İçeriğe atla

Drina Köprüsü (roman)

Drina Köprüsü
На Дрини Ћуприја
Na Drini Ćuprija
Kitap Kapağı
YazarIvo Andrić
ÇevirmenlerHasan Âli Ediz
Nuriye Müstakimoğlu
Kapak sanatçısı
Fatoş Gencosman
ÜlkeYugoslavya
DilSırp-Hırvatça
TürTarihsel Roman
Yayım1945
Yayımcıİletişim Yayınları
Sayfa354
ISBN9754707820

Drina Köprüsü, Ivo Andrić'in Sokollu Mehmed Paşa'nın Vişegrad'da yaptırdığı köprü ve çevresindeki yaşamlar üzerine yazdığı romanıdır. Kitap Temmuz 1942 - Aralık 1943 tarihleri arasında Belgrad'da yazılmış ve ilk defa 1945'te yayımlanmıştır.

Olay örgüsü

Yazar kitaba Drina nehrini, köprünün bulunduğu kasabayı ve yörenin coğrafyasını anlatarak başlar. Kitabın yazıldığı tarihte köprü için söylenenler, köprü hakkındaki efsanelerden bahseder.

Daha sonra 350 yıl kadar geriye, köprünün henüz Drina üzerinde bulunmadığı yıllara dönülür ve o çağdaki yaşamdan bahsedilir. İleride Sokullu Mehmet Paşa diye anılacak olan çocuğun, yeniçeri ağasının Balkanlardan topladığı diğer Hristiyan çocuklarla birlikte nasıl İstanbul'a götürüldüğü anlatılır.

Ardından yazar köprünün yapılışını anlatır. Sadrazam Sokullu Mehmet Paşa geldiği yer olan Bosna-Hersek'e ölümsüz bir eser bırakmak niyeti ile Drina nehri üzerine bir köprü yaptırmak ister. Yerli halk ilk başta ne olduğunu anlayamaz. İnşaatın uzaması ve inşaatın başındaki Abid Ağa'nın baskıları sonucunda halka yılgınlık gelir ve ahalî köprünün tamamlanmasını istememeye, köprünün hayır getirmeyeceğini düşünmeye başlar. Yazar, bu sırada inşaatı sabote etmek isteyen Radisav'ın kazığa geçirilişini tüm ayrıntılarıyla anlatır.

Köprü inşaatı Abid Ağa'nın baskıcı tutumu yüzünden cezalandırılmasından sonra hızlanır. Köprünün yapılması sırasında her bölümde olduğu gibi tarihe ışık tutan yerli halkın yaşantısı aralara serpiştirilmiş olarak bulunmaktadır. Köprünün baştan itibaren yapılışına pek hoş bakmayan yerli halk köprü bittiğinde o zaman için olağanüstü olan bu eser karşısında hayranlığını gizleyememiş ve köprünün yapılışına çok sevinmiştir.

Bundan sonraki birkaç bölümde Osmanlıların balkanlardan çekilişi anlatılır. 30-40 yılda bir tekrarlanan su baskınları ve Sırp isyanları âdeta köprünün gözünden aktarılır.

1890'da Drina Köprüsü

19. yüzyılın sonlarına gelindiğinde Avusturya işgali başlar. Yerli halk (Hristiyan ve Müslümanı ile) uzun süre Osmanlı idaresine alışmış iken bu yeni idare başta çekingenlikle karşılanmıştır. Fakat bir süre sonra yeni idareye alışıp yeni hayat biçimini benimsemişlerdir. Gelişen hayat koşulları, ticaretin ilerlemesi Avrupa'nın belirli sahalarda Osmanlının önüne geçmesi ile dünyada pek çok şey değişmiş ve kasabada bu değişik hayat tarzına alışmıştır. Fakat belki bir süre sonra yeni medeniyetin kötü yanları ortaya çıkmaya başlamıştır. Ekonominin de bir süre sonra kötüye gitmeye başlaması, milliyetçi akımların ilerlemesi; Sırpları bağımsızlık için isyanlar çıkarmaya teşvik etmektedir. Küçük çaplı isyanlar yavaş yavaş büyür ve Balkanların her yerinde kanlı mücadeleler başlar. Gittikçe kötüye giden koşullardan sonra, her şey iyi olacak diye umut belirdiği anda Avrupa'da siyasi cinayetler sonucu I. Dünya Savaşı patlak verir. Drina nehri üzerine yapıldığı tarihten itibaren kasaba ile birleşen köprü acımasız savaşta kısmen yıkılarak Balkan tarihindeki yerine son noktasını koyar.

