İçeriğe atla

Doğruluk tablosu

Doğruluk tablosu, mantıkta, özellikle Boole cebiri ve Boole fonksiyonları ile ilişkili olarak, fonksiyon değişkenlerinin bütün kombinasyonları için mantıksal ifadenin değerini hesaplamakta kullanılan bir matematiksel tablo.[1]

Pratikte bir doğruluk tablosu, her giriş değişkeni için bir sütun (örneğin, A ve B) ve tabloda gösterilmek istenen mantıksal ifadenin, mümkün olan tüm çıkışlarını gösteren bir sütundan oluşur (örneğin, A XOR B). Doğruluk tablosunun her satırı, girdilerin muhtemel kombinasyonlarından birini (örneğin, A=doğru B=yanlış) ve fonksiyonun bu girdiler için doğruluk değerini içerir. Ludwig Wittgenstein, Tractatus Logico-Philosophicus adlı eseriyle çoğu zaman, bu kavramı ortaya koyan kişi olarak anılır.[2]

Birli işlemler

Mantıksal özdeşlik

Mantıksal özdeşlik, bir mantıksal değer (genellikle bir önerme), doğru ise doğru, yanlış ise yanlış değerini üreten işlemdir.

Özdeşliğin doğruluk tablosu şu şekildedir:

Mantıksal özdeşlik
pp
DD
YY

Mantıksal tümleme

Mantıksal tümleme, bir mantıksal değer, genellikle bir önerme, doğru ise yanlış, yanlış ise doğru değerini üreten bağlaçtır.

DEĞİL p (¬p, Np, Fpq ya da ~p şeklinde de gösterilebilir) için doğruluk tablosu şu şekildedir:

Mantıksal tümleme
p¬p
DY
YD

İkili işlemler

Tüm operatörler için doğruluk tablosu

Aşağıda 2 ikili değişkenin (P, Q) oluşturabileceği olası 16 doğruluk fonksiyonunun tamamını gösteren doğruluk tablosu verilmiştir:

PQ01234567 89101112131415
DD YYYYYYYYDDDDDDDD
DY YYYYDDDDYYYYDDDD
YD YYDDYYDDYYDDYYDD
YY YDYDYDYDYDYDYDYD

D = doğru ve Y = yanlış.

Anahtar:

0OpqxandyanlışÇelişki
1XpqNORMantıksal veya değil
2MpqXq
3FpqNp¬pTümleme
4LpqXp
5GpqNq¬qTümleme
6JpqXORDışlayıcı veya
7DpqNANDMantıksal ve değil
8KpqANDMantıksal ve
9EpqXNORAncak ve ancakİki yönlü koşullu önerme
10Hpqq
11CpqXNpiseKoşullu önerme
12Ipqp
13BpqXNqiseTers koşullu önerme
14ApqORMantıksal veya
15VpqxnanddoğruTotoloji

Lojik operatörler Venn şeması kullanılarak da gösterilebilir.

Mantıksal ve

Mantıksal ve, iki mantıksal değerin, genellikle iki önerme, ikisi de doğru olduğu takdirde doğru, diğer hallerde yanlış değerini üreten bağlaçtır.

p VE q (p ∧ q, Kpq, p & q veya p q şeklinde de gösterilebilir) işleminin doğruluk tablosu:

Mantıksal ve
pqpq
DDD
DYY
YDY
YYY

Tabloda görüldü gibi p ve q doğru iken ve işlemi pq doğru, diğer tüm ihtimallerde pq yanlıştır. Başka bir ifadeyle eğer p varsa, doğruysa, pq değeri q'ya, aksi durumda pq değeri p'ye eşittir.

Mantıksal veya

Mantıksal veya iki mantıksal değerin, genellikle iki önerme, ikisinden en az biri doğru olduğu takdirde doğru, diğer hallerde yanlış değerini üreten bağlaçtır.

p VEYA q (p ∨ q, Apq, p || q veya p + q şeklinde de gösterilebilir) işleminin doğruluk tablosu:

Mantıksal Veya
pqpq
DDD
DYD
YDD
YYY

Koşullu önerme (İse)

Koşullu önerme, iki mantıksal değerden, ilkinin doğru, ikincisinin yanlış olduğu tek durumda yanlış değeri veren bağlaçtır.

p ise q (p⇒q ya da Cpq olarak da gösterilebilir) için doğruluk tablosu:

Koşullu önerme
pqpq
DDD
DYY
YDD
YYD

p→q'nun ¬p∨q'ya eşdeğer olduğu bilinmelidir.

