İçeriğe atla

Emsal

Emsâl (Arapça: أَمْثَال) veya tekil haliyle Mesel (Arapça: مَثَل) sözcüğü, aslında Arap dilindeki atasözlerini tanımlamak için kullanılan edebi bir terimdir. Arap edebiyatında, bu atasözlerinin derlendiği Kitâbu'l-Emsâl adlı verilen eserler telif edilmiştir.[1] Bu nedenle aslen çoğul bir kelime olan emsâl tabirinin terimleşmiş şekilde kullanıldığı gözlemlenmektedir.

Mahiyeti

Kadim Arap edebiyatında atasözü ve deyim kavramlarının ayırt edilmesi doğrultusunda spesifik kriterler belirlenmemiştir. Dolayısıyla eski devirlerde hem atasözleri hem de deyimler için mesel tabiri kullanılmıştır.[2]

Türkçeden Arapçaya Geçen Atasözleri

Kültürler arası etkileşim sonucunda, Türk diline has bazı atasözlerinin Arap halk lehçelerine geçtiği düşünülmektedir. Örneğin; "Ayağını yorganına göre uzat" şeklindeki Türkçe atasözü, Arap halk lehçelerine "على قد لحافك مد رجليك" şeklinde geçmiş olabilir. Nitekim söz konusu atasözü, Eski Türkçede şu şekilde kullanılmaktadır: Yogurkanda artuk aḍak kösülse üşiyür. [Yorgandan (artık) ziyâde uzatılan ayak üşür.] Keza aynı atasözüne Kazakça gibi Türk dillerinde ve Moğalca gibi Asya dillerinde de rastlanmaktadır.[3]

Avrupa Dillerinden Arapçaya Geçen Atasözleri

Bazı atasözlerinin Avrupa dilleri üzerinden Arapçaya geçtiği düşünülmektedir. Örneğin; Arapçada "ليس كل ما يلمع ذهبا" [Her parlayan altın değildir] şeklindeki atasözü, Latincede Non omne quod nitet aurum est [Parlayan her şey altın değildir] şeklinde karşımıza çıkmaktadır. Söz konusu atasözü ilk kez 1175 senesinde, Fransız teolog Alanus de Insulis tarafından kullanılmış olmalıdır.[4]

Konuyla ilgili yayınlar

Esat Ayyıldız. “Arapça, Türkçe ve Kazak Dillerindeki Ortak Atasözleri Üzerine Karşılaştırmalı Bir Çalışma”. International Congress of Kazakhs History, Culture and Language: Full Texts Book. ed. Osman Kabadayı. Ankara: IKSAD Global Publishing House, 2021), 54-70.

Ebrar Ayyıldız, Arap Dilinde Doğum ve Ölümle İlgili Deyimler. Ankara: Sonçağ Akademi, 2021.

Kaynaklar

  1. ^ Esat Ayyıldız. “Arapça, Türkçe ve Kazak Dillerindeki Ortak Atasözleri Üzerine Karşılaştırmalı Bir Çalışma”. International Congress of Kazakhs History, Culture and Language: Full Texts Book. ed. Osman Kabadayı. Ankara: IKSAD Global Publishing House, 2021), 56-58.
  2. ^ Ebrar Ayyıldız, Arap Dilinde Doğum ve Ölümle İlgili Deyimler.Ankara: Sonçağ Akademi, 2021). 1.
  3. ^ Esat Ayyıldız. “Arapça, Türkçe ve Kazak Dillerindeki Ortak Atasözleri Üzerine Karşılaştırmalı Bir Çalışma”. International Congress of Kazakhs History, Culture and Language: Full Texts Book. ed. Osman Kabadayı. Ankara: IKSAD Global Publishing House, 2021), 64.
  4. ^ Esat Ayyıldız. “Arapça, Türkçe ve Kazak Dillerindeki Ortak Atasözleri Üzerine Karşılaştırmalı Bir Çalışma”. International Congress of Kazakhs History, Culture and Language: Full Texts Book. ed. Osman Kabadayı. Ankara: IKSAD Global Publishing House, 2021), 57.

