İçeriğe atla

Emin el-Hüseynî

Hacı Emin el-Hüseynî
Kudüs Başmüftüsü
Görev süresi
1921-1937
Yerine geldiğiKamil el-Hüseynî
Yerine gelenHüsameddin Carullah
Kişisel bilgiler
Doğum 1897
Kudüs, Osmanlı İmparatorluğu
Ölüm 4 Temmuz 1974
Beyrut, Lübnan
Partisi Arap Yüksek Komitesi
Mesleği Müftü
Dini İslam
Askerî hizmeti
Bağlılığı  Osmanlı İmparatorluğu
Hizmet yılları 1918 yılına kadar

Muhammed Emin el-Hüseyni (Arapça: محمد أمين الحسيني) (d. 1897, Kudüs - ö. 4 Temmuz 1974, Beyrut), Filistinli bir Arap milliyetçisi ve Filistin Mandası'nda Müslüman liderdi.[1] 1921-1948 yılları arasında Kudüs başmüftüsü olarak görev yapmış ve Arap Yüksek Komitesi'nin kurucusudur.

Hayatı

İlk yılları

1897'de doğdu.[2] Eğitim için gittiği Mısır'da İslam dünyasının ileri gelenleri ile tanıştı. 1913'te, yaklaşık 16 yaşındayken annesi Zeynep ile birlikte Mekke'ye gitti, Hac ibadetini yerine getirdi ve hacı unvanını kazandı.[3] 1915 yılında girdiği Mekteb-i Harbiye'den kurmay subay olarak mezun oldu.[4] Kısa sürede II. Abdülhamid hayranı oldu. Çanakkale Savaşı sırasında Osmanlı ordusu'nda topçu subayı olarak görev yapan el-Hüseyni, bir süre İzmir'de yaşadı. Teşkilat-ı Mahsusa'da yükselerek Kudüs'te idaresi hızla yükseldi. Aralık 1916'da Kudüs'e döndükten sonra Arap isyanı sırasında olayları yatıştıramadı. Osmanlı idaresinden sonra Filistin topraklarından Yahudileri çıkarma çalışmalarına girişti. Antisemitist gösteriler ve sabotajlar düzenledi. Filistin'deki İngiliz yönetimi kendisini 10 yıl hapse mahkûm ettiyse de Şam'a gitti. 1921'de askeri yönetim sivilleşince yeni İngiliz yüksek komiseri kendisinden özür diledi.[]

Beyaz Belge Süreci ve Diplomatik Çabalar

Emin el-Hüseyni 1933'ten itibaren Almanya ile yakınlaşmaya başladı. 1936'da Filistin'de çıkan büyük Arap isyanının lideri olarak, Yahudilere toprak satışını, Filistin'e Yahudi göçünü önlemeye çalıştı.[5] İngilizlerle yine arası bozuldu ve İngilizler dini liderliğini tanımadıklarını ilan ettiler. 1937'de Lübnan'a kaçtı. El-Hüseyni, Siyonizme karşı anahtar rol oynamıştı. 1939'da İngilizler "White Paper"[6] ilan ederek Filistin devletinin kurulucağını ve Yahudi göçlerinin sınırlandırılacağını dünyaya duyurdular. 1941'de Berlin'e giderek bizzat Adolf Hitler ile görüştü.[7] Yahudileri Filistin'e göçlerini engellemek için destek talep etti. Hitler resmî bir taahhüt vermedi ancak söz ile, Filistin ideallerini Almanya'nın paylaştığını beyan etti. Kafkaslar'ı tamamen ele geçirince Yahudileri Filistin'de devlet kurmlarını engelleyeceğini de ekledi. Himmler'le yaptığı görüşmede de Balkan Müslümanları ile arasının iyi olduğunu, Almanya için silahlı bir kuvvet oluşturabileceğini söyledi. Bunun üzerine Müslüman Boşnak ve Hırvat askerlerinden 13. SS Waffen Dağ Tümeni "Handschar" adlı bir tümen oluşturuldu.

