İçeriğe atla

Ergene

Ergene
Uzun Köprü'den Ergene Nehri
Uzun Köprü'den Ergene Nehri
Konum
Ülke(ler)Türkiye Türkiye
Genel bilgiler
KaynakYıldız Dağları, Türkiye
AğızMeriç nehri ile birleştikten sonra Ege Denizi
Uzunluk283 km
Havza alanı17.323 km²

Ergene, Türkiye'nin Balkan kesiminde bir nehir. Meriç nehrinin kollarından biri.

Özellikler

Türkiye'de Marmara Bölgesi'nin Karadeniz kıyılarındaki Yıldız Dağları'ndan doğar. Çok çatallı bir hâlde bulunur. Birçok kolu vardır. En sonunda Meriç Nehri ile birleşerek Ege Denizi'ne dökülür. Ayrıca Marmara Bölgesi'nde Ergene Bölümü'ne ismini vermiştir.

Ergene nehrinin batıdan-doğuya dizilişleri ile kuzey kolları şunlardır:[1] Ovadere, Kuleli Dere, Anaçay Dere, Üsküp Dere, Kaynarca Dere, Sulucak Çayı, Yuvalı Dere, Çorlu Çayı. Batıdan doğuya sıralanışı ile güney kolları ise; Fakara Dere, Beyköy Dere, Hayrabolu Deresi, Ovaçay Deresi, Hamam Dere'dir.

Coğrafi durum

Kaynağından Saray ilçesine kadar 1. derece yüksek kaliteli su olarak gelmekte ve içinde çeşitli balıklar, canlılar (Sazan, kefal, yılan balığı, alabalık vs) yaşamaktadır. Saray ilçesinde arıtılmış evsel atıkların karıştığı nehirde su kalitesi 2. Derece olup canlı yaşamı Ulaş bölgesine kadar mevcuttur. Çerkezköy, Kapaklı, Ulaş, Velimeşe, Çorlu, Pehlivanköy, Karıştıran ve Lüleburgaz'daki sanayi tesisleri tarafından kirletilmektedir. Özellikle taştığı zaman bütün Ergene Ovası kirlenmektedir. Bu kirlilikten Uzunköprü, Pehlivanköy, Alpullu, İnanlı, Çorlu, Çerkezköy, Muratlı, Enez gibi nehir üzerinde bulunan yerleşim birimleri etkilenmektedir.

Maruz Kaldığı Kirlilikler ve Etkileri

Ergene bölgesinde kontrolsüz ağır sanayi faaliyetleri (arıtma/filtreleme faaliyetleri bulunmayan yaklaşık 7000 fabrika)[2] yüzünden fabrikalardan sızan ağır metaller nehirde yoğun kirliliğe yol açıyor ve toprak katmanlarında derinlere inildikçe ağır metal oranları gittikçe yükseliyor; bunun yanı sıra, nüfus yoğunluğu, bilinçsiz su tüketimi, zirai ilaçlamalar gibi baskılar, su varlıklarını olumsuz yönde etkiliyor. Bu olumsuzluklar Ergene bölgesinde yaşayan insanlara sağlık ve beslenme kaynakları açısından büyük oranda olumsuzluklar teşkil ediyor. Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde yapılan araştırmalara göre: Trakya'da yaşayan insanlarda kanser vakalarının büyük bir bölümüne sebep olan ağırn metaller arasında yer alan ‘kadmiyum’ değeri yüksek. Bölgede en sık rastlanılan kanser türü ürotelyal tümörlü (en yaygın mesane tümörü tipi) vakalarıdır. Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıp Eğitimi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Burcu Tokuç kanser vakaları dışında sağlığa zararlı etki eden diğer durumları şu şekilde açıklıyor: "Ergene ile ilgisi olmayan Istıranca dağ köylerinde yaşayan insanlardan ve Ergene Nehri’ne yakın bölgedeki prostat, mesane ve böbrek kanserli insanlardan tırnak örneği alındı. Ergene bölgesinde yaşayan böbrek tümörlü olgularda, tümör dokusunda kadmiyum (Cd) ve kurşunun (Pb), Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği sınır değerin üzerinde. Ağır metallerin bir kısmı insan vücudunda metabolik faaliyetler için gerekli olmakla birlikte yüksek konsantrasyonlarda lipit veya protein yapılarına bağlanarak vücutta birikiyor ve sağlık için olumsuz etkiler ortaya çıkarabiliyor. Ağır metallerin olumsuz etkileri her metalin özelliğine göre değişiklik göstermesine karşın tamamına yakını birden fazla organ ve sistemi etkiliyor. Ağır metaller; kemiklere ve sinir sistemine zarar veriyor, önemli enzim gruplarının fonksiyonlarını bloke ediyor ve kansere neden oluyor."[3]

Ergene'de Yaşam

Sağlık sorunları dışında da, suyun kokusu ve diğer fonksiyonları itibarıyla nehre yakın yaşayan insanları olumsuz etkilemekte.

