
Ermenistan, resmî adıyla Ermenistan Cumhuriyeti, Avrasya'nın Güney Kafkasya bölgesinde bulunan, denize kıyısı olmayan bir ülkedir. Batı Asya'daki Ermeni Yaylaları üzerinde yer alan ülke, batısında Türkiye, kuzeyinde Gürcistan, doğusunda Azerbaycan, güneyinde ise İran ve Azerbaycan'ın bir parçası olan Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti ile sınır komşusudur.

Doğu Cephesi, Türk Kurtuluş Savaşı sırasında 1919-1921 yılları arasında Türk-Ermeni Savaşı dahil olmak üzere, Doğu Anadolu ve Güney Kafkasya'da gerçekleşen muharebelerden meydana gelen cephe.

Kafkasya Cephesi, I. Dünya Savaşı'nda Osmanlı İmparatorluğu'nun 2. ve 3. orduları ile Rus İmparatorluğu Kafkas Ordusu'nun karşı karşıya geldikleri cephe. Kafkasya Cephesi, savaş sırasında Doğu Anadolu Bölgesi içlerine kadar genişlemiş, Trabzon, Bitlis, Muş ve Van şehirlerine kadar yayılmıştır. Kara harbi, Karadeniz Bölgesinde bulunan Osmanlı İmparatorluğu deniz gücü ve Rus donanması tarafından desteklenmiştir.
Serdarabad Muharebesi, 21 Mayıs-29 Mayıs 1918 tarihinde Ermeni düzenli ordusu, Ermeni milisi ve Osmanlı ordusunun karşılaştığı savaştır. Serdarabad Anıtı bu savaş anısına dikilmiştir.

Ermenistan Demokratik Cumhuriyeti, varlığı boyunca kullandığı resmi adıyla Ermenistan Cumhuriyeti, resmi olmayan adıyla Birinci Ermenistan Cumhuriyeti, Transkafkasya Demokratik Federatif Cumhuriyeti'nin dağılmasından sonra Ermeni Devrimci Federasyonu tarafından kurulan bir de facto bir hükûmetti. Uluslararası alanda tanınmamış ve 28 Mayıs 1918 tarihinde kurulduğu zaman eski Rus İmparatorluğu'nun Erivan Guberniyası ve Kars Oblastı'nda yüzölçümü 8.913 kilometrekarelik arazide iddialarda bulunmuştur. Kızıl Ordu'nun 29 Kasım 1920 tarihinde Erivan'a girmesiyle son bulmuştur.
Drastamat Kanayan, daha çok "Dro" lakâbı ile tanınan Ermeni isyancı, eşkıyâ; daha sonra asker ve siyâsetçi.

1918–1920 Azerbaycan–Ermenistan Savaşı, 1917'de Ekim Devrimi yani Bolşevik Devrimi'nden sonra başlamıştır. Çoğu saldırı düzenli ordu biçiminde olmadı. Daha sonra Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti kuruldu. Osmanlı İmparatorluğu'nun Erivan'ı boşaltıp Iğdır Ovası'na çekilmesi ile savaş başlamış oldu (1920).

Ermenistan tarihi, günümüzdeki Ermenistan Cumhuriyeti'nin sınırları içinde kalan bölgelerin tarih öncesi zamanlardan günümüze kadar süregelen tarihidir. Antik Ermenistan tarihsel olarak Ermeni krallığı olarak biliniyordu. İmparatorluk Büyük Dikran hükümdarlığı altında zirveye ulaştı. Ermenistan, MS 300 yılında dünyada Hıristiyanlığı kabul eden ilk ülke oldu.
Oltu Muharebesi, 25 Haziran-5 Eylül 1920 tarihlerinde Ankara Hükûmeti ile Ermenistan Demokratik Cumhuriyeti arasında yapılan savaştır. Doğu Cephesi Komutanı Kâzım Karabekir komutasındaki Türk Ordusu'nun kesin zaferiyle sonuçlanmıştır.

