İçeriğe atla

Ensest

Ensest, yakın akrabalar arasında gönüllü ya da gönülsüz cinsel ilişkidir. Çoğu kültürde ensest bir tabudur.[1]

Tanım

Ensest; çoğunlukla genetik bağı olan, yakın akrabalar arasındaki cinsel ilişkidir. Yakınlık tanımı kültürler arasında farklılık göstermektedir. Örnek olarak anne, baba, kardeş, büyük anne, büyük baba, amca, dayı, hala, teyze, torun verilebilse de; bazı kültürler ensest tabusunu, süt kardeş, üvey kardeş ve evlat edinilen kardeş gibi genetik olmayan akrabalıklara kadar uzatır.[2] Kuzen evliliklerinin sık rastlandığı kültürlerde %12.5 kan bağı olan kuzenler arası cinsel ilişkiyi ensest olarak tanımlamayan kesimler yaygındır. Özellikle taraflardan birinin rızasına rağmen, zorla ve baskıyla ya da ödül ve kandırmayla ortaya çıktığında bir istismar konusu olarak görülmektedir. Aile içi ya da akrabalar arası ilişkilerden yararlanılarak gerçekleştirilen, bir tarafın açık istismarına dayanan cinsel ilişki ensesti kendi bağlamının ötesinde de bir suç durumuna getirmektedir. Çünkü bu durumda ortaya çıkan cinsel istismar durumudur ve ensestin tabusal niteliği bu suçun (istismarın) kolay ortaya çıkarılmasını, suçun cezalandırılmasını ve engellenmesini zorlaştırmaktadır.

İstatistikler ve yaygınlık

Bir yetişkin ile cinsel olgunluk yaşının altındaki bir çocuk arasındaki ensest, çocuk istismarının en aşırı biçimlerinden olarak kabul edilir.[3] Özellikle ebeveyn kaynaklı ensest durumunda ciddi ve uzun süreli psikolojik travmalar oluşur.[4] Yaygınlığı hakkında kesin bilgiler elde edilmesi zor olsa da araştırmalar genel nüfusun %10-15'inin en az bir ensest ilişkide bulunduğunu, %2'den daha azının ensest ilişki veya ensest ilişki teşebbüsünde bulunduğunu tahmin ediyor.[5] Kadınlar arasında bu oran %20'leri bulmaktadır.[4]

Baba kız arasındaki ensest uzun yıllar boyunca en sık bildirilen ve incelenen ensest türüydü.[6] Fakat yakın zamanlarda yapılan araştırmalar kardeşler arasındaki ensestin, özellikle büyük erkek kardeş ile küçük kız kardeş arasındaki ilişkinin en yaygın ensest türü olduğunu;[7][8] ayrıca buna benzer bir şekilde bazı araştırmalarda da kardeş ensestinin diğer ensest türlerinden daha sık meydana geldiği bulunmuştur.[9]

Akraba evliliği ve soy içi üreme

Akraba evliliklerinin; çocuk ölümlerini, engellilik oranlarını ve bazı otozomal resesif hastalıkların oranını artırdığını kabul edilmektedir. Günümüz tıbbının akraba evliliklerine olumsuz yaklaşmasının temel nedeni aynı kalıtsal hastalığı taşıyanların bu hastalığı çocuklarına geçirme riskinin akraba evliliklerinde 2 kat daha fazla olmasındandır.

Akraba evliliğinin en önemli sonuçlarından biri bu tür evliliklerin yol açtığı sağlık sorunları olmaktadır. Kan bağını esas alan bu tarz evlilikler sonucunda doğan çocuklar içinde azımsanmayacak bir oranda sakat doğumlar gerçekleşmektedir.[10]

Hukuk

Enseste ilişkin yasalar, yargı alanları arasında önemli çeşitlilikler gösterir ve tarafların yaşlarıyla cinsiyetlerinin yanı sıra, cinsel faaliyetin türü ile söz konusu tarafların aile ilişkisinin doğasına göre değişir. Resmi yasaklarla birlikte, ensestin birkaç biçimi ayrıca toplumsal tabudur ya da dünyadaki birçok kültürde hoş karşılanmaz.

Ensest yasaları, yine yargı alanları arasında çeşitlilik gösteren evlilik haklarına kısıtlamaları da içerebilir. Ensestte bir yetişkinle bir çocuk söz konusu olduğunda, bu genellikle çocuk cinsel istismarının bir biçimi olarak görülür.[11][12] Rüşt yaşı yasalarının da cinsel ilişkinin yasal olup olmadığı ile alakası vardır ve rızai olmayan cinsel ilişki, türü ister ensest ister başka olsun, genellikle yasa dışıdır.

