İçeriğe atla

Ebü'l-Kâsım

Ebu'l-Kasım
Anadolu Selçuklu Sultanı
Hüküm süresi1086-1092
Önce gelenKutalmışoğlu Süleyman Şah
Sonra gelenI. Kılıç Arslan
Ölüm1092
DiniSünni İslam

Ebu'l-Kasım (ö. 1092), Anadolu Selçuklu Devleti'nin ilk döneminde İznik valisidir. Hanedanın kurucusu ve ilk sultan Kutalmışoğlu Süleyman Şah'ın ölümünden sonraki Fetret döneminde 3 yıllık bir süre Anadolu Selçuklu Devleti'ni yönetti. Süleyman Şah doğu seferine çıkarken akrabası Ebu-l Kasım'ı devletin başına vekili olarak atamıştı.[1][2]

Ancak 1086 yılında Antakya yakınlarında Suriye Selçuklu Devleti Sultanı Tutuş'la yaptığı ve yenilgiye uğradığı savaşta ölünce, Süleyman Şah'ın iki oğlu I. Kılıç Arslan ve Kulan Arslan, Büyük Selçuklu Devleti Sultanı Melikşah'ın İsfahan'daki sarayına esir olarak gönderilmişti. Süleyman Şah'ın ölümü ve oğullarının esir edilmesi üzerine Ebu-l Kasım Anadolu Selçuklu tahtına geçerek ülkeyi bir sultan gibi yönetmeye başlamıştır. Kayseri civarlarına da kardeşi Ebu-l Gazi'yi Emir tayin etmiştir.[3] Bu dönem Anadolu Selçuklu Devleti'nin fetret dönemi olarak adlandırılır.

Bizans’la mücadele

Kısa süre sonra kardeşi Ebu'l-Gazi Hasan Bey'le birlikte Marmara kıyılarında Bizanslılarla savaşarak devletin sınırlarını genişletmeye başladı. Bu akınlarıyla Süleyman Şah'ın, Bizans'la imzaladığı 1081 tarihli Dragos Çayı Anlaşması'nı bozmuş oldu. Daha önemlisi, Anadolu Selçuklular Marmara kıyılarında fethettikleri Kios (Gemlik) limanında donanma yapmaya başlamışlardır ve bu sayede Bizans'la daha iyi mücadele etmeye çalışmışlardır.[4] Ayrıca Anadolu Selçukluları, İzmir'de beylik kurmuş ve tarihteki ilk Türk donanmasını oluşturmuş olan Çaka Bey'le ve Balkanlar'da Bizans ile mücadele halindeki bir Şamani Türk boyu olan Peçenekler ile ittifak kurmuşlardır.[] Öyle ki Anna Komnini, Çaka Bey'in donanmasıyla beraber denize açılıp Bizans üzerine yürüdüğü sırada Ebu'l Kasım'ın da İzmit üzerine harekete geçtiğini belirtir. Bu durumda Bizans imparatoru I. Aleksios; Makedonya'da iskan ettiği Vardar Türkleri'ne mensup Tadikios (ya da Tadikos) kumandasında bir orduyu İznik üzerine gönderirken donanmayı da Butumites idaresinde harekete geçirmiştir. Bizans donanması inşa halindeki Selçuklu gemilerini yakarken Bizans ordusu da İznik önünde karargâh kurmuş ve şehri kuşatmıştır. Türkler ise küçük bir baskın yapıp surların içine kapanmışlardır.[5] Bu durum Ebu-l Kasım'ı barış istemek zorunda bırakmıştır. Ancak barış görüşmeleri sürekli uzatıldığından bu kez İznik üzerine ordu çıkarmıştır.

Sultan Melikşah’ın müdahalesi

Bu arada Anadolu'yu itaat altına almayı isteyen Büyük Selçuklu Devleti hükümdarı Melikşah, Emir Porsuk'u 50 bin kişilik bir kuvvetle Ebu'l-Kasım'ın üzerine yollamıştır. Porsuk Bey'in, tüm Anadolu beylerini itaat altına alarak İznik'e yaklaşması üzerine İznik'i kuşatmakta olan Bizanslılar kaçmış[6] ve bu kaçışı hisarlardan gören Ebu'l Kasım; Bizanslılar'ı takibe koyulmuş ve İzmit'in fethine muvaffak olmuştur.

