İçeriğe atla

Doğu Kudüs

Eski Şehir'de bulunan Tapınak Tepesi, Kubbetü's-Sahre, Mescid-i Aksa ve Ağlama Duvarı
Doğu Kudüs haritası.
Kahverengi: Eski Şehir
Açık Mavi: Batı Kudüs ve Scopus Dağı
Orta Mavi: Doğu Kudüs'te Yahudi yerleşimleri
Koyu Mavi: Batı Şeria'da Yahudi yerleşimleri
Açık Yeşil: Doğu Kudüs'te Arap yerleşimleri
Koyu Yeşil: Batı Şeria'da Arap yerleşimleri

Doğu Kudüs veya Doğu Yeruşalim (Arapça: القدس الشرقية, el-Kudüs ash-Sharqiya ; İbranice: מִזְרַח יְרוּשָׁלַיִם, Mizraḥ Yerushalayim ),1948 Arap-İsrail Savaşı'nda Ürdün'ün ve 1967'deki Altı Gün Savaşı'nda İsrail'in eline geçen Kudüs'ün doğusudur. İçinde, Eski Şehri ve Yahudilik, İslam ve Hristiyanlıkta kutsal yerler olan Tapınak Dağı, Ağlama Duvarı, Mescid-i Aksa, Kutsal Kabir Kilisesi gibi yerleri barındırır. "Doğu Kudüs" terimi, bazen 1949'dan 1967'ye kadar Ürdün'ün hakimiyeti altında olan fakat 1967'den sonra İsrail hakimiyeti altında Batı Kudüs ile birlikte tek bir belediye altında birleştirilen 70 km²'lik alanı bazen de 1967 öncesi bir Ürdün belediyesi olan 6.4 km²'lik alanı tasvir eder. Filistin Devleti, Doğu Kudüs'ü başkent yapmak istemektedir[1] fakat Kudüs tamamen İsrail'in kontrolünde olduğu için şu andaki fiili başkenti Ramallah'tır. İsrail ise 30 Temmuz 1980'de Kudüs Yasası ile Batı Kudüs ve Doğu Kudüs olmak üzere Kudüs'ün tamamını ebedi başkent ilan etmiştir.

1948 Arap-İsrail Savaşı'nın ardından Kudüs ikiye bölündü; Yahudilerin çoğunlukta olduğu Batı kısmı İsrail'in, Müslüman ve Hristiyan Filistinlilerin çoğunluğu oluşturduğu Doğu kısmı Ürdün'ün hakimiyetinde kaldı. Batı Kudüs'te Arapların yaşadığı Katamon ve Malha gibi muhitler zorla boşaltıldığı gibi aynı kaderi Doğu Kudüs'te Eski Şehir ve Silwan muhitlerindeki Yahudiler de paylaştı. 19 yıl boyunca Ürdün hakimiyeti altında bulunan Doğu Kudüs'teki İbrani Üniversitesi'nin bulunduğu Scopus Dağı İsrail hakimiyetindeydi. Scopus Dağı bölgesi her ne kadar coğrafi açıdan Doğu Kudüs'te bulunsa da siyasi açıdan İsrail'in anklavı olduğundan Doğu Kudüs'ün bir parçası olarak sayılmamaktadır.

1967'deki Altı Gün Savaşı'nın ardından Doğu Kudüs ve Batı Şeria İsrail'in hakimiyeti altına girdi. Bundan kısa bir süre sonra, Batı Şeria'daki komşu köylerle birlikte Doğu Kudüs ilhak edildi. Kasım 1967'de çıkan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 242 sayılı kararıyla İsrail'e "yakın zamandaki çatışmalar sonucu işgal edilen topraklardan" çekilme çağrısı yapıldı. 1980'de Knesset tarafından çıkarılan Kudüs Yasasıyla "Kudüs'ün, tam ve birleşik bir halde İsrail'in başkenti olduğu" bildirildi[2] ve böylece Kudüs'ün tek taraflı olarak ilhak edildiği resmîleştirildi. Bu bildirge Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 478 sayılı kararıyla geçersiz sayıldı.

13 Aralık 2017'de İstanbul'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Olağanüstü Zirvesi'nin karar bildirgesinde Doğu Kudüs, Filistin Devleti'nin başkenti olarak ilan edildi ve uluslararası topluma Doğu Kudüs'ün Filistin Devletinin işgal altındaki başkenti olarak tanımaya davet edildi.[3]

Siyasi terim

Doğu Kudüs, ağır siyasi etkisi olan anlamı tam olarak belirli olmayan bir terimdir. Resmi İngilizce belgelerde, Kudüs'ün İbraniceden ziyade Arapçanın daha sık kullanıldığı bu bölümüne, Arap Kudüs'ü dendiği görülür. İsrailliler ise Arapların çoğunlukta olduğu bu bölgeye coğrafi konum nedeniyle Doğu Kudüs demektedir.[4]

Doğu Kudüs terimi yanıltıcı olabileceği gibi aşağıdaki anlamlardan birini ifade eder:

  • 1948'den 1967'ye, 6.4 km²'lik Ürdün hakimiyetinde olan kısma denir; aynı şekilde bu dönemde İsrail hakimiyeti altında bulunan kısma "Batı Kudüs" denir.
  • Haziran 1967'de, savaştan sonra, İsrail, Ürdün Kudüs'ünün yanı sıra 64 km²'lik alanı kapsayan 28 köy ve Beytüllahim ve Beyt Cala belediyelerini de içine alan Batı Şeria'daki 70 km²'lik alanı fiilen ilhak etti ve Batı Kudüs belediyesinin sınırlarını genişletip İsrail'in en büyük şehri haline geldi.[5][6]

Tarih

Ürdün hakimiyeti

Birleşmiş Milletler Paylaşım Planına göre, Kudüs'ün ne Yahudi ne de Arap devletine bağlı uluslararası bir şehir olmasına karar verildi.

