Deprem, yer sarsıntısı, seizma veya zelzele, yer kabuğunda beklenmedik bir anda ortaya çıkan enerji sonucunda meydana gelen sismik dalgalanmalar ve bu dalgaların yeryüzünü sarsması olayıdır. Sismik aktivite ile kastedilen, meydana geldiği alandaki depremin frekansı, türü ve büyüklüğüdür. Depremler sismograf ile ölçülür. Bu olayları inceleyen bilim dalına da sismoloji denir. Depremin büyüklüğü Moment magnitüd ölçeği ile belirlenir. Bu ölçeğe göre 3 ve altı büyüklükteki depremler genelde hissedilmezken 7 ve üstü büyüklükteki depremler yıkıcı olabilir. Sarsıntının şiddeti Mercalli şiddet ölçeği ile ölçülür. Depremin meydana geldiği noktanın derinliği de yıkım kuvveti üzerinde etkilidir, bu sebepten yeryüzüne yakın noktalarda gerçekleşen depremler daha çok hasara neden olmaktadır.
Tsunami [Japoncada liman dalgası anlamına gelen "津波" (つなみ) sözcüğünden] ya da dev dalga, okyanus ya da denizlerin tabanında oluşan deprem, gök taşı düşmesi, deniz altındaki nükleer patlamalar, yanardağ patlaması ve bunlara bağlı taban çökmesi, zemin kaymaları gibi tektonik olaylar sonucu denize geçen enerji nedeniyle oluşan uzun periyotlu deniz dalgalarıdır. Ayrıca kasırgalar da tsunamiye neden olabilir. Önceleri tsunami dalgalarına gelgit dalgaları da denmiştir. Tsunamilerin %80'i Pasifik Okyanusu'nda gerçekleşir.
Hava durumu ya da kısaca hava, yaşam ve insan aktiviteleri üzerindeki etkisini de göz önüne almak koşuluyla atmosferin belirli bir anda, belirli bir bölgedeki hali. Bazen çoğul olarak havalar şeklinde kullanılır. Hava durumu kavramı ile genellikle uzun dönemde gerçekleşen yani iklimsel değişimler değil, atmosferdeki kısa dönemde gerçekleşen değişimler kastedilir. Gökyüzünün görüş, bulutluluk, nem, yağış, sıcaklık ve rüzgâr durumu gibi çeşitli özelliklerini ifade eder.
Afet; insanlar için fiziksel, ekonomik ve sosyal kayıplar ortaya çıkaran, insanın normal yaşantısını ve eylemlerini durduracak veya kesintiye uğratacak, imkânların yetersiz kaldığı olaylara verilen genel bir isimdir. Büyük oranda veya tamamen insanların kontrolü dışında gerçekleşen afetler, kitlesel bir can ve mal kaybına neden olur.
Sel, genellikle kuru olan araziyi sular altında bırakan bir su taşkını olayıdır. "Akma halinde olan su" anlamına gelen kelime, gelgitin içeri akışına da uygulanabilmektedir. Taşkınlar hidroloji disiplinin bir çalışma alanıdır. Tarım, inşaat mühendisliği ve halk sağlığı gibi alanlarda önemli bir endişe kaynağıdır. Genellikle insanların çevreye verdiği değişiklikler, sellerin yoğunluğunu ve sıklığını arttırır. Örneğin; ormansızlaşma ve sulak alanların kaldırılması gibi arazi kullanımı değişiklikleri, su seti akışındaki değişikliklere ve iklim değişikliğine yol açar. Aynı zamanda deniz seviyesinin yükselmesi gibi daha büyük çevresel sorunlara da yol açmaktadır.
Deprem bilimi uzmanı olarak da bilinen Sismologlar, jeolojik malzemelerde sismik dalgaların oluşumunu ve yayılmasını inceleyen jeofizik konusunda uzmanlaşmış yer bilim adamlarıdır. Bu jeolojik malzemeler, bir laboratuvar örneğinden Dünya'nın tamamına, yüzeyinden çekirdeğine kadar değişebilir.
