İçeriğe atla

Ermenileştirme

Ermenileştirme veya Hayerleştirme (Ermenice: հայաֆիկացում, hayafikats'um) daha önce Ermeni olmayan bir toplumun aralarına Ermeni serpiştirerek, Ermeni alfabesini zorla baskılayarak, Ermenice'yi zorla anadil haline getirterek veya yerli halkı yerinden edip yerinden edilen halkın yerine Ermeni yerleştirmeye Ermenileştirme/Hayerleştirme denir.[1]

Ermenileştirilen Kıpçaklar

Erzincanlıların Ermenileştirilmeye çalışılması

Rusların Osmanlı'yı işgali sonrası kurulan kukla özerk bir devlet olan Erzincan Şurası (Erzincan Sovyeti de denilir) ilk kurulduğunda halkın Türk, Kürt ve Ermeni karışık olmasına rağmen başına yönetici olarak Ermeni olan Muradov Paşa getirildi. Halk genel olarak bu özerk cumhuriyetinin Sovyetlerin topraklardan çekilmesi için istiyordu ancak kurulduktan sonra halka (genel olarak çoğunluk Türk ve sonra Kürt olmasına rağmen) Ermeni ve Sovyet propagandaları yapıldı. Bu olayın farkında olan Osmanlı da halka Sovyetlerin yaptığı kötülükleri, dinsizlik propagandaları yaptığını iletti. Erzincanlı Kürtlerde ise Türklerde olduğu gibi sosyalist düşünce hakim eğilim değildi. Bu nedenle Kızıl Muhafızlar, Cemiyeti İslamiye ve İstanbul hükûmetinin işgal planlarına karşı fazla bir şey yapmadan, Sovyetler'e istenilen desteği ve güvenceyi vermeden çekildi. Daha sonra Osmanlı'nın Türkleri ve Kürtleri Sovyet propagandadan ve Ermeni baskısından kurtarmak istemesinden (aynı zamanda Erzincan'ın kaybettiği topraklardan biri olmasından) operasyon yaptı ve Erzincan tekrar Türklere bağlanmış oldu.[2][3][4]

Günümüz Ermenistan topraklarının Ermenileşmesi

Günümüz Ermenistan topraklarının önceden Farslar, Türkler, Yunanlar(azınlık) ve Gürcüler tarafından yaşandığını ancak sonradan Doğu Anadolu'daki Ermenilerin Osmanlı tarafından Kafkasya'ya sürülmesiyle ve Rusya tarafından Ermenilere verilen özerk bölge sayesinde Ermeniler günümüz Ermenistan topraklarını Gürcülerden, Türklerden (Azerbaycanlılar) ve diğer etniklerden (aynı zamanda Müslüman olduğu ve Türklerle bir kabul edildiği için Kürtler) temizlemeyi ve kalanları da asimile etmeyi başarmıştır.[5] Ancak Ermenistan hükûmeti Rusya (doğu bloğu) tarafında olmasına rağmen, Batı'ya yaydığı ve Batı tarafından doğru kabul edilen Ermeni soykırımı iddiası yüzünden Ermenilerin zamanında yaptığı bu etnik temizliğe odaklanılmamış Ermeniler mağdur tarafta tutulmuştur.[6][7][8][9][10]