Filistin'den Sürgünü ve ölümü

II. Dünya Savaşı'nda Nazi Almanyası'nın 1945'te yenilmesinden sonra el-Hüseyni İsviçre'ye sığınma talebinde bulundu ancak talebi reddedildi.[8] 5 Mayıs 1945'te Fransız işgal birlikleri tarafından Konstanz'da gözaltına alındı ve 19 Mayıs'ta Paris bölgesine nakledilerek ev hapsine alındı.[9]

Bu sıralarda, Filistin Suç Soruşturma Dairesi'nin İngiliz başkanı, bir Amerikan askerî ataşesine, Müftünün Filistinli Arapları birleştirebilecek ve "Siyonistleri sakinleştirebilecek" tek kişi olabileceğini söyledi.[10]

Fransa'nın Suriye'deki eski büyükelçisi Henri Ponsot, onunla yapılan tartışmalara öncülük etti ve olaylar üzerinde belirleyici bir etkiye sahipti.[9]

Fransız makamları, aracıları aracılığıyla Fransa'nın Arap dünyasındaki statüsünde bir iyileşme bekledi ve ona "özel gözaltı koşulları, avantajlar ve her zamankinden daha önemli ayrıcalıklar tanıdı ve sürekli olarak kendisinin ve maiyetinin iyiliği için endişelendi".[9] Ekim ayında, sekreterlerinden biri adına bir araba satın almasına bile izin verildi ve biraz hareket özgürlüğüne sahipti ve ayrıca istediği kişiyle de tanışabiliyordu.[9] El-Hüseyni, Fransa'daki durumundan çok memnundu ve tam bir yıl orada kaldı.[9]

24 Mayıs gibi erken bir tarihte Büyük Britanya, Nazilerle iş birliği yapmış bir İngiliz vatandaşı olduğunu öne sürerek el-Hüseyni'nin iadesini talep etti.[9] Savaş suçluları listesinde yer almasına rağmen Fransa onu siyasi tutsak olarak görmeye karar vermiş ve İngilizlerin isteğine uymayı reddetmişti. Fransa, hükûmetin onu Sırp katliamlarından kovuşturmak istediği Yugoslavya'ya iade etmeyi reddetti.[9] Poussot, el-Hüseyni'nin Sırp katliamının kendisi tarafından değil, General Mihailoviç tarafından gerçekleştirildiği yönündeki iddialarına inanıyordu. El-Hüseyni ayrıca 200.000 Müslüman ve 40.000 Hristiyan'ın Sırplar tarafından öldürüldüğünü ve ancak Bosnalı Müslümanlar kendisinden yardım istedikten sonra bir asker tümeni kurduğunu, Alman ve İtalyanların onlara herhangi bir destek vermeyi reddettiğini açıkladı.[9] Bu arada, Siyonist temsilciler - el-Hüseyni'nin kaçacağından korktular - Yugoslavya'nın iade talebini desteklediler. El-Hüseyni'nin Yunanistan'daki katliamlardan da sorumlu olduğunu iddia ettiler ve onun 1941'de Irak'taki Müttefiklere karşı eylemine dikkat çektiler; ayrıca bu konuda ABD'den de destek istediler.[9]

29 Mayıs'ta, nüfuzlu bir Faslının kaçışını organize etmesi ve Fransız polisinin gözetimi askıya almasından sonra, el-Hüseyni, Müslüman Kardeşler'e yakın bir Suriyeli politikacı tarafından sağlanan seyahat kağıtlarını kullanarak Kahire'ye giden bir Trans World Airlines uçuşuyla Fransa'dan ayrıldı. Fransız dışişleri bakanının kaçtığını anlaması 12 günden fazla sürdü ve bu ülke ona siyasi sığınma hakkı verdikten sonra İngilizler onu Mısır'da tutuklayamadı.[9]

12 Ağustos 1947'de el-Hüseyni, Fransız dışişleri bakanı Georges Bidault'a, Fransa'ya misafirperverliği için teşekkür ederek ve Fransa'nın tüm Müslümanların gözünde prestijini artırmak için bu politikasını sürdürmesini öneren bir mektup yazdı. Eylül'de Arap Yüksek Komitesi'nden bir heyet Paris'e gitti ve Arapların, Filistin sorununda Fransa'nın desteğine karşılık Kuzey Afrika sorununda tarafsız bir tutum benimsemelerini önerdi.[9][11]

Nazi avcısı Siyonist gruplar İngiliz hükûmetine başvurup müftüyü savaş suçlusu olarak yargılanmak üzere geri istediler. İngilizler hâlen hem Mısır hem de Filistin'de kontrolü elinde tutmaları sebebiyle Araplar için böyle karizmatik bir liderin Yahudilere teslim edilmesi ile yaşanacak büyük bir kaostan çekindiler ve bu başvuruyu reddettiler. 1948'de Gazze Şeridi'nde Filistin hükûmetini kurduğunu ve hükûmet başkanı olduğunu ilan etti. Bu hükûmet, Mısır, Suriye, Lübnan, Irak ve Suudi Arabistan dışında hiçbir İslam ülkesince tanınmadı.

