İçeriğe atla

e-öğrenme

COVID-19 pandemisinde e-öğrenme ile ders yapan bir çocuk

E-öğrenme, elektronik ortam aracılığı ile yapılan öğretim denilebilir. Örgün öğrenimden en büyük farkı zaman, mekan ve süre sınırı olmamasıdır. E-öğrenme, dijital ortamda aktarılır ve internet olan her yerden erişim sağlanabilir.

E-öğrenmenin olumlu yönleri

Günümüzde gittikçe yaygınlaşan ve çoğu üniversitenin de hızla altyapı hazırlıklarını tamamladığı e-öğrenmenin birçok olumlu yönü vardır. Bunlardan bazıları:

  • Öğrenci merkezlidir.
  • Öğrenci konuyu öğrenene kadar, konu üzerinde çalışabilir.
  • Zaman sınırsızdır.
  • Herkes kendi öğrenme hızında öğrenebilir.
  • Öğrenci, konuyu anlamadığı zaman, iletişim araçları ile öğretmen ve diğer öğrenciler ile bağlantı kurabilir.
  • Dünyanın diğer ucundaki bir kişinin bilgilerinden faydalanılabilir.
  • Bağlantılar aracılığıyla, doğru ve istenilen kaynağa kısa sürede erişilir.
  • Eğitim maliyetlerini dikkate değer anlamda düşürmektedir.
  • Zaman ve mekandan bağımsızdır.
  • Kişi kendini en rahat hissettiği zaman ve mekanda konuyu öğrenebilir.
  • Öğrenim faaliyeti daha zevkli olabilir.
  • Öğrenim materyalleri, hızlı değişen koşullara göre, kısa sürede güncellenebilir.
  • Kişisel testler ile öğrenci kendi kendini sınayabilir.
  • Konunun anlaşılıp anlaşılmadığına dair geri bildirimin hızlı bir şekilde yapılması

motivasyonu artırır.

  • Kişinin tüm öğrenim faaliyetleri raporlanabilir.
  • Her tür altyapıdan ve toplumun farklı kesimlerinden gelen öğrencilere fırsat eşitliği.

E-öğrenmenin olumsuz yönleri

Olumlu yönleri olduğu gibi e-öğrenme bazı olumsuz özelliklere de sahiptir. Bunlar :

  • Eğitmenler, etkili birer e-öğrenmenin nasıl olacağını öğrenmek zorundadırlar.
  • Eğitmenler için geleneksel olan ders içeriğini çevrimiçi ortama aktarmak zordur.
  • Bireysel geri bildirim sağlama konusunda eğitmenler açısından, çok fazla zaman alır (çünkü aktif bir katılım için daha çok öğrenci gereklidir).
  • Öğrencilerin ve eğitim sağlayanların araç-gereç ihtiyaçları,
  • Öğrenciler ve eğitmenler için teknik eğitim ve destek,
  • Akademik anlamdaki dürüstlük,

Online eğitim alan öğrenciler için;

  • Ölçme ve değerlendirmelerin türleri ve etkililiği
  • Etkileşim eksikliği

E-öğrenme çeşitleri

Alanyazına bakıldığında farklı kavramlar ile karşılaşılmaktadır. Araştırmacılar; eğitim teknolojilerinin gelişimine göre yeni kavramlar ortaya çıkarmıştır. Aydın (2002) ‘a göre alanyazında; web destekli öğretim (web based instruction), eşzamanlı öğretim (syncronize instruction), eşzamansız öğretim (asyncronize instruction), sanal eğitim (virtual education), bilgisayar destekli uzaktan eğitim (computer based distance education), bilgisayar ortamlı/destekli iletişim (computer-mediated communicaitons), İnternetle eğitim İnternete dayalı/destekli eğitim (İnternet based/aided education), çevrimiçi eğitim (online education) kavramları ile sık karşılaşılmaktadır.

E-öğrenme çeşitleri yer ve zaman açısından ele alındığında değişik şekillerde tanımlanabilir. Bunları bir tablo şeklinde gösterebiliriz.

E-öğrenme araçları

E-öğrenmenin dizaynı, geliştirilmesi ve gerçekleştirilmesi, insan kaynaklarının dışında donanım ve yazılım araçları gerektirmektedir. Donanım araçları genelde multimedia uygulamalarını kullanabilen ve İnternet tarayıcısı olan bir kişisel bilgisayarı gerektirir. Tabi bunların kullanılabilmesi için ağ sağlayıcılar ve kullanıcıların sürekli ulaşabileceği İnternet sunucular da gerekmektedir. Yazılım araçları ise genellikle çeşitli web düzenleme ve grafik araçlarını içerir. Bunlar basit yapılı ya da karmaşık olabilirler. Brandon Hall'un yaptığı son çalışma yaygın olarak kullanılan bazı araçları aşağıdaki gibi göstermektedir.

Adobe Flash™

Adobe Dreamweaver™

Macromedia Authorware™ Nedir ve Örnekler

TrainerSoft from Outstart™

Lectora Publisher™

Adobe Captivate™

Adobe Presenter™

Articulate™

Raptivity™

Camsmith Camtasia™

En çok tanınan yazılım simülasyon araçları ise aşağıdaki gibidir.

Adobe Captivate™

Techsmith Camtasia™

OnDemand™ (Global Knowledge)

FireFly™ (KnowledgePlant)

Assima™

STT Trainer™ (STT: A Division of Kaplan)

InfoPak Simulator™ (RWD Technologies) [1]

E-öğrenme platformları

  • İstanbul Boğaziçi Enstitüsü
  • Udemy
  • Edx
  • Coursera
  • Khan Academy
  • Open Culture Online Courses
  • Academic Earth
  • Udacity
  • Harvard Online Learning
  • General Assembly

E-öğrenmenin tarihi ve e-öğrenmedeki gelişmeler

10–15 yıldır daha iyi bilinmekte olan e-öğrenme, 10–15 yıldan fazla bir geçmişe sahiptir.