LÖSEV Ergene'de

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ TUROĞLU, Hüseyin; AYKUT, Tunahan (2019). "Ergene Nehri Havzası için Hidromorfometrik Analizlerle Taşkın Duyarlılık Değerlendirmesi". Jeomorfolojik Araştırmalar Dergisi. 28 Nisan 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Nisan 2019. 
  2. ^ "Tam 25 Yıldır Mücadele" (PDF). LÖSEV. 1 Mart 2024 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Mart 2024. 
  3. ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; bianet.org isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: )

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Çorlu</span> Tekirdağın ilçesi

Çorlu, Tekirdağ'a bağlı olan en büyük ilçedir. Çorlu, İstanbul'dan sonra Türkiye Trakyası'ndaki en büyük ikinci yerleşim yeridir.

<span class="mw-page-title-main">Saray, Tekirdağ</span> Tekirdağın ilçesi

Saray, Tekirdağ'ın bir ilçesidir. Kuzeyden Vize, doğudan Çatalca, güneyden Çerkezköy, batıdan ise Çorlu ilçeleri ile komşudur. İlçenin köyler ve beldeler ile birlikte toplam nüfusu 51.224 'tür. Bu ilçedeki erkek nüfusu 25.965 iken kadın nüfusu 25.259 'dur. Yüzölçümü 612 km² olup il merkezine uzaklığı 82 km'dir. İlçenin yükseltisi ise 140 metredir.

<span class="mw-page-title-main">Pehlivanköy</span> ilçe

Pehlivanköy, diğer ismi Pavli, Kırklareli ilinin bir ilçesidir. İl merkezine 62 kilometre uzaklıktadır. Deniz seviyesinden 25 metre yüksekliktedir. 5.000 civarında nüfusu olan bu ilçe 1970'li yıllardan beridir göç vermektedir.

<span class="mw-page-title-main">Meriç</span> Balkanlarda nehir

Meriç Yunanistan ile Türkiye sınırının bir kısmını oluşturan, Bulgaristan'da doğarak Türkiye'ye giren ve Edirne üzerinde Ege Denizi'ne dökülen ırmaktır.

<span class="mw-page-title-main">Çerkezköy</span> Tekirdağın ilçesi

Çerkezköy, Tekirdağ iline bağlı, ticari ve sanayi olarak sürekli gelişim hâlinde olan ilçe. Çerkezköy, İstanbul ve komşu ilçesi Çorlu'dan sonra Türkiye Trakyası'ndaki en büyük üçüncü yerleşim yeridir.

<span class="mw-page-title-main">Aral Gölü</span> Kazakistanda çoğu kurumuş olan bir göl

Aral Gölü, Kazakistan - Karakalpakistan (Özbekistan) sınırları içinde olan göldür. Önceki yıllarda 68.000 km² yüz ölçümüyle Asya'nın ikinci, dünyanın dördüncü büyük gölüydü. Son yıllarda aşırı sulama nedeniyle eski yüzölçümünün %90'ını kaybetmiştir.

Ergenlik, adolesans veya puberte, insanlarda meydana gelen, çocukluk çağı ile yetişkinlik çağı arasındaki geçiş dönemidir. Ergenlik, bireyde çocuksu tutum ve davranışların yerini yetişkince tutum ve davranışların aldığı, cinsiyet karakterlerinin kazanıldığı, bireyin yetişkin rolüne psikolojik ve bedensel olarak hazırlandığı dönemdir. Ergenliğe giriş için kesin bir zaman olmasa da genel olarak kızlar 10-14 yaş arasında ve erkekler 12-16 yaş arasında yaşlarında ergenliğe girebilirler.