Arama-kurtarma, herhangi bir doğal ya da insan kaynaklı acil durum veya afet esnasında, acil yardıma ihtiyacı olan kimselerin yerini tespit etme, gerekirse ilk yardım uygulama ve daha kapsamlı yardım alabilecekleri güvenli bir yere nakletme faaliyetleri. Kısaltma olarak İngilizce "search and rescue" sözcüklerinden oluşturulan SAR kullanılır. Bazı arama-kurtarma ekipleri, kurtarma sonrası bakım ve barınma olanaklarının sağlanmasında da kazazedelere yardımcı olurlar. Arama-kurtarma faaliyetleri esnasında insanların ve özel eğitimli hayvanların yanı sıra, basit araç-gereçlerden özel donanımlı hava, kara ve deniz taşıtlarına kadar çok çeşitli ekipmanlardan istifade edilir.
'Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı veya kısa adıyla AFAD, 29 Mayıs 2009 tarih ve 5902 sayılı Kanun'un 17 Haziran 2009'da Resmî Gazete'de yayımlanmasıyla; İçişleri Bakanlığı Sivil Savunma Genel Müdürlüğü (SSGM) ve Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Afet İşleri Genel Müdürlüğü, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Genel Müdürlüğü (TAY) yerine kurulan afet ve acil durum yönetimi kurumudur. Kurum, Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığına bağlı olarak çalışmaktadır. Afet öncesi hazırlık ve zarar azaltma, afet esnasında yapılacak müdahale ve afet sonrasındaki iyileştirme çalışmalarının yönetim ve koordinasyonunu gerçekleştirmek, kurumun temel görev ve amacıdır.
Ekim 2011 Van depremi, 23 Ekim 2011 günü Türkiye saati ile 13.41'de Van'da meydana gelen ve 25 saniye süren bir depremdir. Depremin merkez üssü Van'a 17 kilometre uzaklıktaki Tabanlı köyüdür. Yapılan değerlendirmelerde depremin büyüklüğü; Kandilli Rasathanesi tarafından Richter ölçeğine göre 6.6ML, ABD Jeoloji Araştırmaları Kurumu tarafından ise Moment magnitüd ölçeğine göre 7.2 Mw olarak duyuruldu. Kandilli Rasathanesi'nden daha sonra yapılan açıklamada depremin moment büyüklüğü 7.2 Mw olarak düzeltildi.
Federal Acil Durum Yönetim Kurumu ; ilk olarak 1978 yılının birinci "Başkanlık Yeniden Yapılanma Planı" kapsamında ele alınan ve bir sonraki yıl, 1 Nisan 1979 tarihinde Başkanlık emriyle kurulan afet ve acil durum yönetimi kurumu.
Kasım 2011 Van depremi; 9 Kasım 2011 tarihinde, TSİ 21:23'te meydana gelen ve 5,6 Mw büyüklüğündeki depremdir. Depremin merkez üssü, Van'a 16 km uzaklıktaki Edremit ilçesidir.
Tehdit veya tehlike, çalışma çevresinin fiziki kusurları ve uygun olmayan şartları ile insanların hatalı davranışları gibi, çalışma ortam ve koşullarında var olan ya da dışarıdan gelebilecek, kapsamı belirlenmemiş, maruz kimselere, işyerine ve çevreye zarar ya da hasar verme potansiyelidir. Çalışanların yaralanma ve sağlık sorunlarına neden olabilen güvenli olmayan iş ortamı ve uygulamalardır. İnsanların yaralanması veya sağlığının bozulması veya bunların birlikte gerçekleşmesine sebep olabilecek kaynak, durum veya işlemdir. İşyerinde var olan ya da dışarıdan gelebilecek, çalışanı veya işyerini etkileyebilecek zarar veya hasar verme potansiyelidir.
Afet ve acil durum yönetimi, afet yönetimi veya acil durum yönetimi, meydana gelen bir afet veya acil durumun etkilerini azaltmak için yapılan çalışmaların tümü.