Emin el-Hüseyni 1974 yılında Beyrut'ta öldü. Kudüs'teki Harem-i Şerif'e gömülmek istemişti. Ancak İsrail, 1967 Altı Gün Savaşı sırasında Doğu Kudüs'ü ele geçirmişti. Yüksek Müslüman Konseyi, İsrail hükûmetinden onu oraya gömmek için izin istedi ancak izin verilmedi. Üç gün sonra el-Hüseyni Beyrut'ta toprağa verildi. İki yıl içinde, Lübnanlı Hristiyan Ketaib Partisi üyeleri onun villasını yağmaladı ve dosyalarını ve arşivlerini çaldı.[12] Torunu, daha sonra Münih katliamına karıştığı için Mossad tarafından öldürülen FKÖ'nün Kara Eylül'ün kurucusu Ali Hassan Salameh ile evlendi. Zvi Elpeleg'e göre, hafızasının neredeyse tüm izleri bundan sonra Filistinlilerin bilincinden silindi ve Filistinliler onun anısına hiçbir anıt dikmediler ya da yaptıklarını anmak için kitaplar yazmadılar.[13]

Galeri

Kaynakça

  1. ^ Peretz 1994, s. 290.
  2. ^ Mattar 1992, s. 156 Laurens 2002, s. 624, n.5; Laurens, üçlemesinin ilk cildinde (Laurens 1999, s. 425) Mattar'ın 1895 tarihini kullanmış, ancak ikinci cildinde bunu 1897 olarak revize etmiştir.
  3. ^ Weldon C. Matthews Confronting an Empire, Constructing a Nation: Arab Nationalists and Popular Politics in Mandate Palestine, I.B. Tauris, 2006 s. 31
  4. ^ "EMÎN el-HÜSEYNÎ - TDV İslâm Ansiklopedisi". TDV İslam Ansiklopedisi. 7 Haziran 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Şubat 2021. 
  5. ^ Kudüs Müftüsü Hacı Emin El- Hüseyni. Philip Mattar. 
  6. ^ https://en.wikipedia.org/wiki/White_Paper_of_1939. 24 Mayıs 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Mayıs 2024.  Eksik ya da boş |başlık= (yardım)
  7. ^ Kudüs’ten Beyrut’a Hacı Emîn el-Hüseynî. Ketebe. 
  8. ^ Fisk 2006, s. 446.
  9. ^ a b c d e f g h i j k Hershco 2006.
  10. ^ Breitman & Goda 2012, s. 21.
  11. ^ Laurens 2002, s. 549.
  12. ^ Fisk 2006, s. 447.
  13. ^ Achcar 2010b, ss. 162–163.

Bibliyografya

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Filistinliler</span> Levantta bir etnonasyonel grup

Filistinliler, Filistin bölgesi kökenli Arap halk. Dünya genelinde yaklaşık 12 milyon Filistinli Arap vardır ve bunlardan sadece yarısına yakını herhangi bir devletin vatandaşlığına sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Siyonizm</span> Yahudilerin ana vatanına dönüş projesi

Siyonizm, tarihî İsrail Toprakları olarak tanımlanan topraklarda bir Yahudi devletinin asırlar sonra yeniden kurulmasını destekleyen, savunan ve Yahudi milliyetçiliğini temel alan ideolojik fikir hareketidir. Modern Siyonizm, 19. yüzyılın sonlarında Orta ve Doğu Avrupa'da ulusal bir canlanma hareketi olarak hem şiddetlenen antisemitizm dalgalarına tepki olarak hem de "Yahudi Aydınlanması" olarak da bilinen Haskala'ya bir cevap olarak ortaya çıktı. Kuruluşundan çok kısa bir süre sonra varlıklı Yahudi soyluların ilgisini çeken hareket, Osmanlı İmparatorluğu'nun kontrol ettiği Filistin'de sürdürülebilir bir Yahudi devletini, 1900 yıl sonra tekrar yaratmayı amaçlıyordu.

