
Birleşmiş Milletler (BM), 24 Ekim 1945'te kurulmuş; dünya barışını, güvenliğini korumak ve uluslararasında ekonomik, toplumsal ve kültürel bir iş birliği oluşturmak için kurulan uluslararası bir örgüttür. Birleşmiş Milletler kendini "adalet ve güvenliği, ekonomik kalkınma ve sosyal eşitliği uluslararasında tüm ülkelere sağlamayı amaç edinmiş küresel bir kuruluş" olarak tanımlamaktadır. Uluslararası ilişkilerde kuvvet kullanılmasını evrensel düzeyde yasaklayan ilk antlaşma 26 Haziran 1945'te 50 ülke tarafından imzalanan Birleşmiş Milletler Antlaşması'dır.

Türkiye'de siyaset, Türkiye'nin kuvvetler ayrılığı ilkesine dayalı bir yapısı vardır. Yasama, Yürütme ve Yargı erklerinden oluşan üçlü kuvvet ayrılığı ilkesi temel alınmıştır. Buradaki üç erk; Yasama (TBMM), Yürütme (Cumhurbaşkanı) ve Yargı (Mahkemeler) tarafından oluşmaktadır.

2006 İsrail-Lübnan Savaşı, Hizbullah'ın askerî kanadı ile İsrail Silahlı Kuvvetleri arasında Lübnan toprakları ve İsrail'in kuzeyinde, 12 Temmuz-14 Ağustos 2006 tarihleri arasında sürmüş olan silahlı çatışmadır.
Kara Eylül, 1971'de Ürdün'ün Filistin Kurtuluş Örgütünü Ürdün'den çıkarmasından sonra El Fetih'in içinde kurulan silahlı grubun adı.

Uluslararası Ceza Mahkemesi, kuruluş belgesi Roma Statüsü olan, savaş suçları, insanlığa karşı işlenen suçlar, soykırım suçları ve saldırı suçlarına bakan uluslararası bir mahkemedir. 1 Temmuz 2002 tarihinde kurulmuş ve 11 Mart 2003 tarihinde çalışmaya başlamıştır. Mahkeme binası "Ev Sahipliği Anlaşması" yaptığı Hollanda'nın Lahey kentinde bulunmaktadır. Mahkemeye 124 ülke taraf olmuştur.

Yargısız infaz bir yasal otoritenin ya da mahkemenin izni olmadan verilen fiziksel cezalandırmaya verilen isimdir. Genel olarak tehlikeli derecede yıkıcı bir etkiden kurtulmak isteyen bir devlet organı tarafından uygulanabilir. Yargısız infaz kavramının bir açıklaması da hükûmetlerin gerek duydukları zaman uygulamak zorunda oldukları kendi yasalarına uymayabilecekleridir. Hükûmet dışı ya da devlet dışı unsurlar da değişik şekillerde yargısız infaz yoluna gidebilir ancak genelde bu eylemler daha çok suikast ve cinayet olarak sınıflandırılır.

Darfur Sudan'ın batısında bölge.

Ulusal Halk Kongresi, Çin'de (ÇHC) en yüksek devlet kurumu ve yasama organıdır.

Çocukların askerî kullanımı, birbirinden bağımsız üç şekilde görülebilir: Çocuklar doğrudan saldırılarda yer alabilir ; hademe, casus, haberci, gözcü ya da seks kölesi olabilir ya da politik çıkar için canlı kalkan olarak veya propaganda için kullanılabilir.

Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi, Aralık 1948'de Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından kabul edilmiş ve Ocak 1951'de yürürlüğe girmiştir. Sözleşme, avukat Raphael Lemkin tarafından Simele Katliamı, Holokost ve Ermeni Kırımına atfedilen soykırım terimini yasal olarak tanımlamaktadır. Sözleşmeye taraf ülkeler, soykırım suçunu önlemek ve cezalandırmakla yükümlüdürler. Sözleşmeyi şu ana dek onayan ülke sayısı 140'tır.
Birleşmiş Milletler Irak-Kuveyt Gözlem Misyonu, 1991 ve 2003 yılları arasında Irak ve Kuveyt sınırında görev yapan Birleşmiş Milletler Barış Gücü.