1960'larda e-öğrenme

Bilgisayarlar için önemli görülen rollerden çoğunun 1960'lı yıllarda açıkça söylenmiş olduğu iddia edilebilir. Bilgisayarlar icat edildikten biraz sonra, ruh bilimciler ve eğitimciler, bilgisayarların eğitimsel güçlerine dikkat çekmişlerdir. Bilgisayar tabanlı öğretim gelişimleri, sırasıyla, öğrenmenin ve öğretmenin temel kanılarının otomatikleşmesine odaklanmıştır. Ne var ki, bilgisayar tabanlı eğitimin ilk grubunun teknik bilim adamları iki gruba ayrılmıştır: uygulamalı bilim adamları (mühendisler), ileri düzey araştırmacılar.[2][3]

Bilgisayar tabanlı öğretim

1960'lar, daha sonra eğitim alanında geliştirilecek politikaları (kilometre taşı sayılan olayları) doğurdu. Her başarılı teknolojik yenilikle birlikte, yeni yetenekler ve şekiller teknolojinin desteklediği öğrenme işlemini artırmayı ulaşılır hâle getirdi. Aşağıdaki zaman çizelgesi İngiltere'deki bazı önemli olayları listelemektedir:

  • 1963: The British Computer Society(İngiltere Bilgisayar Derneği), Schools' Committee adındaki okul birliğini, bilgisayar eğitimini okullarda ilerletmek için kurdu.
  • 1965: İlk bilgisayar, bir İngiliz okuluna kuruldu.
  • 1967: The National Council for Educational Technology(NCET) kuruldu.
  • 1969: NCET eğitimde bilgisayar kullanımı ile ilgili üç adet rapor yayınladı.
  • 1969: The Scottish Office, “Okulda Bilgisayar” adında geçici bir rapor yayınladı.

10 yıl süre zarfında, bu konuda çalışan bilim adamları grubu, araçlarını geliştirip düzenlediler. NCET, yaptığı çalışmaların birinde bilgisayar tabanlı öğrenme sistemlerini konu almıştır. Buna yönelik hazırladığı raporda geçen bazı ifadeler aşağıdaki gibidir:

  • Öğrencilerin kullanımı için bilgi depolama,
  • Öğrencileri bilgisayar konusunda eğitme,
  • Karışık durumları (zaman alacak, pahalı olacak, imkânsız) örneklendirme.[4]

Akıllı yardım sistemi

İkinci grup araştırmacılar, insan biliş ve öğrenmesini göstermek için, bilgi-yapısal- yönelimli yaklaşıma odaklandılar. Becerileri nasıl öğrenip, onlarda ne şekilde uzmanlaştığımıza dair yapay zeka çalışmalarına dayanan bu yaklaşım, Akıllı yardım sisteminin (ITS) gelişmesine öncü oldu. Akıllı yardım sisteminin işlevleri geleneksel yaklaşımlardan farklıdır. Bu işlevler, öğrencinin gereksinimi doğrultusundagerçek zamanda öğrenim oluşturmak için Akıllı yardım sistemine ihtiyaç duyarlar. Ayrıca, Akıllı yardım sistemi teknoloji ve kullanıcı arasında tartışmayı veya diyalogu sağlamalıdır. Ancak, bazı faktörler Akıllı yardım sistemi teknolojisinin gelişimini engellemiştir. İnsan bilişinin bilimi nispeten olgunlaşmamıştı ve karmaşık modelleme ve kural tabanlı sistemlerin önemli hesaplama güçleri gerektirmesi bu faktörler arasındadır.Akıllı yardım sistemleri kontrol mantığını öğretimsel içerikten ayırma eğilimiyle nitelendirilmiştir. [5]

World wide web'in doğuşu

Internet ve WWW gelişmekte olan her iki grup için gündemi baştan tanımlamıştır. Internet geliştikçe, bilgiye ve veriye kolay erişim sağlayan ortak standartlar üzerine kurulmuş, geniş erişilebilir iletişim yapısı sağladı. Bilgisayar tabanlı öğretim sistemleri, sunucu tabanlı öğrenme yönetim sistemleri ortaya çıktıkça, içerik ve kontrolü ayırarak, CD-Romdan İnternete doğrudan adaptasyondan web tabanlı yazılım diline ilerlemiştir. [6]

21. yüzyılda e-öğrenme

Hızla gelişen bilim ve teknoloji etkisini eğitim alanında da göstermiştir. 20. yüzyılın sonlarında başlayan e-öğrenme, 21. yüzyılın başlarında özellikle İngiltere ve Avustralya gibi bazı ülkelerde ileri seviyede kullanılmaktadır. Özellikle 21. yüzyılın başlarında geleneksel (yüz yüze) eğitimden yeni yöntem eğitim sistemi sayılan uzaktan eğitime geçiş süreci yaşanmaktadır. Artık yüz yüze eğitimin varlığını devam ettirebilmesi konusunda insanların kafasında sorular yükselirken e-eğtimin insan hayatına her geçen gün daha etkili bir biçimde girdiği ise tartışma gerektirmeyen bir konudur. 21. yüzyıl yüz yüze ve uzaktan eğitimi bir arada yaşadığımız ilk yüzyıl olmakla birlikte son yüzyıl olma olasılığı da oldukça yüksektir.

