İçeriğe atla

Erbaba Höyüğü

Arkeolojik Höyük
Adı:Erbaba Höyüğü
il:Konya
İlçe:Beyşehir
Köy:Gölkaşı
Türü:Höyük
Tahribat:
Tescil durumu:Tescilli[1]
Tescil No ve derece:1934 / 1
Tescil tarihi:06.04.1994
Araştırma yöntemi:Kazı

Erbaba Höyüğü, Konya İl merkezinin batısında, Beyşehir İlçesi'nin 10 km. kuzey-kuzeybatısında, Gölkaşı Köyü'nün 2,5 km. kuzeydoğusuna yer alan günümüzden yaklaşık 7500 yıl öncesine tarihlenen Neolitik Çağ höyüğüdür. Beyşehir Gölü'nün 1,5 km. doğusunda deniz seviyesinden 1105 m yüksekliğindeki doğal bir doğal bir tepe üzerindeki höyük 80 metre çapındadır. Höyüğün, köylülerce değişik kesimlerinden toprak çekilerek kısmen tahrip olduğu belirtilmektedir.[2]

Kazılar

Ralph Solecki tarafından Beyşehir Gölü ve Suğla Gölü çevresinde gerçekleştirdiği yüzey araştırmalarında, 1963 yılında tespit edilmiştir. Kazılar ise New York Üniversitesi'nden Jacques Bordaz başkanlığında 1969, 1971, 1974 ve 1977 yıllarında yapılmıştır. Kazılar, oldukça geniş, 1.100 metrekarelik bir alanda gerçekleştirilerek tepenin yaklaşık olarak % 22'lik kısmı açılmıştır.[2]

Tabakalanma

Kazılarda üç kültür tabakası açığa çıkarılmıştır. Bu tabakaların gelişkin Neolitik Çağ tabakaları olduğu belirtilmektedir. Ayrıca yüzeyden toplanan birkaç parça Hacılar tipi çanak çömleğe göre höyüğün kısa süreliğine de olsa Geç Kalkolitik Çağ'da iskan gördüğü anlaşılmaktadır.[2]

Buluntular

1, 2 ve 3. katlardaki yapıların temellerinde büyük taş bloklar kullanılmıştır.Duvarlar ise, çamur harçla örülmüş kireçtaşı bloklarla yapılmıştır. Duvar kalınlığı 60 cm'den fazladır. 3. kattaki bazı duvarlar kırmızı renkli sıvayla kaplanmıştır.Birbiriyle yakın diziler halindeki dikdörtgen planlı evler kuzeydoğuya bakmakta, içeriye damdan girilmektedir. Evlerin batısında bölme duvarları vardır. Taban döşemeleri sıkıştırılmış topraktan yapılmıştır.

En iyi korunan mimari, en üstteki I. tabakada ortaya çıkmış olan yan yana sıralanmış, hücre planlı, dörtgen odalı evlerdir. Yapılar, düzeltilmemiş kireçtaşı bloklarla, çamur harç kullanılarak inşa edilmiştir. Duvar kalınlıkları yer yer 60 cm.'yi geçmektedir. Odaların bir kısmında tabanlar gri renkli bir sıvayla sıvalıdır. Höyükteki tüm tabakalarda aynı yapı tekniği kullanılmıştır. Bununla birlikte III. tabakada kırmızı boyalı sıvalara da rastlanmaktadır. Son yapı evrelerinden birinde yer alan kapı açıklığı dışında başka geçitlere rastlanmaması, evlere Çatalhöyük örneğindeki gibi damlardan girildiğini göstermektedir.[2]

Ele geçen 32 binden fazla çanak çömlek parçasının incelenmesiyle, bu buluntular iki temel mal grubu çerçevesinde değerlendirilmektedir. Üst tabakalarda, hamurunda bol miktarda çok küçük salyangoz/sümüklüböcek kabukları (Gastropod) olan mal grubu, kazı başkanı tarafında Gastropodlu mallar olarak tanımlanmaktadır. Kırmızı, kahverengi ve sarımsı gri renkli olan bu çanak çömlekler oldukça iyi açkılanmıştır. Çoğunlukla dar ağızlı formlardır. Düz dipli, dik ağızlı, ay biçiminde tutamakları olan kase formları da bulunmuştur. Alt tabakalarda ise hamurunda kum, taşçık ve mika katılmış olan ince taşçıklı maldan çanaklar ele geçmiştir. Bu mal grubunun da yüzeyleri iyi açkılı olup kahverengi ve siyahtırlar. Formlarda bir farklılık görülmezken tutamaklar, düşey ip delikli tutamaklardır.[2]