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ "ERMENİ TARİH YAZIMININ GERÇEKLERİ". avim.org.tr. 1 Temmuz 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Mart 2022. 
  2. ^ Kılıç, S. (1998). Türk-Sovyet ilişkilerinin doğuşu, Vol. 17. Dergah Yayınları.
  3. ^ Erdem, Hamit. “1920 Yılı ve Sol Muhalefet”. Sel Yayıncılık, Şubat 2010, İstanbul. s. 79
  4. ^ Metin, H. (1992). Türkiye'nin siyasi tarihinde Ermeniler ve Ermeni olayları (Vol. 32). Millı̂ Eğitim Bakanlığı.
  5. ^ Donald Bloxham (2005). The great game of genocide. Internet Archive. Oxford University Press. ISBN 978-0-19-927356-0. 
  6. ^ ""Черный сад": Глава 5. Ереван. Тайны Востока". BBC Russia. 8 Temmuz 2005. 19 Haziran 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Eylül 2011. 
  7. ^ dewaal 1996.
  8. ^ Lowell W. Barrington (2006). After Independence: Making and Protecting the Nation in Postcolonial & Postcommunist States. ABD: University of Michigan Press. ss. In late 1988, the entire Azerbaijani population (including Muslim Kurds) — some 167000 people — was kicked out of the Armenian SSR. In the process, dozens of people died due to isolated Armenian attacks and adverse conditions. This population transfer was partially in response to Armenians being forced out of Azerbaijan, but it was also the last phase of the gradual homogenization of the republic under Soviet rule. The population transfer was the latest, and not so "gentle," episode of ethnic cleansing that increased Armenia’s homogenization from 90 percent to 98 percent. Nationalists, in collaboration with the Armenian state authorities, were responsible for this exodus. ISBN 0-472-06898-9. 
  9. ^ A second reason for Armenian unity and coherence was the fact that progressively through the seventy years of Soviet power, the republic grew more Armenian in population until it became the most ethnically homogeneous republic in the USSR. On several occasions local Muslims were removed from its territory and Armenians from neighboring republics settled in Armenia. The nearly 200,000 Azerbaijanis who lived in Soviet Armenia in the early 1980s either left or were expelled from the republic in 1988-89, largely without bloodshed. The result was a mass of refugees flooding into Azerbaijan, many of them becoming the most radical opponents of Armenians in Azerbaijan.Ronald Grigor Suny (Kış 1999–2000). Provisional Stabilities: The Politics of Identities in Post-Soviet Eurasia. International Security. Vol 24, No. 3. ss. 139-178. 
  10. ^ Thomas Ambrosio (2001). Irredentism: ethnic conflict and international politics. ABD: Greenwood Publishing Group. s. 160. ISBN 0-275-97260-7. 7 Temmuz 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Eylül 2011. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Ermenistan</span> Güney Kafkasyada bir ülke

Ermenistan, resmî adıyla Ermenistan Cumhuriyeti, Avrasya'nın Güney Kafkasya bölgesinde bulunan, denize kıyısı olmayan bir ülkedir. Batı Asya'daki Ermeni Yaylaları üzerinde yer alan ülke, batısında Türkiye, kuzeyinde Gürcistan, doğusunda Azerbaycan, güneyinde ise İran ve Azerbaycan'ın bir parçası olan Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti ile sınır komşusudur.

<span class="mw-page-title-main">Ermeniler</span> anayurdu Ermeni Yaylaları olan bir halk

Ermeniler, anayurdu Batı Asya'daki Ermeni Yaylaları olan etnik grup ve millettir.

<span class="mw-page-title-main">Ermenistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti</span>

Ermenistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti ya da kısaca Ermenistan SSC, Sovyetler Birliğini oluşturan Sovyet cumhuriyetlerinden biriydi. Bu dönemden önce bağımsız Ermenistan Demokratik Cumhuriyeti bazen "Birinci Ermeni Cumhuriyeti" olarak adlandırıldığı için Ermenistan SSC bazen "İkinci Ermeni Cumhuriyeti" olarak adlandırılır. 37 rayondan oluşan ve başkenti Erivan olan Ermenistan SSC, Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nin Ermenistan kolu olan Ermenistan Komünist Partisi tarafından yönetiliyordu.