E-öğrenmede uygulamalı örnekler

Eğitim tabanlı

E-öğrenme teknoloji tabanlı birçok eğitim biçimini (bilgisayar tabanlı öğrenme, web tabanlı öğrenme, sanal sınıflar) kapsayan geniş bir uygulama sürecidir.[7] Bu durum göz önüne alınarak, aşağıdaki örnek uygulamada, e-öğrenmenin kapsadığı eğitim biçimlerinden biri olan web-tabanlı e-öğrenme sunulmaktadır. Burada tanıtılacak ürün sadece örnek amaçlı kullanılacaktır. Web-tabanlı e-öğrenme süreci beş aşamadan oluşmaktadır. Bu aşamalar sırasıyla, e-sorgulama, e-yönetim, e-kayıtlama, e-ders ve e-mezuniyettir. Aşağıdaki uygulamalı örnekte bu aşamalardan e-ders kısmına değinilmektedir.


E-dersin giriş sayfasıdır. Yandaki belirtilen konuların üzerine tıklayarak derslere geçiş yapılabilir.

Bu web-tabanlı e-öğrenme uygulaması Çevrimiçi Mühendislik Kursu Yönetim Sistemi[8] tarafından hazırlanmıştır. Dersi alan öğrenciler, öğretim görevlilerine danışarak şifre edindikten sonra sisteme giriş yaparak kurs sayfasından derslerine erişmektedirler. Şifre alarak derslerine erişmenin yanı sıra, misafir öğrenciler de e-kitap ve e-ders etkinliklerinden yararlanabilmektedirler. Kursun giriş sayfasında, ders bağlantılarıyla öğrenciler, derslerine yönlendirilebilmektedirler. Öğrenciler öğrenme sırasında, e-kitaplardan ve multimedya ürünlerinden web sitesi aracılığıyla yararlanabilmektedir.

Çevrimiçi öğrenme ya da e-Öğrenme; İnternet teknolojileri, TV, hücre telefon vb. elektronik ortamlarda, eğitimin materyalinin metin, ses, hareketli video, stil grafikleri, animasyon gibi elektronik araçlarla dağıtılması ile gerçekleşen öğrenme ve öğretim faaliyetine verilen addır. Kullanılan çoklu ortam teknolojisi ile veri değiş-tokuşu ve işbirliği kolay sağlanmaktadır. Öğrenciler konumlandırmadan uzaktırlar, kendi imkanları ile çevrimiçi derslere eş zamanlı veya eş zamansız olarak erişirler (Özkul, 2003; Morrison, 2003; Wright, 2005; Gondon ve Lin, 2005; Watkins, 2005; Dabbagh ve Banan-Ritland, 2005).|12|.

E-dersin konu sayfasıdır. Yandaki belirtilen konuların üzerine tıklayarak bölümler arası geçiş yapılabilir.

"Öğretimin tasarımlanması sürecinde etkileşim ve etkileşim olanaklarının düzenlenmesi çok önemli bir basamaktır."[9] Bu durum temel alınarak, e-kitaplar ve e-dersler dinamik olup, öğrencilere görsel ve yazınsal bilgiler sunulmuştur. Animasyonlarla konu içeriği zenginleştirilmiştir. Bu öğrencilerin motivasyonunu artırmaktadır. Böylece öğrencilerin e-öğrenme süreçlerine katkı sağlanmaktadır

Örnek web servisleri

Ekranda gördüğümüz bu resimler bize e-öğrenme konusunda bir örnek olabilir. Bu sayfa O.D.T.Ü online eğitim sayfasıdır. Öğrenciler bu sayfayı kullanarak derslerin içeriğinde neler olduğunu, ders dışı yapılacak aktiviteleri ve ders notları gibi birçok özellikten kolaylıkla faydalanabilirler. Ayrıca forum sayfaları yardımıyla da öğretmen ve arkadaşları ile de rahatlıkla iletişim kurabilirler. Bunu yapması için kullanıcı hesabı ile sayfaya giriş yapması gerekiyor. Kullanıcı hesabı öğrenciye okul tarafından verilir. Sayfaya girdikten sonra mevcut linkler sayesinde kolayca ders takibi yapılmış olacaktır.

E-öğrenmenin geleceği

Mobil bilişim alanında gelişme olduğu gibi, bu gelişmeleri e-öğrenme alanında kullanınca "Mobil Öğrenme" alanı doğmuş oldu.Kısaca M-öğrenme de denilebilir.

Mobil öğrenme

M-öğrenme, e-öğrenme'den sonra ortaya çıkan, belirli bir alanda veya noktada durmayan, hareketli öğrencilerin ya da taşınabilir mobil teknolojilerden (notebook, mobil telefonlar, PDA, DAP-IPod, WAP, GPRS, bluetooth) faydalanan öğrencilerin öğrenmeyi alış biçimi olarak tanımlanır. Türkiye'de Anadolu Üniversitesi tarafından yürütülen açıköğretim e-Öğrenme Portalında sunulan e-Kitap, e-Alıştırma, e-Sınav, e-Danışmanlık, e-Televizyon ve e-SesliKitap hizmetleri mevcuttur ve bu hizmetler çevrimiçi ve çevrimdışı kullanılabilir. çevrimdışı kullanılanlar; e-Televizyon ve e-SesliKitap hizmetleridir.Çevrimiçi olarak tüm hizmetler kullanılabilir. Tabii bu hizmetleri kullanmak için Mobil Öğrenme araçları kullanılır, bu araçları şöyle sıralayabiliriz ;

1.Dizüstü bilgisayarları
2.Tablet bilgisayarları
3.Telefonlu cep bilgisayarları
4.Cep bilgisayarları
5.Taşınabilir medya oynatıcıları
6.Taşınabilir MP3 çalarlar
7.Akıllı telefonlar

çevrimdışı kullanım aşağıdaki tablo gibidir. çevrimdışı kullanılan hizmetler, Mobil bilişim aygıtlarına indirilerek kullanılabilir.

e-kitap e-televizyon e-alıştırma e-sınav e-danışmanlık e-sesli kitap
Dizüstü Bilgisayar-+---+
Tablet PC-+---+
Cep Bilgisayarı(6340)-+---+
Cep Bilgisayarı(h2210)-+---+
PMC-+---+
Mp3 Çalar-----+
Akıllı Telefon-+---+

