İçeriğe atla

Edirne Antlaşması (1829)

Edirne Antlaşması
Edirne Antlaşması'na göre sınır ve toprak düzenlemeleri
TürBarış antlaşması
İmzalanma14 Eylül, 1829
YerEdirne, Osmanlı İmparatorluğu

Edirne Antlaşması, 14 Eylül 1829 tarihinde Osmanlı İmparatorluğu ve Rus İmparatorluğu arasında Edirne şehrinde imzalanan barış antlaşması.

Antlaşma, 1828-1829 Osmanlı-Rus Savaşı'nı sona erdirirken, Yunanistan bağımsızlığını kazandı.

Osmanlılar ayrıca, Rumeli'de Tuna deltası ile Kafkasya'da Çerkesya, Kuban Nehri ile Bzıb Irmağı arasındaki Karadeniz liman ve kaleleri (Anapa, Soğucak, Gelincik, Sohum, Anakara ve Faş başta olmak üzere), Ahıska ve Ahılkelek'i Rusya'ya terk etti ve savaş tazminatı ödemeyi kabul etti.

1828-29 Osmanlı-Rus Savaşı

Rusya, Sultan II. Mahmud'un Navarin'de Osmanlı donanmasının yakılması ile sonuçlanan olaylardan dolayı savaş tazminatı istemesi üzerine, Osmanlı İmparatorluğu'na karşı savaş açtı. Sultan II. Mahmud bu arada Yeniçeri Ocağını kaldırmış, yerine Asakir-i Mansure-i Muhammediye isimli yeni bir askeri teşkilat kurmuştu. Teşkilatlanmasını henüz tamamlayamamış olan bu ordu Rus kuvvetleri karşısında önemli bir varlık gösteremedi. Eflak ve Boğdan'ı işgal eden Ruslar, Tuna'ya kadar indiler. Balkanları aşan Rusya, batıda Edirne, doğuda ise Erzurum'a kadar ilerledi.

Bu gelişmeler üzerine Osmanlı İmparatorluğu barış istedi. Küçük Kaynarca Antlaşması'ndan sonra imzalanmış şartları en ağır antlaşmalardan biri olan Edirne Antlaşması ile Osmanlı Devleti, Yunanistan Devleti'nin kurulmasını kabul etti.

Antlaşma metni

Asıl antlaşma metni ile ona ekli birer "Sözleşme" ve "Senet"ten oluşan 16 maddelik olup Antlaşma Antlaşma önemli koşulları şunlardı:

Antlaşmanın süresi: Antlaşma süresizdi. İki devlet arasında ebedi sulh tesis ediliyordu (1. madde).

Osmanlı-Rus sınırı (Rumeli): Prut ve Tuna nehirleri boyunca Hızırilyas Boğazı’nda Karadeniz’e ulaşıp, Yılan Adasını (tahkimat yapılmaması kaydıyla) Rusya'ya bırakıyor, Tuna'nın sağ kıyısı ise iskân edilmemek şartıyla Osmanlı Devleti'nde kalıyordu (2. madde).

Osmanlı-Rus sınırı (Kafkasya): Osmanlı İmparatorluğu, Rusya İmparatorluğu'nun (İran'la imzaladığı 10 Şubat 1828 tarihli Türkmençay Antlaşması uyarınca) Revan ve Nahçıvan hanlıklarını ilhakını tanıyor (3. madde), daha kuzeydeki sınır ise Rusya'nın ilhak ederek ortadan kaldırdığı Guria Prensliği'nin güneyinden başlayarak Ahıska ve Ahılkelek'i Rusya'ya bırakacak şekilde çiziliyordu (4. madde). Bu maddeyle Osmanlı İmparatorluğu, Çerkesya üzerindeki tüm haklarını ve Kuban Nehri ile Bzıb Irmağı arasındaki Karadeniz liman ve kalelerini (Anapa, Soğucak, Gelincik, Sohum, Anakara ve Faş başta olmak üzere) Rusya'ya devrediyordu.

Eflak ve Boğdan Prenslikleri: Osmanlı İmparatorluğu iki prensliğe de geniş özerklik veriyor, Rusya da bu statünün garantörlüğünü üstleniyordu (5. madde). Antlaşmaya ekli Senet uyarınca; Voyvodaın yerli Boyarlarca seçilmesi ve görevlerinin ömür boyu sürmesi, ancak istifa edebilecekleri gibi suçlu görüldüklerinde Bâb-ı Âli tarafından görevden alınabilmeleri karara bağlandı. Ayrıca, Tuna'nın sol yakasındaki adalar ile Müslümanlarla meskun yerler Eflak ve Boğdan'a bırakılırken, bu iki ülke halkı, Rus ordusunun bölgeyi tahliye etmelesini müteakip iki yıl boyunca bütün vergilerden muaf tutuldu.