İnsanlığa karşı suçlar, fiili bir otorite, genellikle bir devlet tarafından veya onun adına işlenen ve insan haklarını ağır biçimde ihlal eden, yaygın veya sistemik suç eylemleridir. Savaş suçlarından farkı, savaş dışında da işlenebilen, bireysel olmayan eylemler olmasıdır. Suçun resmi bir politikanın parçası olması gerekmiyor ve yalnızca yetkililer tarafından hoş görülmesi yeterlidir.
Túpac Amaru Devrimci Hareketi, 1980'lerin başı ile 1997 yılları arasında Peru'da etkin olan Marksist devrimci grup ve Peru'daki iç çatışmaların başlıca aktörlerinden biri. Örgüte, tutsak edilene kadar Victor Polay Campos tarafından, 1997'deki ölümüne kadar da Néstor Cerpa Cartolini tarafından liderlik edilmiştir.

Öldürme bir canlı varlığın yaşamına son verme eylemidir. Bir öldürme eylemi, başka bir kişinin ölümüyle sonuçlanan istemli bir eylemi gerektirir ve bu nedenle, bir zarar verme niyeti olmasa bile, kaza sonucu, umursamazlık veya ihmalkarlık sonucu da öldürme gerçekleşebilir. Öldürme, ölüm şartlarına bağlı olarak cinayet, kasıtsız öldürme, hukuka uygunluk sebebinin var olduğu öldürme, savaşta öldürme, ötanazi ve ölüm cezası gibi birbiriyle örtüşen birçok yasal kategoriye ayrılabilir. Bu farklı cinayet türleri genellikle çoğu toplumlarda çok farklı muamele görür; bazıları suç olarak kabul edilirken diğerlerine izin verilir veya hukuk düzeni tarafından gerçekleştirilmesine karar verilir.

Libya Özgürlük ve Demokrasi Cephesi Libya İç Savaşı sırasında laik bir siyasi gruptu. Temmuz 2011'de Demokratik Parti'yi kurdu. Radikal İslam'ı ve El Kaide'yi yenmenin en iyi yolu olarak Din ve Devletin Vicdan Özgürlüğü ile Ayrılmasını Destekledi. Birleşmiş Milletler tarafından denetlenen Adrian Pelt komisyonu ile demokrasiye geçişi hızlandırmaya yardımcı olmak için Ulusal Geçiş Konseyi'ne destek sağladı. Örgüt ayrıca BM barış gücü kuvvetlerinin konuşlandırılmasını ve Güney Afrika'daki Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu'na benzer bir komisyon kurulmasını destekledi. Cephe, hedeflerine ulaşmak için Madrid Kulübü, Gorbaçov Vakfı ve Westminster Demokrasi Vakfı gibi birçok düşünce kuruluşuyla birlikte çalıştı.

Kadına yönelik şiddet, kadınların cinsiyetleri nedeniyle maruz kaldıkları fiziksel, cinsel, psikolojik acı veya ıstırap veren ya da verebilecek olan her türlü eylem, uygulama ya da bu tür eylemlerle tehdit edilme, zorlanma veya keyfi olarak özgürlükten yoksun bırakılmalarıdır.

Birleşmiş Milletler İşkence ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı veya Küçültücü Muamele ve Cezaya Karşı Sözleşme, Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda 10 Aralık 1984 tarihli oturumunda 39/46 sayılı kararla kabul edilmiş ve 26 Haziran 1987 tarihinde yürürlüğe girmiş sözleşmedir. Bu protokol, insan hakları ihlalleri olduktan sonra müdahale etme mantığı üzerine kurulmuştur.
Cinsiyet suçlarının kovuşturulması, tecavüz ve diğer cinsel şiddet suçlarının kovuşturulmasına yönelik yasal işlemlerdir.
Jus ad bellum, savaşa girmeden önce savaş ilanını belirli haklı gerekçelere bağlayan kriterleri kapsayan Latince uluslararası hukuk terimidir.

Irak'ta lezbiyen, gey, biseksüel ve trans (LGBT) bireyler yoğun oranda ayrımcılığa uğramaktadır. Açık eşcinsel erkeklerin Irak Silahlı Kuvvetleri'nde askerlik hizmetinde bulunmalarına izin verilmemektedir ve hem hemcins evlilikleri hem de medenî birliktelikler kanunen yasaktır. Cinsel yönelim veya cinsiyet kimliği temelinde yapılan ayrımcılığı yasaklayan hiçbir yasa yoktur ve LGBT bireyleri sürekli olarak vigilantist şiddete veya namus cinayetlerine maruz kalmaktadır.