Çevrimiçi kullanım aşağıdaki tablo gibidir.

e-kitap e-televizyon e-alıştırma e-sınav e-danışmanlık e-sesli kitap
Dizüstü Bilgisayar++++++
Tablet PC++++++
Cep Bilgisayarı(6340)------
Cep Bilgisayarı(h2210)------
PMC------
Mp3 Çalar------
Akıllı Telefon------

Mobil bilişim araçlarının avantajları arasında taşınabilirlik, el yazısı kullanabilme, diğer aygıtlarla kolay iletişim kurabilme, herhangi bir yerde ve zamanda kullanılabilir durumda olma, bilgiye ihtiyaç duyulduğu anda erişebilme, ucuzluk ve yaygınlık sayılabilir. [10]

Web tabanlı öğrenme genellikle cevrimiçi öğrenme veya E-öğrenme olarak bilinir. E-öğrenme sistemlerinin alanı açık, esnek ve dağıtılmış öğrenme ortamlarıdır. E-öğrenme Web-tabanlı Eğitim (WTE), Web-tabanlı Öğrenme (WTÖ), İnternet-tabanlı Eğitim Dağıtılmış Öğrenme, Gelişmiş Dağıtılmış Öğrenme ve online (çevrimiçi) eğitim gibi çeşitli adlar altında anılmaktadır. Açık, esnek ve dağıtılmış öğrenme sistemlerinin tasarlaması, geliştirmesi, uygulaması ve değerlendirmesi, öğretim tasarımı ilkeleri ve çevrimiçi öğrenme ortamlarının çeşitli boyutlarına uygun olarak Web'in potansiyelinin nasıl kullanılabileceği konusunda derinlemesine analiz ve araştırma gerektirir. Ders içeriğinin çevrimiçi olarak yayınlanması buna en büyük sebep olarak gösterilebilir.

Web-tabanlı öğrenme ortamında öğretmen ve öğrencinin rolü

Öğretmen öğrenci ilişkisi geleneksel sınıf ortamında öğrencinin başarısı açısından her zaman önemli bir faktör olmuştur. Öğretmen her öğrencinin derse gösterdiği tepkiyi anlık olarak takip edebilmektedir. Bu süreç Web-tabanlı öğrenmede aynı kolaylıkta uygulanamamaktadır. Bu yüzden her öğrencinin kendine uygun öğrenme şeklini keşfedebilmesi için temel metotlar veya programlar dersin içeriğinde yer almalıdır. Değişik öğrenim şekillerine sahip öğrencilerin dersten yararlanabilmeleri için öğretmenler dersin içeriğini ve veriliş metotlarını tasarlarken değişik öğretim şekillerini dersin içeriğine eklemelidir.

Öğretmenin rolü

Web-tabanlı öğrenimde öğretmenin rolünü tespit etmek amacıyla yapılan kapsamlı bir araştırma sonucunda öğretmenin rolü :

• Teknik beceriler

• Kolaylaştırıcı beceriler

• Yönetimsel beceriler

olarak üç ana başlık altında toplanmıştır (Kemshal-Bell, 2001)

Teknik beceriler

Teknik beceriler öğretmenin ders araçlarını kullanma becerisine sahip olabilme yetisidir. Özellikle e-posta ve forum buna örnek olarak verilebilir.

Kolaylaştırıcı beceriler

Öğrencilerin öğrenme kapasitelerini arttırmaya yönelik kullanılan becerilerdir. Bunların en önemlileri :

• Öğrenciyi öğrenme sürecine aktif olarak dahil etmek

• Öğrenciyi sorgulatmak

• Öğrenciyi dinlemek

• Öğrenciyi yönetmek

• Online (çevrimiçi) tartışmalar düzenlemek

• Online (çevrimiçi)) takımlar oluşturmak

• Öğrenciyi sosyalleştirmek

• Öğrencinin motivasyonunu artırmak (Berge & Collins, 1995; Collins & Berge, 1996)

Yönetimsel beceriler

Öğrencilerin kolay öğrenebilmesini sağlamak için yapılan düzenlemelerin tümüdür, temel dört ana başlık içerir :

• Öğrenci ve öğretmenler için zaman yönetimi;

• Öğrenim süreci için rehberler hazırlamak

• Öğrenim aşamalarını planlama,gözlemleme,düzenleme

• Öğrencilerin farklı ihtiyaçlarına göre öğrenim tekniklerini şekillendirmek(Kemshal-Bell, 2001).

Öğrencinin rolü

Web-tabanlı eğitimde öğrencilerin başarı ve tatminlerini etkileyen pek çok değişken bulunmaktadır. İlişki seviyesi ve öğrenme şekilleri örnek olarak gösterilebilir. (Moore & Kearsley, 1996). Bu faktörlerin öğrenim sürecini nasıl etkilediğini anlayabilmek, gerekli düzenlemelerle öğrenim sürecinin iyileştirilmesinde büyük rol oynar. Web tabanlı öğrenimde öğrencinin rolünü tespit etmek amacıyla Yapılan araştırmalar sonucunda öğrencinin başarısını arttırmadaki rolü :

• Öğrenim araçlarına erişim

• Teknolojiyi kullanabilme

• Öğrenme tercihleri

• Çalışma şekil ve alışkanlıkları

• Öğrencinin amaç ve hedefleri

• Yaşam tarzı

• Kişisel özellik ve karakter temaları

olarak yedi ana başlık altında toplanmıştır. (Schrum and Hong,2002)

Öğrenim araçlarına erişim

Yapılan araştırma sonucunda şehirlerde yaşayan öğrencilerin kırsal alandakilere oranla öğrenim sürecinde daha başarılı olduğu ve daha tatminkâr sonuçlar elde ettikleri gözlenmiştir. İnternet bağlantı hızı buna verilebilecek en büyük örnektir. (Irons, et al., 2002)