<span class="mw-page-title-main">Arap-İsrail savaşları</span> Arap ülkeleri ve İsrail Devleti arasındaki savaşlar

Arap-İsrail savaşları, Arap Birliği ülkeleri ve İsrail arasındaki politik gerilim ve askeri savaşlar dizisidir. Modern Arap-İsrail savaşlarının kökenleri, 19. yüzyıl sonlarına doğru ortaya çıkan Siyonizm ve Arap milliyetçiliğine dayanır. Yahudiler tarafından tarihi anavatan olarak adlandırılan toprakları, Pan-Arap hareketi, Filistinli Araplara ait olarak görür ve Pan-İslamist bağlamda ise, bu toprakların, Müslümanlara ait olduğuna inanılır. Filistinli Yahudiler ve Araplar arasındaki savaş; 20. yüzyılın başlarındaki Nebi Musa ayaklanması (1920), Jaffa ayaklanması, 1929 yılında Filistin ayaklanması ve 1947 yılında büyük bir sivil savaşa dönüşen ve 1948 yılında İsrail Devleti'nin kurulmasıyla bütün Arap Ligi ülkelerine sıçrayan Arap başkaldırışıyla ortaya çıktı.

<span class="mw-page-title-main">İsrail-Filistin çatışması</span> Levantta devam eden askerî çatışma

İsrail-Filistin çatışması, Filistin ile İsrail Silahlı Kuvvetleri arasında Filistin topraklarında devam eden silahlı çatışmadır. Başta 1897 Birinci Siyonist Kongresi ve 1917 Balfour Deklarasyonu olmak üzere, Filistin'deki bir Yahudi vatanına ilişkin iddiaların kamuoyuna duyurulması, bölgede erken gerilim yarattı. O zamanlar, Yahudi göçü önemli ölçüde artmasına rağmen, bölgedeki Yahudi nüfusu çok azdı. İngiliz hükûmetine "Filistin'de Yahudi halkı için ulusal bir yuva kurulması" için bağlayıcı bir yükümlülük içeren Filistin Mandası'nın kurulması ardından gerilim, Yahudiler ve Araplar arasında çatışmaya dönüştü. Erken çatışmayı çözme girişimleri, 1947 Birleşmiş Milletler Filistin Bölme Planı ve daha geniş Arap-İsrail çatışmasının başlangıcı olan 1947-1949 Filistin savaşıyla sonuçlandı. İsrail-Filistin süregelen durumu, 1967 Altı Gün Savaşı'nda İsrail'in Filistin topraklarını işgal etmesiyle başladı.

<span class="mw-page-title-main">Balfour Deklarasyonu (1917)</span> Arthur Balfour tarafından kaleme alınan ve 1917 yılında İngiliz hükûmeti tarafından yayımlanan, o zamanlar Osmanlı toprağı olan Filistinde "Yahudi halkı için ulusal bir yurt" kurulmasını destekleyen bildiri

Balfour Deklarasyonu, Lloyd George'un başbakanlığındaki Britanyalı savaş kabinesinde dışişleri bakanı olan Arthur Balfour'un girişimiyle başlatılan ve sonuçta Filistin'de bir Yahudi devletinin -İsrail- kurulmasıyla sonuçlanan girişimdir. 1917 yılındaki bu deklarasyon, ilk Balfour Deklarasyonudur. Balfour'un girişimiyle 1926 yılında, Britanya sömürgeleri hususunda ikinci bir Balfour Deklarasyonu yapılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Filistin</span> Vikimedya anlam ayrımı sayfası

Filistin, sıklıkla şu tanımları ifade eder:

<span class="mw-page-title-main">George Habaş</span>

George Habaş, lakabı El-Hekim الحكيم, (Ağustos 1925, Lidda, Filistinli siyasetçi, Filistin Halk Kurtuluş Cephesi'nin kurucusu ve eski genel sekreteri.