İki yönlü koşullu önerme (Ancak ve ancak)

İki yönlü koşullu önerme iki mantıksal değerin, ikisi de doğru veya ikisi de yanlış olması halinde doğru, diğer durumlarda yanlış değeri veren bağlaçtır.

p XNOR q (p ↔ q, Epq, p = q ya da p ≡ q olarak da gösterilebilir) için doğruluk tablosu:

Mantıksal eşitlik
pqpq
DDD
DYY
YDY
YYD

Yani p ↔ q'nun sonucu, p ve q aynı mantıksal değerdeyse doğru, farklı ise yanlıştır.

Dışlayıcı veya

Dışlayıcı veya iki mantıksal değerin, genellikle iki önerme, ikisinden biri doğru olduğu takdirde doğru ancak ikisi de doğru veya yanlış ise yanlış değerini üreten bağlaçtır.

p XOR q (p ⊕ q, Jpq ya da p ≠ q şeklinde de gösterilebilir) için doğruluk tablosu:

Dışlayıcı veya
pqpq
DDY
DYD
YDD
YYY

İki önerme için, XOR (p ∧ q' ) ∨ (p' ∧ q ) olarak yazılabilir.

Mantıksal ve değil

Mantıksal vedeğil iki mantıksal değerin, genellikle iki önerme, ikisi de doğru ise yanlış değerini üreten bağlaçtır. Başka bir deyişle değerlerden en az biri yanlış ise doğru üretir.

p NAND q (p ↑ q, Dpq veya p | q şeklinde de gösterilebilir) işleminin doğruluk tablosu::

Mantıksal vedeğil
pqpq
DDY
DYD
YDD
YYD

Vedeğil (NAND) lojiği; ve ile değil işlemlerinin birleşiminden oluşur.

Ve işleminin değili: ¬(pq) ya da değillerin veyası: (¬p)∨(¬q) olarak şu şekilde gösterilebilir:

pqpq¬(pq) ¬p¬qp)∨(¬q)
DDDYYYY
DYYDYDD
YDYDDYD
YYYDDDD

Mantıksal veyadeğil

Mantıksal veyadeğil iki mantıksal değerin, genellikle iki önerme, ikisi de yanlış ise doğru değerini üreten bağlaçtır. Başka bir deyişle değerlerden en az biri doğru ise yanlış üretir.

p NOR q (p ↓ q, Xpq veya p ⊥ q şeklinde de gösterilebilir) işleminin doğruluk tablosu:

Mantıksal veyadeğil
pqpq
DDY
DYY
YDY
YYD

Veya işleminin değili ¬(pq) ya da değillerin vesi (¬p)∧(¬q) olarak şu şekilde gösterilebilir:

pqpq¬(pq) ¬p¬qp)∧(¬q)
DDDYYYY
DYDYYDY
YDDYDYY
YYYDDDD

Kaynakça

  1. ^ (Enderton, 2001)
  2. ^ Georg Henrik von Wright (1955). "Ludwig Wittgenstein, A Biographical Sketch". The Philosophical Review. 64 (4). ss. 527-545 (s. 532, not 9). JSTOR 2182631. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Ludwig Wittgenstein</span> Avusturyalı-İngiliz filozof (1889-1951)

Ludwig Josef Johann Wittgenstein, Avusturya doğumlu filozof, matematikçi.

Matematiksel mantık, biçimsel mantığın matematiğe uygulanmasıyla ilgilenen bir matematik dalıdır. Metamatematik, matematiğin temelleri ve kuramsal bilgisayar bilimi alanlarıyla yakınlık gösterir. Matematiksel mantığın temel konuları biçimsel sistemlerin ifade gücünün ve biçimsel ispat sistemlerinin tümdengelim gücünün belirlenmesidir.

<span class="mw-page-title-main">Mantık</span> bilginin yapısını inceleyen, doğru ile yanlış arasındaki akıl yürütmenin ayrımını yapan disiplin

Mantık ya da eseme, bilginin yapısını inceleyen, doğru ile yanlış arasındaki akıl yürütmenin ayrımını yapan disiplindir, doğru düşüncenin aletidir. Önceleri bir felsefe dalıyken daha sonra kendi başına bir ihtisas alanı olmuştur. Matematik ve bilgisayar biliminin de parçası haline gelmiştir. Bir disiplin olarak Aristoteles tarafından kurulmuştur. Aristoteles'den etkilenen Farabi tarafından iki kısımda kategorize edilmiştir. İbn-i Sina geçicilik ve içerme arasındaki ilişkiyi geliştirmiştir. Çağdaş zamanlarda Frege, Russell ve Wittgenstein önemli katkılar yapmıştır.