Teknolojiyi kullanabilme

Teknoloji yatkınlığı göz önüne alındığında bilgisayar kullanabilme becerilerinin öğrenme üzerinde gözle görülür bir fark yaratamamasına rağmen öğrencinin memnuniyetini arttırdığı gözlenmiştir. (Fredericksen, et al., 2000; Swan, et al., 2000; Sturgill, et al., 1999)

Diğer etmenler

• Öğrenme tercihleri

• Çalışma şekil ve alışkanlıkları

• Öğrencinin amaç ve hedefleri

• Yaşam tarzı

• Kişisel özellik ve karakter temaları

Bu etmenler hakkında yapılan araştırma sonuçları tutarlılık göstermemektedir. Bu konularda daha ileri araştırmaların yapılması gerekmektedir. (Fredericksen, et al., 2000; Karuppan, 2001; Swan, et al., 2000; Blum, 1999; Kearsley, 2000).

Eş-zamanlı ve eş-zamansız iletişim araçları

Eş-zamanlı iletişim araçları

Eş-zamanlı iletişim öğretim ve öğrenim süreçleri aynı anda gerçekleşir. Öğretmen ve öğrenci öğrenme süreci sırasında birbirleriyle anlık olarak iletişime geçebilirler.

• Canlı dersler

• Videokonferanslar

• Sohbet odaları

Eş-zamansız iletişim araçları

Eş-zamansız iletişim öğretim ve öğrenim süreçleri aynı anda gerçekleşmez. Taraflar arasındaki iletişim karşılıklı gecikmelerle sağlanır.

• Tartışma forumları

• Elektronik posta

Ayrıca bakınız

Notlar ve referanslar

  1. ^ E-Learning 101: An Introduction to E-Learning, Learning Tools, and Technologies
  2. ^ Holmes, B., Gardner, J.(2006). E-Learning concepts and practice. SAGE Publication. p. 40.
  3. ^ E-öğrenme. Namahn. URL Erişim Tarihi: 02 Ağustos 2008
  4. ^ Holmes, B., Gardner, J.(2006). E-Learning concepts and practice. SAGE Publication. p. 41.
  5. ^ E-öğrenme. Namahn. URL Erişim Tarihi: 02 Ağustos 2008
  6. ^ E-öğrenme. Namahn. URL Erişim Tarihi: 02 Ağustos 2008
  7. ^ Bir Web Tabanlı E-öğrenme Uygulaması. Akademik Bilişim Konferansı 2007 21 Eylül 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. URL Erişim Tarihi: 10 Ağustos 2008
  8. ^ E-kurs. Web-Tabanlı E-öğrenme. 18 Nisan 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. URL Erişim Tarihi 10 Ağustos 2008
  9. ^ E-öğrenme. E-öğrenmede öğrenci-içerik etkileşimi. URL Erişim Tarihi 11 Ağustos 2008
  10. ^ M-Öğrenme. Bilgi. URL Erişim Tarihi: 10 Ağustos 2008
  11. ^ St clements üniversitesi türkiye uzaktan eğitim. 16 Şubat 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  12. ^ e-Öğrenme Nedir?. 7 Ocak 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.

Kaynakça

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Senkron uzaktan eğitim</span>

Senkron uzaktan eğitim, uzaktan eğitimde eğitmen ve öğrencinin farklı mekanlardan iletişim teknolojilerini kullanarak eş zamanlı olarak etkileşime girmesi ile gerçekleştirilen eğitime denir.