Anlatım biçimi

İvo Andriç köprünün yapılışından 20. yüzyılın ortalarına kadar Balkanlarda olan olayları ve Balkan insanın yaşantısını ve kozmopolitliğini köprü üzerinden anlatmaktadır. Drina Köprüsü bir romandan ziyade bir tarih kitabı gibi olayları sosyal yönleriyle de içeren bir kitap olarak göze çarpmaktadır. Ancak yazar olayları anlatırken bir kronikçi gibi davranmamış; esere bölgenin masallarını, efsanelerini, gelenek ve göreneklerini de katmayı ihmal etmemiştir.

Kitabın en dikkat çekici özelliği yazarın olayları kusursuz bir tarafsızlıkla anlatmasıdır. En acımasız hatta insanlık dışı sayılabilecek eylemlerde dahi yazar yalnızca olayı, o sırada insanların ne düşündüklerini ve hareketlerinin sebeplerini anlatmakta; fakat herhangi bir görüş belirtmemektedir. Hümanist olan İvo Andriç eserinde çeşitli dinlerin ve soyların kaynaştığı bu bölgede en küçük bir din ve ırk ayrımı yapmadan, anlattığı olaylarda yer alan bütün kişilere eşit bir sevgi ve ilgi göstermiştir.

Dünyada ve Türkiye'de Drina Köprüsü

1945 yılında yayımlanan roman yazarın en ünlü ve en önemli eseridir. 1961 yılında Nobel Edebiyat Ödülü'ne layık görülen İvo Andriç'in bu ödülü, özel olarak Drina Köprüsüne verilmiş gibi kabul edilmektedir. Roman, Yugoslavya'da 15 kez basılmış ve başta Almanca, İngilizce, İtalyanca ve Fransızca olmak üzere hemen hemen bütün dünya dillerine çevrilmiştir. Türkiye'de ise ilk baskısı iki buçuk ayda tükenmiştir.

Kaynakça

  • GATA Kütüphanesi
  • Ediz, H. A. (6 Eylül 1962). "Drina Köprüsü ve İvo Andriç Üzerine", Drina Köprüsü (2007), İletişim Yayınları, İstanbul
  • Drina Köprüsü (2007), İletişim Yayınları, İstanbul

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Roman</span> bir kişi ya da bir grup insanın başından geçenleri, onların iç ve dış yaşantılarını belli bir kronolojik, mantıksal, duygusal ya da sanatsal ilişkiyi gözeterek öyküleyen uzun kurgusal anlatı

Roman, genellikle düzyazı biçiminde yazılan, kurgusal, görece uzun, insanın (ya da insan özellikleri atfedilen varlıkların) deneyimlerini bir olay örgüsü içinde aktaran ve genellikle kitap halinde basılan bir edebî tür. Uluslararası ve akademik platformlarda beşinci sanat olarak kabul gören edebiyatın bir alt türüdür.

<span class="mw-page-title-main">Fethi Okyar</span> 2. Türkiye başbakanı

Ali Fethi Okyar, Türk asker, diplomat ve siyasetçi.

