İçeriğe atla

Doğuştan kalça çıkığı

Bir kalça çıkığı röntgen filmi
Sağlıklı bir pelvise ait röntgen filmi
Kalça çıkığı

Doğuştan kalça çıkığı, çocuklarda sık görülen, erken anlaşılıp tedavi edilmediğinde kalıcı sakatlıklara yol açabilen bir sağlık sorunudur.

Doğuştan kalça çıkığı (DKÇ); gelişimsel kalça yetersizliği, gelişimsel kalça çıkığı, doğumsal kalça çıkığı gibi farklı adlandırmalarla da anılmaktadır.

Ortopedik cerrahinin en ciddi hastalıklarından biri olan doğuştan kalça çıkığı, kalça eklemindeki top (femur başı) ile yuva (asetabulum) ilişkisinin değişik derecelerde bozulmasıdır. Doğuştan kalça çıkığı daha çok kızlarda olur. Bazı bölgelerde daha sık görülür, kundak kullanımı görülme sıklığını artırmaktadır. Türkiye'de özellikle Doğu Karadeniz bölgesinde sık görülür. Ortalama olarak her 250 - 300 doğumda bir rastlanmaktadır.

Doğuştan kalça çıkığı iki grup şeklinde belirlenmiştir:

  1. Teratolojik kalça çıkığı: Rahim içi hayatta oluşur
  2. Tipik kalça çıkığı: Doğum sırasında veya hemen ertesinde görülür. Tipik çıkıklar üç ayrı grupta toplanır:
    1. Çıkabilir kalça: Pasif olarak kalça çıkabilir
    2. Yarı çıkık kalça: Uyluk kemiği başının eklem içinde yukarı, dışa doğru kaymış, ancak tam olarak çıkmamış halidir.
    3. Çıkık kalça: Uyluk başı yuva dışında olduğu durumdur.

Nedenleri

Anne hormonlarının çocuk kalça ekleminde gevşeklik yapması, genetik faktörler ve anne karnındaki kötü duruşlar, sezaryen doğum, kundak sargısı gibi nedenlerle Doğuştan kalça çıkığı oluşur.

Görülme sıklığı

Kız çocuklarında daha sık görülen "doğuştan kalça çıkığı" vakalarının öbür sık görülme âmilleri şunlardır:

  • Ailenin geçmişinde de görülmüş olması
  • Doğumun sezaryen şeklinde yaptırılması
  • Doğum kilosunun fazlalığı
  • İlk çocuk olma etkeni
  • Bölgesel etmenler

Belirtileri

Doğuştan kalça çıkığı; özellikle yeni doğan bebekler ve çıkık derecesi ağır olmayan küçük çocuklarda yürüyene kadar herhangi bir belirti göstermeyebilir. Bu gibi durumlarda çıkık, çocuk doktorlarının normal muayeneleri sırasında fark edilebilir.

Bacaklarda uzunluk farkı, ayaklarda şekilsel bozukluk, kalça ve bacağın üst kıvrım bölgelerinde sağ ve sol bacak arasında farklılık olması, bacaklardan birinin diğerine oranla daha az hareketli ve esnek olma durumu, yürüme başlangıcında sendeleyerek yürüme biçimi gibi belirtiler; çocuğun en kısa sürede konuda deneyimli bir ortopediste götürülmesi gerekeliliğini doğurur.

Tanı

DKÇ'de kullanılan açı ve oranlar
Kalça US

Birçok hastalıkta olduğu gibi, DKÇ'da da erken tanı koymak çok büyük önem taşır. Özellikle ilk altı ay içinde yapılacak teşhislerin sonucunda uygulanan tedaviler başarıyla sonuçlanmaktadır. Ağrı gibi herhangi bir dış belirtisi olmaması tanıyı güçleştirmektedir. İlk tanı, yetkin çocuk uzmanı muayenesi ile belirlenmesine karşın, kesin tanı, çocuğun 0 - 6 aylık döneminde ultrason tetkikleri ya da 6-18. aylarda röntgen filmleriyle yapılabilmektedir. 18. aydan sonra çocuk yürümeye başlayınca herkes teşhis eder fakat tedavi alçı veya cerrahi yöntemlerle olur.