<span class="mw-page-title-main">Ren</span> İsviçre Alplerinde doğup Rotterdamda denize dökülen bir nehir

Ren,, Avrupa kıtasının en büyük nehridir. Nehir, güneydoğu İsviçre Alpleri'ndeki İsviçre'nin Graubünden kantonunda başlar. İsviçre-Lihtenştayn, İsviçre-Avusturya ve kısmen İsviçre-Almanya sınırlarından geçer. Lihtenştayn ve Fransa sınırlarından geçip kuzeye kıvrılır, Almanya'da Renanya'dan geçerken batıya döner ve Hollanda topraklarını da katettikten sonra Rotterdam'da Kuzey Denizi'ne dökülür. 1230 km. uzunluğuyla Batı Avrupa'nın önemli nehirlerinden biridir. 9.973 kilometrekarelik bir alanı boşaltır ve adı Keltçe Rēnos'tan gelir. Almanya'da nehrin adını taşıyan Kuzey Ren-Vestfalya ve Rheinland-Pfalz adlarını taşıyan 2 eyalet vardır.

<span class="mw-page-title-main">Aare</span>

Aare İsviçre'de ırmak, Ren'in kolu: 295 km. Havzası 17600 km², rejimi Alp tipidir. Grimsel'in eteğinde 1879 m yükseklikte doğar. İsviçre'nin başlıca ırmağı olan Aar, Bern'e kadar çok turistik bir Alp vadisine akar. Aşağı bölümünde Mitteland'ın büyük bölümünü akaçlayarak Biel gölünü geçer ve Jura'nın eteğini boylar. Irmağın bu bölümünde yapılan hidro elektrik santrallar, Biel, Oltan, Solothurn, Aarau kentlerinde uran tesisleri kurulmasını kolaylaştırmıştır. Daha sonra başlıca kolları Reuss ve Limmat'ı alan Aar, Waldshut'un karşısında Ren'le buluşur.

<span class="mw-page-title-main">Marmara Bölgesi</span> Türkiyenin Marmara Denizi çevresindeki coğrafi bölgesi

Marmara Bölgesi, Türkiye'nin 7 coğrafi bölgesinden biridir.

<span class="mw-page-title-main">Ural Nehri</span>

Ural Nehri veya Yayık Nehri, Rusya ve Kazakistan topraklarından geçen nehir.

<span class="mw-page-title-main">Doğu Trakya</span> Türkiyenin coğrafi olarak Güneydoğu Avrupanın bir parçası olan bölümü

Doğu Trakya veya yaygın olarak sadece Trakya, Trakya bölgesinin Türkiye sınırları içinde kalan kısmıdır. Türkiye'nin Avrupa'daki topraklarının tamamını oluşturur. Batısında Meriç nehri ve Yunanistan'a bağlı Batı Trakya, kuzeyinde Bulgaristan'da kalan Kuzey Trakya ve Karadeniz, doğu ve güneyde ise sırasıyla İstanbul Boğazı, Marmara Denizi, Çanakkale Boğazı ve Saros Körfezi ile çevrilidir. İstanbul kentinin tarihsel merkezi ve Edirne gibi önemli eski kentler bu bölgededir. Aynı zamanda Türkiye'nin Avrupa ile olan kara yolu ve demiryolu bağlantıları Doğu Trakya'dadır.

<span class="mw-page-title-main">Nil</span> Afrikadaki başlıca nehir ve dünyanın en uzun nehri

Nil, 6650 km. uzunluğu ile dünyanın en uzun nehridir. Havzası Afrika kıtasının onda birini kaplar. Güneyden kuzeye doğru akar ve Beyaz Nil, Mavi Nil ve Atbarah olmak üzere üç ana kolu vardır. Nehrin en uzaktaki kaynağı Burundi'de oğu Afrika Göller Bölgesi'ndeki Kagera Nehri olarak doğar ve Tanzanya, Ruanda ve Uganda sınırlarını oluşturarak Victoria Gölü'ne dökülür.

<span class="mw-page-title-main">Săsar Nehri</span> Nehir

Săsar Nehri, Romanya'nın Maramureş iline bağlı Baia Mare kenti boyunca akan orta büyüklükte bir nehirdir.