Nahçıvan Hanlığı, 1747-1828 yılları arası bugünkü Azerbaycan'a bağlı Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti ve eskiden Daralagez veya Daralagöz olarak bilinen Ermenistan'ın Vayots Dzor ilinin oluşturduğu topraklarda, Syunik ile Aras Nehri arasındaki vadide var olmuş feodal devlettir. Bulunduğu dönemdeki Revan Hanlığı, Karabağ Hanlığı ve Maku Hanlığı ile sınırları vardır. Hanlık, bölgede yaşayan Azerbaycanlı olan Kangarlı Hanedanı tarafından yönetilmiştir. Hanlığın nüfusu çoğunlukla Müslüman'dır. Bu Müslüman nüfus içinde Azeriler de bulunmaktadır.

Büyük Ermenistan veya Birleşik Ermenistan, Ermenilerin anavatanı olarak kabul edilen, tarihsel olarak Ermenilerin çoğunlukta olduğu ve bir kısmında hâlâ Ermenilerin çoğunluk olarak yaşadığı Ermeni Yaylası'ndaki bölgelere atıfta bulunan etno-milliyetçi ve irredantist kavramdır. Ermenilerin tarihi topraklarının birleştirilmesi olarak görülen ve 20. yüzyıl boyunca Ermeni düşünürlerce yaygın olan fikir başta Ermeni Devrimci Federasyonu, ASALA ve Miras olmak üzere çeşitli milliyetçi örgüt ve partilerce savunuldu.

Garegin Ter-Harutyunyan veya savaşlardaki bilinen adıyla Garegin Njdeh (Njdeh Ermenicede "sürgün" veya "göçebe” anlamındadır., , Ermeni devlet adamı, asker, stratejist, gerilla lideri. Ermeni Devrimci Federasyonu üyesi olarak Ermeni Ulusal bağımsızlık hareketlerine katılmıştir. Balkan Savaşları ve 1.Dünya Savaşında Bulgaristan ve Rusya lehine Ermeni Taburlarını yöneterek Osmanlı'ya karşı çarpışmıştır. Başarıları yanında yönettiği birlikler müslüman halka, Türklere, Pomaklara, Kürtlere yaptığı katliamlarla bilinmektedir. Savaş sonrası ilk Ermeni Cumhuriyeti olan Ermenistan Demokratik Cumhuriyeti 'nin önde gelen politik ve askeri figürlerindendir.Bu sebeple pek çok Ermeninin gözünde karizmatik ulusal kahramandır. Anti-bolşevik faaliyetleri ile Dağlık Ermenistan Cumhuriyeti'nin esas kurucularından olmakla birlikte Sünik bölgesinin Sovyet Azerbaycan'a değil Sovyet Ermenistan'a bağlanmasındaki temel faktörde kendisi olmuştur. İkinci Dünya Savaşı sırasında ise Sovyetler Birliği'ne karşı Nazi Almanyasını desteklemiş ve Wehrmacht için Ermeni Taburları kurarak Sovyetler Birliği'nin Nazilerce işgali onlarla birlikte Ermenistan'ı Sovyetlerden kurtarıp Türkiye'yi işgalini ve buralardan da bir kısım toprakların Ermenilere verilmesini sağlayıp tamamen bağımsız Büyük Ermenistan kurma hayali ile çarpışmıştır. 1944 sonrası ise bu defa SSCB'yi Türkiye'ye savaş açıp işgali için kışkırtmış ancak kendisine itibar eden olmamıştır. Adı çeşitli savaş suçlarına karıştığından Nazi işbirlikçisi olduğundan aynı zamanda 1920-1921 yılları arasında Sovyetlere karşı devrimci faaliyette bulunduğundan bahisle Sovyetlerce yakalanıp tutuklanmış sonrasında hapishanede 1955'te ölmüştür.

