İçeriğe atla

Erlen

Erlen içine dökülen sıvı

Erlenmeyer flask olarak da bilinen erlen veya titrasyon şişesi, silindirik boyuna, konik bir gövdeye ve düz bir tabana sahip bir laboratuvar ekipmanı. Adını 1860'ta bulan Alman kimyager Emil Erlenmeyer'den (1825-1909) almıştır.[1]

Kullanım alanları

Kimyada kullanımı

Şişenin konik kenarları ve dar boynu, şişe içindeki sıvıların dökülme taşma ihtimali olmadan döndürülerek karışmasına olanak sağlar. Bu yüzden titrasyona çok uygundur. Büret altında erlene solvent ve indikatör eklenerek titrasyon yapılır.[2] Benzer sebeple kaynayan sıvılar için de çok uygundur. Sıcak buhar erlenin üst kısmında yoğunlaşır ve çözücü (solvent) kaybını önler. Erlenlerin dar boynu ayrıca filtre hunilerini de destekler.

Son iki nitelik erlenmeyer şişeleri yeniden kristalleştirme için ideal yapar. Saflaştırılmak istenen örnek kaynatılır, gerekli çözücü eklenir ve tam çözünme sağlanır. Alma kabı küçük bir miktar çözücü ile doldurulur ve kaynayıncaya kadar ısıtılır. Sıcak çözelti yivli filtre kağıdı ile alma şişesine süzülür. Kaynayan solventten gelen sıcak bular filtre hunisini sıcak tutarak erken kristalleşmeyi önler.

Beherler gibi erlenler de hassas hacim ölçümlerine uygun değillerdir. Yaklaşık %5'lik hata payı ile hacim gösterirler.[3]

Biyolojide kullanımı

Erlenmeyer içinde yüzen Mikrosit kolonileri.

Erlenmeyer şişeler mikrobiyolojide mikrobiyal kültürlerin hazırlanmasında kullanılır. Hücre kültüründe kullanılan erlenler sterilize edilir ve inkübasyon ve çalkalama sırasında gaz alış verişini sağlamak amacıyla delikli tıpalar kullanılabilir. Minimal sıvı kullanımı (genellikle toplam kabın beşte birinden az) ve kabın iç yüzeyine yayılarak büyüyen küfler gaz alış verişini çok artırır ve şişe döndürüldüğünde kaotik bir karışımı tetikler. Erlenlerde oksijen transfer hızı ajitasyon hızına, sıvı hacmine ve sallama -şişe tipine göre değişir.[4] Oksijen akışında en önemli unsur sallama frekansıdır.[5]

Oksijenleme ve sıvı kültürleri karıştırmak ayrıca "faz içi" sıvı dönüşüne yani döndürme hareketiyle beraber sıvının senkronize hareketine de bağlıdır. Belirli koşullar altında sallama süreci sıvı hareketinin "faz dışı" olarak kırılmasına yol açar. Bu olay özellikle sallama kabı bioreaktörleri ile karakterize olmuştur. Faz dışı durumlar karıştırma performansında, oksijen geçişinde ve güç girdisinde fazlaca bir düşüşle ilişkilendirilir. Faz dışı işlemi asıl etkileyen şey kültür ortamının akışkanlığıdır, ama aynı zamanda damar çapı, düşük doldurma düzeyi ve/veya yüksek küf miktarı da etkilemektedir.[6][7][8]

Yasal kısıtlama

Yasadışı uyuşturucu üretimini engellemek adına Teksas eyaletinde erlen şişelerin satışı gerekli izne sahip olanlarla sınırlıdır.[9][10]

Ayrıca bakınız

  • Fleaker
  • Florence kabı

Ek Görüntüler

Kaynakça

  1. ^ Emil Erlenmeyer, "Zur chemischen und pharmazeutischen Technik," Zeitschrift für Chemie und Pharmacie, vol. 3 (January 1860), 21-22.
  2. ^ "Method of titration". 18 Haziran 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Temmuz 2016. 
  3. ^ "Erlenmeyer Flasks and Beakers". 7 Mayıs 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Haziran 2016. 
  4. ^ Soccol CR, Pandey A, Larroche C (2013). Fermentation Processes Engineering in the Food Industry. CRC Press Taylor & Francis Group, Florida. 978-1439887653.
  5. ^ Schiefelbein S, Fröhlich A, John GT, Beutler F, Wittmann C, Becker J (2013): "Oxygen supply in disposable shake-flasks: prediction of oxygen transfer rate, oxygen saturation and maximum cell concentration during aerobic growth". Biotechnology Letters. 35 (8): 1223-30, doi:10.1007/s10529-013-1203-9, PMID 23592306.
  6. ^ Kloeckner W, Diederichs S and Buechs J (2014): "Orbitally Shaken Single-Use Bioreactors". Adv Biochem Eng Biotechnol. 138: 45-60, PMID 23604207
  7. ^ Buechs J, Maier U, Mildbradt C et al. (2000b): "Power consumption in shaking flasks on rotary shaking machines: II. Nondimensional description of specific power consumption and flow regimes in unbaffled flasks at elevated liquid viscosity". Biotechnol Bioeng. 68(6): 594-601, PMID 10799984
  8. ^ Buechs J, Lotter S, Mildbradt C (2001b): " Out-of-phase operating conditions, a hitherto unknown phenomenon in shaking bioreactors". Biochem Eng J. 7(2): 135-141, PMID 11173302
  9. ^ "Note to Texas Residents about Lab Glassware". 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Şubat 2016. 
  10. ^ "TxDPS - Laws and Regulations". 3 Eylül 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Şubat 2016. 

