Max Karl Ernst Ludwig Planck, Alman fizikçi ve 1918 Nobel Fizik Ödülü sahibi.
Zooloji hayvanların bilimsel olarak incelenmesidir. Çalışmaları, hem yaşayan hem de soyu tükenmiş tüm hayvanların yapısını, embriyolojisini, sınıflandırmasını, alışkanlıklarını ve dağılımını ve ekosistemleriyle nasıl etkileşime girdiklerini içerir. Zooloji, biyolojinin ana dallarından biridir. Terim, Antik Yunanca ζῷον, zōion ('hayvan') ve λόγος, logos kelimelerinden türetilmiştir.
Kuş; tüyleri, dişsiz gagaları, yumurtladıkları sert kabuklu yumurtalar yoluyla üreyen, yüksek metabolizma hızına sahip, dört odacıklı kalpleri ve hafif ama güçlü bir iskelet yapısına sahip, Aves sınıfını oluşturan sıcakkanlı omurgalı hayvanlar grubudur. Tüm dünyada yaygın olarak yaşayan kuşların boyutları arı sinek kuşunda 5 cm ila deve kuşunda 2,75 m arasında değişir. On bin kadar yaşayan kuş türü bulunur ve bunların yarısından fazlasını ötücü kuşlar oluşturur. Kuşların türlere göre farklılık gösteren kanatları vardır ve kanatsız olduğu bilinen tek grup kivi kuşu ve soyları tükenmiş olan moa ile fil kuşudur. Ön ayakların evrimleşerek kanatlara dönüşmesi kuşlara uçma yeteneği sağlamış ancak daha sonra yine evrimin devam etmesiyle penguenler, deve kuşları ve adalarda endemik olan bazı türler uçma yeteneğini kaybetmişlerdir. Kuşların sindirim ve solunum sistemleri de uçma yeteneğine uyum sağlamıştır. Özellikle deniz kuşları ve bazı su kuşları gibi kuşlar ayrıca evrimleşerek yüzme yeteneği de kazanmıştır.
Ernst Walter Mayr ,,20. yüzyılın önemli evrimsel biyologlarından biridir. Ayrıca taksonomist, kâşif, ornitolojist, bilim tarihçisi, natüralist olarak da ünlüydü. Çalışmaları Mendel genetiği ve Darwinci evrimden modern evrimsel senteze geçişi amaçlıyordu.
Bernhard Rensch Alman evrimsel biyolog ve Endonezya ile Hindistan’da saha çalışmaları yapmış bir kuş bilimcidir (ornitolog). ‘Evrimin Çağdaş Sentezi’nin mimarlarından biri olarak bilinir. Çevresel faktörlerin, coğrafi olarak tecrit olmuş populasyonları nasıl etkilediği ve tür seviyesinden yukarıdaki seviyelerde gerçekleşen evrim üzerine çalışmasının yanı sıra, hayvan davranışı (etoloji) alanında da çalışmıştır. Eğitimi ve bilimsel çalışmaları Alman ordusundaki görevi nedeniyle I. ve II. Dünya Savaşı sırasında kesintiye uğramıştır. Eşi Ilse Rensch ile birlikte malakoloji alanında çalışmış ve çok sayıda yeni kara salyangozu türü ve alttürü tanımlamışlardır.
Biyoloji tarihinde antik çağlardan günümüze yaşayan dünyanın incelenmesi ele alınmaktadır. Her ne kadar biyoloji kavramı belirli bir bilimsel alan olarak 19. yüzyılda ortaya çıkmış olsa da biyoloji bilimleri ayurveda, Antik Mısır tıbbı ve Greko-Romen dünyada Aristoteles ile Galen'in çalışmalarına kadar uzanan tıb tarihine ve doğa tarihine dayanmaktadır. Antik çağlarda ortaya çıkan bu çalışmalar Orta Çağ'da İbni Sina gibi müslüman bilimadamları ve doktorlar tarafından ilerletilmiştir. Avrupa Rönesans döneminde ve modern çağın başlarında ampirizme yeniden duyulan bir ilgi ve birçok yeni organizmanın keşfiyle birlikte biyolojik düşünce alanında bir devrim ortaya çıkmıştır. Bu dönemde öne çıkanlar arasında fizyoloji alanında deneysel çalışmalar ve çok dikkatli gözlemler yapmış olan Vesalius ile Harvey; fosilleri ve yaşam çeşitliliğini sınıflandırmaya başlayan ve organizmaların gelişmeleri ile davranışlarını izleyen Linnaeus ile Buffon gibi doğa bilimcileri sayılabilir. Mikroskobun bulunması ile daha önceden bilinmeyen mikroorganizmaların dünyası ortaya çıkmış ve hücre teorisinin ilk çalışmaları başlamıştır. Özellikle mekanik felsefenin çıkışına karşı doğal teolojinin giderek artan önemi doğa tarihi üzerine yapılan çalışmaların gelişmesine cesaret vermiştir.