Erbaba Höyük çanak çömlek geleneği, klasik terminolojiye göre geç, orta ve erken gelenek olarak tanımlanmış olup aynı üçlü çanak çömlek geleneği Çatalhöyük ve Süberde'de de görülmektedir.[2]

Yerleşmede yontmataş endüstrisi için gerekli olan çakmak taşının Beyşehir Gölü'nün batısındaki dağlardan, obsidiyenin ise Konya Ovası'nın doğusundan, Aksaray civarından getirilmiş olduğu tahmin edilmektedir. Çakmaktaşı, esas olarak büyük ve ağır aletlerin yapımında, obsidiyen ise daha çok düzeltisiz dilgi ve yonga yapımında kullanılmıştır. Okuçları, orak-bıçaklar, çentikli ve dişli dilgiler, ön ve yan kazıcılar, deliciler ve kalemler gibi aletler ele geçmiştir. Okuçları görece azken orak-bıçaklar yontmataş endüstrisinin yaklaşık % 15'ini oluşturmaktadır. Bu buluntudan hareketle geçim ekonomisinde tarımın, özellikle tahıl tarımının önemli bir yeri olduğu söylenebilir.[2]

Kazılarda ulaşılan hayvan kemiklerinden hareketle, koyun, keçi ve sığırın evcilleştirilmiş olduğu kesinlik arz etmektedir. Avlanan hayvanlarsa geyik, domuz, çeşitli kuşlar ve balıktır. Av hayvanlarına ait kemik buluntuları, evcilleştirilmiş türlere oranla daha azdır.[2]

Ele geçen bitki kalıntıları emmer, einkorn, sert buğday, arpa gibi tahıl türlerinin tarıma alındığını göstermektedir. Öte yandan yerleşmede mercimek ve bezelye de yetiştirilmiştir.[2]

Değerlendirme ve tarihlendirme

Erbaba Höyüğü'nün tarihlendirilmesi esas itibarıyla civar yerleşme buluntularıyla yapılan karşılaştırmalara dayanmaktadır. Buna göre üst tabakaların Hacılar IX. – VII. tabakalarıyla (Geç Neolitik), alt tabakaları ise Çatalhöyük'ün VIII. – VI. tabakalarıyla karşılaştırmakta ve Çatalhöyük'ün VI. tabakasıyla Hacılar'ın IX. tabakası arasında koymaktadır. En alttaki III. tabakadan alınan örnekler üzerinde yapılan radyokarbon tarihleme yöntemi sonuçları yaklaşık olarak MÖ 6600 – 6400 yıllarını vermektedir ve yerleşmenin sonu olarak yaklaşık olarak MÖ 6000 civarı görülmektedir.[2]

Ayrıca bakınız

Dış bağlantılar

Kaynakça

  1. ^ "TAY – Yerleşme Ayrıntıları". 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Temmuz 2012. 
  2. ^ a b c d e f g h i j "TAY – Yerleşme Dönem Ayrıntıları". 14 Ağustos 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Temmuz 2012. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Köşk Höyük</span> Niğde il merkezine 17 km mesafedeki bir höyük

Köşk Höyüğü, Niğde il merkezine 17 km mesafede bulunan bir höyüktür. Höyük 80 metre çapında 15 metre yüksekliktedir. Kazılarda ulaşılan buluntular Niğde Müzesinde sergilenmektedir. Müze'de diğer buluntular yanında MÖ 4883 yılına tarihlenen bir Kalkolitik ev modeli, birebir ölçülerde sergilenmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Hacılar Höyük</span>

Hacılar Höyük, Burdur İl merkezinin 26–27 km güneybatısında yer alan bir höyüktür. Toroslar'ın kuzeye uzanan sırtları arasında oluşmuş bir vadide bulunmakta olup batısında Koca Çay akmaktadır.

Salat Cami Yanı, Diyarbakır İli, Bismil İlçesi'nin yaklaşık 20 km. doğusunda, Dicle'nin bir kolu olan Salat Çayı kıyısında yer alan bir höyüktür. Höyükteki Neolitik yerleşim alanı 220 x 130 metrelik bir alana yayılmıştır. Kazı çalışmaları başlamadan önce höyükten sürekli olarak toprak alınması ve yapılaşma sonucunda tepenin büyük bir kısmı ortadan silinmişti.

Sumaki Höyük, Batman ili'ni Beşiri İlçesi batısında, Dicle'nin bir kolu eski adı Garzan olan Yanarsu Nehri'nin bir koluna bakan kireçtaşı sırtta yer alan bir höyüktür. Tepe, 250 x 150 metre boyutlarındadır.