İlgili Araştırma Makaleleri

Zatürre, pnömoni ya da batar, akciğerde görülen yangılardır. Klasik pnömonilerde, akciğerlerin hava geçitlerindeki son bölüm ve hava kesecikleri (alveoller) etkilenir. İnterstisiyel pnömonilerde, hava kesecikleri (alveoller) arasındaki bölmeler yoğunlukla etkilenen alanlardır. Akciğerler günde 10.000 litre havayı süzer. Kan dolaşımına oksijen taşıyan solunum havasıyla birlikte çok sayıda katı ve sıvı partikül ile zararlı gazlar da akciğerlere ulaşır. Solunum havası içindeki zararlı etkilere verilen tepkilerin büyük bölümü canlı etkenlerden kökenli infeksiyon hastalıklarıdır. Toksik gazların ve sıvıların büyük bölümü “kimyasal pnömoniler” olarak nitelenir.

<span class="mw-page-title-main">Bakteri</span> mikroorganizma üst âlemi

Bakteri (İngilizce telaffuz: [bækˈtɪəriə] ( dinle); tekil isim: bacterium), tek hücreli mikroorganizma grubudur. Tipik olarak birkaç mikrometre uzunluğunda olan bakterilerin çeşitli şekilleri vardır, kimi küresel, kimi spiral şekilli, kimi çubuksu, kimi virgül şeklinde olabilir. Yeryüzündeki her ortamda bakteriler mevcuttur. Toprakta, deniz suyunda, okyanusun derinliklerinde, yer kabuğunda, deride, hayvanların bağırsaklarında, asitli sıcak su kaynaklarında, radyoaktif atıklarda büyüyebilen tipleri vardır. Tipik olarak bir gram toprakta bulunan bakteri hücrelerinin sayısı 40 milyon, bir mililitre tatlı suda ise bir milyondur; toplu olarak dünyada beş nonilyon (5×1030) bakteri bulunmaktadır, bunlar dünyadaki biyokütlenin çoğunu oluşturur. Bakteriler gıdaların geri dönüşümü için hayati bir öneme sahiptirler ve gıda döngülerindeki çoğu önemli adım, atmosferden azot fiksasyonu gibi, bakterilere bağlıdır. Ancak bu bakterilerin çoğu henüz tanımlanmamıştır ve bakteri şubelerinin sadece yaklaşık yarısı laboratuvarda kültürlenebilen türlere sahiptir. Bakterilerin araştırıldığı bilim bakteriyolojidir, bu, mikrobiyolojinin bir dalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Fermantasyon</span> kimyasal çürüme

Fermantasyon, hücre içinde oksijen yokluğunda meydana gelen metabolik bir faaliyet olarak ‘NAD+'yi yeniden oluşturmak için glikozun glikoliz yoluyla kısmi oksidasyonunu takip eden metabolik adımlar’ şeklinde tanımlanmaktadır. Fermantasyon anaerobik şartlarda, yani oksidatif fosforilasyon olamadığı durumlarda, glikoliz yoluyla ATP üretimini sağlayan önemli bir biyokimyasal süreçtir. Biyokimyanın fermantasyonla ilgilenen dalı zimolojidir.

<span class="mw-page-title-main">Zeytinyağı</span> bitkisel sıvı yağ

Zeytinyağı, zeytin ağacının meyvesinden elde edilen yeşilimsi-sarımtırak renkte sıvı bir yağdır.

<span class="mw-page-title-main">Gut</span>

Gut veya damla hastalığı,, ayırt edici özelliği tekrarlayan akut enflamatuvar artrit—kırmızı renkli, hassas, sıcak, eklem şişliği— olan bir tıbbi durumdur. En sık etkilenen bölge, ayak başparmağının tabanındaki tarak kemiği-parmak kemiği eklemidir. Bununla birlikte kireçlenme, böbrek taşı veya ürat nefropati şeklinde de var olabilir. Gutun sebebi kanda ürik asit düzeylerinin yükselmesidir. Ürik asit kristalleşir ve kristaller eklemlerde, tendonlarda ve çevre dokularda birikir.