Sembolik Mantık' ın anlaşılması için ilk olarak önerme kavramının açıklaması gerekir. Önerme; Bir yargı belirten, doğru veya yanlış olan cümlelere denir. Örneğin; "Ankara, Türkiye'nin güneyindedir." cümlesi bir önermedir ve bu önerme yanlıştır. "1 Ocak, yeni bir yılın başlangıcıdır." önermesi ise doğru bir önermedir. Önermeler mantığında basit önermeler p, q, r, s, t, v, z..... gibi önerme sembolleriyle gösterilir.

Açık önerme, doğruluk değeri değişkenlere bağlı olarak değişen önermelerdir.

Boole cebiri değişkenlerin değerinin doğru ve yanlış olabildiği bir cebir altkoludur. Doğru ve yanlış değerleri genelde sırasıyla 1 ve 0 olarak ifade edilir. Değişken değerlerinin sayı, işlemlerin ise toplama ve çarpma olduğu temel cebrin aksine Boole cebrinde ∧ işareti ile ifade edilen "ve", ∨ işareti ile ifade edilen "veya", ¬ ile ifade edilen "değil" işlemleri bulunur.

Boole'ca veya 'Boole'sal, mantık, matematik ve bilgisayar biliminde değeri doğru ya da yanlış olabilecek bir değişken türüdür. Bu değer, bazen 0 veya 1 şeklinde de ifade edilir.

Tanrı'nın varlığıyla ilgili argümanlar filozoflar, teologlar ve diğer düşünürler tarafından öne sürülmüştür. Felsefi terminolojide, Tanrı'nın varlığı problemi, tanrı ontolojisinin bilgi kuramı ile ilgilidir. Bilgi kuramı, epistemoloji, bilgiye olan yaklaşımı, doğru bilgiye nasıl ulaşılacağını inceler. Ontolojiyse, varlık/yokluk konuları üzerindeki argümanlardan oluşur. Yani, tanrı ontolojisinin bilgi kuramı, Tanrı'nın var olup olmadığı konusunda nasıl akıl yürüteceğimiz üzerinedir.

<span class="mw-page-title-main">Aritmetik mantık birimi</span>

Aritmetik mantık birimi (AMB) aritmetik ve mantık işlemlerini gerçekleştiren bir dijital devredir. AMB en basit işlemi gerçekleştiren mikro denetleyiciden, en karmaşık mikroişlemciye sahip bir bilgisayara kadar tüm işlemcilerin yapıtaşıdır. Modern bilgisayarların içinde bulunan mikroişlemcilerin ve ekran kartlarının içinde çok karışık ve güçlü AMB'ler bulunmaktadır. AMB kavramına ilk olarak 1945 yılında matematikçi John von Neumann EDVAC adlı yeni bir bilgisayar üzerine bulgularını anlatan raporunda değinmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Gilbert Ryle</span>

Gilbert Ryle (1900-1976), çağdaş İngiliz filozofudur. Dil felsefesi geleneği içinde yer alır. Ludwig Wittgenstein'ın felsefi sorunlara yaklaşımını paylaşan İngiliz sıradan dil filozofları kuşağının bir temsilcisiydi. Aristoteles'ten etkilenip, Edmund Husserl ve Meinong'la da ilgilenen Ryle'ın en önemli iki kitabı Zihin Kavramı ve İkilemler'dir.

Dallanma Öngörüsü, bilgisayar mimarisinde çalıştırılacak programın buyruk kümesi içindeki dallanma buyruklarına gelindiğinde koşula göre atlanacağını ya da atlanmayacağını önceden varsayarak veya geçmişine bakıp tahmin ederek öngörüde bulunma işidir. Bugünkü işlemcilerin tasarımında boru hattı (bilgisayar) yöntemi kullanıldığı ve başarım hedeflerinin yüksek olduğu düşünüldüğünde bir dallanmada hangi yöne gidileceğini yüksek doğrulukta tahmin etmek kaçınılmaz olmuştur. Bu öngörü işlemciye dallanmanın sonucunu beklemeden diğer buyrukları işleme imkânı verir. Bu da zamandan kazanç anlamına gelir ki başarımı yükseltir. Bu arada da işlemcinin şimdiki buyruğun işlenmesi bitmeden sonraki buyruğun adresini bilmesi gerekir.

De Morgan yasası, türetilmiş çözümleme kuralları tümel evetleme ve tikel evetleme biçiminde olmayan önermeleri dönüştürmek için kullanılan teorem. 19. yüzyıl matematikçisi Augustus De Morgan tarafından formüle edilmiştir.

