İçeriğe atla

Edib Tahirzade

Edib Tahirzade, (d. 29 Nisan 1921, Yezd, İran – 26 Ocak 2000), 1988 ila 2000 yılları arasında Bahai Dini'nin en yüksek idari kurumu olan Yüce Adalet Evi'nin bir üyesi olarak hizmet etmiştir.

Biyografi

Tahirzade, Bahai Dini ile güçlü bağlılıkları Din'in İran'nın Yezd şehrindeki ilk yıllarına dek uzanan İranlı bir ailede doğdu.[1] Tahran Üniversitesinde elektrik mühendisliği okudu ve ardından yüksek öğrenimini sürdürmek üzere 1948'de İngiltere'nin Coventry şehrine taşındı. 1950 yılında bir sanayi firmasının baş mühendisi olarak İrlanda'ya taşındı ve 1988 yılına dek orada çalıştı. İki defa evlendi, Tahir Ronald adında bir oğulları ve Bahiyyeh Vida adında bir kızları olan ilk eşi Zarin Moosezadeh Cohen idi. 1970'lerde Belfast-born Lesley Gibson ile evlendi; Maryam adında biri kız ve Bahhaj adında diğeri erkek iki çocukları oldu. Öldüğünde birçok torunu vardı.

Tahirzade, 1960 yılından 1970'e kadar Britanya Adaları Bahaileri Milli Ruhani Mahfilinde hizmet etti. 1972'de kurulduğu zaman İrlanda Cumhuriyeti Bahaileri Milli Ruhani Mahfiline seçildi ve 1976 yılında yüksek bir danışman kurulu olan Avrupa Kıtasal Müşavirler Heyetine atandı.1988 yılında Yüce Adalet Evine seçildi.

Üretken bir yazar ve yetenekli bir konuşmacı olan Tahirzade, Bahai tarihi ve öğretileri ile ilgili birçok kitap yazdı; bunların arasında Bahai Dini'nin kurucusunun hayatı ve yazıları ile ilgili dört ciltlik bir çalışma da mevcuttur. Tercümesini Süreyya Güler'in yaptığı bu dört ciltlik eser "Hz. Bahaullah'ın Zuhuru" adıyla Türkçe olarak basılmıştır.

Çalışmaları

Kaynakça

  1. ^ Doherty, Jennifer (12 Şubat 2000). "Obituary - Baha'i leader dies following short illness". belfasttelegraph.co.uk. 14 Ekim 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Haziran 2010. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Bahâîlik</span> tek tanrı inancına dayalı bir din

Bahâîlik, bütün insanlığın ruhanî birliğini vurgulayan tek tanrılı bir dindir. Üç ana prensip Bahâî öğretileri ve itikadı için bir temel oluşturur: Tanrı birliği, yani tüm yaratılışın kaynağı olan tek bir tanrı vardır, din birliği, yani tüm ilahi dinler aynı ruhanî kaynağa sahiptirler, aynı Tanrı'dan gelirler ve insanlığın birliği, yani bütün insanlar eşit yaratılmıştır, çeşitlilik içinde birlik ile bir araya getirilmiştir; ırkların ve kültürlerin bu çeşitliliği takdire ve kabule değer görülmelidir. Bahâî inancının öğretilerine göre insanın amacı dua, tefekkür ve insanlığa hizmet yoluyla Allah'ı tanımayı ve sevmeyi öğrenmektir.

<span class="mw-page-title-main">Zağanos Paşa</span> 12. Osmanlı sadrazamı

Zağanos Mehmed Paşa, II. Mehmed saltanatında 1453-1456 yılları arasında sadrazamlık yapmış Osmanlı devlet adamıdır. İstanbul'un Fethi'nden sonra sadrazamlığa getirilen ilk kişidir.

<span class="mw-page-title-main">Ayas Mehmed Paşa</span> 30. Osmanlı sadrazamı

Ayas Mehmet Paşa veya Ayas Paşa, I. Süleyman saltanatı döneminde 14 Mart 1536-13 Temmuz 1539 arasında sadrazamlık yapmış Osmanlı devlet adamıdır. Farklı yıllarda Anadolu, Rumeli ve Şam Beylerbeyi'dir. Ferhad Paşa ile birlikte Canberdi Gazâlî İsyanı'nı bastırdı.