<span class="mw-page-title-main">Penisilin</span> Penicillium mantarlarından elde edilen bir grup antibiyotik

Penisilinler aslen Penicillium küflerinden, özellikle de P. chrysogenum ve P. rubens'ten elde edilen bir grup β-laktam antibiyotiktir. Klinik kullanımdaki penisilinlerin çoğu P. chrysogenum tarafından derin tank fermantasyonu kullanılarak sentezlenir ve daha sonra saflaştırılır. Bir dizi doğal penisilin keşfedilmiştir, ancak sadece iki saflaştırılmış bileşik klinik kullanımdadır: penisilin G ve penisilin V. Penisilinler, stafilokok ve streptokokların neden olduğu birçok bakteriyel enfeksiyona karşı etkili olan ilk ilaçlar arasındaydı. Günümüzde farklı bakteriyel enfeksiyonlar için hala yaygın olarak kullanılmaktadırlar, ancak birçok bakteri türü yoğun kullanımın ardından direnç geliştirmiştir.

Kloroform veya triklorometan, CHCl
3
formülüne sahip bir organik bileşiktir. Oda sıcaklığında kolay buharlaşan, hoş kokulu, renksiz, yanıcı olmayan ağır bir sıvıdır. Çözücü olarak sıkça kullanılır. PTFE (Teflon) ve bazı soğutucuların üretiminde kullanılmak için bol miktarlarda üretilir.

<span class="mw-page-title-main">Polietilen tereftalat</span>

Polietilen tereftalat [bazen poli(etilen tereftalat) olarak da yazılır.] Eskiden PETP veya PET-P olarak veya genellikle en yaygın PET veya PETE olarak kısaltılan polyester ailesi reçinelerinden bir termoplastik polimer reçinedir. Genelde giysiler için elyaflarda, sıvılar ve gıdalar için kaplarda, üretim için termoformda ve mühendislik reçineleri için cam elyafla birlikte kullanılır.

Astatin; simgesi At, atom numarası 85 olan radyoaktif bir elementtir. Yalnızca bazı ağır elementlerin bozunma ürünü olarak meydana gelir ve Dünya'nın yerkabuğunda doğal yollarla oluşan elementlerin en nadir olanıdır. En kararlı izotopu, 8,1 saatlik yarı ömre sahip astatin-210'dur. Kendi radyoaktivitesinin ürettiği ısı ile anında buharlaşmasından ötürü elementin saf bir örneği elde edilememiştir.

<span class="mw-page-title-main">Kalp krizi</span> Kalbin bir kısmına kan akışının kesilmesi

Kalp krizi, kalp enfarktüsü ya da akut miyokard enfarktüsü, kan akımının azalması veya durması sonucunda koroner arterlerden birinde meydana gelen enfarktüs ile karakterize edilir. Tipik belirtiler arasında, sıklıkla sol omuz, kol veya çeneye yayılan, göğüs kemiğinin arkasında (retrosternal) göğüs ağrısı veya rahatsızlığı bulunur. Bu ağrı, bazen mide yanması gibi algılanabilir.

Ultraviyole (UV) veya morötesi; dalga boyu görünür ışıktan kısa, ancak X-ışınlarından uzun olan bir elektromanyetik radyasyon şeklidir. Güneş ışığında bulunur ve Güneş'ten çıkan toplam elektromanyetik radyasyonun yaklaşık %10'unu oluşturur. Ayrıca elektrik arkları, Çerenkov radyasyonu, cıva buharlı lambalar, bronzlaşma lambaları ve siyah ışık gibi kaynaklar tarafından üretilir. Uzun dalga boylu UV fotonları atomları iyonize edecek enerjiye sahip olmadığı için iyonlaştırıcı bir radyasyon olarak kabul edilmese de, kimyasal reaksiyonlara neden olabilir ve birçok maddenin parlamasına neden olabilir. Kimyasal ve biyolojik etkiler de dahil olmak üzere pek çok pratik uygulama, UV radyasyonunun organik moleküllerle etkileşime girmesinden türer. Bu etkileşimler emilimi veya ısıtma dahil moleküllerdeki enerji durumlarının ayarlanmasını içerebilir.