Tedavi

Kundak uygulamasının yasaklanmasıyla tedavinin ilk adımı atılır. İlk altı ayda yapılan tanı sonucunda Pavlik bandı ya da Pavlik bandajı olarak bilinen yöntem ya da Frejka yastığı uygulanır. Bu bandajlar çocuğu rahatsız etmez. Altı aylıktan sonraki dönemlerde genel anestezi altında, kalça yerine oturtulup alçı uygulanması, 18 aydan daha büyük çocuklar içinse; kemik ameliyatları gerekebilmektedir. Yaş ilerledikçe çıkık ağırlaşacağı için operasyonların büyüklüğü artar. Altı yaşına kadar ender de olsa başarılı ameliyatlar yapılabiliyor olmasına karşın, 10 yaşından büyük çocuklarda yapılacak cerrahi uygulamaları genellikle olumlu sonuç vermemektedir. Bu gibi durumlarda kalça eklemi dondurulması ya da kalça protezi ameliyatları uygulanır.

Kaynakça

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Cerrahi</span> medikal uzmanlık

Cerrahi, ilaçla ya da başka tedavi yöntemleriyle iyileştirilemeyen hastalıkların, yaralanmaların, vücuttaki yapı bozukluklarının ameliyatla onarılmasına ya da hastalıklı organı kesip çıkararak iyileştirilmesine dayanır. Tıbbın en eski dallarından biridir. Cerrahide bilgi ve becerinin bir arada bulunmasından dolayı hem bilim hem sanat olarak kabul edilir. Genellikle lokal anestezi veya genel anestezi altında uygulanmaktadır. Ameliyatı alan kişi tipik olarak bir kişidir, ancak aynı zamanda insan olmayan bir hayvan da olabilir.

<span class="mw-page-title-main">Femur</span> Uyluk kemiği

Femur veya uyluk kemiği, memelilerin vücutlarındaki en uzun, en hacimli ve en güçlü kemiktir. Kalçanın ve dizin bir bölümünü oluşturur.

Fıtık, anatomik yapının bozulması ile doku veya organların normal yerinden başka bir alana yer değiştirmesidir.

Plastik cerrahi veya tam adıyla plastik, rekonstrüktif ve estetik cerrahi, vücut üzerindeki çeşitli yapıların yeniden yapılması, şekillendirilmesi, ciddi doku kayıplarının giderilmesini ve her türlü estetik girişimi kapsayan cerrahi bir disiplindir. Pediatrik plastik cerrahi türü de vardır. Kozmetik, estetik tıp, estetik cerrahi plastik cerrahinin en bilinen kısımlarıdır. Bilinenin aksine plastik cerrahi alanının büyük kısmını estetik cerrahi dışında rekonstüktif cerrahi, kraniyofasiyal cerrahi, el cerrahisi, el nakli, mikrocerrahi ve yanık tedavisi oluşturmaktadır. Rekonstrüktif ve estetik cerrahi olmak üzere iki ana kategoriye ayrılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Sezaryen</span> karnı keserek yapılan doğum şekli

Sezaryen, doğumun doğal olmadığı durumlarda karın ve rahmin kesilerek bebeğin alındığı cerrahi bir işlemdir. Çok nadir durumlarda bu yöntemle rahimdeki ölü fetusun da alındığı olur. İlk modern sezaryen 1881 yılında Alman jinekolog Ferdinand Adolf Kehrer tarafından gerçekleştirilmiştir.

Artrogripozis, genellikle çoğul kongenital kontraktürleri tarif etmek için kullanılmaktadir. Kelimenin kökeni Yunancadan gelmektedir ve "bükük veya çengelleşmiş eklemler" anlamındadır. Bu kompleks sendrom çoğul eklem kontraktürleri, az gelişmiş ve kontrakte kaslar, ekstremite deformiteleri ve bunun yanında duyunun sağlam olması ile karakterizedir.

Nöropatik osteoartropati ; yavaş başlangıçlı, özellikle yük taşıyan eklemlerde ilerleyici kemik yıkımı, kemik rezorpsiyonu ve deformite ile kareketerli ilerleyici dejenerasyon. Hastalığın kontrolsüz seyri deformite, fonksiyon kaybı, yaralar, süperenfeksiyon ve amputasyona kadar gider.

<span class="mw-page-title-main">Bursit</span>

Bursit ya da bursitis, bursa olarak adlandırılan, bir eklemi ya da kemiği kaplayan yumuşak dokunun üzerinde oluşan içi sıvı dolu keseciklerin iltihaplanmasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Berlin Alman Kalp Merkezi</span>

Berlin Alman Kalp Merkezi, Berlin'de kâr amacı gütmeyen bir kamu vakfı olarak kurulmuş olan, bir tıp ve araştırma merkezidir. Merkez kardiyovasküler hastalıkların tedavisinin yanı sıra, kalp ve akciğer transplantasyonu alanında da uzmanlaşmıştır.