1948 Arap-İsrail Savaşı sırasında Batı Kudüs İsrail'in, Eski Şehrin bulunduğu Doğu Kudüs de Ürdün'ün eline geçti. Savaşın sonra ermesiyle 1949 Ateşkes Anlaşması imzalandı.[7]

Fetihten hemen sonra, Ürdünlüler Yahudi Çeyreği'nde ikamet eden Yahudileri kovdu. Hurva Sinagogu gibi ana sinagoglar yıkıldı, Yahudi Çeyreği buldozerlendi, Zeytin Dağı'nın kutsallığına aykırı hareketler yapılıp mezar taşları yol yapımında kullanıldı. Ürdün ayrıca Kudüs'ün kuzeyindeki Atarot ve Neve Yaakov isimli Yahudi köylerini de yıktı.

Doğu Kudüs, İsrail hakimiyetindeki Batı Kudüs'teki Arap muhitlerinden gelen mültecileri ağırladı. Binlerce Arap, önceden Yahudilerin yaşadığı yerlere yerleştirildi.[7]

1950'de Batı Şeria ve Doğu Kudüs Ürdün tarafından ilhak edildi. İsrail ve Ürdün'ün farklı kısımların ilhak edildiği Kudüs ilhakı "de facto" olarak tanınırken, Ürdün'ün Batı Şeria ilhakı Birleşik Krallık tarafından tanındı. Ürdün hakimiyeti döneminde Doğu Kudüs önemini yitirmeye başladı, artık bir başkent değildi ve limanlara olan bağı koptuğu için ticari bir merkez oluşturmayı bırakmıştı. Yöneticiler ve tüccarların Amman'a gitmeye başlamasıyla nüfus azalmaya başladı. Öte yandan, bölgesel merkez ve dini açıdan önemi olmaya devam etti. 1953'teki bildirgeyi teyit ederek 1960'ta Kudüs Ürdün'ün ikinci başkenti ilan edildi.[8] Bu plan ABD ve diğer güçler tarafından protesto edildi.[9]

1960'larda Kudüs'te ekonomik gelişme başladı, turizm endüstrisi önemli ölçüde gelişti ve kutsal yerlere yapılan haclarda artış oldu fakat tüm dinlere kapılarını açan Kudüs İsraillilere izin vermedi.[7][10]

1966'da Ürdün hükûmeti tarafından Doğu Kudüs'ün komşu köy ve kasabalarla birleştirilerek metropol bir şehir yapılması planlandı fakat bu plan hayata geçmedi ve ertesi sene Doğu Kudüs İsrail hakimiyeti altına girdi.

İsrail hakimiyeti

1967'deki Altı Gün Savaşı'yla İsrail Batı Şeria'yı ele geçirdi ve bir zaman sonra Doğu Kudüs ve çevresindeki köyleri Kudüs belediyesi altında birleştirdi.[11] Batı Şeria'nın 111 km²'sini kapsayan bu hareket Doğu Kudüs'e bağlı bazı köy ve yerleşim birimlerini hariç tuttu.

İsrail hakimiyetinde bütün dinlerin kutsal yerleri ziyaret etmesine izin verildi, İslami kutsal yerler ve Tapınak Dağı Müslüman vakıfa bağlıydı. Bölge ele geçirildikten üç gün sonra Ağlama Duvarı'nın karşısında bulunan Magribi Çeyreği (Fas) buldozerlendi, birkaç kişi öldü ve 135 aile taşınmaya zorlandı.[12][13][14] Bu yere bir meydan yapıldı. 1948'de yıkılıp nüfusu azalan Yahudi Çeyreği tekrar inşa edilip Yahudiler tarafından dolduruldu.[12]

İsrail, İkinci İntifada sırasında olası bir sızmayı engellemek için Kudüs'ün doğusunu güvenlik bariyerleriyle çevreledi. Bu yapı Doğu Kudüs ile Batı Şeria'yı ayırmaktadır ve bu yerlerin hepsi İsrail ve IDF idaresi altındadır. Bu bariyerlerin konumu eleştirelere sebebiyet verdi ve İsrail Anayasa Mahkemesi bariyerlerin tekrar düzenlemesi kararı aldı.

25 Ocak 2006'daki Filistin seçimlerinde kayıtlı olan 6300 Doğu Kudüslü Arap vardı. İkamet eden diğerleri ise oy kullanmak için Batı Şeria'ya gittiler. İsrail'in, Hamas'ın şehirde kampanya yapmasına yasak getirmesine rağmen Hamas 4 ve Fatah 2 sandalye kazandı. 1996'dan önceki seçimlerde 6000'den az kişinin oy kullanma hakkı vardı.

Mart 2009'da ketum "AB Doğu Kudüs Görev Raporu"nda İsrail yasa dışı yollarla Doğu Kudüs'ü ilhak etmekle suçlandı. Rapor, İsrail'in yeni yerleşim yerleri kurarak, bariyerler koyarak, ayrımcı gayrimenkul politikaları uygulayarak, evleri yıkarak, kısıtlı izin rejimi uygulayarak ve Filistin enstitülerini kapayarak, Doğu Kudüs'te İsrail Yahudi varlığını arttırdığı ve şehirdeki Filistin cemaatini zayıflaştırdığını, Filistin şehir gelişmesini engellediği ve Doğu Kudüs'ü Batı Şeria'dan ayırdığını söylemektedir.[15]

Demografi

1967'de İsrail tarafından yapılan nüfus sayımına göre Doğu Kudüs'te 44,000 ve belediyeye sonradan eklenen bölgelerde 22,000 Filistinli vardı. Bu zamanda sadece birkaç yüz Yahudi bulunmaktaydı. Haziran 1993'te ise 155,000 Yahudi ve 150,000 Filistinliyle çoğunluğu Yahudiler oluşturmaya başladı.[16]

