda Kars, güneydoğuda Ağrı illeri, güneyde Karayazı, batıda Köprüköy ve Pasinler, kuzeybatıda Narman ilçeleriyle çevrilidir.

<span class="mw-page-title-main">Çoyr Yazıtı</span> 7. yüzyılda oluşturulmuş ilk Türk yazıtı

Çoyr Yazıtı, Çöyr Yazıtı ya da Çoyren Bengi Taşı, İkinci Göktürk Kağanlığı dönemi, 7. yüzyılda 6 dizelik bir bengi taş olarak dikilmiş şimdiye dek bulunan en eski Türk yazıtıdır. Moğolistan’ın Dornogovı aymağı (köy) Çöyr demiryolu istasyonundan 15 km kuzeydoğu yönünde, Urga-Kalgan yolunun doğusunda, Sansar-Ula dağının güney eteklerindeki kurgan yerinde 1928’den önce Jamtsarano Tseeveen ve Sendsüren tarafından bulunmuştur. 682-691 yılları arasına ait olduğu düşünülür. Kimi görüşlere göre Çoyr yazıtı, Türkler'e ait en eski metinler olarak kabul edilen Kül Tigin, Bilge Kağan ve Tonyukuk yazıtlarından daha eski olup; Türkçenin tarihlendirilen en eski yazıtıdır.

Fatih Camii, adını bânîsi olan Fatih Sultan Mehmed'den alan, İzmir'in Foça ilçesinde bulunan camidir.

Taryat Yazıtları ya da Terhin Yazıtları, Moğolistan'ın Arhangay ilinin Doloon Mod bölgesindeki Terhin Irmağı'nın yakınlarında bulunan Orhun alfabesi ile yazılan Uygur yazıtlarıdır. Bu yazıt Uygur kağanı Bayan Çor Kağan tarafından sekizinci yüzyılın ortalarında taşa işletilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Altun Tamgan Tarkan Yazıtı</span>

Altun Tamgan Tarkan Yazıtı, İhe Ashete Yazıtı ya da Höl Asgat Yazıtı, 1891 yılının ağustos ayında Rus bilim insanı N. P. Levin tarafından bulunmuştur. Yazıt Nikolay Yadrintsev, Vasili Radlof, Hüseyin Namık Orkun vb. birçok bilim insanı tarafından incelenmiş ve estampajları çıkarılmıştır. Altun Tamgan Tarkan Yazıtı, Moğolistan'n Bulgan aymagının Mogod sumunda, Tülee Uul Dağı'nın batısında kalan Asgatan Höndiy bölgesindeki Asgat Vadisi'nde bulunmaktadır. Altun Tamgan Tarkan Yazıtı, Koşo Saydam Gölü'nde bulunan Orhun Yazıtları'nn yaklaşık olarak 53 km kuzeydoğusunda bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Mersin Arkeoloji Müzesi</span> Arkeoloji müzesi

Mersin Arkeoloji Müzesi veya Mersin Müzesi, Mersin'in merkez ilçelerinden Yenişehir ilçesi sahilinde, Muğdat Camii hemen güneyinde ve Deniz Müzesinin yanında bulunan arkeoloji müzesidir ve ildeki en büyük müze olma özelliği taşır. Arkeoloji müzesi olarak kurulan müze etnografya bölümüne de sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Dağlı Kalesi</span> Erdemlide bir kale

Dağlı Kalesi Mersin ilinde yer alan bir ilk çağ kalesidir.