Psikanaliz kuramında ensest yasağı

Ensest yasağı, psikanaliz kuramı ve antropoloji de toplumun ve kültürün oluşumunu sağlayan temel yasak ve yasa olarak değerlendirilir. Temel bastırma mekanizmasının kuruluşu, bu ilk yasağın sürecini izler ve bunun sonucunda "ilkel dürtüler"in yerini "kültürel semboller" alır. Sigmund Freud'un psikanaliz kuramı ve onun Jacques Lacan tarafından değerlendiriliş biçiminde söz konusu ensest yasağının bu anlamda ele alınışı söz konusudur.

İlk olarak Totem ve Tabu'da Freud antoropolijik bulgulardan yararlanarak söz konusu ensest yasağını inceler ve bunun toplumsal bağlamını ortaya koymaya çalışır. Lacan'a gelindiğinde ise toplumun ve bilincin kuruluşunun temel süreçleri açısından psikanaliz kuramının temel yasalarından biri olarak değerlendirilir. Baba'nın yasası, kendini Ensest yasağı olarak ortaya koyar. Ödipal evrede çocuk bu yasağı tanıyarak Baba'nın yasasına uyar, İmgesel olan bu süreç boyunca Simgesel olan tarafından bastırılır ve böylece çocuk Kültürel Düzen'e girmiş olur. Ayna Evresi'nde annesiyle bütünleşmek arzusunda olan çocuk, bu yasanın tanınmasıyla toplumsal kültürel yaşama dahil olur, doğal güdülerini bastırarak kendi mevcudiyetinin farkına varır.

Bilinç-bilinçdışı bölünmesi de bu süreçlerin ürünü olduğu için, söz konusu yaklaşıma göre, insanın düşünen bir varlık olması da tamamen bu ensest yasağıyla ilintilidir. Bu yasağın benzer bir tarzda ancak başka bir düzlemde kullanılması da antropoloji alanında görülür.

Antropolojide ensest yasağı

Claude Lévi-Strauss'un, ensest yasağının kültürel temeller açısından yerini incelediği ve değerlendirdiği söylenebilir. Lévi-Strauss'a göre, kültürler, genelde cinsellik, beslenme gibi doğal güdüsel alanların belirli bir yasa etrafında düzenlenmesiyle ortaya çıkmaktadır. Akrabalık sistemlerinin nasıl ortaya çıktıklarını incelediğinde Strauss, ensest yasağı ile karşılaştığını söyler. Bu anlamda ensest yasağı evrenseldir; yani her kültürde içerimleri değişse de kural olarak karşımıza çıkar. Akrabalık ilişkileri buna göre düzenlenmekte ve şekillenmektedir. Bunun biyolojik temelli bir yasak olmadığını belirtir Strauss, Lacan gibi; çünkü her toplumda farklı şekillerde ortaya çıkmaktadır. Yasak kültüre aittir ve kültürel alanın kuruluşuyla ilişkilidir. Ensest yasağının, farklı kültürlerde farklı içerikler almakla, yani neyin yasaklanacağının sınırları değişmekle birlikte, hemen bütün kültürlerde görülmekte olduğu belirtilir. Bunlara göre, ensest yasağı, farklı içeriklerle ortaya çıksa da, temelde, toplumsal yaşamın ve kültürün kuruluşunun yasasını meydana getirmektedir.