2008'in sonu itibarıyla şehirdeki 456,000 kişinin %60'ı Kudüs yerlisidir. Kudüs genelindeki Yahudilerin %40'ını oluşturan Doğu Kudüs'ün %43'ü 195,500 Yahudiden ve Kudüs genelindeki Müslümanların %98'ini oluşturan Doğu Kudüs'ün %57'si 260,800 Müslümandan oluşur.[17] Filistin nüfusunun ebatı politik nedenlerle çelişkilidir. 2008'deki Filistin Merkez İstatistik Bürosu'nun raporuna göre Doğu Kudüs'teki Filistinli sayısı 208,000'dir.[18]

2008 itibarıyla en yoğun Müslüman muhitler Şuafat (38,800), Beyt Hanina (27,900), Müslüman Çeyreği (26,300) A-Tor ve A-Savana (24,400)'dır. Doğu Kudüs'ün ana Yahudi muhitleri Ramot Alon (42,200), Pisgat Ze'ev (42,100), Gilo (26,900), Neve Yaakov (20,400), Ramat Şlomo (15,100) ve Doğu Talpiot (12,200)'tur. Eski Şehir'deki Arap nüfusu 36,681 ve Yahudi nüfusu 3,847'dir.[19]

Statüsü

Doğu Kudüs, Filistin Devleti tarafından başkent ilan edildi.[1] Ramallah, Filistin Ulusal Yönetimi'nin idari başkentidir.

Egemenlik

28 Haziran 1967'de, İsrail Doğu Kudüs'ü hem idari hem belediyesel anlamda kanunen İsrail Devleti'ne bağladı.[20] Uluslararası toplum bu hareketi de facto ilhak olarak kabul edip[21] bağlayıcılığı olmayan Birleşmiş Milletler Genel Kurulu kararıyla İsrail'in yetki alanını geçersiz görür.[22] Fakat bu karara cevaben İsrail, yapılanın ilhak olduğu iddiasını reddetti.[23] 1980'de Knesset, "Kudüs Yasası'nı" İsrail Temel Yasası'na ekleyip Kudüs'ün "tam ve birleşik" olarak "İsrail'in başkenti" olduğunu deklare etti. Bu yeni yasayla Doğu Kudüs resmen ilhak edilmiş oldu. Kanunda sınırlar belirtilmediğinden[24] Kudüs'ün belediye sınırlarına doğu bölgeler de dahildir. Buna cevap olarak Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, ABD'nin çekimser oy kullandığı 478 sayılı kararla bu kanunun geçersiz ve uluslararası kanunlara aykırı olduğunu belirtmiştir. 1988'de Ürdün, İsrail'in Doğu Kudüs'teki hakimiyetini kabul etmemesine rağmen Doğu Kudüs ve Batı Şeria'daki haklarında feragat etti.

13 Eylül 1993'te imzalanan Oslo Anlaşması ile Kudüs'ün kalıcı durumunun, görüşmelerin sonuna ertelendiği belirtildi. Filistin Ulusal Yönetimi, Doğu Kudüs'ün gelecekteki kalıcı statüsünün başkentleri olarak görmektedir.[25] Doğu Kudüs'ün Filistin'in başkenti olma ihtimali İsrail tarafından ilk defa 2001'deki Taba Zirvesi'nde ele alındı.[26] Fakat görüşmeler sonunda anlaşma sağlanamayınca İsrail bu zamandan beri bu olasılığı bir daha göz önünde bulundurmamaktadır.

1990'da ABD Senatosu'ndan çıkan kararla "Kudüs'ün İsrail'in başkenti olduğu" tanınıp "Kudüs'ün bölünmez bir şehir olarak kalması gerekliliğine kuvvetle inanılmaktadır" denildi.[27] Fakat 1991'de ABD Dışişleri bakanı James Baker, ABD'nin İsrail'in Doğu Kudüs'ü ilhak edip kanunlarını bu bölgelere yaymasına karşı olduğunu belirtti.[28] Tarihsel olarak ABD, Doğu Kudüs'ü hep savaşlar sonunda işgal edilen Batı Şeria'ya ait topraklar olarak gördü.[29] Bunu takip eden Bill Clinton'ın başkanlık döneminde Doğu Kudüs'ün işgal altında olduğuna karşı çıkılıp bölgenin egemenliğinin henüz tanımlanmadığı belirtildi.[29] Başkan yardımcısı Gore, ABD'nin "birleşik Kudüs'ü" İsrail'in başkenti olarak gördüğünü söyledi.[29] Bu tanımdan sonra ABD, Güvenlik Konseyinde Doğu Kudüs'ün Batı Şeria'nın parçası olduğunu söyleyen kararlara çekimser yaklaştı.[29] 1995'te Kongre'den çıkan Kudüs Elçilik Kararı ile Kudüs'ün bölünememiş olarak İsrail'in başkenti olduğunun tanınması gerektiği deklare edildi.

Julius Stone gibi bazı uluslararası hukuk uzmanlarınca, Altı Gün Savaşı sonunda Ürdün bölgedeki yasal egemenliğini yitirdiğinden ve İsrail nefs-i müdaafa gereğince "boşluğu doldurduğundan" İsrail'in bölgedeki egemenliği uluslararası kanunlar altında geçerlidir.[30]

Howard Grief gibi bazı uluslararası hukuk uzmanlarınca da, San Remo Anlaşması gereğince Balfour Deklarasyonu Uluslararası Kanuna dönüştüğünden İsrail'in Filistin üzerindeki de jure egemenliği meşrudur. Grief'in dediğine göre, 1969 Viyana Antlaşmalar Konvansiyonu'nda uluslararası hakkedilmiş haklar kanun doktrininde belirtildiği üzere, İngiltere bölgedeki manda ve mütevelliliği bırakınca anlaşmalar gereği varisi İsrail olmuştur. BM Sözleşmesi 80. maddesine göre San Remo Anlaşması ve Milletler Cemiyeti'nde verilen haklar halen geçerlidir.[31]

İkamet

Mayıs 2006'da CIA tarafından uzaktan algılama tekniğiyle çekilmiş, yerleşim birimlerini, mülteci kamplarını, duvarları vs gösteren Büyük Kudüs haritası.