İlgili Araştırma Makaleleri

Atasözü geçmişten günümüze gelen, uzun deneyimlerden yararlanarak kısa ve özlü öğütler veren, toplum tarafından benimsenerek ortak olarak kullanılan kalıplaşmış sözlerdir. Türkçede "sav" ve "irsal-i mesel, darb-ı mesel" olarak da adlandırılır.

Kaside, genellikle din ve devlet büyüklerini övmek amacıyla yazılan bir şiir formudur. Ancak kaside biçiminin şiirin farklı konuları için de kullanıldığı vakidir. Kaside sanatı, öncelikli olarak Araplar tarafından geliştirilmiştir. Kaside, klasik Arap şiirinin en yüksek hali kabul edilmektedir. Eski Arap edebiyatında kasideler birkaç farklı dahili kısımdan oluşacak şekilde nazmedilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Gazel</span> divan edebiyatının aşktan bahseden temel şiir biçimi

Gazel, Türkçe Divan edebiyatının en yaygın nazım şeklidir. Gazel sözcüğü sözlük tarifi ile "kadınlarla sevgi üzerine konuşmak, söyleşmek" anlamına gelir.

<span class="mw-page-title-main">Sözlük</span> dilin veya dillerin kelime haznesini (sözvarlığını), söyleyiş ve yazılış şekilleriyle veren, sözcüğün kökünü esas alarak, bunların başka unsurlarla kurdukları sözleri ve anlamlarını, değişik kullanışlarını gösteren yazılı

Sözlük, bir dilin veya dillerin kelime haznesini (sözvarlığını), söyleyiş ve yazılış şekilleriyle veren, sözcüğün kökünü esas alarak, bunların başka unsurlarla kurdukları sözleri ve anlamlarını, değişik kullanışlarını gösteren yazılı eserdir. Eski dilde lügat, kamus denir. Leksikografi sözlükbilimidir. Sözlükçüye leksikografır denir. Lügatça, sadece bir kitapta geçen terimleri anlatır (glossary).

Osman Nedim Tuna, Türk dilbilimci.

<span class="mw-page-title-main">Kazak alfabesi</span>

Kazak alfabesi, Kazakistan'ın resmî dili olan ve Türk dilleri ailesinde yer alan Kazakçayı yazarken kullanılan yazı sistemidir. Kazak alfabesinde tarih boyunca; Kiril alfabesi, Latin alfabesi ve Arap alfabesi olmak üzere üç farklı alfabe türü kullanılmıştır. 2017 yılında, dönemin Kazakistan cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev tarafından 2025 yılına kadar Kiril alfabesinden Latin alfabesine kademeli olarak geçileceği belirtilmiştir. Arap alfabesi ile yazılan Kazakça, günümüzde Çin, İran ve Afganistan'da yerel olarak kullanılmaya devam etmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Et</span> hayvanların yenebilen kas dokularına et denir

Et, insanlarda ve hayvanlarda deri ile kemik arasındaki kas ve yağdan oluşan tabakaya, kasaplıkta ise hayvanlardan sağlanan kaslardan oluşmuş besin maddesine denir.

<span class="mw-page-title-main">Hiciv</span> bir kişi, bir olay ya da durumun, iğneleyici sözlerle, alaylı ifadelerle eleştirildiği bir tür

Hiciv, hicviye ya da yergi, edebiyat ve sanatta, bir kişi, bir olay ya da durumun, iğneleyici sözlerle, alaylı ifadelerle eleştirildiği bir türdür..

<span class="mw-page-title-main">Cahiz</span> Basra doğumlu Arap bilim insanı

Cahiz veya el-Cahız gerçek ismi ve tam künyesi Ebu Osman Amr bin Bahr el-Kinani el-Fukaimi el-Basri olan, Basra doğumlu Afro-Arap yazar ve bilim insanı.