Süberde / Görüklük Tepe Höyüğü, Konya İl merkezinin güneybatısında, Seydişehir İlçesi'nin 11 km. güneydoğusunda, Gölyüzü (Süberde) Köyü'nün 500 metre doğusunda yer alan bir höyüktür. Tepe, Suğla Gölü'nün kuzeybatı kıyısında kalker bir yükselti üzerinde, 700 x 70 metre boyutlarında olup göl seviyesinden 30 metre yüksekliktedir. Esasen söz konusu kalker tepenin adı Görüklük Tepe'dir. Yine de arkeolojik yayınlarda en yakın yerleşimin adıyla Süberde Höyüğü olarak geçmektedir. Yerleşimin, yüzeydeki buluntulara dayanılarak 5 dönümlük bir araziye yayıldığı ileri sürülmektedir.

Musular, Aksaray İli, Aksaray İlçesi, Kızılkaya Köyü'nün yaklaşık 1 km. güneyinde, Musular Mekii'nde yer alan bir düz yerleşmedir. Hasan Dağı ve Melendiz Dağı'nın kuzeyine düşen volkanik bir arazide Ihlara Vadisi'nin verimli ovasında, Melendiz Çayı'nın batı kıyısındadır. Aşıklı Höyük'ün 300-400 metre batısında yer almaktadır.

Levzin Höyük, Adıyaman il merkezinin güneybatısında, Besni İlçesi'nin 25 km. güneyinde, Yoldüzü Köyü'nün 1,4 km. güneyinde yer alan bir höyüktür. Çakırhöyük (Keysun) Ovası'ndaki höyük yaklaşık 5-6 metre yükseklikte olup 15 dönümlük bir alanı kaplamaktadır.

Araptepe Höyüğü, İzmir İl merkezinin kuzeyinde, Menemen İlçesi'nin yaklaşık olarak 13 km. kuzeybatısında, Eski Foça'ya giden yol üzerinde yer alan bir höyüktür. Helvacı Höyücek Höyüğü'nün 2 km. kadar batısında, Bekirler Düz Yerleşmesi'nin 500-600 metre kuzeyindedir. Helvacı Köyü'nün batısındadır. Helvacı Ovası'ndaki yerleşme, daha çok dağlara yakındır.

Hanay Tepe Höyüğü, Çanakkale il merkezinin güneydoğusunda, Kemerdere Vadisi'nin Menderes Ovası'na açıldığı yerde, Ezine İlçesi'nin yaklaşık 20 km. kuzeyinde yer alan bir höyüktür. Bazı kaynaklarda Bozköy - Hanaytepe olarak geçmektedir.

Uğurlu / Zeytinli, Çanakkale İli'ne bağlı Gökçeada'nın batı tarafında, Uğurlu Köyü'nün 900 metre doğu-kuzeydoğusunda yer alan bir höyüktür. Uğurlu Limanı'ndan yaklaşık olarak 1.400 metre, Ada'nın merkezine 23–24 km. uzaklıktadır. Bölge yerel olarak Zeytinli Mevkii olarak bilinmektedir. Yerleşme İsa Tepe'sinin doğu yamacında, bir yamaç yerleşmesi görünümündedir. Çanak çömlek buluntularına bakılarak 300 x 100 metrelik bir alana yayılmış olduğu söylenmektedir. Neolitik Çağ'a tarihlenen çanak çömlek buluntuları ise 100 x 100 metrelik bir alanda görülmektedir. Uğurlu / Zeytinli, şimdilik Doğu Ege Adaları'daki en eski yerleşmedir. Neolitikleşmenin Avrupa'ya aktarımından çok önemli bir konum göstermektedir. En erken yerleşimin Anadolu'dan gelen göçle MÖ 6.500 yıllarında başladığı anlaşılmaktadır. Bu yerleşim MÖ 5.000 dolaylarında Anadolu'dan bağımsız şekilde gelişen bir kültür olarak karşımıza çıkmaktadır.

Girik Tepe, Adıyaman il merkezinin güneyinde, Karababa Dağı'nın kuzeybatısında, Bebek Köyü'nün 3,3 km. güneybatısına düşen bir höyüktür. Fırat Vadisi'ne uzanan dar bir vadinin kuzey kesiminde yer almaktadır.