Anadolu'da Türklerin güçlenmesinden çekinen I. Aleksios, bunun üzerine Ebu-l Kasım'la anlaşmak istedi ve onu Konstantinopolis'e davet etti. I. Aleksios'un bir diğer amacı İzmit'in kontrolünü ele geçirip burada sağlam bir kale inşa etmekti. Böylece Anadolu kıyılarında müstahkem bir mevki elde edecekti.[7] Emir Porsuk ordusuyla tek başına başa çıkamayacağını bilen Ebu-l Kasım bu daveti kabul etmiştir. Konstantinopolis'te çok iyi ağırlanmış, her gün zengin ziyafetlere katılıyor ve onuruna düzenlenen araba yarışlarını izlemeye götürülüyordu. Ziyaret uzatılırken İmparator gerekli malzeme, işçi ve ustaları İzmit'e göndermiş, bölgeyi emniyete almış ve yeni bir kale inşa ettirmiştir. Ancak bu işler tamamlandıktan sonra Ebu-l Kasım'ın İznik'e gitme fırsatı olabilmiştir. Kendi yokluğunda İzmit'in elden çıkmasını sineye çekmek zorunda kalmıştır.[8]

Ebu-l Kasım, İznik'i kuşatan Emir Porsuk kuvvetlerine karşı kenti zorlukla da olsa savundu. Zorda kalana kadar artık müttefiki olan Bizans'tan yardım istemedi, ne var ki daha sonra yardım talep etmek zorunda kalmıştır. Bu sırada I. Aleksios batıda Peçenek saldırılarını def etmekle meşguldü ve sultan için ayıracağı kısıtlıydı. Yine de küçük bir birliğe imparatorluk sancakları vererek İznik'e göndermiştir.[9] Kenti üç aylık bir kuşatmaya rağmen düşüremeyen Porsuk kuşatmayı kaldırarak geri çekilmiştir. Emir Porsuk'un başarısız olması üzerine Melikşah Emir Bozan'ı göndermiştir. Bozan da kenti alamadı ve Ulubat Gölü yakınlarına çekilip kamp kurdu.[10]

Ancak Büyük Selçuklu Devleti'yle savaşmayı göze alamayan Ebu'l-Kasım kardeşini İznik'te bırakarak Melikşah'a bağlılığını bildirmek ve Anadolu'daki durumunu emniyete almak üzere, on beş katır yükü altınla İsfahan'a hareket etmiştir. Melikşah Ebu'l-Kasım'ı huzura kabul etmedi, Anadolu'daki işleri Emir Bozan'a bıraktığını, onunla müzakere etmesi gerektiğini bildirdi. Bunun üzerine Ebu'l-Kasım İznik'e geri dönerken 1092 yılında yolda Emir Bozan'ın adamları tarafından yakalanarak yay kirişiyle boğulmuştur. Yeniden, bu kez Ebu-l Gazi'nin savunduğu İznik'i yeniden kuşatan Emir Bozan yeni bir sonuç elde edemeyince Urfa'ya dönmüştür.[11][12]

Ebu-l Kasım’ın ölümünden sonra

Ebu'l-Kasım'ın ölümünden sonra kardeşi Ebu'l-Gazi kısa bir süre daha İznik'i elinde tutmaya devam etti. Ancak Büyük Selçuklu Devleti sultanı Melikşah'ın ölümü üzerine Süleyman Şah'ın iki oğlu I. Kılıç Arslan ve Kulan Arslan İsfahan'da serbest bırakıldılar. Ebu'l-Gazi İznik'e 1092 yılı sonlarında ulaşan I. Kılıç Arslan'a hiç direnmeden yönetimi devretti. Böylece Anadolu Selçuklu Devleti'nin yönetimi tekrar Kutalmışoğlu Süleyman Şah'ın hanedanına geri dönmüş oldu.

Porsuk Bey'in dönüşünden sonra Anadolu Selçukluları'nı itaate memur edilen Bozan Bey'in 28 Şubat 1087'de Barsuma'nın idaresindeki Urfa'yı fethi ve ona müteakip Gence seferi de bu yılda olduğu için Bozan Bey'in, 1087 yılından sonra Anadolu'ya gönderildiği muhakkaktır. Çünkü Melikşah'ın öldüğü 1092 yılında Bozan Bey Anadolu'da bulunmaktaydı.[13]

