
Ahd-i Millî Beyânnâmesi, aynı zamanda en meşhur ismiyle Mîsâk-ı Millî veya daha nadir olarak Peymân-i Millî olarak da bilinir, Türk Kurtuluş Savaşı'nın siyasi manifestosu olan altı maddelik bildiri. İstanbul'da toplanan son Meclis-i Mebûsan tarafından 28 Ocak 1920'de oy birliği ile kabul edilmiş ve 17 Şubat'ta kamuoyuna açıklanmıştır. Bildiri, I. Dünya Savaşı'nı sona erdirecek olan barış antlaşmasında Türkiye'nin kabul ettiği asgari barış şartlarını içerir.

Ahmed Cemâl Paşa, Türk siyaset adamı ve asker, İkinci Meşrutiyet döneminde İttihat ve Terakkî Cemiyeti'nin üç liderinden biridir. Özellikle Üç Paşalar İktidarı olarak da bilinen, 1913-1918 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğu'nun iç ve dış siyasetinin belirlenmesinde etkin rol oynamıştır. 11 Mart 1914 ve 14 Ekim 1918 tarihleri arasında bahriye nâzırlığı, 7 Aralık 1913 ve 21 Mart 1914 tarihleri arasında ise nâfia nazırlığı görevini üstlenmiştir. I. Dünya Savaşı'nda Suriye-Filistin Cephesi'nin komutanı olarak görev yaptı. 1915 yılında Türklere saldıran çetelere destek Ermenilerin sürgün edilmesini planlayanlardan birisidir.

Osmanlıcılık veya Osmanlı milliyetçiliği, 19. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu içindeki bütün ulusları ve unsurları Osmanlılık ruhu içinde birleştirmeyi amaçlamış bir ideolojiydi. Tanzimat, Osmanlı İmparatorluğu'nda 1839 yılında Gülhane Hatt-ı Şerifi'nin okunmasıyla başlayan modernleşme ve yenileşme döneminin adıdır. Sözcük anlamı "düzenlemeler, reformlar" demektir. Diğer dillerde genellikle "Osmanlı Reformu" deyimi kullanılmaktadır.

Pan-Arabizm veya Pan-Arapçılık, Kuzey Afrika'dan Batı Asya'ya, Atlantik Okyanusu'ndan Umman Denizi'ne kadar olan geniş bir coğrafyada Arap halkları arasında birlik ve beraberlik hedefine sahip, büyük oranda seküler ve sıklıkla sosyalist bir hareket. Genelde farklı, zengin ve çarpıcı bir Arap dili, tarihi ve kültürünün varlığından köken alır ve bu nedenle bir kültürel milliyetçilik biçimidir.

Arap Ayaklanması, Arap İsyanı veya Arap İhaneti, I. Dünya Savaşı sırasında Haziran 1916 tarihinde Yemen'de Aden, Suriye'de Halep'i kapsayan bağımsız ve birleşik bir Arap devleti kurmak amacıyla Şerif Hüseyin bin Ali tarafından başlatılan silahlı isyandır.

Atatürk milliyetçiliği, Atatürk'ün millet tanımından yola çıkarak Kemalizm'in milliyetçilik ilkesini oluşturur. Atatürk'e göre millet, geçmişte bir arada yaşamış, bir arada yaşayan, gelecekte de bir arada yaşama inancında ve kararında olan, aynı vatana sahip, aralarında ortak dil, kültür, ahlak ve siyasi birlik olan insanlar topluluğudur. Atatürk'ün tanımladığı milliyetçilik; din ve ırk ayrımı gözetmeksizin, ulus tanımını vatandaşlık ve üst kimlik değerlerine dayandıran sivil milliyetçi bir vatanperverlik anlayışıdır.

Irak Krallığı, Birleşik Krallık Mezopotamya Mandası'ndan sonra kurulan monarşik krallık. Ağustos 1921'de Faysal bin Hüseyin ilk kral olmuş ve 1958 tarihinde Abdülkerim Kasım'ın başbakan olması ile sonlanmıştır.
Bu madde Osmanlı Devleti'nde kurulmuş siyasi partiler hakkındadır.

Birleşik Krallık Filistin Mandası, Birleşik Krallık'ın Filistin'deki Osmanlı Devleti hakimiyetine son vermesiyle İtilaf Devletleri tarafından kararlaştırılan ve Milletler Cemiyeti tarafından Haziran 1922'de resmen onaylanarak kurulan manda cumhuriyeti.

Türk milliyetçiliği, ulusal veya etnik tanımlarla Türk milletinin ilerlemesini, gelişmesini amaçlayan siyasi bir görüştür. Türkçülük ile aynı olmayıp, içinde Türkçülük dahil olmak üzere çeşitli Türk milliyetçisi ideolojileri barındırır.

Aziz Ali, Arap ve Çerkes kökenli Osmanlı subay ve siyâsetçi, İttihat ve Terakki Partisi'nin önde gelenlerinden, Kahtaniye ve el-Ahd Cemiyetlerinin kurucusu.

İbrahim Hananu veya İbrahim Hanano (1869-1935), bir Osmanlı Kürt belediye yetkilisi ve daha sonra kuzey Suriye'deki Fransız varlığına karşı çıkan bir isyanın lideriydi. Kuzey Suriye'de önemli miktarda toprak sahibi olan Kürt kökenli bir ailenin üyesiydi. ve Hananu ailesi Kürt Rişvan aşiretindendir.