<span class="mw-page-title-main">Parfüm</span>

Parfüm, genellikle sıvı halde olan, insan vücuduna, hayvanlara, yiyeceklere, nesnelere ve yaşam alanlarına hoş bir koku vermek için kullanılan hoş kokulu uçucu yağlar veya aroma bileşikleri (kokular), sabitleyiciler ve çözücülerin karışımıdır. Parfümler, hoş bir koku yayan maddeler olarak tanımlanabilir. Aromatik kimyasalların ve esansiyel yağların yapay karışımlarından oluşurlar. 1939 Nobel Kimya Ödülü sahibi Lavoslav Ružička, 1945'te "bilimsel kimyanın ilk günlerinden günümüze kadar parfümlerin, yöntemler, sistematik sınıflandırma ve teori açısından organik kimyanın gelişimine önemli katkılarda bulunduğunu" belirtmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Laboratuvar</span> bilimsel çalışmaların yapıldığı tesis

Laboratuvar, laboratuvar araştırması, bilimsel veya teknolojik araştırmaların, deneylerin ve ölçümlerin kontrollü koşullarda gerçekleştirilmesini sağlayan tesistir. Laboratuvarlarda bilimsel veya teknolojik araştırmalar, deney ve ölçümler, hammadde ürünlerin kalite kontrolü yapılır. Laboratuvar çalışanına laborant denir.

<span class="mw-page-title-main">Kuru temizleme</span> Su kullanılmadan yapılan bir tekstil yıkama yöntemi

Kuru temizleme, kumaşların üzerinde bulunan kir ve lekeleri çıkarmak için su içermeyen apolar bir çözücü kullanılarak yapılan yıkama işlemidir. Dünya çapında genel olarak kuru temizlemede tetrakloroetilen isimli toksisitesi düşük ve yanıcı olmayan bir sıvı kullanılır. Yapısı polar olan su kullanan ıslak temizlemeden farklıdır, yine de sıvı içerir, ancak giysiler bunun yerine su içermeyen bir sıvıyla yıkanır.

<span class="mw-page-title-main">Kütle spektrometrisi</span> Kütle ölçer

Kütle spektrometrisi, İngilizce: Mass spectrometry (MS), kimyasal türleri iyonize edip oluşan iyonları Kütle-yük oranını esas alarak sıralayan bir analitik teknik. Daha basit terimler ile, bir kütle spektrumu bir numunen içindeki kütleleri ölçer. Kütle spektrometrisi birçok farklı alanda kullanılır ve kompleks karışımlara uygulandığı kadar saf numunelere de uygulanır.

<span class="mw-page-title-main">Plastik şişe</span> yüksek yoğunluklu plastikten yapılmış bir şişe

Plastik bir şişe, yüksek yoğunluklu plastikten yapılmış bir şişedir. Cam şişe ile beraber en fazla tüketilen ambalajdır. Plastik şişeler tipik olarak su, alkolsüz içecekler, motor yağı, yemeklik yağ, ilaç, şampuan, süt ve mürekkep gibi sıvıları depolamak için kullanılır. Boyut, çok küçük örnek şişelerden büyük damacanalara kadar değişmektedir.

Şarap aksesuvarı şarabı depolamada ya da sunmada kullanılabilen ekipmandır. Şarap aksesuarları şarap kadehlerini, tirbuşon ve şarap rafı gibi pek çok ürünü içerir.

Plastik kaynak, yarı bitmiş plastik malzemeler için kaynaktır ve ISO 472'de, malzemelerin yumuşatılmış yüzeylerini genellikle ısı yardımıyla birleştirme işlemi olarak tanımlanır. Termoplastiklerin kaynağı yüzey hazırlığı, ısı ve basınç uygulaması ve soğutma olmak üzere üç ardışık aşamada gerçekleştirilir. Yarı mamul plastik malzemelerin birleştirilmesi için çok sayıda kaynak yöntemi geliştirilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Alkahest</span>

Rönesans simyasında, alkahest teorize edilmiş "evrensel çözücü " idi. Temel bileşenlerini değiştirmeden veya yok etmeden altın da dahil olmak üzere diğer herhangi bir maddeyi çözme yeteneğine sahip olması gerekiyordu.

<span class="mw-page-title-main">Varsayımsal biyokimya türleri</span>

Varsayımsal biyokimya türleri, bilimsel olarak geçerli olduğu kabul edilen ancak şu anda varlığı kanıtlanmayan biyokimya biçimleridir. Şu anda Dünya'da bilinen canlı organizma türlerinin tümü, temel yapısal ve metabolik işlevler için karbon bileşiklerini, çözücü olarak suyu ve formlarını tanımlamak ve kontrol etmek için DNA veya RNA'yı kullanır. Eğer diğer gezegenlerde veya uydularda yaşam varsa, kimyasal olarak benzer olabilir, ancak oldukça farklı kimyalara sahip organizmaların da olması mümkündür – örneğin, diğer karbon bileşikleri sınıflarını, başka bir elementin bileşiklerini veya su yerine başka bir çözücü.