1967 Savaşı'nın ardından İsrail, Doğu Kudüs'te yaptığı sayımda, sayımda yer alan Kudüslü Araplara İsrail'de kalıcı olarak ikamet etme hakkı verdi. Sayımda bulunmayanlar ise Kudüs'te ikamet etme hakkını yitirdi. İsrail, vatandaşlığa geçme koşullarını yerine getiren yani İsrail'e bağlı olacağına dair yemin eden ve diğer vatandaşlıklarından feragat edecek olan Kudüslü Filistinlilere İsrail vatandaşı olma hakkı tanıdı fakat nüfusun çoğu bunu reddetti. 2005'in sonunda Doğu Kudüs'teki Arapların %93'ü kalıcı ikamet hakkına ve %5'i İsrail vatandaşlığına sahip oldu.[32]

İkamet izni olan Doğu Kudüslülere vatandaş olmamalarına rağmen belediye seçimlerinde oy kullanma ve şehir idaresinde rol alma hakları verilmiştir. İkamet edenler vergi ödemektedirler ve 1988'de İsrail Anayasa Mahkemesi kararınca sosyal güvenlik hakları ve devlet sağlık hizmetlerinden faydalanma hakları garanti altında alınmıştır.

1995'e kadar, başka bir ülkenin vatandaşlığına geçen veya orada ikamet eden kişi 7 yıl boyunca ülkeye dönmezse ikamet haklarından mahrum edilebilmekteydi. 1995'te "yaşam merkezi"nin Kudüs olduğunu ispatlayamayan Arapların ikamet izinleri geri çekildi. Bu statüden yararlanmak için birçok Arap'ın geri döndüğü keşfedilince 4 yıl sonra bu kanun feshedildi. Mart 2000'de İçişleri bakanı Natan Şaranski, "sessiz tehcir" politikasının dondurulduğunu, eski politikanın geri çekildiğini ve Kudüslü Arap yerlilere ikamet izinlerinin geri verileceğini bildirdi,[33] tek koşul, kişilerin üç yılda bir İsrail'e giriş yapmasıydı. Aralık 1995'ten beri 3000'den fazla kişinin vatandaşlık veya ikamet izni "son buldu".[33] Şaranski altında değiştirilen kanunlara rağmen 2006'da haklarını yitirenlerin sayısı 1363'tü ve bu sayı bir önceki seneye kıyasla altı kat daha fazlaydı.[34] Statü kaybı otomatik olup bazen kişinin haberi dahi olmamaktadır.

İsrail hükûmetine bağlı olmayan B'Tselem örgütüne göre, 1990'lardan beri, Arapların inşaat izni almaları zor olduğundan ev sıkıntısı yaşanmakta ve bu nedenle Arap sakinler Doğu Kudüs'ün dışına taşınmaktadır.[35] Bunun yanı sıra, Batı Şeria'dan veya Gazze'den biriyle evlenen kişi Doğu Kudüs'ü terk etmektedir. Ayrıca birçok kişi İkinci İntifada'nın getirdiği ekonomik kriz sonucu yurtdışına göç etmektedir.[36] İsrailli gazeteci Şahar Ilan'a göre Doğu Kudüslü Filistinlilerin dışarıya göç etmesi ikamet izni haklarının kaybolmasında etkendir.[37]

American Friends Service Committee ve Marshall J. Breger'a göre, Doğu Kudüs'teki Filistin planlama ve geliştirmedeki kısıtlamalar İsrail'in şehri Yahudileştirme çabalarından kaynaklanmaktadır.[38][39] 13 Mayıs 2007'de İsrail Kabinesi, Yahudi yerleşimcilerin ilgisini çekmek için Doğu Kudüs ekonomisine katkı yapma önergesi üzerinde tartıştı. Kabine, şehri Yahudi yerleşimcelere cazip kılmak için 5.75 milyar Şekel'i vergiden düşmeyi, hükûmet bürolarını buraya taşımayı, yeni mahkeme ve Kudüs çalışma merkezi inşa etmeyi tartıştı.[40] 25,000 Yahudi evi inşa etme planı gelişme aşamasındadır. Bu plan, Arapların inşa izni almasında zorluklar yaşaması sebebiyle eleştirileri üzerine çekti.[41][42]

Kültür

Kudüs 2009'da Arap Kültür Başkenti olarak seçildi.[43][44] Bu festival Arap dünyasında bir seri etkinlik festivali olarak organize edildi.[45] Etkinliklerin açılışı Ocak 2009'da gerçekleşmesi gerekirken Gazze Savaşı sebebiyle Mart ayına ertelendi.[45] İsrail'in Millî Güvenlik Bakanı, İsrail polisini Filistinliler tarafından yapılacak Kudüs'te ve İsrail'in genelindeki olayları bastırması için görevlendirdi.[45] İsrail ile Filistin arasındaki anlaşmalara göre Filistin Devletinin İsrail topraklarında etkinlik düzenlemesinin yasak oluşu baz alınarak olası bir olayın kanunlara aykırı olacağı gerekçesiyle İsrail topraklarında konuyla ilgili etkinlikler yasaklandı.[45]

Doğu Kudüs valileri

  • Anwar Al-Khatib (1948–1950)
  • Aref al-Aref (1950–1951)
  • Hanna Atallah (1951–1952)
  • Omar Wa'ari (1952–1955)
  • Ruhi al-Khatib (1957–1994; itibari)
  • Amin al-Majaj (1994–1999; itibari)
  • Zaki Al-Ghul (1999–günümüz, itibari)[46]