<span class="mw-page-title-main">Birinci Dağlık Karabağ Savaşı</span> 1988-1994 yılları arasında Karabağ bölgesinde Azerbaycan ve Ermenistan arasında yaşanmış askeri bir çatışma

Birinci Dağlık Karabağ Savaşı, Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'ne bağlı Dağlık Karabağ Özerk Oblastı'nın Ermenistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'ne bağlanmasını isteyen Ermeniler ile bunu kabul etmeyen Azeriler arasında başlayan ve Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra Azerbaycan ile Ermenistan arasında çatışmaya dönüşen Şubat 1988-Mayıs 1994 tarihleri arasında süren savaştır. Savaş öncesinde ve etnik çatışmaların sıcak savaşa dönüşmesi sonrasında Sumqayıt Pogromu, Kirovabad Pogromu, Bakü Pogromu gibi pogromlar, Hocalı Katliamı, Malıbeyli ve Kuşçular Katliamı ve Maragha Katliamı gibi katliamlar yaşanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Dağlık Karabağ Özerk Oblastı</span>

Dağlık Karabağ Özerk Oblastı, 1923'te Sovyetler Birliği'nin Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti içinde kurduğu özerk oblasttı. Başkenti Stepanakert şehriydi. Oblastın lideri, Azerbaycan Komünist Partisi Dağlık Karabağ Özerk Bölgesi Komitesinin Birinci Sekreteriydi. Nüfusun çoğunluğunu etnik Ermeniler oluşturuyordu.

<span class="mw-page-title-main">Ermeni Kırımı</span> Osmanlı İmparatorluğunda ikamet eden Ermenilerin savaş boyunca göçe zorlanması ve sistematik katli

Ermeni Kırımı, 1915 Olayları/Ermeni Tehciri veya Ermeni Soykırımı, Osmanlı hükûmetinin Ermenilere karşı gerçekleştirdiği sürgün ve katliamlardır. Etnik temizliğin sonucunda ölen Ermenilerin sayısı tartışmalıdır; sayı, çeşitli araştırmacılara göre 600.000 ile 1,5 milyon arasında değişiklik gösterir. 1914 yılında Osmanlı topraklarında yaşayan Ermeni nüfusu yapılan farklı tahminler mevcuttur. Osmanlı resmî kayıtlarına göre 1.2 milyon ile Ermeni Patrikhanesi'ne göre 1 milyon 914 bin 620 Ermeni yaşamaktaydı. 1922 sayımlarına göre ise 817 bin Ermeni 'mülteci' olarak Osmanlı topraklarını terk etmiş, 95 bin Ermeni ise din değiştirerek Türkiye topraklarında yaşamaya devam etmiştir. Bu tahminlere göre Osmanlı topraklarında bulunan 900 bin hayatta kalmışken, 300 bin ile 1 milyon arasında Ermeni hayatını kaybetmiştir. Olayların başlangıç tarihi çoğunlukla 250 Ermeni aydının ve komite liderinin Osmanlı yöneticileri tarafından İstanbul'dan Ankara'ya sürüldüğü ve birçoğunun öldürüldüğü 24 Nisan 1915 ile ilişkilendirilmektedir. Ermeni Kırımı, sağlıklı erkek nüfusun toptan öldürülmesi ya da askere alınarak zorla çalıştırılması ve sonrasında kadın, çocuk ve yaşlılarla birlikte ölüm yürüyüşü koşullarında Suriye Çölü'ne sürülmesi gibi olaylarla birlikte I. Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında iki aşamada gerçekleşti. Osmanlı askerlerinin koruması eşliğinde yaşadıkları yerlerden sürülen Ermeniler; sürgün sırasında yiyecek ve su sıkıntısı yaşadı; ayrıca çeşitli raporlara göre zaman zaman soygun ve katliamlara maruz kaldı. Ülke genelindeki Ermeni diasporası, genel anlamda Ermenilerin Doğu Anadolu'dan sürülme işleminin doğrudan bir sonucu olarak ortaya çıktı.

<span class="mw-page-title-main">Büyük Ermenistan</span> Ermeni Yaylasındaki bölgelere atıfta bulunan etno-milliyetçi ve irredantist kavram

Büyük Ermenistan veya Birleşik Ermenistan, Ermenilerin anavatanı olarak kabul edilen, tarihsel olarak Ermenilerin çoğunlukta olduğu ve bir kısmında hâlâ Ermenilerin çoğunluk olarak yaşadığı Ermeni Yaylası'ndaki bölgelere atıfta bulunan etno-milliyetçi ve irredantist kavramdır. Ermenilerin tarihi topraklarının birleştirilmesi olarak görülen ve 20. yüzyıl boyunca Ermeni düşünürlerce yaygın olan fikir başta Ermeni Devrimci Federasyonu, ASALA ve Miras olmak üzere çeşitli milliyetçi örgüt ve partilerce savunuldu.