Evrim düşüncesi; türlerin zaman içerisinde değişmelerini ifade eden kavram olarak köklerini eski çağlardan; Yunanistan'dan, Roma'dan, Çin'den ve Orta Çağ İslâm biliminden alır. 17. yüzyıl sonlarında biyolojik taksonominin başlangıcıyla Avrupa'daki biyolojik düşünce; doğal teolojiye tam olarak uyan ve ortaçağ Aristo metafiziği kavramı olan, her türün kendi karakteristiği olduğunu öne süren özcülükten etkilendi. Diğer yandan Aydınlanma Çağı'nda evrimsel kozmoloji ve mekanik felsefe, fizik bilimlerinden doğa tarihine kadar yayıldı. Natüralistler türlerin çeşitliliğine odaklandı ve sonradan "soy tükenmesi" kavramı ile doğa görüşünün temelini sarsan paleontoloji ortaya çıktı. 19. yüzyılın başlarında Jean-Baptiste Lamarck, ilk tamamen biçimlendirilmiş evrim teorisi olan türlerin transmutasyonu teorisini ortaya attı.
Evrimin kanıtları ve canlıların ortak atadan geldiği, bilim insanlarının uzun yıllar boyunca çeşitli alanlar ve disiplinlerde canlıların akrabalık derecesi ve ortak kökenine dair çalışmalarda ortaya çıkarılmış olup bu kanıtlar, evrimsel süreçlerin meydana geldiğini göstererek evrimin bir olgu olarak gerçekliğini doğrulamış ve Dünya üzerindeki yaşamın türlülük ve çeşitliliğine neden olan doğal süreçler hakkında bir bilgi zenginliği sağlamıştır. Bu kanıtlar, yaşamın zaman içinde nasıl ve neden değiştiğini açıklayan ve bilimsel bir kuram olan modern evrimsel sentezi desteklemektedir. Evrimsel biyologlar, test edilebilir varsayımlarda bulunup hipotezleri test ederek ve nedenlerini açıklayan ve gösteren kuramlar geliştirerek ortak atayı belgelerler.
Sıçramalı evrim veya kesintili denge, çoğu türlerin jeolojik tarihlerinde "staz" adı verilen ve bazen milyonlarca yıl süren "durağanlık" veya "yavaşlama" dönemleri boyunca ancak çok az bir evrimsel değişim geçirip genelde "durağan" kaldıklarını öne süren bir evrimsel biyoloji kuramıdır. Önemli bir evrimsel değişiklik olduğunda sıçramalı evrim kuramı, bu değişimlerin ve kladogenez olarak adlandırılan jeolojik anlamda hızlı türleşme ve dallanma olayların çok nadir olarak görüldüklerini öne sürer. Kladogenez, bir türün yavaş yavaş başka bir türe dönüşmesi yerine bir türün iki farklı türe ayrıldığı bir süreci ifade eder.
Erwin Neher Alman biyofizikçi.
Bert Sakmann, Alman fizyologdur. "Hücrelerdeki tek iyon kanallarının işlevi" üzerine yaptığı çalışmaları için 1991 yılında Erwin Neher ile birlikte Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü'nü kazanmıştır. Yama kelepçe (patch-clamp) tekniğinin mucitlerindendir.
Suliformes kuşlar sınıfına ait bir takımdır. Geleneksel Pelecaniformes takımının polifiletik olduğuna dair bulunan kanıtlara istinaden bölünerek oluşturulması Uluslararası Ornitoloji Kongresi tarafından önerilmiştir.
Viktor von Tschusi zu Schmidhoffen Avusturyalı ornitologtur.
Hayvanların Tarihi Üzerine, Ton peri ta zoia historion, "Hayvanlar Üzerine Sorular"; Latince: Historia Animālium "Hayvanların Tarihi"), M.Ö. 4. yüzyılda antik Yunan filozofu Aristoteles'in Batı bilim ve felsefesinin temel metinlerinden biri olup, biyoloji konusundaki en önemli metinlerinden biridir. Atina'daki Platon Akademisi'nde okundu.
Louis Pierre Vieillot, Fransız ornitolog.
Yahya en-Nahvi, aynı zamanda İskenderiyeli Yuhanna olarak da bilinen, bir Bizanslı İskenderiyeli filolog, Aristoteles yorumcusu ve Hristiyan ilahiyatçıydı.
Nezaket, övgü veya ödül beklemeden, başkaları için cömertlik, düşünme veya ilgi gösterme eylemleriyle işaretlenmiş bir davranış türüdür. "Retorik" kitabında, Aristoteles nezaketi "ihtiyacı olan birine yardım etmek, hiçbir şeye karşılık değil, yardımcının kendisinin yararına değil, yardım edilen kişinin yararına" olarak tanımlar. Friedrich Nietzsche, nezaket ve sevgiyi "insan ilişkisindeki en iyileştirici bitkiler ve ajanlar" olarak görüyordu. Nezaket, Şövalye Erdemlerinden biri olarak kabul edilir. Meher Baba'ya göre Tanrı nezaketle eş anlamlıdır: "Tanrı o kadar nazik ki, O'nun sınırsız iyiliğini hayal etmek imkansız!"
Dicrurus, Dicruridae familyasına bağlı bir kuş cinsidir.
Dorion Sagan, (1959) Amerikalı yazar ve teorisyendir. Cosmic Apprentice, Cracking the Aging Code ve Lynn Margulis: The Life ve Legacy of a Scientific Rebel dahil olmak üzere kültür, evrim ve bilim tarihi ve felsefesi üzerine kitaplar yazmış ve ortak yazarlardan biridir. Eric D. Schneider ile birlikte yazdığı Into the Cool adlı kitabı, dengesizlik termodinamiği ve yaşam arasındaki ilişki hakkındadır.
Charles Henri Frédéric Dumont de Sainte-Croix Fransız zoolog.