Ayrıca bakınız

Kaynakça

Özel
  1. ^ a b In the Palestine Liberation Organization's Palestinian Declaration of Independence of 1988, Jerusalem is stated to be the capital of the State of Palestine. In 2000 the Palestinian Authority passed a law designating East Jerusalem as such, and in 2002 this law was ratified by Chairman Arafat. See Arafat Signs Law Making Jerusalem Palestinian Capital 30 Eylül 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., People's Daily, published October 6, 2002; Arafat names Jerusalem as capital 16 Eylül 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., BBC News, published October 6, 2002.
  2. ^ "Basic Law- Jerusalem- Capital of Israel". 22 Ekim 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Haziran 2008. 
  3. ^ "İslam İşbirliği Teşkilatı: Doğu Kudüs Filistin'in başkentidir". BBC Türkçe. 13 Aralık 2017. 15 Aralık 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Aralık 2017. 
  4. ^ Menachem Klein (2001). Jerusalem: the contested city. NYU Press. s. 6. ISBN 9780814747544. 27 Haziran 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Mayıs 2011. 
  5. ^ Yvonne Schmidt (Mayıs 2008). Foundations of Civil and Political Rights in Israel and the Occupied Territories. GRIN Verlag. s. 340. ISBN 9783638944502. 27 Haziran 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Mayıs 2011. 
  6. ^ a b c Israeli, Raphael. Jerusalem Divided: the armistice regime, 1947-1967, Routledge, 2002, p. 118.
  7. ^ Bovis, H. Eugene (1971). The Jerusalem Question, 1917-1968. Stanford, CA: Hoover Institution Press. s. 99. ISBN 0-8179-3291-7. 
  8. ^ Hirsch, Moshe; Lapidoth, Ruth Eschelbacher (1994). The Jerusalem Question and Its Resolution: Selected Documents. Lahey: M. Nijhoff. s. 160. ISBN 0-7923-2893-0. 
  9. ^ Martin Gilbert, Jerusalem in the Twentieth Century (Pilmico 1996), p254.
  10. ^ "Israel & the Palestinians: Key Maps". British Broadcasting Corporation. 25 Ağustos 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Mayıs 2007. 
  11. ^ a b "Arşivlenmiş kopya". 1 Aralık 1998 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Haziran 2011. 
  12. ^ The Moroccan Quarter: A History of the Present 30 Temmuz 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Jerusalem Quarterly (Winter 2000/7), Institute of Jerusalem Studies, Appendix I (retrieved March 31, 2010)
  13. ^ "Arşivlenmiş kopya". 10 Ocak 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Haziran 2011. 
  14. ^ Rory McCarthy (7 Mart 2009). "Israel annexing East Jerusalem, says EU". The Guardian. 11 Mart 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Mart 2009. 
  15. ^ "THE REALIZATION OF ECONOMIC, SOCIAL AND CULTURAL RIGHTS: Written statement submitted by Habitat International Coalition, a non-governmental organization on the Roster". United Nations Economic and Social Council. 3 Ağustos 1994. 3 Şubat 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Ağustos 2009. 
  16. ^ "Jerusalem, Facts and Trends 2009-2010, p. 11" (PDF). Jerusalem Institute for Israel Studies. 25 Ağustos 2014 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Haziran 2011. 
  17. ^ "Palestinians grow by a million in decade". The Jerusalem Post/AP. 9 Şubat 2008. 27 Ocak 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Ekim 2010. 
  18. ^ "Table III/14 - Population of Jerusalem, by Age, Quarter, Sub-Quarter and Statistical Area, 2008" (PDF). Statistical Yearbook of Jerusalem 2009/10. Jerusalem Institute for Israel Studies. 5 Eylül 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Haziran 2011. 
  19. ^ Law and Administration Ordinance (Amendment No. 11) Law, 1967 and Law and Administration Order (No. 1) of 28 June 1967.
  20. ^ Ruth Lapidoth. "Jerusalem: The Legal and Political Background". Justice No. 3, Autumn 1994. International Association of Jewish Lawyers and Jurists. 31 Aralık 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Haziran 2011. 
  21. ^ "General Assembly Resolution 2253, July 4, 1967". 11 Aralık 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Haziran 2011. 
  22. ^ The letter, delivered to the U.N. Secretary General on July 10, stated: "The term 'annexation' is out of place. The measures adopted related to the integration of Jerusalem in the administrative and municipal spheres and furnish a legal basis for the protection of the Holy Places" [1] 11 Şubat 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi..
  23. ^ Ian Lustick, Has Israel Annexed East Jerusalem? [2] 20 Kasım 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  24. ^ "On international day of solidarity with Palestinians, Secretary-General heralds Annapolis as new beginning in efforts to achieve two-state solution" (Basın açıklaması). United Nations, Department of Public Information, News and Media Division. 29 Kasım 2007. 19 Mayıs 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Mayıs 2008. 
  25. ^ "The Moratinos' "Non-Paper" on Taba negotiations". 27 Ocak 2001. 6 Şubat 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Haziran 2011. 
  26. ^ "S.Con.Res.106 for the 101st Congress". 19 Aralık 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Temmuz 2007. 
  27. ^ James Baker's Letter of Assurance to the Palestinians, 18 October 1991
  28. ^ a b c d Stephen Bowen (1997). Human rights, self-determination and political change in the occupied Palestinian territories. Martinus Nijhoff Publishers. ss. 39-40. ISBN 9789041105028. 27 Haziran 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Aralık 2010. 
  29. ^ Lacey, Ian, ed. International Law and the Arab-Israeli Conflict 21 Şubat 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. (pdf) – Extracts from Israel and Palestine - Assault on the Law of Nations by Julius Stone, Second Edition with additional material and commentary updated to 2003, AIJAC website. Retrieved June 28, 2007. See also Yehuda Z. Blum, The Juridical status of Jerusalem (Jerusalem, The Leonard Davis Institute for International Relations, 1974); id., "The missing Reversioner: Reflections on the Status of Judea and Samaria", 3 The Israel Law Review (1968), pp. 279–301.
  30. ^ "Legal Foundation and Borders of Israel under International Law (Mazo Publishers October 1, 2008), by Howard Grief, accessed 25 August 2010". 13 Kasım 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Haziran 2011. 
  31. ^ "Selected Statistics on Jerusalem Day 2007 (Hebrew)". Israel Central Bureau of Statistics. 14 Mayıs 2007. 5 Kasım 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Haziran 2011. 
  32. ^ a b "B'Tselem - Revocation of Residency in East Jerusalem". 16 Mayıs 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Haziran 2011. 
  33. ^ "A capital question". The Economist. 10 Mayıs 2007. 15 Mayıs 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Mayıs 2007. 
  34. ^ "East Jerusalem". B'Tselem. 4 Haziran 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Mayıs 2007. 
  35. ^ "Movement and access restrictions in the West Bank - Uncertainty and inefficiency in the Palestinian economy - World Bank report (9 May 2007)". 11 Aralık 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Haziran 2011. 
  36. ^ Shahar Ilan (24 Haziran 2007). "Interior Min. increasingly revoking E. J'lem Arabs' residency permits". Haaretz. 26 Haziran 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Haziran 2011. 
  37. ^ "East Jerusalem and the Politics of Occupation" (PDF). American Friends Service Committee. Kış 2004. 14 Ağustos 2008 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Haziran 2011. 
  38. ^ Marshall J. Breger (Mart 1997). "Understanding Jerusalem". Middle East Quarterly. Middle East Forum. 9 Şubat 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Haziran 2011. 
  39. ^ "Cabinet discusses measures to financially strengthen Jerusalem". Israeli Ministry of Foreign Affairs. 13 Mayıs 2007. 8 Ekim 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Mayıs 2007. 
  40. ^ "New Jerusalem settlement planned". BBC News. 11 Mayıs 2007. 5 Haziran 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Mayıs 2007. 
  41. ^ "Israel's Olmert says seeks to expand Jerusalem". Reuters. 13 Mayıs 2007. 10 Şubat 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Mayıs 2007. 
  42. ^ Capitals of Arab Culture 25 Temmuz 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. - Jerusalem (2009)
  43. ^ "Jerusalem: Capital of Arab Culture events jeopardized by occupation". 2 Temmuz 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Haziran 2011. 
  44. ^ a b c d Israel bans Palestinian cultural events 1 Ocak 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. Ynet News, 2009-03-20.
  45. ^ "Arşivlenmiş kopya". 24 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Haziran 2011. 
Genel
  • Bovis, H. Eugene (1971). The Jerusalem Question, 1917–1968. Stanford, CA: Hoover Institution Press. ISBN 0-8179-3291-7. 
  • Bregman, Ahron (2002). Israel's Wars: A History Since 1947. London: Routledge. ISBN 0-415-28716-2
  • Cohen, Shaul Ephraim (1993). The Politics of Planting: Israeli-Palestinian Competition for Control of Land in the Jerusalem Periphery. University of Chicago Press. ISBN 0226112764.
  • Ghanem, As'ad (2001). The Palestinian-Arab Minority in Israel, 1948–2000: A Political Study. SUNY Press. ISBN 0791449971.
  • Israeli, Raphael (2002). Jerusalem Divided: the armistice regime, 1947–1967, Routledge, p. 118. ISBN 0714652660.
  • Rubenberg, Cheryl A. (2003). The Palestinians: In Search of a Just Peace. Lynne Rienner Publishers. ISBN 1588262251.