Arap milliyetçiliği, Arap medeniyetini yücelten ve Arap dünyasında siyasi bir birlik hedefleyen bir milliyetçi ideolojidir. Arap milliyetçiliğin ana amacı Arap Denizi'nden Atlantik Okyanusu'na kadar tüm Arap dünyası halklarını birbirlerini ortak dilsel, kültürel, dini ve tarihi miras ile bağlayarak tek bir ulus yaratmaktır. Arap milliyetçiliği Osmanlı İmparatorluğu'nun 20. yüzyılın başlarında zayıflaması ile gelişmiş olup Altı Gün Savaşı'nda Arap ordularının yenilgisinden sonra gözden düşmüştür.

Suriye Arap Krallığı ; varlığı dört aydan biraz fazla sürmüş, Hicaz Krallığı'ndan sonra kurulmuş ikinci modern Arap devleti. Kısa süreli bu devletin yöneticisi, Mekke emiri Hüseyin'in oğlu I. Faysal'dı. Tüm Büyük Suriye'de hak iddia etmesine rağmen, Faysal hükûmeti ancak sınırlı bir bölgeyi kontrol ediyordu ve varlığı da Birleşik Krallık'ın desteğine bağlıydı. İngiltere ise, Fransa ile birlikte genel olarak, Büyük Suriye fikrine karşıydı ve Faysal'ı kral olarak tanımayı reddediyordu. Nihayetinde, Faysal'a bağlı birlikler, 25 Temmuz 1920'de, Fransız kuvvetlerine teslim oldular.
Şam Protokolü, 23 Mayıs 1915'te İstanbul'daki Türk yetkililere danışma misyonu sırasında Şam'a yaptığı ikinci ziyarette Arap gizli toplumları el-Fatat ve Al-'Ahd tarafından Faysal bin Hüseyin'e verilen bir belgedir.
Milliyetçi Eylem Birliği, 1932-1933'te Humuslu bir avukat olan Abdürrezak el-Dandaşlı tarafından kurulan Suriye Arap milliyetçisi sömürge karşıtı bir siyasî partiydi.

Ulusal Yemin Partisi Suriye'de milliyetçi bir siyasi partidir. İktidardaki Baas Partisi'ni destekleyen partilerden oluşan Ulusal İlerici Cephe'nin bir parçasıdır.

Arap Kongresi (1913) Paris'te, 184 Boulevard Saint-Germain'de bulunan Fransız Coğrafya Kurumunun bir salonunda, 18-23 Haziran tarihlerinde, Osmanlı İmparatorluğu altında yaşayan Arap halkı için daha fazla özerkliği görüşmek üzere bir araya gelinmiştir. Ayrıca 25 resmi Arap Milliyetçi delegesi tarafından kurulan Arap Ulusal Kongresi, istenen reformları tartışmak ve bazı Osmanlı politikalarından memnuniyetsizliklerini ifade etmek için toplanmıştır. Osmanlı İmparatorluğu'nda belirsizlik ve değişim zamanında gerçekleşti: I. Dünya Savaşı'na giden yıllarda, İmparatorluk içinde Jön Türkler tarafından bir devrim (1908) ve bir darbe (1913) ile İtalya ve Balkan devletlerine karşı iki savaş yaşandı. Araplar, sönmekte olan imparatorluk altında daha fazla hak için talepte bulunuyor ve Arap milliyetçiliğinin ilk parıltıları ortaya çıkıyordu. Büyük Suriye, Filistin, İstanbul ve Mısır'da bir dizi muhalif ve reform odaklı grup kuruldu. Siyonizm etkisi altında Filistin'e Yahudi göçü artıyor ve İngiltere ve Fransa bölgeye ilgi gösteriyor, etki alanları için rekabet ediyorlardı.

Yasin el-Haşimi, iki kez başbakanlık yapan Iraklı bir politikacıydı. Irak'ın ilk liderlerinin çoğu gibi, el-Haşimi de ülkenin Osmanlı kontrolü sırasında askeri subay olarak görev yaptı. Siyasi olarak ilk çıkışını selefi Cafer el-Askerî'nin hükûmeti altında yaptı ve kısa bir süre sonra, Ağustos 1924'te onun yerine başbakan oldu. El-Haşimi on ay boyunca hizmet etti, ardından yerini Abdulmuhsin es-Sa'dun aldı. Sonraki on yıl boyunca çeşitli hükûmet pozisyonlarını doldurdu ve nihayet Mart 1935'te başbakanlık makamına geri döndü. 30 Ekim 1936'da Haşimi, General Bekir Sıdkî ve etnik azınlıklardan oluşan bir koalisyon tarafından yönetilen bir darbeyle görevden alınan ilk Irak başbakanı oldu. O zamanlar savunma bakanı olan el-Askerî'nin aksine, el-Haşimi darbeden sağ çıktı ve üç ay sonra öldüğü Suriye'nin Şam kentine gitti. Ağabeyi ve yakın müttefiki Taha el-Haşimi, 1941'de Irak Başbakanı olarak görev yaptı.
Osmanlı İmparatorluğu'nda Batılı milliyetçilik anlayışının yükselişi, Osmanlı millet anlayışının çöküşüne neden oldu. Osmanlı İmparatorluğu'nda hakim olan ve dini merkeze aldığı için mevcut millet kavramından farklı olan millet anlayışı, Osmanlı İmparatorluğu'nun gerilemesinde kilit bir faktör oldu.