Batı Ermenistan, Ermenilerin tarihî ana vatanının bir parçası olan ve günümüzde Türkiye'nin doğusunda kalan bir bölgedir. Bizans Ermenistanı olarak da anılan Batı Ermenistan, MS 387'de Büyük Ermenistan'ın Bizans İmparatorluğu ve Sasani İmparatorluğu arasında bölünmesinden sonra ortaya çıkmıştır.

Rusya Ermenistanı, 1828’den itibaren Rus İmparatorluğu yönetimi altında Ermeni tarihi dönemidir. Doğu Ermenistan, İran'ın 1826-1828 İran-Rus Savaşı'ndaki kaybını müteakiben Rusya ile imzaladığı Türkmençay Antlaşması ile Rus İmparatorluğu'nun bir parçası haline geldi. Doğu Ermenistan, Rus İmparatorluğu'nun 1917'deki çöküşüne kadar bir parçası olarak kaldı.

Ermeni Oblastı, Rus İmparatorluğu'nun oblastlarından biriydi. Oblast, günümüz Ermenistan ile Azerbaycan'ın Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti ve Türkiye'nin Iğdır ilini kapsamaktaydı. Oblastın merkezi Erivan idi.

Kızıl Ordu'nun Ermenistan'ı işgâli veya Ermenistan'ın Sovyetleştirilmesi, Rus-Ermeni savaşı, Sovyet Rusya'nın 11. Ordusunun, Eylül ayından başlayarak 4 Aralık 1920 tarihine kadar geçen sürede, eski Rus İmparatorluğu ve Osmanlı İmparatorluğu toprakları üzerinde kurulmuş olan Ermenistan Demokratik Cumhuriyeti'nde yeni Sovyet hükûmeti kurmak için gerçekleştirdiği askerî seferdir. Müdahale, Ermeni Bolşeviklerin başkent Erivan ve diğer şehirlerde çıkardıkları ayaklanma ile de eş zamanlıdır. Müdahale, Ermenistan Demokratik Cumhuriyeti'nin varlığının sona ermesine ve Ermenistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nin kurulmasına neden olmuştur.

Erivan Vilayeti veya diğer ismiyle Çukur Saad, Safevi İmparatorluğu'nun günümüz Ermenistan toprakları merkezli bir vilayetiydi. Bölgenin başkenti, Safevî valilerinin bulunduğu şehir olan Erivan'dı.

Kars – Gümrü – Tiflis demiryolu, Türkiye'nin Kars şehrinden başlayarak önce Ermenistan'ın Gümrü şehrine, oradan da Gürcistan'ın Tiflis şehrine giden demiryolu hattıdır.

Wilson Ermenistanı ABD Başkanı Woodrow Wilson Dışişleri Bakanlığı tarafından çizildiği üzere Sevr Antlaşması'ndaki Birinci Ermenistan Cumhuriyeti'nin sınır yapılandırmasını ifade eder. Sevr Antlaşması, Ağustos 1920'de Batı Müttefik Güçleri ile Osmanlı İmparatorluğu'nun mağlup hükûmeti arasında hazırlanmış ve imzalanmış bir barış antlaşmasıydı. Anlaşma Amerika Birleşik Devletleri tarafından asla imzalanmadı. Antlaşmanın imzalanmasına rağmen Osmanlı İmparatorluğu tarafından hiçbir zaman onaylanmadı.

Ermenistan ile Rusya Federasyonu arasındaki ikili ilişkiler 3 Nisan 1992'de kuruldu, ancak Rusya 19. yüzyılın başlarından beri Ermenistan'da önemli bir aktör oldu. İki ülkenin tarihi ilişkisinin kökleri, Kaçar İranı ile Rus İmparatorluğu arasındaki 1826-1828 İran-Rus Savaşı'na dayanır ve ardından Doğu Ermenistan Rusya'ya devredilir. Üstelik Rusya, Ermeniler de dahil olmak üzere Osmanlı İmparatorluğu'ndaki Hristiyan tebaaların koruyucusu olarak görülüyordu.