Kaynakça

  1. ^ Bittles, Alan Holland (2012). Consanguinity in Context. Cambridge University Press. ss. 178-187. ISBN 978-0521781862. 18 Mayıs 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Mayıs 2020. 
  2. ^ Greenberg, Yudit Kornberg (2007). Encyclopedia of Love in World Religions. ABC-CLIO. s. 321. ISBN 1851099808. Erişim tarihi: 6 Mayıs 2020. 
  3. ^ Schetky, Diane H.; Green, Arthur H. (1988). Child Sexual Abuse: A Handbook for Health Care and Legal Professionals. Psychology Press. s. 128. ISBN 978-0-87630-495-2. 3 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Mayıs 2020. 
  4. ^ a b Courtois, Christine A. (1988). Healing the Incest Wound: Adult Survivors in Therapy. W. W. Norton & Company. s. 208. ISBN 978-0-393-31356-7. 
  5. ^ Nemeroff, Charles B.; Craighead, W. Edward (2001). The Corsini Encyclopedia of Psychology and Behavioral Science. New York: Wiley. ISBN 978-0-471-24096-9. 
  6. ^ Herman, Judith (1981). Father-Daughter Incest. Cambridge, Massachusetts: Harvard University Press. s. 282. ISBN 978-0-674-29506-3. 
  7. ^ Goldman, J.; Goldman, R. "The prevalence and nature of child sexual abuse in Australia". 2. Cilt 9. Australian Journal of Sex, Marriage and Family. ss. 94-106. doi:10.1080/01591487.1988.11004405. 
  8. ^ Canavan, M. C.; Meyer, W. J.; Higgs, D. C. (1992). "The female experience of sibling incest". 2. Cilt 18. Journal of Marital and Family Therapy. ss. 129-142. doi:10.1111/j.1752-0606.1992.tb00924.x. 
  9. ^ UK's National Council for the Prevention of Cruelty to Children (İngiltere Çocuklara Yapılan Zulmü Önleme Ulusal Konseyi) tarafından yapılan geniş çaplı bir araştırma (3.000 kişi), ebeveyn çocuk arasındaki ensestin yaklaşık %1 civarında gerçekleştiğini, kardeşlerin ise ensestin %14'ünü gerçekleştirdiğini ortaya çıkardı. Bkz. BBC News Online: Health, Child Abuse Myths Shattered, November, 20, 2000 2 Ağustos 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  10. ^ Kılıç, Mustafa (2013). Sivas'ta okuyan lise öğrencilerinde iç evliliğin fiziksel gelişim ve beden yapısı üzerine etkisi (Yüksek Lisans). Cumhuriyet Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. ss. 9-10. 
  11. ^ Levesque, Roger J. R. (1999). Sexual Abuse of Children: A Human Rights Perspective. Indiana University Press. ss. 1,5-6,176-180. 
  12. ^ "Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Anlaşması". Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Temsilciliği Bürosu. 1989. 9 Şubat 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Ağustos 2013. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Aile</span> aralarında yakın akrabalık bağı bulunan kişiler grubu

Aile veya ocak, toplumun en küçük birimi olarak kabul edilen sosyal bir yapı. En küçük, yani "çekirdek" olarak adlandırılan bir aile; baba, anne ve çocuklardan oluşur.

Akrabalık, bireyleri, kan bağları, evlilik ya da evlat edinme yoluyla birbirine bağlayan bir ilişkidir.

<span class="mw-page-title-main">Jacques Lacan</span> Fransız ruh hekimi (1901-1981)

Jacques Marie Émile Lacan, "Freud'dan bu yana en tartışmalı psikanalist" olarak anılan Fransız psikanalist ve psikiyatr.

Ataerkillik ya da patriyarki, erkek otoritesine dayanan bir tür toplumsal örgütlenme düzenidir. Bu düzenin temelini erkeğin üstünlüğü fikri oluşturur; soy erkekler tarafından belirlenir, hakimiyet erkeklerindir. Bu toplumlarda erkeklere kadınlardan daha çok saygı gösterilir. Bu erkek üstünlüğü ilkesi etrafında, toplumun kültürü, adetleri, inancı ve mitolojisi, anaerkil düzenli toplumunkinden farklı bir biçim oluşturur.

<span class="mw-page-title-main">İnsan cinselliği</span> insanların yaşadığı ve ifade ettiği cinsel deneyimler

İnsan cinselliği, başlıca; erkek cinselliği ve kadın cinselliği iki alt alanı olmak üzere cinsel davranışı konu alan ve içeren bir şemsiye kavramdır.

<span class="mw-page-title-main">Evlilik</span> kişiler arasında gerçekleşen resmî veya gayriresmî ortaklık

Evlilik, hemen hemen tüm kültürlerde evrensel olarak yer edinmiş, evli çift ile sahip olabilecekleri çocuklar arasında haklar ve yükümlülükler içeren; ve yasalar, kurallar, gelenekler, inançlar ve tutumlarla düzenlenen, yasal ve sosyal olarak onaylanmış cinsel ve ekonomik bir birliktelik olarak tanımlanır.

<span class="mw-page-title-main">Cinsel istismar</span>

Cinsel istismar, kişinin başkaları tarafından cinsel olarak kötüye kullanılması, suistimal edilmesi, istemediği halde başkalarının cinsel yönelimlerine hedef olması durumudur. Her cinsiyetten, her sosyal sınıftan ve meslek grubundan kişiler cinsel istismara uğrayabilmektedir ancak genel olarak kadınların ve çocukların cinsel istismara daha çok maruz kaldıkları söylenebilir.

