
Güneş Sistemi, Güneş'in kütleçekim kuvvetiyle yörüngede tutulan ve çeşitli gök cisimlerinden oluşmuş bir sistemdir. Güneş ve 8 gezegen ile onların doğruluğu onaylanmış 150 uydusu, 5 cüce gezegen ile onların bilinen toplam 8 uydusu ve milyarlarca küçük gök cisminden oluşur. Küçük cisimler kategorisine asteroitler, Kuiper Kuşağı cisimleri, kuyruklu yıldızlar, gök taşları ve gezegenler arası toz girer.

Gezegen, genellikle bir yıldızın, yıldız kalıntısının veya kahverengi cücenin yörüngesinde bulunan, yuvarlak hâle gelmiş bir astronomik cisimdir. Uluslararası Astronomi Birliğinin (IAU) tanımına göre Güneş Sistemi'nde sekiz gezegen bulunur. Bunlar, karasal gezegenler Merkür, Venüs, Dünya ve Mars; dev gezegenler Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün'dür. Gezegen oluşumu için bilimsel açıdan mevcut en iyi teori, bir bulutsunun kendi içine çökmesi sonucu bir yıldızlararası bulut meydana getirdiğini ve yıldızlararası bulutun da bir önyıldız ve bunun yörüngesinde dönen bir öngezegen diski oluşturduğunu öne süren bulutsu hipotezidir. Gezegenler bu disk içinde, kütleçekiminin etkisiyle maddelerin kademeli olarak birikmesi sonucu, yığılma (akresyon) olarak adlandırılan süreçte büyürler.

Sedna Güneş Sistemi'nin en dışında yer alan ve 2003 yılında keşfedilen bir cüce gezegendir. Spektroskopisi, Sedna'nın yüzey bileşiminin diğer bazı Neptün ötesi cisimlere benzer şekilde büyük ölçüde su, metan ve azot buzları ile tholinlerin bir karışımı olduğunu ortaya koymuştur. Yüzeyi Güneş Sistemi nesneleri arasında en kırmızı olanlardan biridir. Sedna, tahmini belirsizlikler dahilinde bir uyduya sahip olduğu bilinmeyen en büyük gezegenimsi olarak Ceres ile eşdeğerdir. Yaklaşık 1.000 km'lik bir çapa sahiptir ve kütlesi bilinmemektedir.

Karasal gezegen terimi, yapısının büyük bölümü silikat kayalardan oluşmuş gezegenleri tanımlar. Karasal gezegenlerin tümü yaklaşık olarak aynı yapıya sahiptirler, merkezde çoğunlukla demir içeren metalik bir çekirdek ve bu çekirdeğin çevresini saran silikat yapılı bir manto bulunur. Ay da benzer bir yapıya sahiptir, fakat demir bir çekirdekten yoksundur.

Cüce gezegen, doğrudan Güneş etrafında hareket ettiği bir yörüngede bulunan, bu nedenle başka bir cismin doğal uydusu olmayan, kütleçekimsel olarak yuvarlak olacak kadar büyük, ancak Güneş Sistemi'nin sekiz klasik gezegeni gibi yörünge baskınlığı elde etmek için yetersiz olan küçük gezegen kütleli bir cisimdir. En tipik cüce gezegen örneği, 2006 yılında "cüce" kavramı benimsenmeden önce onlarca yıl boyunca bir gezegen olarak kabul edilen Plüton'dur.