<span class="mw-page-title-main">Filistin Devleti</span> Batı Asyada yer alan bir ülke

Filistin, resmî adıyla Filistin Devleti, Orta Doğu'da ve Batı Asya'da, Akdeniz kıyısındaki tarihî Kenan Bölgesi'nde bulunan ve Batı Şeria ile Gazze Şeridi'nde belirtilen bölgelerde de facto olarak hüküm süren bir Arap devletidir. Devletin başkenti her ne kadar Doğu Kudüs olarak belirlense de Kudüs tamamen İsrail'in kontrolünde olduğu için başkenti Ramallah'ta yani Batı Şeria'da bulunmaktadır. Filistin toprakları 1948'den 1967'ye kadar Mısır ve Ürdün tarafından ele geçirilmişken 1967'deki Altı Gün Savaşı'ndan sonra ise İsrail tarafından ele geçirilmiştir. Şubat 2020 itibarıyla 5.051.493 nüfusla dünyada en çok nüfusa sahip 121. devlet olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">13. Waffen-SS Dağ Tümeni Handschar</span>

13. SS Waffen Dağ Tümeni "Handschar", Waffen SS'e bağlı 38 tümenden biridir. Tümenin ismi olan Handschar, tümenin amblemiydi. Adı Hançer Birliği olmasına rağmen birliğin sembolü aynı zamanda Bosna-Hersek'in sembolü olan pala'dır. Ülkede yaşayan Müslüman Boşnaklar ve Katolik Hırvatlar'dan kurulmuştur. II. Dünya Savaşı sırasında Balkanlardaki komünist Partizanlara karşı savaşması için Kudüs Baş Müftüsü Emin el-Hüseyni'nin girişimi ile kuruldu. Himmler, Boşnakları etkilemek için Almanya'dan kaçan yahudilerin Orta Doğuda bir devlet kurmasından çekinen ve bu sebeple Nazilere sempati duyan Kudüs müftüsü Emin el-Hüseyni'den yararlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Faysal-Weizmann Anlaşması</span>

Faysal-Weizmann Anlaşması, Hicaz Kralı'nın oğlu Emir Faysal ile daha sonra Dünya Siyonist Teşkilatı'nın başkanlığına gelecek olan Chaim Weizmann arasında, I. Dünya Savaşı'ndan kaynaklanan anlaşmazlıkların çözüme kavuşturulması amacı ile toplanan 1919 Paris Barış Konferansı kapsamında, 3 Ocak 1919 tarihinde imzalanmıştır. Filistin'de Yahudiler için bir yurt, Orta Doğu'nun büyük bölümünde de bir Arap devleti kurulması amacıyla Arap-Yahudi işbirliğini öngören, ancak kısa ömürlü olmuş bir anlaşmadır.

Filistin Yahudileri, tarihin herhangi bir anında Filistin'de yaşamış Yahudilere denir. İsrail devleti kurulmadan önce Filistin Yahudilerine "Yahudi cemaati" anlamına gelen Yişuv denmekteydi. 1881'de Yahudilerin Filistin'e olan göçleri başlamadan önce bölgede yaşayan Yahudilere "Eski Yişuv", 1881'den sonra göç edenlere "Yeni Yişuv" denmeye başlandı. Modern İsrail devleti 1948'de kurulduktan sonra, Filistinli Yahudiler İsrail vatandaşı olduğundan, "Filistinli Yahudi" terimi kullanılmamaya başlandı.

<span class="mw-page-title-main">Toulouse saldırıları</span> Fransada Mart 2012te yedi kişiyi öldüren bir dizi İslamcı suikast

2012 Toulouse saldırıları, Cezayir asıllı Muhammed Merah'ın, Fransa'nın Toulouse bölgesinde gerçekleştirdiği saldırılardır. Saldırı sonucu 3 Fransız askeri ile 3'ü çocuk 4 Yahudi sivil ölmüştür. Muhammed Merah, Fransız polisinin düzenlediği bir polis operasyonu ile ölü olarak ele geçirilmiştir. Merah bu saldırının, İsrail'in Filistin'de gerçekleştirdiği çocuk katliamlarına intikam amacı taşıdığına inanmaktaydı. Ailesi cenazesini Cezayir'de defnetmek istemiş, ancak talep Cezayir hükûmeti tarafından güvenlik gerekçesiyle reddedilmiştir. Merah'ın cenazesi Toulouse'un müslüman mezarlığına, öldürülen Yahudilerin cenazeleri ise Kudüs'te gömülmüştür.