Yaşlı istismarı, güven beklenen bir ilişkide daha yaşlı kişiye zarar ve sıkıntı yaratan, tek ya da ardışık uygunsuz hareketlerdir.

Luce Irigaray, yapısalcılık sonrası gelişen ve etkili olan Fransız feminist felsefenin ünlü üç isiminden biridir. Bu eğilime postmodern feminizm denilmesi de söz konusudur. Feminist teorisyen, psikanalizci ve edebiyat kuramcısı.

<span class="mw-page-title-main">Hélène Cixous</span> Fransız filozof ve yazar (d. 1937)

Hélène Cixous, Fransız akademisyen, felsefeci, romancı, şair, oyun yazarı ve eleştirmendir.

<span class="mw-page-title-main">Cinsel ilişki</span> üreme, cinsel zevk veya her ikisi için gerçekleştirilen çiftleşme eylemi

Cinsel ilişki, cinsel birleşme, çiftleşme, vajinal seks veya sadece seks, bir erkeğin sertleşmiş penisinin, uyarılmış bir kadın vajinasının içine girmesini kapsayan, cinsel zevk ya da üreme amaçlı yapılan bedensel ilişkidir. Bunun yanı sıra, diğer penetrasyon tehlikesi içeren anal seks, oral seks, parmaklama, dildo kullanma gibi cinsel aktiviteler de eşcinsel veya heteroseksüel olmasına bakılmaksızın bir cinsel birleşme olarak kabul edilirler.

Çocuğun cinsel istismarı, bir yetişkinin bir çocukla cinsel ilişkiye girmesi veya onu cinsel haz amacıyla kullanması. Çocukların kullanıldığı pek çok farklı cinsel aktiviteyi kapsar. İstismar türleri içinde yaygın olanlardan biridir.

<span class="mw-page-title-main">Cinsel rüşt yaşı</span>

Cinsel rüşt yaşı, bir kişinin yasal olarak cinsel eylemlerinin bilincinde sayıldığı ve bu eylemlere rıza gösterebildiğinin yasal olarak kabul edildiği en küçük yaştır. Rüşt yaşı, cezai ehliyet yaşı, evlenme yaşı ve seçme yaşı gibi diğer yaş sınırlarından farklı olabilir. Cinsel rüşt yaşı için ülkelere göre yasalar farklılık gösterir: genellikle 15 ile 18 arasında olacak şekilde belirlenmesine karşın, 13'e kadar düşebildiği ve 20'ye kadar çıkabildiği ülkeler bulunmaktadır.

Enseste ilişkin yasalar, yargı alanları arasında önemli çeşitlilikler gösterir ve tarafların yaşlarıyla cinsiyetlerinin yanı sıra, cinsel faaliyetin türü ile söz konusu tarafların aile ilişkisinin doğasına göre değişir. Resmi yasaklarla birlikte, ensestin birkaç biçimi ayrıca toplumsal tabudur ya da dünyadaki birçok kültürde hoş karşılanmaz.

<span class="mw-page-title-main">Cinsel Devrim</span> 20. yy Amerikan sosyal hareketi

Cinsel Devrim, Batı dünyasında 1950'li yılların ortalarından başlayıp 1960'larda belirginlik kazanan, genel olarak cinselliğin evliliğe, tek eşliliğe, heteroseksüelliğe ve üremeye indirgenmesine karşı çıkan, cinsel özgürlük konusunda haz ve istek üzerine her eylemi meşru gören bir siyasi harekettir.

<span class="mw-page-title-main">Pakistan'da LGBT hakları</span>

Pakistan'daki LGBT haklarının kısıtlılığından dolayı, 6 Ekim 1860'tan bu yana eşcinsel davranışlarda bulunmak yasadışıdır. Hindistan'ın komşu ülkelerinden farklı olarak, bu kanun henüz yürürlükten kaldırılmadı. Eşcinsellik, Pakistan'da tabu yardımcısı olarak da düşünülebilir. Pakistan'daki başlıca dinler eşcinsellik konusunda onay vermiyorlar. Bu nedenle, ülkedeki birçok insan eşcinsellik ve diğer.

Ailenin Karanlık Yüzü: Ensest, Türkiye'den Araştırmalar, Saptamalar, Örnekler ve Öneriler, Metis Yayınları'ndan Haziran 2018'de yayımlanan, Alanur Çavlin, Filiz Kardam ve Hanife Aliefendioğlu'nun hazırladığı ensest konusundaki araştırma kitabı. Çok boyutlu bir sorun olduğu için, çok disiplinli bir yaklaşımla hazırlanan kitapta adli tıp, hukuk, psikiyatri, psikoloji, pedagoji, kadın çalışmaları, sosyoloji, nüfusbilim ve eleştirel medya çalışmaları gibi 10 ayrı alandan 16 uzmanın görüşlerine yer veriliyor. Kitapta ensest, aile içi şiddetin bir biçimi, çocuk istismarının en ağır biçimi ve ataerkil ailenin sorgusuz kabulünün çocuğu ve kadını ikincilleştirerek şiddete karşı dezavantajlı hâle getiren koruması altında gerçekleşen bir saldırı olarak ele alınıyor.

<span class="mw-page-title-main">Totem ve Tabu</span> 1913 yılında yayınlanan Sigmund Freudun kitabı

Psikanalist Sigmund Freud’un 1913 yılında yayınlanan Totem Und Tabu, adlı eseri Türkçeye, Alman Klasikleri başlığı altında, Totem ve Tabu adıyla çevrilmiştir. Avustralya yerlileri üzerine yazılan bu kitapta, ilkel insanların dinsel, toplumsal ve ahlaksal olguların yerine nasıl totemizm sistemini kurdukları ve tabuları ürettikleri gösterilir. Freud, totemizmi Oedipus Kompleksi ‘yle açıklamaya çalışır. Bu kitapla totem ve ensest yasağının kökenine inmeyi amaçlar. Totemik sistemlerin Oedipus şartları altında geliştiğini düşünür. Ruhi tarafın çocukta ve ilk totemik gelişmelerde aynı olduğunu gözlemler ve ilkellerin düşünceleri ile bazı sinir hastaları üzerindeki gözlemlerinde aynı sonuca ulaştığını iddia etmektedir. Freud, bilinçdışı fikirlerin ilkel insanlardan zamanımıza kadar geldiğini belirtmiştir. Totemizm sistemi kısaca şöyledir: Avustralya kabileleri, birtakım daha küçük gruplara, klanlara bölünmekte ve bu klanların her biri kendi toteminin adını taşımaktadır. Genellikle, bu tehlikeli ve korkulan bir hayvan, daha seyrek olarak da bir bitki ya da bir doğa gücü olup, grubun bütünüyle özel bir ilişki içinde bulunur. Totem, ilk önce grubun atasıdır, sonra da onun koruyucu ruhu iyilik yapıcısıdır, ona kehanetlerini bildirir .Bunun için, aynı toteme sahip olan kimseler totemlerini öldürmemek,etini yemekten ya da ondan herhangi bir şekilde yararlanmaktan kaçınmak gibi kutsal bir yükümlülük altında bulunurlar ve bu yükümlülüğün her türlü ihlali otomatik olarak cezalandırılmalarına yol açar. Kitap 4 bölümden oluşmaktadır:

<span class="mw-page-title-main">Evlilik içi tecavüz</span>

Evlilik içi tecavüz, eşin rızası alınmadan yapılan cinsel ilişki eylemidir. Rızanın yokluğu tecavüzün oluşması için temel etmendir; fiziksel bir zorlama olmasına gerek yoktur. Evlilik içi tecavüz, bir tür aile içi şiddet ve cinsel istismardır. Tarihe bakınca, cinsel ilişki eşlerin hakkı olsa da bugün dünyanın birçok yerinde eşin rızası alınmadan yapılan seks tecavüz olarak tanımlanıyor.

<span class="mw-page-title-main">Irak'ta LGBT hakları</span>

Irak'ta lezbiyen, gey, biseksüel ve trans (LGBT) bireyler yoğun oranda ayrımcılığa uğramaktadır. Açık eşcinsel erkeklerin Irak Silahlı Kuvvetleri'nde askerlik hizmetinde bulunmalarına izin verilmemektedir ve hem hemcins evlilikleri hem de medenî birliktelikler kanunen yasaktır. Cinsel yönelim veya cinsiyet kimliği temelinde yapılan ayrımcılığı yasaklayan hiçbir yasa yoktur ve LGBT bireyleri sürekli olarak vigilantist şiddete veya namus cinayetlerine maruz kalmaktadır.