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Kudüs</span> Orta Doğuda yer alan bir şehir

Kudüs veya Yeruşalim, Orta Doğu'nun Kenan bölgesinde, Akdeniz ile Lut Gölü arasındaki Yehuda Dağları'ndaki bir plato üzerine kurulmuş eski bir şehirdir. Üç büyük İbrahimî din olan Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam için kutsal sayılan bir şehirdir. İsrail, başkentinin Kudüs olduğunu ilan etmiştir. Birleşmiş Milletler, bu kararı tanımadığını açıklamıştır. Aynı şekilde Filistin de tıpkı İsrail gibi kendi başkentinin Kudüs olduğunu ilan etmiştir. Günümüzde İsrail ve Filistin Kudüs'ü başkent olarak kabul eder fakat Uluslararası alanda bu kararlar tanınmamaktadır. Çoğu ülke İsrail'deki diplomatik misyonlarını ve Büyükelçiliklerini Tel Aviv'de bulundururken, Filistin'deki diplomatik misyonlar ve Büyükelçilikler ise Ramallah, Gazze Şehri, Kahire ve Şam gibi çeşitli yerlerde bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Batı Şeria</span> Filistinde bulunan bir bölge

Batı Şeria (Cisürdün) (Arapça: الضفة الغربية‎,, İbranice: הגדה המערבית‎,, Orta Doğu'da batı, kuzey ve güneyinde İsrail, doğusunda ise, Şeria nehri ve Lût Gölü ile çevrili bölgedir.

<span class="mw-page-title-main">Filistin Ulusal Yönetimi</span> Batı Şeria ve Gazze Şeridini yöneten bir idari örgüt

Filistin Ulusal Yönetimi, Batı Şeria ve Gazze Şeridi'ni yöneten bir idari örgüt ve devlet yapılanmasıdır.

<span class="mw-page-title-main">İsrail-Filistin çatışması</span> Levantta devam eden askerî çatışma

İsrail-Filistin çatışması, Filistin ile İsrail Silahlı Kuvvetleri arasında Filistin topraklarında devam eden silahlı çatışmadır. Başta 1897 Birinci Siyonist Kongresi ve 1917 Balfour Deklarasyonu olmak üzere, Filistin'deki bir Yahudi vatanına ilişkin iddiaların kamuoyuna duyurulması, bölgede erken gerilim yarattı. O zamanlar, Yahudi göçü önemli ölçüde artmasına rağmen, bölgedeki Yahudi nüfusu çok azdı. İngiliz hükûmetine "Filistin'de Yahudi halkı için ulusal bir yuva kurulması" için bağlayıcı bir yükümlülük içeren Filistin Mandası'nın kurulması ardından gerilim, Yahudiler ve Araplar arasında çatışmaya dönüştü. Erken çatışmayı çözme girişimleri, 1947 Birleşmiş Milletler Filistin Bölme Planı ve daha geniş Arap-İsrail çatışmasının başlangıcı olan 1947-1949 Filistin savaşıyla sonuçlandı. İsrail-Filistin süregelen durumu, 1967 Altı Gün Savaşı'nda İsrail'in Filistin topraklarını işgal etmesiyle başladı.