<span class="mw-page-title-main">Voğci</span>

Voğçi - Ermenistan`ın Şirak marzında (vilayeti) köy. Nüfusu — 579 kişi. Bölge merkezinden 16 km güney-batıdа, Arpaçay`ın sağ kıyısındadır.

<span class="mw-page-title-main">Garegin Njdeh</span> Ermeni siyasetçi ve filozof (1886-1955)

Garegin Ter-Harutyunyan veya savaşlardaki bilinen adıyla Garegin Njdeh (Njdeh Ermenicede "sürgün" veya "göçebe” anlamındadır., , Ermeni devlet adamı, asker, stratejist, gerilla lideri. Ermeni Devrimci Federasyonu üyesi olarak Ermeni Ulusal bağımsızlık hareketlerine katılmıştir. Balkan Savaşları ve 1.Dünya Savaşında Bulgaristan ve Rusya lehine Ermeni Taburlarını yöneterek Osmanlı'ya karşı çarpışmıştır. Başarıları yanında yönettiği birlikler müslüman halka, Türklere, Pomaklara, Kürtlere yaptığı katliamlarla bilinmektedir. Savaş sonrası ilk Ermeni Cumhuriyeti olan Ermenistan Demokratik Cumhuriyeti 'nin önde gelen politik ve askeri figürlerindendir.Bu sebeple pek çok Ermeninin gözünde karizmatik ulusal kahramandır. Anti-bolşevik faaliyetleri ile Dağlık Ermenistan Cumhuriyeti'nin esas kurucularından olmakla birlikte Sünik bölgesinin Sovyet Azerbaycan'a değil Sovyet Ermenistan'a bağlanmasındaki temel faktörde kendisi olmuştur. İkinci Dünya Savaşı sırasında ise Sovyetler Birliği'ne karşı Nazi Almanyasını desteklemiş ve Wehrmacht için Ermeni Taburları kurarak Sovyetler Birliği'nin Nazilerce işgali onlarla birlikte Ermenistan'ı Sovyetlerden kurtarıp Türkiye'yi işgalini ve buralardan da bir kısım toprakların Ermenilere verilmesini sağlayıp tamamen bağımsız Büyük Ermenistan kurma hayali ile çarpışmıştır. 1944 sonrası ise bu defa SSCB'yi Türkiye'ye savaş açıp işgali için kışkırtmış ancak kendisine itibar eden olmamıştır. Adı çeşitli savaş suçlarına karıştığından Nazi işbirlikçisi olduğundan aynı zamanda 1920-1921 yılları arasında Sovyetlere karşı devrimci faaliyette bulunduğundan bahisle Sovyetlerce yakalanıp tutuklanmış sonrasında hapishanede 1955'te ölmüştür.

<span class="mw-page-title-main">Amerikalı Ermeniler</span>

Amerikalı Ermeniler, Ermeni kökenli ABD vatandaşları veya sakinleri. Rusya Ermeniler' inden sonra Ermeni diasporasındaki en büyük ikinci toplululuktur. ABD'ye ilk büyük Ermeni göçleri, on dokuzuncu yüzyılın sonlarında ve yirminci yüzyıl başlarında meydana geldi. 1890'lardaki Hamidiye katliamlarından ve 1915'teki Ermeni Kırımı'ndan sonra binlerce Ermeni, Osmanlı İmparatorluğu'nu terk ederek ABD'ye yerleşti. 1960'lar ve 1980'ler arasında ise siyasi istikrarsızlık sebebiyle Lübnan, İran, Suriye ve Türkiye'den ABD'ye göçler gerçekleşti. Aynı dönemde Sovyetler Birliği'nden göçler de başlayarak 1980'lerin sonunda ve 1991'de Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından artarak devam etti.