<span class="mw-page-title-main">Lanet</span>

Lanet, Tanrının sevgi ve ilgisinden yoksun olma, beddua. Lanetleme Tanrı tarafından olursa "dünyada iyilik ve hidayetten, âhirette lutuf ve merhametten mahrum bırakma", insan tarafından olursa "küfür, sövme, hakaret, beddua" anlamına gelir. Birçok inanç sisteminde, lanetin kendisine neden olan birtakım nedensel kuvvetler olduğu düşünülmektedir. Bir laneti tersine çevirmek veya ortadan kaldırmak bazen "kaldırma" veya "bozma, kırma" olarak adlandırılır ve sıklıkla ayrıntılı ritüeller veya dualar ile gerçekleşir.

<span class="mw-page-title-main">Lahmîler</span> Antik Arap monarşisi

Lahmî Krallığı ya da Benû Lehm, 300 ile 602 yılları arasında başkenti Hîre olan güney Irak'ta hüküm sürmüş Arap krallığı. Aralıklı ama genellikle Sasani İmparatorluğu'nun müttefiki ve kukla devletiydi ve Bizans-Sasani savaşlarına katılmıştır. Lahmî Krallığı daha ziyade Arap edebiyatını çeşitli suretlerle etkilemiş olmasıyla tanınmaktadır.

Kaldi veya Halid popüler efsaneye göre MS 850'lerde kahve'yi keşfeden Etiyopyalı keçi çobanıdır. Daha sonrasında kahve, İslâm dünyasına ve ardından dünyanın geri kalanına yayılmıştır. Kaldi efsanesi, özellikle batı edebiyatlarında yoğun bir ilgi görmüştür.

<span class="mw-page-title-main">Muhammed Hüseyin Heykel</span>

Muhammed Huseyn Heykel, Mısırlı bir roman yazarı, gazeteci ve devlet adamıdır. Zeyneb adlı eseri modern Arap edebiyatının ilk romanı olarak kabul edilmektedir. Romana ismini veren ve fakir bir aileye mensup olan Zeyneb adındaki genç kız, romanın baş kişisidir. Heykel, çağdaş Arap edebiyatı için önemli bir dönüm noktası olan eserinde, toplumun sosyal ve iktisadi problemlerini yansıtmakta, kadınların ekonomik zorluklar nedeniyle düştüğü sıkıntıları dile getirmektedir.

Medîh, klasik Arap şiirinde, şiirin temel konularından birisi olarak kabul görmektedir. Methiye sanatı için kullanılan tabirlerden birisidir ve aynı anlama gelmektedir. Klasik Arap edebiyatında, övgü şiirleri oldukça erken bir dönemde yaygın şekilde icra edilen bir tür haline gelmiştir.

Hamriyyât, klasik Arap edebiyatında şarap konusunu ele alan şiirlere verilen isimdir. Hamriyye terimi, hamriyyât için kullanılan ifadelerden bir diğeridir.

Mâlik b. er-Reyb, Emevî döneminde faaliyet göstermiş Arap şairlerinden biridir. Muasırları kadar meşhur olmayı başaramamıştır. Ne var ki onun da en az çağdaşları kadar yetenekli bir şair olduğu söylenmektedir.

Ebû'l-Feth b. Abdi's-Selâm, aslen Mâliki Müftüsü olan bir Arap şairdir.

Şizâz ed-Dabbî, Emevîler döneminde yaşamış meşhur bir eşkıya ve Arap şairdir.

<span class="mw-page-title-main">Muvaşşah</span> Şiir türü

Muvaşşah, Arap edebiyatında ortaya çıkan bir şiir türüdür.

İbn Farid, mutasavvıf bir Arap şairdir. Şiirlerini Arapça söylemiştir. Onun özellikle bir hamriyyesi son derece meşhurdur. Söz konusu hamriyyenin oldukça ünlü olan ilk dizesinde, şair şarabı sevgilisinin hatırına içtiklerini ve henüz üzüm bağı yaratılmazdan evvel sarhoş olduklarını anlatmaktadır.