Sırbistan Prensliği: Osmanlı İmparatorluğu, Akkerman Antlaşması'nın (7 Ekim 1826) Sırbistan’la ilgili hükümlerini uygulamayı taahhüt ediyor, ayrıca Sırbistan’dan ayrılan altı kasabayı iade ediyordu (6. madde).

Boğazlar: Osmanlı İmparatorluğu, Boğazların Rus ticaret gemilerine ve Osmanlılar'la savaş halinde bulunmayan devletlerin Rus limanlarına giden ticaret gemilerine açık tutmayı taahhüt ediyordu (7. madde).

Ticaret Tazminatı: Osmanlı İmparatorluğu, Rus tüccarlarının savaştaki zararlarına karşılık 18 ay içinde ve dört taksitte 1.500.000 Macar altını ödeyecekti (8. madde).

Savaş tazminatı: Osmanlı İmparatorluğu; (4. maddede mezkur) Ahıska, Ahılkelek, Anapa ve Poti kalelerini terk etmeyi ve 10.000.000 Macar altını ödemeyi kabul ediyordu (9. madde).

Yunanistan: Osmanlı İmparatorluğu, Rusya, İngiltere ve Fransa'nın Londra'da 6 Temmuz 1827'de ve buna dayalı olarak yine Londra'da 22 Mart 1829'da aralarında yaptıkları, Yunanistan Krallığı'nın kurulmasını ve bağımsızlığını öngören anlaşma ve protokolü kabul ediyordu (10. madde).

Rus ordusunun Osmanlılarda kalan topraklardan tahliyesi: Rusya, (8. maddedeki) ticaret tazminatının ilk taksidi olan 100.000 altın ödendikten, Eflak Prensliği'ne bırakılan Yergöğü Kalesi teslim edildikten ve Antlaşmanın onaylı nüshaları teati edildikten bir ay sonra Edirne, Kırklareli ve Lüleburgaz’dan, Eflak ve Boğdan dışındaki işgal bölgelerinden ise ticaret tazminatı ödendiğinde çekiliyordu. Buna mukabil, Eflak ve Boğdan ile Silistre'deki Rus birlikleri (9. maddedeki) savaş tazminatı ödemeleri bitinceye kadar kalacaktı. Kafkasya tarafında Osmanlılara bırakılan topraklardan ise çekilmeleri ise onay belgelerinin (tasdiknâme) teatisinden üç ay sonra başlayacak ve beş ayda tamamlanacaktı (11. madde ve Ek Sözleşme).

Antlaşmanın onaylanması: Antlaşmanın onaylı nüshalarının en geç altı hafta içinde teati edilmesi öngörüldü.

Antlaşmanın ardından yapılan ilave düzenlemeler

Yunanistan

Edirne Antlaşması'ndan beş ay sonra, 3 Şubat 1830 tarihinde İngiltere, Fransa ve Rusya arasında imzalanan yeni bir "Londra Protokolü" ile bağımsız Yunanistan Devleti'nin kurulduğu ilan edildi. Osmanlı Devleti de 24 Nisan 1830'da Yunanistan'ın bağımsızlığını kabul etmek zorunda kaldı. Yunanistan devletinin hamileri İngiltere, Fransa ve Rusya Mayıs 1832'de Yunanistan'a son şeklini veren bir anlaşma yaptılar. Bununla, Yunanistan'ın kuzey sınırı olarak "Arta-Volos hattı" kabul edildi. Böylece, Yunanistan'a Attika ve Mora yarımadaları bırakılmış oldu. Ayrıca bu yarımadaların çevresindeki tüm adalar, Kiklad Adaları, Şeytan Adaları ve Ege'nin ikinci büyük adası Eğriboz dahil, yüzlerce ada Yunanistan'a bağlandı. Kurulan Yunanistan Krallığı'nın başına Bavyera Kralı Louis'in oğlu Otto getirildi.