Kumartepe, Şanlıurfa il merkezinin 1,5 km kuzeybatısında, Bozova İlçesi'nin kuzeydoğusunda, İğdeli Köyü'nün kuzeyinde yer alan bir düz yerleşmedir. Günümüzde Atatürk Baraj Gölü altında kalmıştır. Barajın yapımından önce Fırat'ın güney kıyısında, İncesu Vadisi ile Fırat Vadisi'nin birleştiği yerdeydi.

Seydiler Höyüğü, Burdur il merkezinin 75 km. güneybatısında, Tefenni İlçesi'nin 8 km. güneydoğusunda, Seydiler Köyü'nün 2 km. kadar kuzeybatısında yer alan bir höyüktür. Bazı yayınlarda Seyitler Höyüğü olarak geçmektedir. Höyük, yakın geçmişe kadar bataklık olan Tefenni Ovası'nın güneybatı sınırındadır. Tepe, 120 metre uzunlukta ve yaklaşık olarak 10 metre yüksekliktedir. Bu ölçülerle orta boy bir höyük olarak görülmektedir.

Düden Höyük, Burdur il merkezinin güneybatısında, Yeşilova İlçesi'nin kuzeydoğusunda, Karaatlı Köyü'nün yaklaşık olarak 4 km. kuzeydoğusunda, Düden Mevkii'nde yer alan bir höyüktür. Salda Gölü ile Yaraşlı Gölü arasındaki küçük ovadadır. Güneyinde ise Karagöl Mevkii olarak bilinen eski bir göl yatağı vardır. Burası, araştırma yapıldığı 1980'li yılların başlarında bataklıktı. Neredeyse ova seviyesiyle aynı yükseklikedir.

Kumluktepe Höyüğü, Kayseri il merkezinin güneybatısında, İncesu İlçe merkezinin 1,5 km. kuzeydoğusunda, Kayseri – Niğde demiryolunun güneyinde, İncesu tren istasyonunun 250 metre güneyinde yer alan bir höyüktür. Tepe, yaklaşık 150 metre çapında ve 5 metre yüksekliktedir. Yerleşme bazı yayınlarda İncesu Höyüğü ve Kumtepe Höyüğü olarak geçmektedir.

Alan Höyük, Konya il merkezinin güneybatısında, Beyşehir İlçesi'nin batısında, Beyşehir – Akseki yolunun güneyinde, Karadiken Köyü'nün 3 km. batısında yer alan bir höyüktür. Höyük, 700 x 250 metre boyutlarındaki doğal bir tepe üzerinde oluşmuş olup 100 metre çapında ve 3,5 – 4 metre yüksekliktedir.

Beyşehir Höyük C, Konya il merkezinin batı – güneybatısında, Beyşehir İlçesi'nin kuzeyinde, Sadıkhacı Köyü'nün yaklaşık olarak 6 km. batısında yer alan bir höyüktür. Höyük, Eflatunpınar'ın hemen güneyindedir. Arkeolog Solecki'de Eflatun Höyük olarak geçen yerleşmenin diğer bir adı da Kocadere Höyük'tür. Fakat arkeoloji yazınına Beyşehir Höyük C olarak yerleşmiştir. Yetersiz yayınlarda, yerleşmenin boyutları hakkında da bir bilgi yoktur.

Çukurkent Düz Yerleşmesi, Konya il merkezinin batısında, Beyşehir İlçesi'nin yaklaşık olarak 28 – 29 km. kuzeybatısında, Beyşehir – Şarkikaraağaç karayolunun yakınında, Çukurkent Köyü'nün 1 km. doğusunda yer alan bir düz yerleşmedir. Yerleşmenin bulunduğu yer Bozyer Mevkii olarak bilinmektedir. Beyşehir Gölü'nün kuzeydoğu kesimine yakındır.

Ilıcapınar Höyüğü, Konya il merkezinin kuzeydoğusunda, Cihanbeyli İlçesi'nin yaklaşık olarak 11 km. güneyinde, Ilıcapınar Köyü'nün doğusunda yer alan bir höyüktür. Yerleşme, Konya'dan Cihanbeyli'ye giden yoldan Yapalı Köyü sapağından ileride, Bolluk Gölü'nün kuzey köşesindedir.

Kanal Höyük, Konya il merkezinin güneybatısında, Seydişehir İlçesi'nin 7,5 km. doğusunda, Bağra Köyü'nün batısında yer alan bir höyüktür. Arkeoloji yayınında Kanal Höyük olarak yer almaktadır. Yerel adları Höyük; Bağlası Höyük; Höyük Bağları'dır. Beyşehir Kanalı Çayı'nın getirdiği kalın bir alüvyon dolguyla kaplı Beyşehir Ovası'nın kabaca tam ortasındadır.