<span class="mw-page-title-main">Gizli Ermeniler</span> Kripto Ermeniler

Gizli Ermeniler veya Kripto Ermeniler, genelde Ermeni kimliğini Türk toplumundan gizleyen, tam ya da kısmi etnik Ermeni kökenli insanları tanımlamak için kullanılan şemsiye bir terimdir. Genellikle Ermeni Kırımı sırasında "fiziksel yokoluş tehdidi altında" İslamlaşan Osmanlı Ermenilerinin torunlarıdır.

<span class="mw-page-title-main">Ermeni milliyetçiliği</span>

Ermeni milliyetçiliği, modern çağda Mikayel Çamçiyan'ın romantik milliyetçiliğine dayalıdır ve genel olarak Ermeni Davası olarak formüle edilmiş özgür, bağımsız ve birleşik bir Ermenistan'ın oluşturulması olarak tanımlanır. Ermeni millî uyanışı 1880'lerde Osmanlı İmparatorluğu dönemindeki milliyetçiliğin genel yükselişi bağlamında gelişmiştir. Ermeni Apostolik Kilisesi, hayatını köylülüğe adamış Mıgırdiç Hrimyan gibi liderlerle Ermeni milliyetçiliğinin büyük bir savunucusu olmuştur. Modern Ermenistan ve Ermeni sosyal dokusunun daha karmaşık hale gelmesi, Ermeni Davası'nın siyasal etkisini giderek azaltmış ve liberal bir milliyetçilik olarak gelişen modern bir Ermeni milliyetçiliğine doğru kaymıştır. Öte yandan, Ermeni diasporası, ekonomik menfaatten ziyade asimilasyon tehdidini koruyan "diaspora milliyetçiliğine" sahiptir.

Azerilerin Ermenistan'dan sürgün edilmesi, 20. yüzyıl boyunca zorla yerinden etme ve etnik temizlik eylemi olarak gerçekleşmiştir. Ekim Devrimi öncesinde, Azeriler Erivan nüfusunun yüzde 43'ünü oluşturuyordu. Tatar nüfusu, 20. yüzyılda Ermenistan Demokratik Cumhuriyeti topraklarından ve daha sonra Ermenistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nden birkaç kez zorla göç sürecine katıldı. Stalin'in politikaları altında, 1948'de Ermenistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nden yaklaşık 100.000 Azeri sınır dışı edildi. Onların evleri daha sonra Sovyetler Birliği'ne yurt dışından gelen Ermeni göçmenler tarafından işgal edildi.

<span class="mw-page-title-main">Kızıl Ordu'nun Ermenistan'ı işgâli</span>

Kızıl Ordu'nun Ermenistan'ı işgâli veya Ermenistan'ın Sovyetleştirilmesi, Rus-Ermeni savaşı, Sovyet Rusya'nın 11. Ordusunun, Eylül ayından başlayarak 4 Aralık 1920 tarihine kadar geçen sürede, eski Rus İmparatorluğu ve Osmanlı İmparatorluğu toprakları üzerinde kurulmuş olan Ermenistan Demokratik Cumhuriyeti'nde yeni Sovyet hükûmeti kurmak için gerçekleştirdiği askerî seferdir. Müdahale, Ermeni Bolşeviklerin başkent Erivan ve diğer şehirlerde çıkardıkları ayaklanma ile de eş zamanlıdır. Müdahale, Ermenistan Demokratik Cumhuriyeti'nin varlığının sona ermesine ve Ermenistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nin kurulmasına neden olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Şuşa Katliamı</span> Şuşadaki Ermenilerin katliamı

Şuşa pogromu veya Şuşa katliamı, Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti'nde yer alan Şuşa şehrindeki Ermeni ayaklanmasının bastırılmasının ardından Azeri asker ve siviller tarafından şehirdeki Ermeni nüfusunun topluca öldürülmesini ve Ermeni mahallelerinin yıkımını içeren olaylardır.