Bilgisayar Öğretmenliği, ilk ve orta eğitim kurumlarında görev yapan ve öğrencilere bilgisayar kullanmayı öğreten profesyonel eğitimcilerin meslek adıdır. Bilgisayar öğretmeni olabilmek için, üniversitelerin Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü lisans programlarından mezun olmak gerekir. BÖTE nedir ne değildir? Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Öğretmenliği, Eğitim fakültelerinin 1998 yılında yeniden yapılanması sonucunda birçok eğitim fakültesinde oluşturulmuştur bir bölümdür. Lisans mezunları meslek liseleri ve teknik liseler, ilköğretim ve ortaöğretim okullarında Bilgisayar Öğretmeni olmaya ve Öğretim Teknoloğu unvanını taşımaya hak kazanır. Tüm eğitim ve öğretim süreçlerinde materyal tasarlayacak ve geliştirecek beceri ve birikime sahip olurlar. Ders programı hem bilgisayar hem de eğitim alanından dersleri kapsamaktadır. Bazı Üniversiteler’deki BÖTE bölümleri çok daha özel alan dersleri barındırabilmektedir. O nedenle çok net ve açık bir biçimde disiplinlerarası bir eğitim ve öğretim içeriğine sahiptir diyebiliriz. BÖTE bölümü, farklı disiplinlerde proje geliştirmiş, çalışmalar yapmış öğrenciler mezun eder. O nedenle zengin bir iş imkânı sunar. Tabii bu zengin alternatif seçenekleri yeni mezunların karar verme sürecini geciktirmektedir. Birçok mezun’da da kimlik bunalımı yaratmakta kimi zamanda geç kariyer planları hazırlanmasına sebep olmaktadır. Bir BÖTE mezununu bekleyen en büyük sıkıntı yukarıda bahsettiğim “kimlik bunalımı” yani kariyer planı hazırlamaktır. Çünkü normal şartlarda BÖTE öğretmen yetiştirmek amacıyla kurulmuş bir bölümdür. Ama barındırdığı dersler ve eğitim hayatınız boyunca edindiğiniz deneyimler sizi farklı çalışma alanlarında da rol sahibi edebilir. Bu nedenle bu bölümü okuyacak öğrencilerin mutlu olabilmesi için muıhakkak eğitim yılları esnasında kendi arzuları ve istekleri doğrultusunda bir kariyer planı çıkarmaları gerekmektedir. BÖTE okumaya karar veren bir öğrenci hangi üniversitede okuyacak sorusunun yanıtı ise çok daha çetrefilli ve karmaşık bir hal almaktadır. Aslında bakılacak olursa zorunlu derslerin tümü YÖK tarafından belirlenmiş ve üniversiteler tarafından da uygulanmaktadır. Ama bazı üniversitelerin öğrencilerine sağladığı seçmeli dersler öğrencinin kariyer planında çok büyük değişiklikler yaratabilmektedir. Bazı üniversitelerde seçmeli dersler eğitim ağırlıklı olurken bazı üniversitelerde de yazılım ağırlıklı olabilmektedir. Bu nedenle aday BÖTE tercih edecekse muhakkak okumak istediği üniversitelerin ders programlarına bir göz atmalı ve seçmeli derslerini de incelemelidir. Ayrıca, BÖTE öğrencileri yeni sağlanan denklik programlarıyla ERASMUS öğrenci değişim programlarından da faydalanabilmektedir. O nedenle okuyacağınız üniversitenin bu tip programlara sahip olması da kariyeriniz için önem taşımaktadır. Bazı üniversitelerde BÖTE İngilizce olarak okutulmaktadır. Bu durum KPSS gibi yerel sınavlarda terim ve içerik açısından sorun çıkartsa da akademik kariyer yapmak isteyen adaylar için önemli bir avantaj yaratmaktadır. Üniversiteler artık Bologna süreciyle beraber ders içerikleri ve planlarını da yayınlamaya başladılar. O nedenle okumaya karar verdiğiniz üniversitelerin sitelerini ziyaret ederek özellikle teknik ders içeriklerini inceleyiniz. Çünkü bazı bölümlerde verilen teknik ders içerikleri yetersiz ve kapsamı azdır. Bu noktada meslek lisesi okuyanlarının büyük bir avantajı olacak çünkü okurken gördükleri dersleri baz olarak üniversitede alacakları dersleri kıyaslayabilirler. Böylece daha iyi bir fayda-zarar analizi yapabilirler. Diğer liselerde okuyan BÖTE adaylarının ise muhakkak bir araştırma yapması hatta birilerine danışmaları faydalı olacaktır.

<span class="mw-page-title-main">Sanal gerçeklik</span> gerçek veya kurgusal bir ortamda bulunmanın bilgisayar tarafından yapılan simülasyonu

Sanal gerçeklik, teknoloji kullanılarak oluşturulan kurgular ile gerçek ve hayalin birleştirilmesidir. Sanal öğrenme ortamları, gelişen teknolojinin eğitim-öğretim ortamlarına dahil edilmesiyle birlikte öğrencilerin öğrenme deneyimlerini zenginleştirmek için tasarlanmış platformlardır. Sanal öğrenme ortamları da teknoloji ile birlikte değişim ve gelişim göstermektedir. Son olarak sanal gerçeklik teknolojilerinin eğitim-öğretim ortamlarına dahil edilmeye hazır durumda olduğu ve eğitsel kazanımlar bakımından yüksek potansiyel taşıdığı görülmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Uzaktan eğitim</span> Eğitim modeli

Uzaktan eğitim öğrenenlerin zaman ve mekan bağlamında birbirlerinden ve öğrenme kaynaklarından uzak olduğu eğitim modelidir. Uzaktan eğitimin gelişim evreleri incelendiğinde geçmişinin sanıldığından daha eskiye dayandığı; içeriğin sunumu ve kullanılan teknolojilere beş ana döneme ayrıldığı görülmektedir. Birinci dönem,1700'lü yılların ilk çeyreğinde ortaya çıkan yazışarak eğitimin sağlandığı ve özellikle posta hizmetlerinde yaşanan gelişmelerin önemli etkilerinin olduğu dönemdir. İkinci dönem ise 1900'lü yılların ilk çeyreğinde radyo ve televizyonun yaygınlaşması ile kitlesel eğitimin öne çıktığı dönemdir. Üçüncü dönem, 1960 ve 1970'li yıllarda açık üniversitelerin ortaya çıkmasıyla yaşanan gelişmeleri nitelemektedir. Dördüncü dönem 1980'li yıllarla beraber ortaya çıkan telekonferans teknolojileriyle yaşanmıştır. Son olarak beşinci dönem ise 1900'lü yıllarla başlayan ve bilgi ve iletişim teknolojilerinde yaşanan gelişmeler doğrultusunda özellikle bilgisayar, İnternet ve diğer iletişim araçlarının yaygın olarak kullanıldığı dönemi nitelemektedir. Uzaktan eğitim, disiplinler arası bir alandır ve öğrenen, öğreten ve öğrenme kaynaklarının birbirinden uzakta olmasından dolayı ortaya çıkan sınırlılığı ortadan kaldırabilmek için farklı teknolojileri kullanır. Uzaktan eğitimin bu özelliği kavramın bir çatı kavram olarak ortaya çıkmasına neden olmuş; yazışarak öğrenme, tele öğrenme, e-öğrenme, m-öğrenme, çevrimiçi öğrenme, esnek öğrenme gibi kavramları da nitelemek için kullanılmıştır. Çoğu zaman uzaktan eğitin ve açık ve uzaktan öğrenme kavramları birbiri yerine kullanılmaktadır. Günümüzde özellikle bilgisayar ve çevrimiçi teknolojilerle kullanılan hali en yaygın halidir ve sağladığı yaşam boyu öğrenme fırsatları ile eğitimde ana akımın bir parçası olmuştur. Uzaktan eğitim sisteminde sanal üniversite, sanal sınıf, sanal sınıf, teleseminar gibi kavramlar yaygındır.