Bu arada 3 büyük devlet, Yunanistan adına Osmanlı İmparatorluğu ile İstanbul'da son antlaşmaları doğrultusunda görüşmelere başladılar ve 21 Temmuz 1832'de taraflar arasında bir protokol imzalandı. İstanbul Hükûmeti yeni Yunan sınırını ve statüsünü kabul etti. Yeni Yunan Devleti de topraklarındaki Türk mallarının bedeli olarak, Osmanlı İmparatorluğu'na belli bir tazminat ödemeyi yüklendi.[1]

Savaş ve ticaret tazminatı

Osmanlı İmparatorluğu'nun 8. ve 9. maddelerle ödemeyi kabullendiği 11.500.000 Macar altını, hazinesi açısından çok ağır bir yüktü. Rusya, 26 Nisan 1830 tarihinde imzalanan bir Senetle bunu 8 milyon Felemenk altınına indirdi ve Osmanlıların Yunanistan Krallığı’nın tam bağımsızlığını kabul etmesi şartıyla 1 milyondan daha vazgeçti. 1834 Ocak ayındaki yeni bir düzenlemeyle, savaş tazminatı 5 milyona, yıllık taksitler de 500.000’e indirildi.

Rus ordusunun tahliyesi

Bununla birlikte Rus ordusunun Osmanlı idaresine bırakılan topraklardan çekilme takvimi de 11. madde uyarınca tazminatın ödenmesine bağlandığından, Rusların Eflak ve Boğdan’ı tahliyesi 1834’te gerçekleştirildi. Silistre'den çekilmelerine ilişkin Sözleşme ise 8 Nisan 1836’da imzalanabildi.

Çerkesler için önemi

1763'te Rusya Çerkesya'yı işgal etmeye başladı ve Rus-Çerkes Savaşı patlak verdi,[2][3] o zamandan beri Çerkesler Rusya'ya karşı bir savunma savaşı yürütüyordu.[4][5] 14 Eylül 1829'da Edirne Antlaşması imzalandı.[6] Bu antlaşmaya göre, Osmanlı İmparatorluğu Çerkesya dahil olmak üzere Kafkasya'yı Rus toprağı olarak tanıyordu. Çerkesler bu antlaşmanın gerçekliğine inanmadılar, çünkü Osmanlı İmparatorluğunun "dost ve dindaş" bir milleti Rusya'ya terk edeceklerini düşünmüyorlardı. Bizzat padişahla durumu görüşmek için bir delegasyon oluşturuldu.[7] Çerkes bayrağının tasarımcısı olan Seferbiy Zaneqo[8] bu delegelerden birisiydi. Delegasyonun görevi, halife ile durumu görüşmek ve desteğini almaktı. Fakat delegeler İstanbul'a vardıklarında Rus sefiri tutuklanmalarını talep etti ve delegeler Çerkesya'ya dönmek zorunda kaldı, sadece Seferbiy Zaneqo kalabildi, çünkü onun Osmanlı vatandaşlığı vardı.[7] Daha sonra Zaneqo Samsun'a yerleşti ve burada Çerkesya davasının savunuculuğunu sürdürdü.[9]

Kaynakça

  1. ^ Çetintaş, Erdal (2009). Ankara University review of Centre for Research Studies in Ottoman History. Ankara Üniversitesi Basımevi. s. 105. 31 Mart 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Mart 2017. 
  2. ^ Henze 1992
  3. ^ Natho, Kadir (2005). "The Russo-Circassian War". 12 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Mart 2023. 
  4. ^ Richmond, Walter (9 Nisan 2013). The Circassian Genocide. Rutgers University Press. ISBN 978-0-8135-6069-4. 23 Ocak 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Mart 2023. 
  5. ^ King, Charles (2008). The Ghost of Freedom: A History of the CaucasusÜcretsiz kayıt gerekli. New York City, NY: Oxford University Press. ISBN 978-0-19-517775-6. 
  6. ^ John Emerich Edward Dalberg Acton (1907). The Cambridge Modern History. Macmillan & Co. s. 202. 
  7. ^ a b Bashqawi, Adel. Circassia: Born to Be Free. ISBN 1543447643. 
  8. ^ Bashqawi, Adel (2017). "The Circassian Flag, the Homeland, the Circassian Identity". Circassia: Born to Be Free. ISBN 9781543447651. Erişim tarihi: 10 Haziran 2019. 
  9. ^ Khoon 2015, ss. 76–77.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Küçük Kaynarca Antlaşması</span> 21 Temmuz 1774‘te Osmanlı Devleti ile Rus İmparatorluğu arasında imzalanan ve 1768-1774 Osmanlı-Rus Savaşına son veren antlaşma

Küçük Kaynarca Antlaşması, Osmanlı İmparatorluğu ile Rusya arasındaki 1768-1774 Osmanlı-Rus Savaşı'nı sona erdiren ve Osmanlı Devleti'nde önemli toprak kayıplarına yol açan antlaşmadır. Güney Dobruca'daki Küçük Kaynarca kasabasında imzalandığından bu adı almıştır.