Mantıkta, matematik ve psikoloji gibi alanlarda ancak ve ancak, iki ifade arasındaki iki koşullu mantık bağlacını belirtir. Birbirine bağlı olan iki ifadenin birinin doğruluğu için ötekinin doğru olması gerekmektedir, dolayısıyla ya iki ifade de doğru ya da her ikisi de yanlıştır. Yazılışta, ancak ve ancak'a alternatif olarak Q P için gerekli ve yeterlidir, Q ise P ifadeleri de kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Argüman</span> ikna etmeye çalışmak ya da sabitleştirmek veya gerçek bir sonuca varmak

Mantık ve felsefede argüman; sonuç ve onun doğruluk derecesini belirlemeye yönelik verilen öncüllerden kurulmuş bir dizi ifadedir. Bir argüman ifadelerden oluşur. Bunlardan biri sonuç, diğerleri sonucun doğruluğuna dayanak olarak verilen öncüllerdir. Herhangi bir düşünceyle karşılaştığımızda, o düşüncenin içerdiği esas iddiayı ileten ifade argümanın sonucu; onu destekleyen diğer tüm ifadeler argümanın öncülleridir. Bir argümanın doğal dildeki mantıksal formu, sembolik biçimsel dilde temsil edilebilir ve doğal dilden bağımsız şekilde, matematik ve bilgisayar bilimlerinde biçimsel olarak tanımlanmış argümanlar yapılabilir.

Metaetik, etik anabilim dalının etik özelliklerinin, anlatım ve bildirimlerinin, tutumlarının ve yargılarının doğasını anlamak, arayıp bulmak ve ortaya çıkarmak maksadıyla uğraşan koludur.

Mantıkta ve matematikte, bir doğruluk değeri ya da mantıksal değer, bir önermenin doğruluk ile ilişkisini belirleyen bir değerdir.

<span class="mw-page-title-main">Mantık bağlacı</span>

Mantıkta, bir bağlaç, iki ya da daha fazla cümleyi, söz dizimi kurallarına uygun olarak bağlayan bir sembol ya da sözcüktür. Bağlaç ile oluşturulan bileşik cümle sadece esas cümlelere bağımlıdır.

<span class="mw-page-title-main">Tümleme (mantık)</span>

Mantıkta, tümleme ya da değilleme verilen bir önermesini " değil" önermesine dönüştüren bir işlemdir. Bu yeni önerme doğru olduğunda yanlış, yanlış olduğunda doğru değerine sahip olur. Dolayısıyla, tümleme birli bir mantık bağlacıdır.

Resim kuramı, Wittgenstein'ın Tractatus Logico-Philosophicus adlı kitabında ortaya koymaya çalıştığı dilbilimsel referans ve anlam teorisidir. Almanca Bild kelimesi, dilimize resim olarak çevrilir. Resim kavramı, 1870’lerden itibaren Alman fizikçiler tarafından kullanılmaya başlandı. Bild kavramının ilk kullanımları analoji, teori, model ve hatta nihayetinde düşünce, önerme ve dil anlamlarında ortaya çıkmıştır. Epistemolojik ve ontolojik varsayımlar tarafından farklı anlamlarda kullanılmış olmasına rağmen ortak olarak fiziksel dünya hakkında kullanılmaktaydı. Ancak Ludwig Wittgenstein resim kuramıyla düşüncelerin dile getirilişlerine, yani dile sınır çizmeye çalışmıştır. Dilin sınırlarını belirlemeye çalışan Wittgenstein, öncelikle dilin özünü kavramaya girişir. Wittgenstein'a göre bütün felsefe "dil eleştirisidir" ve felsefe tarihinde tartışılan soruların çoğunun bir önemi yoktur. Çünkü filozofların çoğunluk soruları dil mantığımıza dayanan hatalardan kaynaklanmaktadırlar ve yine bu nedenle cevaplanmaya gereksinimleri bulunmaz; saçmadırlar. Bu yüzden felsefenin biricik görevi de dili yanılgılardan ve aldatıcı kullanımlardan arındırmaktır. Bu bağlamda Wittgenstein'ın birinci dönem çalışmalarının bir sonucu olarak felsefe, dili konu edinerek dil felsefesini ayrı bir alan olarak görmüştür. Aynı sebeplerle Wittgenstein'ın resim kuramı genellikle dilin resim kuramı ya da anlamın resim kuramı olarak anlaşılır.

Mantık ve felsefe alanlarında biçimsel safsata, formel safsata ya da Latincedeki kullanımıyla non-sequitur, formel mantık kurallarının yanlış kullanımı ya da ihlali sonucu oluşturulmuş mantık hatalarına verilen addır.