<span class="mw-page-title-main">Sokollu Mehmed Paşa</span> 36. Osmanlı sadrazamı

Sokollu veya Sokullu Mehmed Paşa, I. Süleyman döneminde Osmanlı donanmasının Kaptan-ı Deryalığı ve yine I. Süleyman, II. Selim ve III. Murad dönemlerinde 14 yıl Osmanlı Devleti'nin sadrazamlığını yapmış Osmanlı devlet adamıdır. I. Süleyman'ın son sadrazamı olmuştur. Hem Osmanlı İmparatorluğu'nun zirvede bulunduğu dönemi simgelemesi itibarıyla hem de icraatları, projeleri ve kişiliği sayesinde en önemli Osmanlı sadrazamlarından biri kabul edilir. II. Selim'in damadı ve Esmehan Sultan'ın eşidir.

<span class="mw-page-title-main">Ebubekir Hâzım Tepeyran</span>

Ebubekir Hâzım Tepeyran, Türk devlet adamı ve yazardır.

<span class="mw-page-title-main">Çimpe Kalesi</span>

Çimpe Kalesi, 14. yüzyılın ortalarında Osmanlı Ordusu tarafından fethedilen, Balkan topraklarının güneydoğu kesiminde Gelibolu Yarımadası’nda yer alan bir kaledir. 1352 yılında Osmanlı tarafından fethedilmiştir. 14. yüzyıl ortalarında Osmanlı Türklerinin Çimpe Kalesi’ni alarak Rumeli'ye geçişi Balkanlar'ın tarihinde oldukça önemli bir dönüm noktası olmuştur. Belgelerde kalenin adı “Cinbi”, “Çinpi” olarak da geçer.

Anı, edebiyatta kişisel yaşantının bütününü veya belli bölümlerini kapsayan, bu dönemlerdeki gözlemleri dile getirmek amacıyla yazılmış metinlerdir. Otobiyografi ile karıştırılabilen anı, ondan dışsal olaylara verdiği önem ile ayrılır. Anıda kişisel yaşam izlenimlerinin yanı sıra bu izlenimlerin dış boyutları da geniş olarak yer alır. Otobiyografide yazar öncelikle kendilerini konu edinirken anı yazarları çoğunlukla çeşitli tarihsel olaylarda rol oynamış veya bu olayların yakın gözlemcisi olmuş kişilerdir.

<span class="mw-page-title-main">Galata Köprüsü</span>

Galata Köprüsü, İstanbul'da Haliç üzerine yapılmış, Karaköy'le Eminönü'nü birleştiren köprüdür.

<span class="mw-page-title-main">Ivo Andrić</span> Yugoslav ruhbilimci yazar ve diplomat (1892-1975)

Ivo Andrić, Nobel Edebiyat Ödüllü Yugoslav yazardır.

<span class="mw-page-title-main">Balkanlar</span> Avrupanın güneydoğusunda kalan bölge

Balkanlar veya Balkan Yarımadası, Avrupa kıtasının güneydoğu kesiminde, İtalya Yarımadası'nın doğusu, Anadolu'nun batısı ve kuzeybatısında yer alan coğrafi ve kültürel bölgedir. Bölge için bazı yayınlarda Güneydoğu Avrupa terimi de kullanılır.

Tanzimat edebiyatı, Tanzimat döneminin kültürel ve siyasi hareketlerinin sonucu olarak ortaya çıkmış edebiyat akımı. 3 Kasım 1839'da Mustafa Reşid Paşa tarafından ilan edilen Gülhane Hattı Hümayunu da denilen yenileşme beratının yürürlüğe konmuş olmasından doğmuştur. Bu olay daha sonraları Tanzimat Fermanı olarak adlandırılacak, gerek siyasi alanda gerek edebî ve gerekse toplumsal hayatta batıya yönelmenin resmi bir belgesi sayılacaktır. Şinasi ile Agah Efendi'nin birlikte çıkarmış olduğu Tercüman-ı Ahval bu edebiyatın başlangıcı olarak kabul edilir.

<i>Lanetli Avlu</i> İvo Andriçin 1954 yılında yazdığı bir roman

Lanetli Avlu, İvo Andriç'in 1954 yılında yazdığı bir romanıdır.