<span class="mw-page-title-main">El-Halil</span>

El-Halil (Arapça: الخليل, romanize:

<span class="mw-page-title-main">İsrail</span> Batı Asyada bulunan bir ülke

İsrail, resmî adıyla İsrail Devleti (İbranice: מְדִינַת יִשְׂרָאֵל‎,

<span class="mw-page-title-main">Filistin Devleti</span> Batı Asyada yer alan bir ülke

Filistin, resmî adıyla Filistin Devleti, Orta Doğu'da ve Batı Asya'da, Akdeniz kıyısındaki tarihî Kenan Bölgesi'nde bulunan ve Batı Şeria ile Gazze Şeridi'nde belirtilen bölgelerde de facto olarak hüküm süren bir Arap devletidir. Devletin başkenti her ne kadar Doğu Kudüs olarak belirlense de Kudüs tamamen İsrail'in kontrolünde olduğu için başkenti Ramallah'ta yani Batı Şeria'da bulunmaktadır. Filistin toprakları 1948'den 1967'ye kadar Mısır ve Ürdün tarafından ele geçirilmişken 1967'deki Altı Gün Savaşı'ndan sonra ise İsrail tarafından ele geçirilmiştir. Şubat 2020 itibarıyla 5.051.493 nüfusla dünyada en çok nüfusa sahip 121. devlet olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Filistin Mandası</span> 1920-1948 yılları arasında varlığını sürdüren Birleşik Krallık yönetimi

Birleşik Krallık Filistin Mandası, Birleşik Krallık'ın Filistin'deki Osmanlı Devleti hakimiyetine son vermesiyle İtilaf Devletleri tarafından kararlaştırılan ve Milletler Cemiyeti tarafından Haziran 1922'de resmen onaylanarak kurulan manda cumhuriyeti.

<span class="mw-page-title-main">Kudüs'ün statüsü</span>

Uluslararası platformda Kudüs'ün statüsü hakkında yasal ve diplomatik açıdan farklı görüşler görülmektedir. Devletler ve uzmanlar da aynı şekilde uluslararası kanunlar altında Kudüs'ün statüsü hakkında bölünmüşlerdir. İsrail ve Filistin Kudüs'ü başkent olarak kabul etmektedir. Fakat çoğu ülke Kudüs'ü İsrail ve Filistin'in başkenti olarak tanımamaktadır. Hatta çoğu tam anlamıyla İsrail ve Filistin'e ait olduğunu da düşünmemektedir. Birçok BM üye devleti resmi olarak bir BM önergesi olan Kudüs'ün uluslararası statüsüne sadık kalmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Ürdün'deki Yahudilerin tarihi</span>

Ürdün'deki Yahudilerin tarihi, bugünkü Ürdün coğrafyasının büyük bir bölümü bir zamanlar İsrail Diyarı'ndaki Yahudilerin tarihi ile çakıştığı için antik döneme kadar uzanır.

Filistin Otoritesi pasaportu 1993 Oslo Anlaşması kapsamında Filistin Yönetimi'nin 2 Nisan 1995 yılından bu yana uluslararası seyahat amacı ile Filistin topraklarında yaşayan Filistin vatandaşları için Filistin Otoritesi tarafından verilen seyahat belgesidir. Sadece Batı Şeria'daki Filistin vatandaşlarına verilir. Filistin Otoritesi pasaportu, Filistin'de doğduğunu gösteren bir doğum belgesi ibraz eden herkes tarafından kullanılabilir. Kudüs'te yaşayan Filistinliler ancak Ürdün'den alınan geçici pasaport ve İsrail'den geçici alınma seyahat belgesi taşıyabilmektedirler. Filistin dışında doğan Filistinliler için pasaportun geçerli olup olmadığı hâlen net değildir. Bununla birlikte, pasaport verilmesi İsrail hükûmeti tarafından getirilen ek kısıtlamalara tabidir. İsrail, Geçici Anlaşma uyarınca güvenlik ihtiyaçları için gerekli olduğunu kabul etmektedir.

Filistin Yahudileri, tarihin herhangi bir anında Filistin'de yaşamış Yahudilere denir. İsrail devleti kurulmadan önce Filistin Yahudilerine "Yahudi cemaati" anlamına gelen Yişuv denmekteydi. 1881'de Yahudilerin Filistin'e olan göçleri başlamadan önce bölgede yaşayan Yahudilere "Eski Yişuv", 1881'den sonra göç edenlere "Yeni Yişuv" denmeye başlandı. Modern İsrail devleti 1948'de kurulduktan sonra, Filistinli Yahudiler İsrail vatandaşı olduğundan, "Filistinli Yahudi" terimi kullanılmamaya başlandı.