<span class="mw-page-title-main">Ayastefanos Antlaşması</span> Osmanlı İmparatorluğu ile Rus İmparatorluğu arasında imzalanmış barış antlaşması

Ayastefanos Antlaşması, 93 Harbi sonunda imzalanan ateşkes ve barış antlaşmasıdır.

Hünkâr İskelesi Antlaşması 8 Temmuz 1833 tarihinde İstanbul'un Beykoz ilçesinde bulunan Hünkar kasrında imzalanmıştır. Kasrın denize açılan kapısına da Hünkâr İskelesi denir. Antlaşmanın adı da buradan gelmektedir. Osmanlı İmparatorluğu'nun Rus İmparatorluğu ile imzaladığı bir karşılıklı yardımlaşma ve saldırmazlık antlaşmasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Bükreş Antlaşması (1812)</span>

Bükreş Antlaşması, 28 Mayıs 1812 tarihinde Osmanlı İmparatorluğu ve Rus İmparatorluğu arasında bugünkü Romanya'nın Bükreş şehrinde imzalanan, 5 Temmuzda onaylanan ve 1806-1812 Osmanlı-Rus Savaşı'nı sona erdiren barış antlaşmasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Paris Antlaşması (1856)</span>

Paris Antlaşması, Rusya ile Kırım Savaşı'nı kazanan Osmanlı İmparatorluğu, Birleşik Krallık ve Fransa arasında 30 Mart 1856 tarihinde imzalanmış bir barış antlaşmasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Belgrad Antlaşması</span> Osmanlı Devletinin 1739da Avusturya ve Rusyayla imzaladığı barış antlaşmaları

Belgrad Antlaşması, Osmanlı Devleti'nin 18 Eylül 1739 tarihinde Avusturya, 3 Ekim 1739 tarihinde de Rusya'yla imzalamış olduğu barış antlaşmalarıdır.

1841 Boğazlar Sözleşmesi, Avusturya İmparatorluğu, Fransa Krallığı, Birleşik Krallık, Prusya, Rus İmparatorluğu ve Osmanlı İmparatorluğu'nun 13 Temmuz 1841'de Londra'da imzaladığı uluslararası sözleşme.

<span class="mw-page-title-main">II. Katerina</span> Rus Çariçesi

Çariçe II. Katerina veya Büyük Katerina, 34 yıl boyunca Rus İmparatorluğu'nu yönetmiş ve 18. yüzyıl Rusyası'na damgasını vuran Rusya imparatoriçesiydi. Kırım Hanlığı'nı Rusya topraklarına katmasıyla tanınır.

<span class="mw-page-title-main">Berlin Antlaşması (1878)</span> 13 Temmuz 1878de imzalanan barış antlaşması

Berlin Antlaşması, Osmanlı İmparatorluğu, Rus İmparatorluğu, Büyük Britanya, Alman İmparatorluğu, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu, İtalya Krallığı ve Fransa arasında 13 Temmuz 1878 tarihinde Berlin'de imzalanan barış antlaşmasıdır.

Osmanlı İmparatorluğu reform dönemi, Türk ve Türkiye tarihi için önemli bir dönem. Bu dönem 1828'de başlayıp 1908'e kadar devam eder.

<span class="mw-page-title-main">Yunanistan Krallığı</span> 19. ve 20. yüzyılda Güney Avrupada bir krallık

Yunanistan Krallığı, 1832 yılında dönemin süper güçleri Birleşik Krallık, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu, Prusya, Fransa ve Rus İmparatorluğu tarafından ilân edilen devlettir. Bağımsızlık duyurusunun yapılmasının ardından, Osmanlı İmparatorluğu'ndan tam bağımsızlığını eline almış olduğu 30 Ağustos 1832 tarihli antlaşmayla uluslararası düzeyde tanınmıştır. Yunan Bağımsızlık Savaşı'nı yöneten geçici Yunan hükûmetinin üzerine kurulmuş ve 1924 yılında krallık devrilerek yerine ikinci Yunan Cumhuriyeti kurulana dek ayakta kalmıştır. Daha sonra cumhuriyetin 1935 yılında yeniden yerini krallığa bırakmasıyla bu kez 1974 yılına dek Yunanistan topraklarında egemen olmuş ve yedi yıllık bir askerî darbe döneminin ardından bugünkü modern Yunanistan Cumhuriyeti'nin kurulmasıyla tarihe karışmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Anapa</span> Krasnodar Krayı, Rusyada kent

Anapa, Rusya Federasyonu'na bağlı Krasnodar Krayı'nın Karadeniz kıyısında bulunan kentsel alan ve bu alanın merkezi olan önemli turizm ve liman kenti. Nüfusu 2002 sayımına göre 53.493'tür.