1087 yılından sonraki bir tarihte Melikşah tarafından Anadolu'ya gönderilen Bozan Bey; Anadolu'daki beyleri müşkül bir duruma düşürerek İznik'i kuşatmıştır. Öyle ki Sinop'u fethetmiş bulunan Kara-tekin, bulunduğu durumdan dolayı şehrin Bizanslılar'ın eline geçmesini engelleyememiştir.[14]

Bozan Bey'in şehri kuşatmasına rağmen Ebu'l Kasım, burayı şiddetle müdafaa etmiş ve bu hususta Bizans'tan destek almıştır. Yaptığı birkaç hücum teşebbüsü muvaffak olmayınca Bozan Bey, İznik kuşatması kaldırmış ve Anadolu'daki başka şehirleri zaptetmek için Ulubat Gölü tarafına çekilmiştir. Bununla beraber Ebu'l Kasım; kardeşi Ebu'l Gazi'yi İznik'te bırakarak on beş katır yükü altınla İran'a gitmiş ve Melikşah'dan Bozan Bey'i geri çekmesini, İznik'i kendisine bırakmasını istemiştir. Nitekim Melikşah, Ebu'l Kasım'a; Emir Bozan'ı oraya tayin ettikten sonra bir daha geri çekemem. Ona git, bu parayı kendisine ver ve talebini ona bildir; onun rızası benim iradem olacaktır şeklinde bir cevap vermiştir. Böylece Ebu'l Kasım bir süre İsfahan'da ikamet ettikten sonra geri dönüp Bozan Bey'le anlaşmayı planlarken kendisini takip eden Bozan Bey; gönderdiği adamlarla kendisini yakalatmış ve yayın kirişiyle kendisini boğdurmuştur. Bizans müellifi Anna Komnini; Ebu'l Kasım'ın, Melikşah'ın emriyle boğdurulduğunu ilave eder. Ebu'l Kasım'ın kanı akıtılmadan yayın kirişiyle boğdurulması onun Selçuklu hanedanına mensup olduğunu gösterir ve Sultan unvanını aldığına dair kayıt doğruysa bu husus daha sağlam bir delil oluşturmaktadır.[15][16]

Urfalı Mathieu; Bozan Bey'in emrindeki orduyla beraber Antakya beyi Yağı-sıyan'ı ve Halep beyi Ak-sungur'u da kuvvetleriyle beraber yanına alarak büyük bir orduyla Bizans üzerine yürüdüğünü, İstanbul'u fethetmek istediklerini, fakat bunun imkansızlığını anlayınca tekrar İznik önlerine döndüklerini ve Melikşah'ın ölümüyle (1092)[17] bu beylerin memleketlerine döndüklerini belirtir.[18] Nitekim Bozan Bey; Ebu'l Kasım'ı öldürmüş fakat kardeşi Ebu'l Gazi'nin elindeki İznik'i alamamıştır. Bozan Bey'in düzenlediği bu seferin başlangıç tarihi ve Anadolu'daki hareketleri hakkında tafsilat yoktur.

Kaynakça

  1. ^ Muhammet Kemaloğlu, “Türkiye Selçuklu Devletinin III. Hükümdarı Şahinşah Dönemi ve Şahinşah’ın Şahsiyeti” 10 Ağustos 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. sh.: 2
  2. ^ Nihal Taşçı, “Anadolu Selçuklularının Batı Anadolu Politikası ve Bizansla Münasebetler 19 Ocak 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. sh.: 24
  3. ^ Mevlüt Güner, sh.: 32
  4. ^ Mevlüt Güner, “Türkiye Selçuklu Devleti’nde Saltanat Mücadeleleri ve Devlet İle Toplum Üzerindeki Etkileri” 9 Ağustos 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. sh.: 32
  5. ^ Anna Komnini, II, s.110
  6. ^ Aleksiad, II, s.68-70
  7. ^ Nihal Taşçı, sh.: 25
  8. ^ Alper Denizli, “Bizans’a Sığınan Selçuklu Hanedan Üyeleri” 19 Ocak 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. sh.: 19 - 21
  9. ^ Alper Denizli, sh.: 21
  10. ^ Mevlüt Güner, sh.: 32, 33
  11. ^ Mevlüt Güner, sh.: 33
  12. ^ Alper Denizli, sh.: 22
  13. ^ Urfalı Mathieu, s.198-199
  14. ^ Prof. Dr. Osman Turan, Selçuklular Zamanında Türkiye, s.116
  15. ^ Prof. Dr. Osman Turan, Selçuklular Zamanında Türkiye, s.117
  16. ^ Aleksiad, II, s.74, 76, 78
  17. ^ Melikşah'ın ölüm tarihi hakkında İbn ül-'Adim, II, s.106; İbn ül-Esir, X, s.73; Ahbar ud-devle, s.71
  18. ^ Chronique, s.203-204; Vardan s.184
Resmî unvanlar
Önce gelen:
Kutalmışoğlu Süleyman Şah