<span class="mw-page-title-main">Azerbaycan-Ermenistan ilişkileri</span> Azerbaycan ve Ermenistan ülkelerinin ilişkileri

Ermenistan ile Azerbaycan arasında, büyük ölçüde süregelen, fakat Azerbaycan ordusunun 27 Eylül 2020 tarihinde başlattığı Karabağ operasyonu ile alınan, Dağlık Karabağ sorunu nedeniyle diplomatik bir ilişki yoktur. Komşu halklar, 1918-1921 yılları arasında, çökmüş Rus İmparatorluğu'ndan Ermenistan Demokratik Cumhuriyeti ve Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti olarak kazandıkları kısa bağımsızlıkları sırasında resmi hükûmet ilişkilerine sahiptiler; bu ilişkiler Rus Devrimi'nden sonra Sovyetler Birliği tarafından işgal edilip ilhak edilene kadar vardı. Geçen yüzyılda ülkeler tarafından yürütülen bir savaş nedeniyle -biri 1918'den 1921'e, diğeri 1988'den 1994'e kadar- iki ülke gergin ilişkilere sahipti.

<span class="mw-page-title-main">Wilson Ermenistanı</span>

Wilson Ermenistanı ABD Başkanı Woodrow Wilson Dışişleri Bakanlığı tarafından çizildiği üzere Sevr Antlaşması'ndaki Birinci Ermenistan Cumhuriyeti'nin sınır yapılandırmasını ifade eder. Sevr Antlaşması, Ağustos 1920'de Batı Müttefik Güçleri ile Osmanlı İmparatorluğu'nun mağlup hükûmeti arasında hazırlanmış ve imzalanmış bir barış antlaşmasıydı. Anlaşma Amerika Birleşik Devletleri tarafından asla imzalanmadı. Antlaşmanın imzalanmasına rağmen Osmanlı İmparatorluğu tarafından hiçbir zaman onaylanmadı.

<span class="mw-page-title-main">1905-1906 Ermeni-Tatar katliamları</span>

Ermeni – Tatar katliamları, 1905-1906'da Rus Kafkasyası'nın tamamında Ermeniler ve Azerbaycan halklarını ve daha sonra gelen halklar arasındaki kanlı etnik çatışmaları ifade etmektedir.

Azerbaycan'daki Ermeniler, Azerbaycan devletinde ve onun selefi Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nde çok sayıda yaşamış Ermenilerdir. İstatistiklere göre, 1988'de Birinci Dağlık Karabağ Savaşı'nın patlak vermesinden önce Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nde yaklaşık 500.000 Ermeni yaşıyordu. Ermenistan-Azerbaycan çatışmasının bir sonucu olan Birinci Dağlık Karabağ Savaşı'na giden olaylarda Ermenistan Azerileri gibi Ermeni-Azerbaycanlıların çoğu da cumhuriyetten kaçmak zorunda kaldı. Sumgayıt, Gence ve Bakü'de Ermeni nüfusuna yönelik vahşetlerin yaşandığı bildirildi. Bugün Azerbaycan'daki Ermenilerin büyük çoğunluğu, 1991 yılında Dağlık Karabağ Cumhuriyeti adı altında tek taraflı bağımsızlık eylemini ilan eden dağlık Karabağ bölgesi tarafından kontrol edilen topraklarda yaşamaktadır. Ermenistan dahil herhangi bir ülke tarafından tanınmaktadır.

Ermenistan'da İslam, yedinci yüzyılda Ermeni Yaylası'na girmeye başladı. Arap ve daha sonra Kürt aşiretler, ilk Arap istilalarının ardından Ermenistan'a yerleşmeye başladı ve Ermenistan'ın siyasi ve sosyal tarihinde önemli bir rol oynadı. On birinci ve on ikinci yüzyıldaki Selçuklu istilaları ile Türk unsuru Arap ve Kürt unsurlarının yerini almıştır. İranlı Safevi Hanedanı, Afşar Hanedanı, Zend Hanedanı ve Kaçar Hanedanlığı'nın kurulmasıyla Ermenistan, nispeten bağımsız bir Hristiyan kimliğini korurken Şii dünyasının ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir.