Kısmi süreli ya da part-time çalışma, tam zamanlı işe kıyasla haftalık çalışma saati belirgin biçimde daha az olan istihdam şeklidir. Çoğunlukla haftada 30 saatten az çalışan işçiler kısmi zamanlı sayılır.

Toplam kalite yönetimi ya da kısaca TKY; müşteri ihtiyaçlarını karşılayabilmek için kullanılan insan, iş, ürün ve/veya hizmet kalite gereksinimlerinin, sistematik bir yaklaşımla ve tüm çalışanların katkıları ile sağlanmasıdır. Bu yönetim şeklinde uygulanan her süreçte tüm çalışanların fikir ve hedefleri kullanılmakta ve tüm çalışanlar kaliteye dahil edilmektedir. Toplam kalite yönetimi; uzun dönemde müşterilerin tatmin olmasını başarmayı, kendi personeli ve toplum için yararlar elde etmeyi amaçlar ve kalite üzerine yoğunlaşır. Tüm personelin katılıma dayalı bir yönetim modelidir.
Bellek ya da hafıza, yaşananları, öğrenilen konuları, bunların geçmişle ilişkisini bilinçli olarak zihinde saklama gücüdür.
Kısa süreli bellek, kısa bir süre için aktif, hazır bir durumda az miktarda bilgiyi işlemeden akılda tutma yetisidir. Örneğin, kısa süreli bellek, kısa bir süre önce söylenen bir telefon numarasını hatırlamak için kullanılabilir. Kısa süreli hafızanın süresinin saniyeler düzeyinde olduğuna inanılmaktadır. En çok bahsedilen kapasite, Miller'ın kendisinin figürün "bir şakadan biraz daha fazlası" olarak tasarlandığını belirtmesine rağmen, Büyülü Sayı Yedi, Artı veya Eksi İki' dir ve Cowan'ın (2001) daha gerçekçi bir figürün 4 ± 1 birim olduğuna dair kanıt sağlamıştır. Buna karşılık, uzun süreli bellek bilgileri süresiz olarak tutabilir.

TACAN (/ˈtækən/), askerî uçaklar tarafından kullanılan bir UHF seyrüsefer yardımcısı. Hava aracı ile yer istasyonu arasındaki diyagonal mesafe ile uçak ve yer istasyonlarının birbirlerine göre manyetik istikâmetlerini verir. TACAN kısaltması İngilizce tactical air navigation kavramının akronimidir.
Tam zamanlı iş, günün büyük bir kısmında çalışmayı gerektiren, çoğunlukla en az sekiz saat süren iş. Tam zamanlı işler genellikle kısmi süreli işlere göre sağlık sigortası konusunda daha avantajlıdır. Ancak geçici tam zamanlı işler için bu durum söz konusu olmayabilir. Tam zamanlı işlerin çalışma saatleri ve ücreti kısmi süreli işlere göre daha fazladır.

Otomasyon, esasen karar kriterlerini, alt süreç ilişkilerini ve ilgili eylemleri önceden belirleyerek ve bu önceden belirlemeleri makinelerde somutlaştırarak süreçlere insan müdahalesini azaltan geniş bir teknoloji yelpazesini tanımlar.

Mali piyasalar veya finansal piyasalar, fonların, fon fazlası olanlardan fon eksiği olanlara aktarılmasını sağlayan mekanizmalardır. Finansal piyasalar vadesi bakımından para piyasaları ve sermaye piyasaları olmak üzere ikiye ayrılırlar. Para piyasaları kısa süreli fon arz ve talebinin karşılaştığı piyasalardır. Burada kısa süre ile kastedilen bir yıl ve daha kısa vadedir. Sermaye piyasaları ise uzun süreli fon arz ve talebinin karşılaştığı piyasalardır. Burada ise uzun süre ile kastedilen bir yıldan uzun vadedir. Finansal piyasalar düşük işlem maliyet değeri ve etkin-piyasa hipotezini yansıtan fiyatlar olmasını da sağlar.

Gantt çizelgesi, Henry Gantt tarafından tasarlanan, iş yönetiminde planlılığı sağlamaya yönelik grafik tasarımıdır. Gantt çizelgeleri, yükleme ve planlamada yararlı olan görsel yardımcılardır. Grafikler, iş merkezleri ve işgücü gibi kaynakların kullanımını göstermektedir. Yüklemede kullanıldığında, Gantt çizelgeleri çeşitli bölümlerin, makinelerin veya tesislerin yükleme ve boşta kalma sürelerini göstermektedir. Yöneticinin hangi ayarlamaların uygun olduğunu bilmesi için sistemdeki ilgili iş yüklerini görüntülemekle yükümlüdür. Örneğin, bir iş merkezi aşırı yüklendiğinde, iş gücünü artırmak için düşük yüklü bir merkezden çalışanlar geçici olarak transfer edilebilmektedir. Veya bekleyen işler farklı iş merkezlerinde işlenebilirse, yüksek yüklü merkezlerdeki bazı işler düşük yüklü merkezlere aktarılabilmektedir. Çok yönlü ekipman da merkezler arasında transfer edilebilmektedir. Gantt yük çizelgesinin önemli bir sınırlaması vardır: beklenmedik arızalar veya bir işin yeniden işlenmesini gerektiren insan hataları gibi üretim değişkenliğini hesaba katmaz. Sonuç olarak, yeni işleri ve revize edilmiş zaman tahminlerini hesaba katmak için çizelge de düzenli olarak güncellenmelidir. Devam eden işleri izlemek için bir Gantt zaman çizelgesi grafiği kullanılmaktadır. Ayrıca proje zamanlaması için de kullanılmaktadır. Hangi işlerin programa uygun olduğunu ve hangilerinin programın ilerisinde veya gerisinde olduğunu göstermektedir. Uygulamada, grafiğin birçok versiyonu bulunmaktadır.
Tam süreli eşdeğer (TSE), bir kurumda veya bir projede bir katılımcının kayıtlarını/işgücü maliyetlerini ölçmek için kullanılan bir yöntemdir. Gerçek çalışma saatlerinin kullanılarak, kişi sayısının belirlenmesinde faydalı olan bir yoldur. Örneğin iki kişilik bir departmanda, bir çalışan 8 saat diğer çalışan da 2 saat çalışıyor olsun ve haftalık çalışma saati de 8 saat olsun. Buna göre kişi sayısı 2 olmasına rağmen tam süreli eşdeğer çalışan sayısı; [(1*8) + (1*2)] / 8 = 1,25'dir. Bu hesaplama mantığında, gerçek çalışma saatlerine mutlaka ek mesai saatleri de dahil edilir. Sonuçta, bu metrik, gerçek çalışılan süreye göre yapılan işgücü maliyetlerinin daha şeffaf olmasını sağlar.
Proje yönetimi, belirli bir projenin hedef ve amaçlarına ulaşıp bitirilmesi için kaynakların planlanması, organize edilmesi, tedarik edilmesi ve yönetilmesi disiplinidir.

Kalite maliyeti, mevcut kalitesizlikten ileri gelen ya da potansiyel kalitesizliği önlemek amacıyla alınan önlemler dolayısıyla ortaya çıkan maliyet. Kalite maliyetleri ile ilgili literatürde temel teşkil eden önemli çalışmalar, 1976'da Kaoru Ishikawa, 1979'da Philip B. Crosby, 1986'da William Edwards Deming, 1988'de Joseph Juran ve 1991'de Armand Vallin Feigenbaum tarafından gerçekleştirilmiştir. Kalite maliyeti kavramı, üretilen ürünlerin, müşteri beklentilerini karşılamamasını takiben hem ürün geliştirme hem de süreç iyileştirme çalışmalarının sonucu olarak doğmuştur. Kalite maliyetlerinin ölçülüp hesaplanması Toplam Kalite Yönetimi programının önemli ve gerekli aşamalarından biridir.
Deadlock ya da kilitlenme, iki ya da daha fazla eylemin devam etmek için birbirlerinin bitmesini beklemesi ve sonuçta ikisinin de devam edememesi durumu. Genellikle "yumurta mı tavuk mu önce gelir?" gibi paradokslarda görülür.
Arızaya dayanıklılık, bir sistemin bileşenlerinden birisinin tamamen arızalanarak işlemez hale gelmesi ya da bileşenin içinde bir ya da daha fazla arıza oluşması durumunda, sistemin düzgün bir şekilde işlemeye devam edebilme özelliğidir. Eğer sistemin iş kalitesi azalırsa bile, küçük bir arızanın bile tamamen durmaya yol açtığı safça/amatörce tasarlanmış bir sistemle karşılaştırıldığında, iş kalitesindeki azalma arızanın ciddiyetiyle doğru orantılıdır. 'Arızaya dayanıklılık' yüksek kullanılabilirlik tasarımlarında veya kritik-yaşamsal sistemlerde çok rağbet gören bir özelliktir.