Meslek hastalığı, belirli bir meslek ya da sanayi kolunda çalışanlarda çalışılan ortamdan, işin niteliğinden ya da çalışma koşullarından dolayı, bedensel ya da ruhsal bütünlüğün bozulmasıyla ortaya çıkan hastalıkların ortak adıdır. İş kazası ile meslek hastalığı arasındaki temel fark, ilkinde ani bir gelişmeye yol açan bir olay bulunmasına karşılık, ikincisinde sağlığın tedrici bir gelişme sonucunda bozulmasıdır. Türkiye'de Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'na göre meslek hastalığı; çalıştırıldığı işin niteliğine göre tekrarlanan bir sebeple veya işin yürütüm şartları yüzünden uğradığı geçici veya sürekli hastalık, sakatlık ya da ruhî arıza hâlidir.

<span class="mw-page-title-main">Ergene, Tekirdağ</span> Tekirdağın ilçesi

Ergene, Tekirdağ sınırları içinde bir ilçedir. 12 Kasım 2012'de TBMM'de kabul edilen 6360 sayılı kanun ile kuruldu. Çorlu'dan ayrılan 16 mahalleden oluşmaktadır. Ergene ilçesi, tamamı Çorlu ilçesine bağlı Sağlık ve Yeşiltepe mahalleleri, Marmaracık, Misinli, Ulaş ve Velimeşe beldeleri ile 10 köyün birleştirilmesiyle Marmaracık merkezli olmak üzere kurulmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Akçay Nehri</span> Aydında bir akarsu

Akçay, Büyük Menderes Nehrinin kollarından biridir. Antik çağda nehre Harpasos adı verilmiştir. Muğlanın kuzeydoğusundaki dağlık alanlardan doğan Akçay, Denizli ilinin güneybatısında Beyağaç yakınlarından geçer. Buradan ağırlıklı olarak batı-kuzeybatı yönünde akar. Denizli-Muğla il sınırını oluşturur. Tavas yönünden gelen Yenidere'yi alır. Nehir Aydın iline ulaşır ve burada Kemer Barajı tarafından baraj gölünde toplanır. Akçay, daha sonra barajdan geçerek Bozdoğan ilçesinden kuzeye doğru geniş bir vadi boyunca akar ve Nazilli şehrinin altı kilometre güney-güneybatısında Büyük Menderes'e dökülür. Uzunluğu 116 km'dir. Karacaören, Doğançay ve Mortuma çayı Akçay'ın önemli kollarıdır.

<span class="mw-page-title-main">Zerefşan</span>

Zerefşan Nehri, Orta Asya'da bulunan önemli bir nehirdir. Doğu Türkistan (Pamirlerde) sıradağlarının doğusundan kaynak alan Zerefşan nehri Özbekistan ve Tacikistan boyunca 877 km akarak Türkmenistan'ın Türkmenabad şehri yakınlarında çöl kıyısında kaybolur. Çok sayıda Özbek şehri bu nehrin havzasına dahilinde uzanmaktadır.

Metal zehirlenmesi veya metal toksisitesi; belirli metallerin belirli biçim ve dozlarda yaşam üzerindeki zehirleyici etkisidir. Birtakım metaller, zehirli çözünür bileşikler oluşturduklarında zehirlidir. Birtakım metallerin biyolojik bir rolü yoktur, başka bir deyişle yaşam için zorunlu (esansiyel) minerallerden değildir veya belirli bir türevdeyken zehirlidir. Söz konusu metalin kurşun olması durumunda, kurşunun ölçülebilir herhangi bir miktarının sağlık üzerinde olumsuz etkileri olabilir. Metal zehirlenmesinin genellikle ağır metaller ile anlamdaş olduğu düşünülür, ancak berilyum ve lityum gibi daha hafif metaller de belirli durumlarda zehirli olabilir. Bütün ağır metaller özellikle zehirli değildir ve demir gibi bazı metaller canlıda çok önemli bir yer tutar. Metal zehirlenmesinin tanımı, anormal derecede yüksek dozlarda zehirli etki gösteren eser elementleri de kapsayabilir. Metal zehirlenmesinin tedavisi için şelasyon tedavisi bir seçenek olabilir; bu yöntem, metalleri vücuttan uzaklaştırmak için şelasyon ajanlarının uygulanmasını içine alan bir tekniktir.

Tıpta metaller organik sistemlerde teşhis ve tedavi amaçlı kullanılmaktadır. İnorganik elementler, metalloproteinler adı verilen enzimlerde kofaktörler olarak organik yaşam için de gereklidir. Metaller kıt veya çok miktarda olduğunda denge bozulmaktadır ve müdahaleli ve doğal yöntemlerle doğal haline döndürülmesi gerekmektedir.