Güneş kütlesi; astronomide diğer yıldızların, yıldız kümesinin, bulutsuların ve gök adaların kütlelerini belirtmede kullanılan, kütlesi yaklaşık 2×1030 kg olan standart bir kütle birimidir. Bu birim için Güneş kütlesi ölçek olarak düşünülmüştür. Yaklaşık iki nonilyon kilograma eşittir:


Ötegezegen veya Güneş dışı gezegen, Güneş'in baskın kütleçekim etkisinin dışında başka bir yıldızın veya kahverengi cücenin kütleçekim etkisi içinde olan gezegensel bir gök cismidir. Bir ötegezegenin ilk muhtemel kanıtı 1917 yılında kaydedilmiş, fakat o zamanlar bu şekilde kabul edilmemişti. Tespitin ilk teyidi 1992 yılında gerçekleşmiştir. 1988'de tespit edilen farklı bir gezegen ise 2003 yılında doğrulandı. 20 Ağustos 2024 itibarıyla, 4.963 gezegen sisteminde varlığı doğrulanmış 7.255 ötegezegen bulunmaktadır ve bu gezegen sistemlerinden 1.015 kadarı birden fazla gezegene sahiptir. James Webb Uzay Teleskobu'nun (JWST) daha fazla ötegezegen keşfetmesi ve bunların bileşimleri, çevresel koşulları ve yaşam potansiyelleri gibi özellikleri hakkında daha fazla fikir vermesi beklenmektedir.

Eris, Güneş Sistemi'nde bilinen en kütleli ve ikinci en büyük cüce gezegendir. Dağınık diskte bulunan bir Neptün ötesi cisimdir (TNO) ve yüksek bir yörünge dışmerkezliğine sahiptir.

Kepler'in gezegensel hareket yasaları, Güneş Sisteminde bulunan gezegenlerin hareketlerini açıklayan üç matematiksel yasadır. Alman matematikçi ve astronom Johannes Kepler (1572-1630) tarafından keşfedilmişlerdir.

Haumea Neptün'ün yörüngesinin ötesinde bulunan bir cüce gezegendir. 2004 yılında Caltech'ten Michael E. Brown liderliğindeki bir ekip tarafından Palomar Gözlemevi'nde keşfedildi ve resmi olarak 2005 yılında İspanya'daki Sierra Nevada Gözlemevi'nden José Luis Ortiz Moreno liderliğindeki bir ekip tarafından duyuruldu. Moreno'nun ekibi, 2003 yılında aynı ekip tarafından çekilen ön keşif görüntülerinde gök cismini keşfetmişti. Bu duyurudan sonra 2003 EL61 geçici adını almıştır. 17 Eylül 2008'de, Uluslararası Astronomi Birliği (IAU) tarafından cüce gezegen olarak kabul edildi ve Hawaii doğum tanrıçasının adı olan Haumea olarak adlandırıldı. Plüton'un sadece üçte biri kütlesindedir.

OGLE-2005-BLG-390Lb, Samanyolu Gökadamızın merkezine yakın OGLE-2005-BLG-390L yıldızının yörüngesinde ve Dünya'dan yaklaşık olarak 21,500 ± 3,300 ışık yılı uzaklıkta bulunan Güneş dışı gezegen.

Michael E. Brown Amerikalı bir astronomdur.

Dev Dünya veya süper Dünya, astronomide Dünya'dan daha fazla kütleye sahip, fakat Güneş Sistemi'nin buz devleri olan Uranüs ve Neptün'den çok daha az kütleye sahip olan bir tür ötegezegendir. Bu terim yalnızca gezegenin kütlesine işaret eder ve yüzey koşulları ya da yaşanabilirlik konusunda bir şey ima etmez. Kütle ölçeğinin üst ucundaki gezegenler için alternatif olarak "gaz cüceleri" terimi daha doğru olsa da, yaygın olarak "mini-Neptün" terimi kullanılır.

Süper Jüpiter, Jüpiter gezegeninden daha büyük olan astronomik cisimlerdir. Örneğin, gezegen kahverengi cüce sınırında bulunan arkadaşları süper jüpiter olarak adlandırılmaktadır, örneğin yıldız Kappa Andromedae'nin çevresinde olduğu gibi.

Dev gezegen, Dünya'dan çok daha büyük herhangi bir gezegendir. Dev gezegenler, kayaç veya diğer katı maddelerden ziyade genellikle kaynama noktası düşük malzemelerden oluşurlar, ancak devasa katı gezegenler de olabilir. Güneş Sistemi'nde bilinen dört dev gezegen vardır: Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün. Diğer yıldızların yörüngesinde dönen ötegezegenler arasında da birçok dev gezegen tanımlanmıştır.

