
Tuna, Almanya'nın güneyinde Kara Orman bölgesinde Donaueschingen kasabasında Brigach ve Breg nehirlerinin birleşmesiyle meydana gelen nehir.

Augsburg, Bavyera eyaletinin güney-batısında yer almaktadır. Augsburg Almanya'nın en eski şehirlerinden biri olma özelliğine sahiptir ve ayrıca Münih ve Nürnberg'den sonra Bavyera eyaletinin en kalabalık 3. şehridir. Diğer Alman şehirlerine kıyasla en kalabalık 23. Alman şehridir. 31 Aralık 2012 nüfus sayımında şehrin nüfusu 272.699 olarak tespit edilmiştir. Bu nüfus sayımına göre şehirde yaşayan yabancıların oranı toplam nüfusun %16,5 olduğu tespit edilmiştir.

Lüksemburg, bilinen şehir, şehir unvanına da sahip bir komün olmanın yanı sıra Lüksemburg’un başkentidir. Şehrin kuzeyinde Alzette Nehri, güneyinde Pétrusse Nehri ve ortasında Orta Çağ’da Franklar tarafından inşa edilen Lüksemburg Kalesi bulunmaktadır.

Salzburg, Avusturya'nın orta-kuzey kesiminde yerleşim bölgesidir. Avusturya'nın bir eyaletidir. 150,000'i aşkın nüfusuyla Avusturya'nın dördüncü büyük şehridir. Alp Dağları'nın eteğinde, Almanya sınırında, Viyana'nın 270 km. batısında yer alan aynı isimli eyaletin başkentidir.

Karatepe, Osmaniye ili Kadirli ilçesi sınırları içerisinde bulunan MÖ 8. yüzyılda, Geç Hitit Çağı’nda Hitit Kralı Asivatas tarafından kuzeyden gelecek saldırılara karşı bir sınır kalesi olarak kurdurduğu Asitivada (Aslantaş-Karatepe) Kalesi’nin çevresi günümüzde Açık hava Müzesi’dir. Karatepe Adana’nın yaklaşık 135 km doğusunda, Osmaniye iline 25 km Doğusundaki Aslantaş Baraj Gölü kenarındadır. Doğal bir tepenin üzerindedir. Toros Dağları’nın eteklerindedir. Karatepe eskiden bir kervan yoluna da hâkimdi.

Palanka, palanga veya parkan ahşap ve topraktan yapılan ufak bir kaledir. Osmanlı İmparatorluğu ve hasımları tarafından yaygın olarak kullanılmıştır. Palankalar hızlıca inşa edilip, genişletilebilmelerinin yanı sıra basit malzemeler ile düşük bir maliyetle inşa edilebiliyordu. Palankalar nehir kenarlarına ve yol güzergahlarına inşa edilirdi. Avrupa'daki palankaların birçoğu ahşap ve topraktan yapılmış olsa da kaynak kısıtlılığından dolayı malzemeler bölgeden bölgeye değişmekteydi. Tipik bir palankanın etrafı hendekle çevrilirdi. Palankaların büyüklüğüne göre kullanılan duvarların çeşidi değişirdi ve köşeleri üzerine yerleştirilen tabyalarla korunabilirdi.

Dunaújváros Tuna Nehri boyunca, Merkezi Transdanubia’da bir şehirdir. Şehir Fejér eyaleti içinde yer almaktadır.

Varşova Eski Şehir başkentin en eski parçasıdır ve en önemli turistik yerlerinden biridir. Bölgenin kalbi restoran, kafe ve dükkanlar açısından oldukça zengindir. Etraftaki sokaklar surlar, Barbican ve St. John Katedrali gibi Orta Çağ mimarisine sahiptir. Eski Şehir, 13. yüzyılda kuruldu. 1339 yılına kadar tuğla şehir duvarları ile örülü olan şehir şimdi hafriyat surla çevrilmiştir. Kasaba daha sonraları Royal Castle olarak anılan Mazovie Dukes kale çevresinde yayılmıştır. Market Meydanı ve Kaleyi Yeni Şehir'e bağlayan yol 13. veya 14. yüzyılın başında yapılmıştır. 1817 yılına kadar Eski Şehir'in en önemli özelliği 1429 yılından önce inşa edilmiş Belediye Binasıydı. Meydan 1701 yılında Tylman Gamerski tarafından yeniden inşa edildi ve 1817 yılında Belediye Binası yıkıldı. Bölge, Polonya İşgali (1939) terör bombalama kampanyası sırasında şehrin yerleşim alanları ve tarihi yerleri Alman Hava Birlikleri tarafından tahrip edildi. Varşova Ayaklanması ardından Eski Şehir'in bazı kısımları yeniden inşa edildi, ancak ayakta kalan kısımlar sistematik Alman Ordusu tarafından havaya uçuruldu.

Amasra Kalesi, Bartın'ın Amasra ilçesindeki bir kale. Romalılar tarafından inşa edildi ve sonrasında sırasıyla Bizanslılar, Cenevizliler ve Osmanlılar tarafından restore edildi. Sormagir Kalesi ve Zindan Kalesi olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır. UNESCO, 2013'te kaleyi Dünya Mirası Geçici Listesi'ne ekledi.

Zerzevan Kalesi, Diyarbakır ile Mardin arasında, Çınar ilçesine bağlı Demirölçek mahallesi sınırları içinde yer alan ve Roma İmparatorluğu döneminde sınır garnizonu olarak kullanılan askeri tahkimâttır..