Doğuştan çarpık ayak olarak bilinen tek ya da her iki ayakta görülebilen doğumsal bir deformitedir. Kısaca PEV olarak da bilinir. Etkilenen ayak ya da ayaklar bilekten içeri dönük şekildedir. Tedavi edilmez ise kişi ancak bileğinin üstünde ya da ayağının yan tarafına basarak yürüyebilir. Bununla birlikte tedaviyle hastaların çok büyük çoğunluğu çocukluk döneminin ilk yıllarında düzelir.

<span class="mw-page-title-main">Ortopedi</span> Kas-iskelet ve kemik sistemi ile ilgilenen cerrahi dalı

Ortopedi ya da eklembilim, kas iskelet sistemini ve sorunlarını inceleyen, gövdenin hareket sisteminin biçimini ve işlevini değiştiren doğum kaynaklı, sonradan edinilmiş ya da örselenme sonucu oluşan örsentileri incelemeye, önlemeye ve tedavi etmeye yönelik tıp uzmanlık dalıdır. Sözcük, orthos (düzgün) ve paedia (çocuk) kelimelerinin birleşmesiyle oluşmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Abdominoplasti</span>

Abdominoplasti veya " karın germe ", karnı daha ince ve daha sağlam hale getirmek için uygulanan kozmetik cerrahi bir prosedürdür. Ameliyat, karın duvarı kasını ve fasyasını sıkılaştırmayı, fazla cilt ve yağ dokusunun orta ve alt karın bölgesinden çıkarılmasını içerir. Bu tip cerrahi işleme genellikle hamilelik veya büyük kilo kaybından sonra gevşek veya sarkan dokuları olan hastalar ihtiyaç duyar.

Protrusio asetabuli, asetabulumun nadir bir bozukluğudur. Asetabulum, femur başını içine alan ve küre-soket şeklindeki kalça ekleminin soket bölümünü oluşturan yapıdır. Pelvis, üç kemik, ilium, ischium ve pubisden oluşur. Protrusio deformitesinde femur başının mediale yer değiştirmesi söz konusudur. Femur başının mediali, ilioischial çizginin medialine taşmıştır. Asetabulum derinliği çok artmış ve bu sebeple femur başı pelvis içine girmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Squat</span>

Squat, hareketi gerçekleştiren kişinin ayakta durma pozisyonundayken kalçalarını alçaltması, sonrasında ise tekrar başlangıç pozisyonuna dönmesini içeren bir egzersiz. Egzersizin çömelme kısmında kalça ve diz eklemleri fleksiyona, ayak bileği eklemleri ise dorsifleksiyona uğrar, başlangıca dönülürken ise kalça ve diz eklemleri ekstense olur, ayak bileği eklemi de plantarfleksiyona uğrar.

Çocuk cerrahisi veya Pediatrik cerrahi; fetüslerin, bebeklerin, çocukların, ergenlerin ve genç yetişkinlerin cerrahi hastalıkları ile ilgilenen bir cerrahi alt uzmanlık alanıdır.

Bazen hileli diz olarak da adlandırılan diz kapağı çıkması, diz kapağının yerinden veya normal konumundan çıkması durumudur.

Rotasyonplasti, Van Nes rotasyonu ya da Borggreve rotasyonu; seçilen kusurlu uzvun bir kısmının kesilip, kesilen parçanın döndürülerek yerine yeniden yerleştirilmesini tanımlayan bir tür ototransplantasyon yöntemidir. Bu prosedür, söz konusu olan organın aşırı derecede yaralandığı ya da hastalık kaptığı durumlarda yapılır. Bahse konu hastalıklara örnek olarak kanser gösterilebilir.

<span class="mw-page-title-main">Doğuştan amputasyon</span>

Konjenital amputasyon, bir uzuv veya uzuv olmadan veya uzuvların bir parçası olmadan doğumdur.

Aşil tendonu kopması, ayak bileğinin arkasındaki Aşil tendonunun kırılmasıdır. Semptomlar topukta ani başlayan keskin ağrıyı içerir. Tendon kırıldığında ve yürüme zorlaştığında bir çatırtı sesi duyulabilir. Rüptür tipik olarak baldır kası devreye girdiğinde ayağın ani bir şekilde yukarı doğru bükülmesi, doğrudan travma veya uzun süreli tendon iltihabının bir sonucu olarak meydana gelir. Diğer risk faktörleri arasında florokinolon kullanımı, egzersizde önemli bir değişiklik, romatoid artrit, gut veya kortikosteroid kullanımı yer alır. Tanı tipik olarak semptomlara ve muayeneye dayanır ve tıbbi görüntüleme ile desteklenir.