Vizeden muaf ülkelerden birinden gelinmediği sürece İrlanda ziyaretçileri, İrlanda'nın diplomatik temsciliklerinden vize almaları gerekmektedir.

Bilgisayar bilimlerinde, gereksinim analizi ya da gereksinim çözümleme; çeşitli sistemlerin gerekliliklerini ve olası çelişkili durumlarını göz önüne alarak, yazılımı analiz etmek, belgelemek, doğrulamak ve yönetmek için yeni veya değiştirilmiş bir ürün üzerinde projenin ihtiyaçlarını, sistem gereksinimlerini ve koşullarını belirleyen görevleri kapsamaktadır.
Ne zaman bir projenin, ürünün, yatırımın veya bir başka şeyin maliyet çalışması yapılsa, bu tahmin çalışması içerisinde fiiliyatta olayların nasıl cereyan edeceği, koşulların nasıl, ne kadar gelişeceği, bu durumların kesinliği vb. ile ilgili belirsizlikler mevcuttur. Bu belirsizlikler bir projenin riskleridir. Bu riskleri tahminleyenler, önceden bilinen bu riskleri "bilinen bilinmeyenler" olarak isimlendirip, geçmişteki tecrübelerine göre riskin olası maliyetlerini de tahmin eder. İşte bu "bilinen bilinmeyenler" maliyeti bu risk çalışmasını yapanlar tarafından olasılık maliyeti, beklenmedik olay maliyeti veya acil durum maliyeti olarak isimlendirilmiştir.
Proje planlama proje ortamında ilerlemeyi planlamak ve daha sonra rapor etmek için Gantt çizelgeleri gibi programların kullanımıyla ilgili olan proje yönetimi
Çoklu Mağaza veya Modal Model olarak da bilinen Atkinson-Shiffrin Modeli, 1968 yılında psikolog Richard Atkinson ve Richard Shiffrin tarafından önerilen bir bellek modelidir. Modele göre insan hafızasının üç ayrı bileşeni vardır:
- Duyusal Kayıt adı verilen duyusal bilgilerin belleğe girdiği bileşen
- Hem duyusal kayıttan hem de uzun vadeli bellekten girdi alan ve tutan Kısa Süreli Depo
- Kısa süreli depoda tekrarlayarak, prova yaparak hatırlanan, bilgilerin süresiz olarak tutulduğu Uzun Süreli Depo

Süreç mühendisliği, insanların hammaddeleri ve enerjiyi endüstriyel düzeyde toplum için yararlı ürünlere dönüştürmesini sağlayan temel ilkelerin ve doğa kanunlarının anlaşılması ve uygulanmasıdır. Süreç mühendisleri, basınç, sıcaklık ve derişim gradyanları gibi doğadaki itici güçlerden ve kütlenin korunumu yasasından yararlanarak, istenilen kimyasal ürünleri büyük miktarlarda sentezlemek ve saflaştırmak için yöntemler geliştirebilirler. Süreç mühendisliği, kimyasal, fiziksel ve biyolojik süreçlerin tasarımı, işletimi, kontrolü, optimizasyonu ve yoğunlaştırılmasına odaklanır. Süreç mühendisliği, tarım, otomotiv, biyoteknik, kimya, gıda, malzeme geliştirme, madencilik, nükleer, petrokimya, ilaç ve yazılım geliştirme gibi çok çeşitli endüstrileri kapsamaktadır. Sistematik bilgisayar tabanlı yöntemlerin süreç mühendisliğine uygulanmasına "süreç sistemleri mühendisliği" adı verilir.