Anadolu Selçuklu Sultanı

1086 – 1092
Sonra gelen:
I. Kılıç Arslan

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Alp Arslan</span> Büyük Selçuklu Devletinin 2. Hükümdarı

Alp Arslan, Büyük Selçuklu İmparatorluğu'nun ikinci sultanı olan ve Türklerin Orta Asya'dan Anadolu'ya gelişlerini ve mücadelesini yöneten askeri komutan ve hükümdardır. Doğum adı Muhammed bin Davud Çağrı'dır. 1071 yılında Bizans İmparatorluğu hükümdarı Romen Diyojen ile yaptığı Malazgirt Muharebesi'ndeki başarısından dolayı tanınmaktadır.

I. Kılıç Arslan ya da Kılıçarslan, Anadolu Selçuklu Devleti'nin kurucusu Kutalmışoğlu Süleyman Şah'ın oğlu ve ikinci Anadolu Selçuklu sultanıdır.

<span class="mw-page-title-main">Saruhanoğulları Beyliği</span> Saruhanoğulları Beyliği veya Saruhanlılar Batı Anadoluda özellikle Manisa ve çevresinde hüküm sürmüş Kuman-Kıpçak veya Oğuz kökenli bir Türk beyliği

Saruhanoğulları Beyliği, Anadolu Selçuklu Devleti'nin çökmesi ve dağılmasıyla başlayan Anadolu Beylikleri döneminde, 14. yüzyıl başlarında kökenlerinin Oğuzlardan olan Türkler veya bir başka iddiaya göre Manisa bölgesindeki yer adlarından ve bazı maddî işaretlerden yola çıkılarak Kıpçak olduğu belirtilen beylik. Bölgede Kıpçak boylarına ait adların Harezm emîrleriyle gelenler yanında İznik İmparatoru III. İoannis Vatatzes'in döneminde 1241-1250’lerde Trakya’dan getirtilip Batı Anadolu'ya, Menderes vadisi ve Frigya, Bitinya olmak üzere sınırlara yerleştirilmiş olan Kuman/Kıpçaklar’la ilgili olmasının akla yakın olduğu düşünülür. Ancak Saruhanoğullarını bunlara bağlama konusunda delil olmadığı söylenir. Bu bakımdan Saruhan Bey’in de Selçuklu uç bölgesinde yerleşmiş emîrlerden biri olması dışındaki görüşlerin şimdilik kesin olmadığı belirtilir. Batı Anadolu’da Manisa ve çevresinde, Gediz Nehri havzasında Menemen, Gördes, Demirci, Kemalpaşa, Turgutlu, Ilıca ve Akhisar gibi kent ve kasabalarda ağırlıklı olarak kurulmuş bir Türk beyliğidir.

<span class="mw-page-title-main">Çaka Bey</span> Türk amiral

Çaka Bey veya Çağa Bey, Selçuklu komutanı ve denizcisidir. 1071'deki Malazgirt Meydan Muharebesi'nin ardından Selçukluların Anadolu coğrafyasına yayıldıkları dönemde Smirni merkezli bağımsız bir beylik kurmuştur. Türk tarihinin ilk donanmasını oluşturduğu için tarihteki ilk Türk amirali olarak kabul edilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Anadolu Selçuklu Devleti</span> Batı Oğuz Türkleri tarafından kurulmuş olan, Anadoluda hüküm sürmüş eski bir devlet (1077–1308)

Anadolu Selçuklu Devleti, Türkiye Selçuklu Devleti veya Rum Sultanlığı, Selçuklu Türklerinden olan Kutalmış oğlu Süleyman Şah tarafından Anadolu'da İznik başkent olmak üzere 1077 yılında kurulmuş olan Türk devletidir.