<span class="mw-page-title-main">Hadım Süleyman Paşa</span> 32. Osmanlı sadrazamı

Hadîm Süleyman Paşa, I. Süleyman saltanatı döneminde Nisan 1541-28 Kasım 1544 arasında sadrazamlık yapmış Osmanlı devlet adamı ve Serdarıdır. İki kez Mısır Valiliği yapmış ve Hindistan'a sefere çıkan ilk Osmanlı Donanması'na komuta etmiştir.

Semiz Ali Paşa, I. Süleyman saltanatı döneminde 1561-1565 yılları arasında sadrazamlık yapmış Osmanlı devlet adamıdır.

Nevesinli Salih Paşa, Osmanlı Padişahı İbrahim saltanatında 17 Aralık 1645 - 16 Eylül 1647 tarihleri arasında bir yıl dokuz ay sadrazamlık yapmış Osmanlı devlet adamıdır.

<span class="mw-page-title-main">Ali Muhammed Şirazi</span> Bâbîliğin kurucu peygamberi (1819–1850)

Ali Muhammed Şirazi ya da bilinen adıyla Bab, Babi inancının kurucusudur. Lakabı olan Bab, Arapçada kapı demektir.

Karşılıklılık etiği veya altın kural, diğerlerine karşı adaletin sağlandığına emin olabilmesi için bir kişinin herhangi bir davranışta bulunma hakkı veya sorumluluğu olup olmadığını belirleyen bir etik kuraldır. Aksi yönde eleştiriler bulunsa da, tartışmalı olarak karşılıklılık kavramı, insan haklarının en temelidir. Bu altın kuralın önemli bir öğesi, bu kurala göre hayatını sürdüren bir insanın sadece yakınlarını değil, herkesi göz önüne alarak yaşamaya çalışmasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Şevki Efendi</span> 1921den 1957de ölümüne kadar Bahai inancının lideri

Şevki Efendi, Abdülbaha’nın torunu ve halefiydi. 1921 yılında Bahai Dini’nin Velisi olarak tayin edildi ve 1957 yılında vefat edene kadar bu görevi sürdürdü. Bahai Dini’nin birçok yeni ülkeye yayılması için tebliğ planları serisi oluşturdu ve Bahai Dini’nin merkezî şahsiyetlerinin birtakım yazılarını İngilizceye tercüme etti. Vefatının ardından dünya Bahai toplumuna 1963’te Yüce Adalet Evi seçilene kadar Emrin Elleri önderlik etti.

<span class="mw-page-title-main">Yüce Adalet Evi</span>

Yüce Adalet Evi Bahai Dini'ndeki idari düzenin dokuz üyeli en yüksek yönetim merciidir. Kurulması Bahai yasa ve hükümlerini içeren Kitab-ı Akdes'te açıkça belirtilen Yüce Adalet Evi, Bahai Dininin uluslararası idari kurumu olmakla beraber Bahaullah'ın Ahit ve Misak'ının bugünkü merkezidir. Bahaullah, bu kurumu Bahai kutsal yazılarında ayrıntıları bulunmayan veya yer almayan konularda yasa koyma yetkisi ile donatmış ve kararlarında Tanrı'dan ilham alacağına dair güvence vermiştir. Dinler tarihinde daha önce benzeri görülmemiş bu kurum ilk olarak 1963'te kurulmuştur ve o tarihten beri her beş yılda bir, dünya çapındaki Bahai Milli Ruhani Mahfillerinin üyelerinden oluşan delegeler tarafından seçilmektedir.

Saklı Sözler, Bahai inancının kurucusu olan Mirza Hüseyin Ali tarafından Bağdat civarında yazılan bir kitaptır. Saklı Sözler'in 1858 yılında Dicle Nehri kıyılarında nazil olduğuna inanılır. Yetmiş biri Arapça, seksen ikisi Farsça olan bu eser, Bahaullah'ın deyişiyle belli ruhani hakikatlerin özünü alarak kısa ayetler şeklinde yazılmıştır. Bu derleme bir öğüt kitabı ve bazı dini konuları açıklayıcı niteliktedir. Emrinin başlangıcında bu derleme 'Hz. Fatıma'nın Saklı Kitabı' olarak biliniyordu. Saklı Sözler eseri Türkçeye Mecdi İnan tarafından Arapça ve Farsça asıllarından tercüme edilmiştir.