Filistin'de İslam, Filistin nüfusunun çoğunluğunun dinidir. Batı Şeria nüfusunun % 85'ini Müslümanlar oluşturur, geri kalanını da, İsrail yerleşimcilere aittir.Gazze Şeridi nüfusunun % 99 Müslümandır. Filistinli Müslümanlar genellikle Sünni İslam'ın bir kolu olan Şafidirler.

<span class="mw-page-title-main">Arap Yüksek Komitesi</span>

Arap Yüksek Komitesi veya Yüksek Ulusal Komite, Filistin Mandası'nda Filistinli Arapların merkezi siyasi organıydı. 25 Nisan 1936 tarihinde Kudüs Müftüsü Hac Emin el-Hüseynî'nin inisiyatifiyle kuruldu ve müftünün başkanlığında Filistinli Arap aşiretlerinin ve siyasi partilerin liderlerinden oluşmaktaydı. Komite, bir İngiliz yetkilinin suikastından sonra Eylül 1937 tarihinde Britanya Manda Yönetimi tarafından yasadışı ilan edildi.

<span class="mw-page-title-main">Kudüs başmüftüsü</span> Vikimedya liste maddesi

Kudüs başmüftüsü, Mescid-i Aksa dahil olmak üzere Kudüs'ün İslami kutsal yerlerinden sorumlu Müslüman din adamı. Bu makam 1918'de Ronald Storrs liderliğindeki İngiliz askeri hükûmeti tarafından oluşturuldu. 2006 yılından beri başmüftülük makamında Muhammed Ahmed Hüseyin bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">1936-39 Arap ayaklanmaları</span> 01

1936-39 Arap ayaklanmaları veya Büyük ayaklanma, Filistin Mandası'ndaki Filistinli Arapların İngilizlerin manda idaresine karşı Arap bağımsızlığı ve açık uçlu Yahudi göç ve toprak alımları yoluyla Yahudi ülkesi oluşturulması politikalarının sona ermesi hedefiyle gerçekleşmiş geniş ölçekli ayaklanmalardır.

<span class="mw-page-title-main">Arap Kongresi (1913)</span> Osmanlı İmparatorluğu altında yaşayan Arap halkı için daha fazla özerkliği görüşmek üzere Pariste düzenlenen kongre

Arap Kongresi (1913) Paris'te, 184 Boulevard Saint-Germain'de bulunan Fransız Coğrafya Kurumunun bir salonunda, 18-23 Haziran tarihlerinde, Osmanlı İmparatorluğu altında yaşayan Arap halkı için daha fazla özerkliği görüşmek üzere bir araya gelinmiştir. Ayrıca 25 resmi Arap Milliyetçi delegesi tarafından kurulan Arap Ulusal Kongresi, istenen reformları tartışmak ve bazı Osmanlı politikalarından memnuniyetsizliklerini ifade etmek için toplanmıştır. Osmanlı İmparatorluğu'nda belirsizlik ve değişim zamanında gerçekleşti: I. Dünya Savaşı'na giden yıllarda, İmparatorluk içinde Jön Türkler tarafından bir devrim (1908) ve bir darbe (1913) ile İtalya ve Balkan devletlerine karşı iki savaş yaşandı. Araplar, sönmekte olan imparatorluk altında daha fazla hak için talepte bulunuyor ve Arap milliyetçiliğinin ilk parıltıları ortaya çıkıyordu. Büyük Suriye, Filistin, İstanbul ve Mısır'da bir dizi muhalif ve reform odaklı grup kuruldu. Siyonizm etkisi altında Filistin'e Yahudi göçü artıyor ve İngiltere ve Fransa bölgeye ilgi gösteriyor, etki alanları için rekabet ediyorlardı.

<span class="mw-page-title-main">Ruhi el-Halidi Bey</span> Osmanlı siyasetçi

Ruhi el-Halidi (1864-1913) yirminci yüzyılın başında Osmanlı İmparatorluğu'nda yazar, öğretmen, aktivist ve siyasetçidir. 1899'dan 1906'ye kadar Kudüs belediye başkanı olan Yusuf Ziya el-Halidi'nin yeğenidir. 1908 Jön Türk Devrimi sonrasında yapılan seçimlerde yeni Meclis-i Mebûsan'a Kudüs temsilcisi olarak seçilen üç mebustan biridir ve daha sonra 1911 yılında meclis başkanvekili olmuştur.