<span class="mw-page-title-main">I. Süleyman Şah</span> Anadolu Selçuklu Devletinin kurucusu ve ilk hükümdarı

Kutalmışoğlu Süleyman Şah veya kısaca Kutalmışoğlu, Türkiye Selçuklu Devleti'nin kurucusudur. Selçuk Bey'in oğlu Arslan Yabgu'nun torunudur. Babası Kutalmış Bey'dir. Erhan Afyoncu'nun tespitlerine göre mezarı Halep Kapısı'ndadır. Kutalmışoğlu Süleyman Şah öldüğünde Caber Kalesi'ne defnedildiği yönündeki rivayetler doğru değildir. Zira Kutalmışoğlu öldürüldüğünde Caber Kalesi henüz Selçuklu Hanedanı tarafından ele geçirilmemişti.

<span class="mw-page-title-main">I. Mesud</span> 4. Anadolu Selçuklu Sultanı

I. Rükneddin Mesud (1095-1156) en uzun süre hüküm sürmüş Anadolu Selçuklu Sultanı'dır.

<span class="mw-page-title-main">I. Melikşah</span> 3. Büyük Selçuklu Devleti Sultanı

I. Melikşah, Türk, Büyük Selçuklu İmparatorluğu hükümdarı.

<span class="mw-page-title-main">I. Mahmud (Büyük Selçuklu sultanı)</span> Büyük Selçuklu Sultanı

I. Mahmud, beş yaşında iken 1092-1093 döneminde Büyük Selçuklu Devleti hükümdarı ve 1093-1094'te İsfahan ve Fars bölgesi tâbî hükümdarı ilân edildi.

<span class="mw-page-title-main">Melikşah (Anadolu Selçuklu sultanı)</span> Anadolu Selçuklu Devleti sultanı

Şahinşah veya Melikşah Anadolu Selçuklu Devleti sultanı (1107-1116). Anadolu Selçuklu Sultanı I. Kılıç Arslan'ın büyük oğludur. Büyük Selçuklu Devleti'nin hükümdarı olan Melikşah ile karıştırılmamalıdır.

<span class="mw-page-title-main">I. Gıyâseddin Keyhüsrev</span> Türkiye Selçuklu Sultanı

I. Gıyaseddin Keyhüsrev Türkiye Selçuklu Sultanı ve II. Kılıç Arslan'ın oğludur. İki değişik dönemde tahta çıktı.

<span class="mw-page-title-main">Berkyaruk</span> Büyük Selçuklu Devleti sultanı

Berkyaruk (Temmuz 1081 - 22 Aralık 1104), Büyük Selçuklu hükümdarı I. Melikşah'ın oğlu ve 1092-1104 yılları arasında Büyük Selçuklu Devleti'nin hükümdarıdır.

I. Tutuş veya Tacüddevle Ebu Said Tutuş Büyük Selçuklu Devleti hükümdarı Alp Arslan'ın oğlu ve birinci Suriye Selçuklu Devleti hükümdarı.

<span class="mw-page-title-main">Saltuklu Beyliği</span> Anadolu Türk Beyliği

Saltuklu Beyliği, Malazgirt Savaşı'ndan sonra Büyük Selçuklu Devleti komutanlarından, Ebü’l-Kāsım İzzeddin Saltuk Bey'in 1071 yılında kurduğu, merkezi Erzurum olan Anadolu Türk Beyliği'dir.

<span class="mw-page-title-main">Emir Mengücek</span>

Emir Mengücek, Büyük Selçuklu Devleti Sultanı Alp Arslan'ın komutanlarından, 1080'de Mengücekliler Devleti'nin kurucusudur.

Artuk Bey, Artuklu Beyliği'nin kurucusu olan Türk komutandır.

Aksungur El-Hacib, tam adıyla Kasım ad-Davla Ebu Said Aksunkur el-Hacib, Aq Sunqur al-Hajib ya da Aksungur el-Hacip, Büyük Selçuklu Devleti altında, Sultan Melikşah saltanat dönemi'nde, 1086 - 1094 arasında, Selçuklu Halep Emirliği yapan yönetici.

Akşehir Muharebesi veya Philomelion Muharebesi, Anadolu Selçuklu devleti sultanı Şahinşah ile Bizans İmparatoru I. Aleksios arasında 1116 yılında arka arkaya birkaç günde yapılan bir seri askeri çatışmadan oluşan ve Bizans İmparatorluğu galibiyeti ile sona eren muharebe.

Kulan Arslan Türkiye Selçuklu Sultanı Kutalmışoğlu Süleyman Şah'ın oğlu, Selçuklu ilhanı.

Porsuk ya da Bursuk olarak da bilinir, Büyük Selçuklu İmparatorluğu hizmetinde bir Türk generalidir.