<span class="mw-page-title-main">Eski Şehir (Kudüs)</span> İsrail Devletinde yerleşim birimi

Eski Şehir, modern Kudüs şehri içerisinde 0.9 kilometrelik surlarla çevrili bir alandır. 1860'ta Yahudi mahallesi Mishkenot Sha'ananim kurulana kadar kentin tamamını kaplayan alandır. Eski şehir Müslümanlar için Kubbetü's-Sahre ve Mescid-i Aksa, Yahudiler için Tapınak Tepesi ve Ağlama Duvarı ve Hristiyanlar için Kutsal Kabir Kilisesi gibi çeşitli dinlere ait kutsal mekanlara ev sahipliği yapmaktadır. 1981'de UNESCO tarafından Dünya Mirası listesine eklenmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Kudüs Günü</span>

Kudüs Günü. Kudüs'ün ve Eski Şehir (Kudüs)'in İsrail tarafından 6 Gün Savaşı sonrası alınmasını kutlayan İsrail milli bayramıdır. Devlet tarafından resmi olarak kutlama ve anma işlemleri için belirlenmiştir . İsrail dışında yaygın olarak kutlanılmamasına ve seküler İsrailliler tarafından değerini kaybetmesine rağmen bu gün hala Dindar Siyonist gruplar tarafından geçit törenleriyle ve sinagoglarda dua edilerek kutlanır. İsrail Hahambaşılığı bu günü Batı Duvarı'na erişimin sağlandığı için dini bir bayram ilan etmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Yeşil Hat (İsrail)</span> 1948 Arap-İsrail Savaşı sonrası, İsrail ile 4 Arap devleti arasında yapılan 1949 Ateşkes Anlaşmaları neticesinde çekilen sınır çizgisi

Yeşil Hat ya da 1947 Öncesi Sınırlar ya da 1949 Ateşkes Sınırları, 1948 Arap-İsrail Savaşı sonrası İsrail ile 4 Arap devleti arasında yapılan 1949 Ateşkes Anlaşmaları neticesinde çekilen sınır çizgisidir. Bu sınır hattı ile Araplara ait olan Batı Şeria ve Gazze şeridi İsrail'den ayrılmıştır. Oluşturulan bu hat ile birlikte sınırların durumu 1967 yılındaki Altı Gün Savaşı'na kadar devam etmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Trump Barış Planı</span> Trump yönetiminin 2020de İsrail-Filistin barış önerisi

Refah İçin Barış: Genellikle Trump Barış Planı olarak bilinen Filistin ve İsrail Halkının Yaşamlarını İyileştirme Vizyonu, Trump yönetiminin İsrail-Filistin çatışmasını çözme niyetini taşıyan bir önerisidir. Donald Trump, 28 Ocak 2020'de İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ile birlikte bir Beyaz Saray basın toplantısında planı resmen açıkladı; Filistinli temsilciler davet edilmedi.

<span class="mw-page-title-main">Batı Kudüs</span> İsrail Devletinde yerleşim birimi

Batı Kudüs veya Batı Yeruşalim, Kudüs'ün 1948 Arap-İsrail Savaşı'ndan sonra, Yeşil Hat'ın ayırdığı Ürdün kontrolünde kalmış şehrin doğu kısmının aksine, İsrail kontrolünde kalmış batı kısmını ifade eder. İngiltere gibi bazı batı ülkeleri fiilen İsrail otoritesini kabul etmekle birlikte, Kudüs'ün yasal olarak İsrail toprağı olduğunu tanımamaktadır. İsrail'in Batı Kudüs üzerindeki egemenlik iddiası Doğu Kudüs üzerindeki iddiasından daha geniş kabul görmektedir.

<span class="mw-page-title-main">İsrail yerleşim birimleri</span>

İsrail yerleşim birimleri, İsrail vatandaşlarının yaşadığı, neredeyse tamamen Yahudilerden oluşan, İsrail’in 1967 Altı Gün Savaşı’nda ele geçirdiği topraklar üzerine inşa edilmiş olan yerleşim alanlarıdır. İsrail yerleşim birimleri günümüzde, içinde Doğu Kudüs’ün de bulunduğu Batı Şeria’daki Filistin topraklarında ve Suriye sınırları içinde olan Golan Tepeleri’nde bulunmaktadır. Daha öncelerde, İsrail 2005 yılında tek taraflı çekilmeden, Gazze Şeridi’nde 21, Batı Şeria’da 4 ve 1978 Mısır-İsrail Barış Anlaşması öncesinde, Mısır sınırları dahilinde olan Sina Yarımadası’nda 18 ayrı yerleşim birimi daha vardı. İsrail, barış anlaşmasından sonra yarımadadaki birimleri boşaltıp dağıttı. Uluslararası toplum yerleşim birimlerini uluslararası hukuka aykırı bulmaktadır ve Birleşmiş Milletler ise İsrail’in yerleşim birimleri inşa etmesini Dördüncü Cenevre Sözleşmesini ihlal etme olarak görmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Filistin toprakları</span> Orta Doğudaki topraklar

"Filistin toprakları" terimi, 1967'den beri İsrail'in işgal ettiği bölgeler olan, Batı Şeria ve Gazze Şeridi'ni tanımlamak için uzun yıllardır kullanılmaktadır. Uluslararası Adalet Divanı (UAD), Doğu Kudüs dahil Batı Şeria'dan "İşgal Altındaki Filistin Toprakları" olarak bahsetti ve bu terim UAD tarafından verilen Temmuz 2004'teki kararda yasal tanım olarak kullanıldı. 1999'dan bu yana, Birleşmiş Milletler (BM) resmî terminolojisinde, işgal edilmiş Filistin toprakları giderek diğer terimlerin yerini almıştır. Avrupa Birliği (AB) de bu kullanımı benimsemiştir. "İşgal Altındaki Filistin Bölgesi" terimi, BM ve diğer uluslararası kuruluşlar tarafından Ekim 1999 ile Aralık 2012 arasında Filistin Ulusal Yönetimi tarafından kontrol edilen alanlara atıfta bulunmak için kullanıldı. AB, aynı dönemde ara sıra "Filistin Yönetimi toprakları" gibi paralel bir terim de kullanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">İsrail'in Doğu Kudüs'ü ilhakı</span>

İsrail'in Doğu Kudüs'ü ilhakı veya İsrail kaynaklarında anıldığı şekilde Kudüs'ün birleşmesi, İsrail'in 1967 Altı Gün Savaşı sırasında Doğu Kudüs'ü işgal etmesini ve akabinde ilhakını ifade eder.