Teknoloji alanındaki gelişmeler insanların öğrenme yolarında da değişikliklere yol açtı. Geleneksel sınıf ortamı, uzaktan eğitimin gelişimine uyum sağladı ve okullar artan nüfus, masraf ve genişleyen coğrafi alanlar yüzünden çevrimiçi müfredatlar oluşturmaya başladı. Webe dayalı formatta, düşük masraflı, yüksek kaliteli eğitim oluşturmak için geleneksel sınıfa dayalı eğitim, materyal ve bilgi alma ihtiyacı öğrenme nesnesi kavramına giden yolu açtı. Öğrenme nesneleri; uzaktan eğitim maksadıyla hazırlanan ve Öğrenme Yönetim Sistemi'nde çalıştırılan e-öğrenme içeriklerine denir. Öğrenme nesnesi kavramındaki temel düşünce eğitimle ilgili içeriğin çeşitli öğrenme ortamlarında tekrar kullanılabilen küçük parçalara bölünmesidir. Geleneksel olarak, eğitimle ilgili içerik birkaç saatlik süreden oluşur. Öğrenme nesneleri ise süreleri iki ilâ 15 dakika arasında değişen çok daha küçük birimlerdir.

SCORM web tabanlı e-öğrenme için çeşitli standartlar ve özelliklerin belirtildiği bir standartlar topluluğudur.

Eğitmen ve öğrencinin aynı mekanda olma zorunluluğunu ortadan kaldıran öğrencinin kendi öğrenme sorumluluğunu kazandıran “Uzaktan eğitim”, geçmişi ilk yüzyıla kadar dayanan, günümüz örgün eğitim sistemine de alternatif bir sistem olarak bulunan ve gelişen teknoloji ile birlikte başarı oranı her geçen gün artan bir eğitim sistemidir.
Her ne kadar kesin bir başlangıç tarihi belirlenemese de, uzaktan eğitim uygulamalarının organizasyonel bir yapıda kullanımına 19. yüzyılda rastlanmaktadır. Özetle maddeler halinde inceleyecek olursak, uzaktan eğitim uygulamalarının tarihsel gelişimini aşağıdaki şekliyle sıralamak mümkündür;

M-öğrenme , öğrenmenin mobil araçlarla gerçekleştirildiği bir uzaktan eğitim modelidir. Bununla beraber mobil öğrenme, mekândan bağımsız olarak içeriğe erişmeyi, diğer bireylerle iletişim kurmayı sağlayan bir öğrenme biçimidir. Mobil öğrenme ortamları, mobil cihazlarla mekândan bağımsız olarak eğitimin mümkün olabileceğini göstermiştir.

<span class="mw-page-title-main">Harmanlanmış öğrenme</span> Öğrenme modeli

Karma öğrenme, hibrit öğrenme, karışık öğrenme olarak da bilinen harmanlanmış öğrenme en sade tanımıyla geleneksel eğitim metodunun çevrimiçi (online) eğitim materyalleriyle zenginleştirilmesi yani harmanlanması olarak tanımlanmaktadır. Kullanılan teknolojilerin yanı sıra farklı eğitim felsefelerinin geleneksel öğrenme ortamında birlikte kullanılması da harmanlanmış öğrenme olarak tanımlanmaktadır.

Yeni teknolojilerle paralel olarak gelişmekte olan uzaktan eğitim geleneksel eğitimden farklı olarak eğitimde mekan ve zaman sınırlanması yapmamaktadır. Yeni düşüncelerin ortaya çıkmasıyla öğrenmenin daha faydalı olması için yeni metotlar denenmektedir. Uzaktan eğitim hakkında birçok teori ortaya atılmıştır.Bazı ülkelerde eğitimde uzaktan eğitim metodunun kullanılması öğrenmenin yüzdesini daha da arttırtığı gorülmüştür. Uzaktan eğitim teorilerinin ve felsefesinin gelişmesinde Rudolf Manfred Delling, Charles A. Wedemeyer ve Michael G. Moore'un önemli yerleri vardır.

<span class="mw-page-title-main">Kitlesel Açık Çevrimiçi Ders</span>

Kitlesel Açık Çevrimiçi Ders altyapısı, uzaktan eğitim anlayışının bir uzantısı olarak ortaya çıkan açıklık hareketinin pedagojik bağlamda yaşamboyu öğrenenlere sunulmasının bir sonucudur.

Canlı Sınıf farklı mekanlarda bulunan insanların görüntülü görüşme sayesinde yüz yüze iletişimden farksız şekilde iletişim kurarak eğitim ve öğretimin uzaktan eğitim ile sağlanmasıdır. İlk başlarda video konferansı sağlamak amacıyla tasarlanmıştır. Daha sonra uzaktan eğitimde Canlı Sınıf uygulamalarında kullanılmaya başlanmıştır. Masaüstü ve mobil video konferans teknolojileri, PC, notebook tablet ve akıllı cep telefonlarına yüklenerek ya da web tabanlı olarak birbirlerinden çok uzak mekanlarda bulunan kişileri, sanki karşı karşıya bulunuyormuş hissi vererek iletişim kurabilmelerine olanak veriyor.