<span class="mw-page-title-main">Süleyman Hüsnü Paşa</span>

Süleyman Hüsnü Paşa, Osmanlı müşiri, eğitmen ve yazar. İlk ilmî Türkçülerden biridir. Askerî okullarda okutalan yabancı dilden çevirme tarih kitaplarını algı ürünü olduğu, ayrıca da İslam ve millîlikten uzak olduğunu düşündüğü için Tarih-i Âlem adlı eseri yazdı.

<span class="mw-page-title-main">Drina</span> Nehir

Drina, Balkanlar'da uzanan, Sava Irmağı'nın 346 km boyundaki en büyük kolu olan nehir.

<span class="mw-page-title-main">Sokullu Mehmed Paşa Köprüsü (Vişegrad)</span>

Sokullu Mehmet Paşa Köprüsü veya Drina Köprüsü, Mimar Sinan tarafından Sokullu Mehmet Paşa adına 1577'de Drina Irmağı üzerine yapılan 11 gözlü köprüdür. Köprü bugün Bosna-Hersek’in doğusunda yer alan Vişegrad’dadır.

<span class="mw-page-title-main">Dramalı Mahmut Paşa</span> Osmanlı generali

Dramalı Mahmut Paşa, kısaca Dramalı diye de bilinir, Yunanlar Dramalis diye yazar.

Viran Dağlar, Necati Cumalı'nın 1994 yılında yazdığı roman. Yazar bu romanıyla Orhan Kemal Roman Ödülü, Yunus Nadi Ödülü ve Ömer Asım Aksoy Ödülü'nü kazanmıştır.

Yılanı Öldürseler, Yaşar Kemal'in aşk, töre ve anne şefkati üçgeninde filmlere konu olmuş romanıdır. Eserde Yaşar Kemal'in doğup büyüdüğü Osmaniye'nin Hemite köyündeki Esme'nin hikâyesini anlatılır. Yazar, Yılanı Öldürseler'i 1950'de Kozan hapishanesinde yatarken tanıştığı bir çocuğun başından geçenlerden esinlenerek yazmıştır. 1976'da Cumhuriyet gazetesinde tefrika edildikten sonra aynı yıl Cem Yayınevi tarafından kitap olarak basılmıştır. 1982'de Türkan Şoray'ın yönetmenliğinde aynı adla sinemaya uyarlanan kitap, 1983 yılında Marianik Revillon tarafından Paris'te tiyatro oyunu olarak sahnelenmiştir. 1991 yılında Yaşar Kemal'in eşi Thilda Kemal tarafından To Crush the Serpent adıyla İngilizceye çevrilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Arslanağa Köprüsü</span> Bosna Hersekte bir köprü

Arslanağa Köprüsü, Bosna-Hersek'ın Trebinye şehrinde, Trebişniça Nehri üzerinde bulunan 16. yüzyıl yapımı Osmanlı köprüsü. Sadrazam Sokollu Mehmed Paşa tarafından inşa ettirilen yapı, Hicri 981 yılında tamamlanmıştır. Bölgede bir hidroelektrik santral yapılması nedeniyle, 1970'leri başında tamamen sökülerek 3,5 km batıya kaydılırdı.

<span class="mw-page-title-main">Friedrich Köprüsü</span>

Friedrich Köprüsü, Berlin'de Müzeler Adası ile Mitte'nin anakarasını bağlayan, Spree üzerindeki bir köprü. Anna-Louisa-Karsch-Straße'yi Bodestraße'ye bağlar. 1703 yılındaki inşasından bu yana, köprü defalarca yenilenmiştir. Koruma altındaki anıtlardan biri olarak kabul edilir.

<span class="mw-page-title-main">Sokullu Mehmed Paşa Köprüsü (Lüleburgaz)</span> Lüleburgazdaki tarihi bir köprü

Sokullu Mehmed Paşa Köprüsü veya Taşköprü, Kırklareli ilinin Lüleburgaz ilçesi sınırları içerisinde, Kaynarca'da doğan Lüleburgaz deresinin üzerinde bulunan ve 16. yüzyılda Sokullu Mehmed Paşa tarafından Mimar Sinan'a yaptırıldığı düşünülen tarihi bir köprüdür.