Yeşil Kuşak Projesi, Jimmy Carter döneminden itibaren ABD'nin komünizme karşı bir savunma olarak İslam'ı kullanmaya başlamasını ifade etmek için kullanılan varsayımsal projedir. ABD tarafından resmen duyurulmuş bu isme sahip bir proje yoktur. Jimmy Carter'ın SSCB karşıtı politikaları resmen Carter Doktrini adıyla bilinir.

Ruhani Mahfil, Abdülbaha tarafından Bahai Dinini yöneten seçilmiş heyetlere atfen belirlenmiş bir terimdir. Bahailikte herhangi bir ruhban sınıfı olmadığı için toplumun işlerini yürütenler bu mahfillerdir. Yerel seviyede olanlara ilaveten milli Ruhani Mahfiller de vardır.

<span class="mw-page-title-main">Bahaullah'ın Makamı</span>

Bahaullah'ın Makamı, Bahailer için en kutsal yer ve namazlarında yöneldikleri kıbledir; konumu İsrail'de Akka yakınlarında bulunan Behci'dir. Bahaullah'ın naaşının bulunduğu Makam'ın hemen yanında öldüğü yer olan Behci Köşkü bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Bahai Dünya Merkezi</span>

Bahai Dünya Merkezi, Bahai Dininin ruhani ve idari merkezine verilen isimdir. Dünya Merkezinin kapsadığı alanlar Bahaullah'ın Akka yakınlarındaki Makamı, Bab'ın Hayfa'da Kermil Dağı üzerinde yer alan Makamı ile oradaki bahçeler ve İdari Binaların da içinde bulunduğu çeşitli diğer binalardır.

<span class="mw-page-title-main">Bab'ın Makamı</span>

Bab'ın Makamı, Babi Dininin kurucusu ve Bahai Dininde Bahaullah'ın müjdecisi olan Bab'ın naaşının bulunduğu bir yapıdır; İsrail, Hayfa'daki bu Makam, Bahailer için Bahaullah'ın Akka'daki Makamından sonra dünya üzerindeki en kutsal ikinci noktadır. Kermil Dağındaki tam konumu 1891 yılında bizzat Bahaullah tarafından en büyük oğlu Abdülbaha'ya belirtilmiştir. Planlarını Abdülbaha'nın yaptığı bu yapı birkaç yılın ardından torunu Şevki Efendi tarafından tasarlanıp tamamlanmıştır.

Tanrı Emrinin Elleri ya da Emrin Elleri, asıl vazifeleri Bahai Dininin yayılması ve korunması olan ve bu göreve yaşam boyu sürecek şekilde tayin edilen seçkin bir grup Bahai idi. Bahai Dinindeki seçilmiş kurumlarda veya diğer atanmış kurumlarda hizmet eden üyelerden farklı olarak, Emrin Elleri'nin, dinin hizmet alanında ayırt edilen bir rütbeyi haiz olduğu kabul edilir.

<span class="mw-page-title-main">Udo Schaefer</span>

Udo Schaefer, Alman hukukçu ve Bahai inancında yazar.

<span class="mw-page-title-main">Bahai İnancında Ahit ve Misak</span>

Bahai Dininde iki çeşit Ahit ve Misak vardır. İlki Tanrısal vahyin yani dinin aşamalı olarak zuhur etmesi ile ilgili bir antlaşmaya atıftır, öyle ki Allah belirli her dönemde bir peygamber gönderir ve insanlığa düşen vazife onu tanımak ve öğretilerine göre yaşamaktır. Böylece Allah insanları asla yalnız ve kılavuzsuz bırakmaz; insanlar da kendi zamanlarındaki peygamberi ve dini kabul ederek hem kendi gelişimleri için gerekli ruhani bilgi ve güçleri edinirler hem de Tanrı'nın istek ve iradesini öğrenip O'na itaat etmiş olurlar. İkincisi ise dinin kurucusu olan Bahaullah ile O'nun takipçileri arasındaki antlaşmadır ve bu, Kendisinden sonraki yasal halefleri ve birliğin muhafaza edilmesi ile ilgilidir.

Bahai idari düzeni, Bahai toplumunun işlerini yönetmek üzere seçilmiş ve atanmış kurumlardan oluşan bir sistemdir. En üst yönetim kurumu her beş yılda bir seçilen Yüce Adalet Evi'dir.