Bir uzaktan eğitim sisteminin yönetimini, belgelendirme ve raporlaştırma işlemlerini, eğitimci-öğrenci, öğrenci-öğrenci iletişimini, ders içeriğinin yayınlanmasına ve uzaktan ölçme değerlendirme işlevlerini sağlayan; genellikle web üzerinden servis sunan bilgisayar yazılımıdır. Genel olarak öğrenme yönetim sistemleri 5 temel bileşenden oluşmaktadır:

  1. Ders modülü: Ders bilgilerinin ve yapısının tanımlanmasını sağlar. Bu modülde ders ile ilgili resim, içerik, ders sürecinin haftalık veya konu bazlı olarak tanımlanmasını derse kimlerin kayıt olabileceği, süresi, başlangıç ve bitiş tarihleri, ders içeriğinin konuk erişimine açık olup olmaması gibi bilgileri tanımlar ve denetler.
  2. Kayıt modülü: Öğrenme yönetim sistemlerinin ikinci bileşenidir öğrencilerin öğrenme yönetim sistemlerinde ders içeriklerine yazılmalarına ve kimlik kanıtlama işlevlerini sağlar.
  3. İçerik sunum modülü: Bu modül ders içeriğinin sunulması işlevini sağlar. Öğrenme yönetim sistemleri ders içeriği için farklı türlerde içeriğin kullanılabilmesini, gösterimini ve dağıtımını yapmaktan sorumludur. İçerik bir metin belgesi olabileceği gibi ses ve görüntü içeren çoklu ortam biçimlerinde de bulunabilir.
  4. Analitik modülü: Öğrenci ve uzaktan eğitim sisteminde yer alan personelin öğrenme yönetim sistemi içindeki faaliyetlerini kayıt altına alan ve raporlayan modüldür. Öğrencilerin hangi sıklıkla ve hangi süreyle öğrenme yönetim sistemini kullandıkları gibi bilgilere ulaşmak uzaktan eğitim sisteminin değerlendirilebilmesi açısından önemlidir. Bu modülün sunduğu raporlar incelenerek sistemin etkililiği ve problemli noktaları hakkında bilgi sahibi olunabilir.
  5. Ölçme değerlendirme modülü: Ölçme değerlendirme faaliyetlerini gerçekleştirmek ve amaçlara ulaşıp ulaşılmadığını ortaya çıkarmaktan sorumludur.
<span class="mw-page-title-main">EBA</span> eğitim bilişim ağı

Eğitim Bilişim Ağı ya da kısaca EBA, Türkiye Cumhuriyeti Millî Eğitim Bakanlığı tarafından kurulan sosyal nitelikli eğitsel elektronik içerik ağı. Bakanlığa bağlı Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü tarafından tasarlanmıştır ve işletilmektedir. Öğretmen ve öğrencilerin FATİH Projesi kapsamında ihtiyaç duydukları ders materyallerini çevrimiçi olarak sunmaktadır. Eğitime yardımcı olacak içerikler genel ağ üzerinden hizmet veren eba.gov.tr sitesinde kategorik şekilde yüklenmektedir. Türkiye'deki tüm öğrenci ve öğretmenlerin çevrimiçi ortamda ders içeriklerine ulaşmasını sağlamaktadır.

Dijital okuryazarlık akıllı telefonlar, tabletler, dizüstü bilgisayarlar ve masaüstü bilgisayarlar gibi ağ cihazları aracılığı ile bilgiyi bulma, anlama, analiz etme, üretme ve paylaşabilme becerilerini ifade eder. Dijital okuryazarlık bilgisayar okur yazarlığı veya dijital becerilerden farklıdır.

<span class="mw-page-title-main">Webinar</span> Sanaltay

Webinar ya da diğer adlandırmalarla web tabanlı seminer, webkonferans ve sanal sınıf, teknoloji ve iletişim ağlarının çeşitlenmesiyle kişi ve kurumların birbirleriyle iletişim kurabildiği çalışma ve etkileşim yöntemlerinden biridir. İnternet merkezli seminer, sunum, çalışma alanı veya dersler olarak da tanımlanabilir. Bu sayede iki veya dazla kişi farklı konumlardayken sanal bir toplantı için belirlenen aralıkta buluşabilirler. Uzaktan eğitim süreçlerinde yaygın olarak tercih edilirken ilk ortaya çıktığı zaman aralığı olarak 1950 sonrası verilmekte ve NASA tarafından 1960'lı yıllarda kullanıldığı bilinmektedir. Gelişim sürecinde gerçek zamanlı mesajlaşma (IRC), ICQ ve MSN'nin yaygın hale gelmesi de etkili oldu. Sunduğu faydalar arasında teknoloji sayesinde muhtelif rekabetlerde avantaj elde etme, mesafeleri ortadan kaldırma ve seyahat ücretlerini azaltma, çalışma zaman ve verimliliğini arttırma, anlık toplantılar ile hızlı karar alabilme ve ruberu eğitim imkânı olmayan süreçlerde alternatif olarak görülmesi verilebilir.

Çevrimiçi öğrenme topluluğu, akran öğrenmesini kolaylaştırarak üyelerinin herhangi bir alandaki öğrenme gereksinimlerini gidermelerini destek olan internet üzerindeki dijital topluluklardır.

Eğitsel oyunlar, eğitim amacıyla açıkça tasarlanmış veya ikincil ya da ikincil eğitim değeri olan oyunlardır. Bir eğitim ortamında her tür oyun kullanılabilir, ancak eğitici oyunlar, insanların belirli konular hakkında bilgi edinmelerine, kavramları genişletmelerine, gelişimi pekiştirmelerine, tarihi bir olayı veya kültürü anlamalarına veya bir beceriyi öğrenmelerine yardımcı olmak için tasarlanmış oyunlardır. Oyun türleri arasında tahta, kart ve video oyunları bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Amerika Birleşik Devletleri'ndeki ilkokullar</span>

İlkokul, Amerika Birleşik Devletleri'nde 5-11 yaşları arasındaki ve anaokulu öncesi ile orta öğretim arasındaki çocuklar için ilköğretimin ana dağıtım noktası olan bir ilkokuldur.

Artırılmış öğrenme, ortamın öğrenene uyum sağladığı isteğe bağlı bir öğrenme tekniğidir. İsteğe bağlı iyileştirme sağlayarak, öğrenciler keşfetmeyi ve öğrenmeyi uyarırken bir konuyu daha iyi anlayabilirler.