Romanya tarihi bugünkü Romanya Devleti topraklarının tarih öncesi dönemlerden günümüze kadar uzanan tarihini kapsar.

<span class="mw-page-title-main">Romanya Prensliği</span>

Eflak ve Boğdan Birleşik Prensliği veya Romanya Prensliği, 1859'da Alexander John Cuza'nın Eflak ve Boğdan prensi olup bu iki prensliği birleştirmesi ile kurulmuş devlettir. 22 Ocak 1862'de Romanya parlomentosu kurulmuştur. Romanya'da 14 Mart 1881'de krallığın kurulmasıyla sona ermiştir.

Niş Antlaşması, Osmanlı Devleti'nin 3 Ekim 1739 tarihinde de Rusya'yla imzalamış olduğu Belgrad Antlaşması'nın eki niteliğinde 1735-1739 Osmanlı-Rus-Avusturya Savaşı'nı sona erdiren barış antlaşmalarının sonuncusudur. Bu sebeple bu antlaşma da Belgrad Antlaşması olarak da bilinir. Avusturya'nın savaştan çekilmesiyle yalnız kalan Rusya'da, 3 Ekim 1739'da, savaş beklentilerinin çok gerisinde bir barış antlaşması yaptı. Rusya'ya Azak Kalesi yıkılıp verildi. Rusya; Azak Kalesi'ni askerden arındırmayı, burada bir tahkimat kurmamayı, Azak Denizi ve Karadeniz'de savaş gemisi bulundurmamayı, Karadeniz'deki ticaretini Osmanlı gemileriyle yürütmeyi, Orta Kafkaslarda önemli dağ geçitlerini kontrol eden ve koruması altında tuttuğu Kabarda'dan çekilmeyi ve burasını tarafsız bir bölge olarak tanımayı kabul etti.

<span class="mw-page-title-main">Akkerman Antlaşması</span>

Akkerman Antlaşması, 7 Ekim 1826 tarihinde Osmanlı İmparatorluğu ile Rusya arasında Romanya'nın Akkerman kentinde imzalanmış bir düzenleme ve ticaret antlaşmasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Rus-Çerkes Savaşı</span> Ruslar ve Kafkaslar, özellikle Çerkesler arasında yaşanan ve soykırımla sonlanan savaş

Rus-Çerkes Savaşı, 17 Temmuz 1763'te (E.U.) Rusya'nın Çerkesya'da hak iddia etmesi ve Çerkeslerin bunu reddetmesi ile başlayan, 21 Mayıs 1864'te (E.U.) son Çerkes ordusunun mağlup edilmesiyle sona eren askerî mücadele. Savaş 101 yıl sürmesi sebebiyle hem Rusya hem de Çerkesya tarihindeki en uzun savaştı.

<span class="mw-page-title-main">Seferbiy Zaneqo</span>

Seferbiy Zaneqo, Çerkesya Konfederasyonu'nun 1859-1860 arasında lideri olan Çerkes siyasetçi, diplomat ve askeri kumandan. Rus-Çerkes Savaşı'nın çeşitli aşamalarında hem askerî hem de siyasî olarak yer aldı. Batıda Çerkes bağımsızlık davasını savundu, bölgede Osmanlı İmparatorluğu'nun bir temsilcisi olarak hareket etti. Hayatının sonunda Zaneqo, Çerkes bağımsızlık hareketinin lideri hâline gelmişti.

<span class="mw-page-title-main">Çerkes bayrağı</span> Çerkeslerin ulusal bayrağı

Çerkes bayrağı, tarihî Çerkesya'nın ve modern Adigey Cumhuriyeti'nin resmî, dünya çapındaki Çerkeslerin ise millî bayrağıdır. Yeşil zemin üzerinde dokuzu yay, üçü yatay şekilde on iki altunî yıldız ve üç çapraz oktan oluşur. Seferbiy Zaneqo ve David Urquhart bayrağın tasarımcısı olarak kabul edilir. Her yıl 25 Nisan günü Çerkesler tarafından Çerkes bayrak günü olarak kutlanır. Çerkes bayrak günü aynı zamanda Abhazya'da kutlanmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Şapsığya</span> Çerkes idari bölgesi

Şapsığya, tarihî Çerkesya'nın vilayetlerinden birisiydi. Şapsığ Çerkesleri bu bölgede yaşıyordu. Bu bölge Çerkesya'nın 3 demokratik bölgesinden birisiydi, monarşi yoktu ve liderler seçimle başa geliyordu.