Bir limes, Antik Roma'nın sınır savunma veya sınır belirleme sistemiydi. Roma İmparatorluğu'nun sınırlarını ve illerini göstermekteydi.

Budin Kalesi (Macarca: Budavári Palota;, Budapeşte'deki Macar krallarının tarihi kalesi ve saray kompleksidir.

Yukarı Germanik-Rhaetya Surları ya da Limes Germanicus, Roma İmparatorluğu'nun dış sınırını oluşturmaktaydı. Ren ile Tuna arasında 550 km boyunca uzanmaktaydı. 2005 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası olarak ilan edildi. Miras Alanını oluşturan Hadrian Duvarı 1987 Dünya Mirası olarak ilan edilmiş, daha sonra Yukarı Germanik-Rhaetya Surları (2005) ve Antoninus Duvarı eklenerek "Roma İmparatorluğunun Sınırları" adı ile genişletilmiştir.

Lugo'nun Roma surları 3. yüzyılda inşa edilmiş ve Galiçya'daki tarihi merkez Lugo'nun etrafında yer alan 2 kilometre uzanan bugün hala büyük ölçüde bozulmamış durumda bulunan surlardır. 2000 yılında UNESCO tarafından "Batı Avrupa'da geç Roma kalelerine en iyi örnek" tanımlamasıyla Dünya Mirası olarak ilan edildi. Surlar ayrıca 1921'den beri İspanyol anıt statüsünü elinde tutmaktadır. 2007 yılında, Çin'in o zamanki Büyükelçisi Qiu Xiaoqi'nin katıldığı bir törenle surlar, Çin Seddi ile kardeş ilan edildi.

İmparatorluğun tarihi boyunca değişkenlik gösteren Roma İmparatorluğu'nun sınırları, askeri yollar ve bunlarla bağlantılı kaleler, doğal sınırlar ve imparatorluğun ötesindeki ülkeler ile topraklarını birbirinden ayıran insan yapımı tahkimatların bir birleşimi olarak oluşturuldu.

Kumbhalgarh batı Hindistan'daki Racastan eyaletinin Udaipur şehri yakınlarındaki Rajsamand bölgesinde, Aravalli Tepeleri'nin batısındaki yer alan bir Mewar kalesidir. Racastan Tepe Kaleleri Dünya Mirası Alanı'nın bir parçasıdır. 15. yüzyılda Rana Kumbha tarafından inşa edilmiştir. 19. yüzyılın sonlarına kadar yerleşim görmüş olan kale günümüzde halka açıktır. Kumbalgarh, Udaipur'un kara yolu ile 82 km kuzeybatısında yer almaktadır. Chittaurgarh Kalesi'nden sonra Mewar'daki en önemli kaleydi.

Aşağı Germanik Limesi, Roma eyaleti Germania inferior ve Germania Magna arasındaki eski sınırdır. Aşağı Germanik Limesi, Renanya'nın Ren'den kalan kısmını ve Roma İmparatorluğu'nun bir parçası olan Hollanda'yı Ren'in doğusundaki daha az sıkı kontrol edilen bölgelerden ayırdı.

Yukarı Germanik-Raetia Limesi veya ORL, Ren ve Tuna nehirleri arasındaki Roma İmparatorluğu'nun eski dış sınırının 550 kilometrelik bir bölümüdür. Rheinbrohl'dan Tuna Nehri üzerindeki Eining'e kadar uzanır. Yukarı Germaikn-Raetia Limesi bir arkeolojik sit alanıdır ve 2005'ten beri UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer almaktadır. Aşağı Germanik Limesi ile birlikte Limes Germanicus'un bir parçasını oluşturur.

Roma askeri sınırları ve tahkimatları, Roma İmparatorluğu'ndaki toprak savunma stratejisinin en büyük parçasıydı. 2. yüzyılın başlarında, Roma İmparatorluğu toprak olarak genişlemesinin zirvesine ulaşmıştı ve daha önce İmparatorluk ve Cumhuriyet'te olduğu gibi sınırlarını sürekli genişletmek yerine, Romalılar stratejik konumlarını bir dizi tahkimat ve yerleşik hatlarla güçlendirerek konumlarını sağlamlaştırdı. Tarihçi Adrian Goldsworthy, Romalıların askerî güçlerinin fethetmelerine izin verdiği doğal sınırlara ulaştıklarını ve birçok Roma galibiyetine rağmen, askeri gelenekleri onları askeri olarak işgal edilemez kılan halkların erken-orta dönemlerde İmparatorluğun sınırlarının genişlemesine engel olduğunu söylüyor. Goldsworthy, özellikle Partlar, Sarmatyalılar ve Perslerin süvari tabanlı ordularının, Roma'nın piyade tabanlı ordularına karşı oldukça güçlü bir direniş gösterdiğini vurguluyor.

Solovetski Manastırı, Rusya'nın Arhangelsk Oblastı'nda Solovetski Adaları'nda bulunan bir Rus Ortodoks manastırıdır. Manastır, 14. yüzyılda inşa edilmiş olup 1926-1939 yılları arasında Sovyet hapishanesine ve çalışma kampına dönüştürülmeden önce kuzey Rusya'daki en büyük Hristiyan kalelerinden biriydi ve Gulag sistemi kampları için bir prototip olarak hizmet ediyordu. Manastır birçok büyük değişiklik ve askeri kuşatma yaşadı. En önemli yapıları, Filip Kolıçev'in başrahibi olduğu 16. yüzyıldan kalmadır.