Buz devi, gaz devlerine benzer biçimde katı yüzey barındırmayan ve önemli ölçüde gazlardan oluşan ama içerdikleri elementlerden dolayı onlardan ayrılan bir gezegen kümesidir. Buz devleri, buzdan oluşmuş bir sert yüzey barındırmazlar. Buzlu maddeler yüksek sıcaklığa sahip bir çekirdeğin üzerinde yoğun biçimde bulunurlar. Güneş sisteminde iki adet buz devi bulunmaktadır, bunlar sırayla Uranüs ve Neptün'dür. Buz devleri Voyager 2 isimli insansız uzay aracı tarafından ziyaret edilmiştir.

Kahverengi altcüce veya gezegen kütleli kahverengi cüce, yıldızlar ve kahverengi cücelerle aynı şekilde oluşan, ancak döteryumun termonükleer füzyonu için sınırlayıcı kütlenin altında bir kütleye sahip olan astronomik bir cisimdir.. Bazı araştırmacılar Kahverengi altcücelere serbest yüzen gezegenler de demektedir. Ancak çoğunlukla kabul edilen ismi gezegen kütleli kahverengi cücedir.
Nice modeli, Güneş Sistemi'nin dinamik evrimi için önerilmiş bir senaryodur. Adını, ilk olarak 2005 yılında geliştirildiği Côte d'Azur Gözlemevinin bulunduğu Fransa'nın Nice kentinden almıştır. Model temel olarak ön gezegen diskinin dağılmasından uzun bir süre sonra dev gezegenlerin ilk oluşum yapılanmasından mevcut konumlarına doğru hareket ettiğini öne sürmektedir. Bu yönüyle Güneş sisteminin oluşumuna dair öne sürülen önceki modellerden farklıdır. Bu gezegen hareketi, Güneş sisteminin dinamik simülasyonlarındaki Geç Dönem Ağır Bombardımanı, Oort bulutunun oluşumu ve Kuiper kuşağı cisimleri, Jüpiter truvaları ve Neptün ötesi cisimler de dahil olmak üzere küçük Güneş sistemi kütlelerinin ortaya çıkışı gibi tarihi olayları açıklamak için kullanılır.

Aşırı Neptün ötesi cisim (ETNO), Güneş Sistemi'nin en dış bölgesinde, Neptün'ün çok ötesinde Güneş'in yörüngesinde dolanan Neptün ötesi cisimlere verilen genel isimdir. Bir ETNO'nun en az 150-250 AU'luk dev bir yarı büyük ekseni vardır. Bilinen diğer tüm Neptün ötesi cisimlere kıyasla yörüngesi diğer dev gezegenlerden çok daha az etkilenir. Bununla birlikte, varsayımsal bir Dokuzuncu Gezegen ile kütleçekimsel etkileşimlerden etkilenerek bu nesneleri benzer türde yörüngelere yönlendirebilirler. Bilinen ETNO'lar, küçük yükselen ve alçalan düğüm mesafelerine sahip nesne çiftlerinin dağılımları arasında, dış tedirginliğe bir yanıtın göstergesi olabilecek, istatistiksel olarak oldukça anlamlı bir asimetri sergilerler.
Astronomide gezegensel kütle, gezegen benzeri astronomik cisimlerin kütlesinin bir ölçüsüdür. Güneş Sistemi içindeki gezegenler genellikle kütle biriminin Güneş'in kütlesi (M☉) olduğu astronomi birimler sisteminde ölçülür. Ötegezegenlerin incelenmesinde ise ölçü birimi olarak genellikle büyük gaz devleri için Jüpiter'in kütlesi (MJ) ve daha küçük kayalık karasal gezegenler için Dünya'nın kütlesi (M🜨) kullanılır.