Afet risk azaltma ya da kısaca ARA kaza riskini azaltma, değerlendirme ve tanımlamanın sistematik yaklaşımıdır. Afet risk azaltma kazayı tetikleyen çevre ve diğer tehlikelerin yanı sıra kazanın sosyo-ekonomik zayıflıklarını azaltmayı amaçlar. Afet risk azaltma, kalkınma ve geliştirme kuruluşlarının sorumluluğundadır. Bu kuruluşların ayrılmaz bir parçası olmalı, bir eklenti ya da bir kereye mahsus olmamalıdır. Afet risk azaltmanın alanı geleneksel acil durum yönetiminden çok daha derin ve çok daha geniştir. Afet yönetiminde tarihsel değişim;
- Sivil Savunma
- Sivil Koruma
- Acil Durum Yönetimi
- Afet Yönetimi
- Afet ve Risk Yönetimi
- Afet Risk Yönetimi
- Afet Risk Azaltma
Vince Kasırgası, 8 Ekim 2005'te Atlas Okyanusu'nun kuzeydoğusunda meydana gelen kasırgadır. 2005 Atlantik kasırga mevsiminin bir parçası olup tropikal siklonlar için çok soğuk olduğu düşünülen sularda ortaya çıkmıştır. Kasırga, çok aktif geçen bu kasırga mevsiminde gerçekleşen 20. adlandırılmış hava olayı ve 12. kasırgadır.
İnsani krizler, toplumun ya da bir grup bireyin sağlığını, güvenliğini ya da saadetini olumsuz anlamda etkileyen olayları ifade etmektedir. Bu olaylar iç ya da dış kaynaklı olabileceği gibi yerel, ulusal ya da uluslararası düzeyde olabilir.
Acil tahliye, acil bir tehdit, devam eden bir tehdit veya can ve/veya mallara karşı tehdit içeren bir alandan insanların derhal acil çıkışı veya kaçışıdır.
Mülkiyet sigortası bir mülk sigorta'sı türüdür. Yangın, hırsızlık ve bazı hava koşullarında meydana gelen zarar ve risklere karşı koruma sağlar. Bu, yangın sigortası, sel sigortası, deprem sigortası, ev sigortası veya kazan sigortası gibi özel sigorta türlerini içerir. Açık tehlikeler, özellikle politikada hariç tutulmayan tüm kayıp nedenlerini kapsar. Açık tehlike politikalarında deprem, kar, sel, fırtına, kasırga, nükleer kaza, terör eylemleri ve savaştan kaynaklanan hasarlar yer alır. Belirtilen tehlikeler, sigortanın sağlanması için fiili hasar nedeninin poliçede listelenmesini gerektirir. Daha yaygın olarak adlandırılan tehlikeler, yangın, şimşek, patlama ve hırsızlık gibi hasara neden olan olayları içerir.
Survivalizm, doğal afetler gibi acil durumlara ve siyasi veya ekonomik krizlerin neden olduğu sosyal düzende bozulmaya neden olan diğer afetlere proaktif olarak hazırlanan bireylerin veya grupların (survivalist) toplumsal bir harekettir. Hazırlıklar, kişisel sıkıntılardan yerel hizmet kesintilerine, uluslararası veya küresel felakete kadar değişen ölçeklerde kısa vadeli veya uzun vadeli senaryolar öngörebilir. Genel acil durum hazırlığını, survivalizm biçimindeki hazırlıktan ayıran net bir çizgi yoktur, ancak genellikle, felaketlerin meydana gelme riskine ilişkin daha yüksek tahminlere sahip oldukları için hazırlık yapanların/hayatta kalanların özellikle kapsamlı bir şekilde hazırlandığı niteliksel bir ayrım tanınır. Bununla birlikte, survivalizm, kişisel bir acil duruma hazırlanmak kadar sınırlı olabilir veya adanmış bir yaşam tarzına sahip kişisel bir kimlik veya kolektif kimlik kadar kapsamlı olabilmektedir.
Sismik risk depremin bir binaya, sisteme veya başka bir varlığa vereceği hasar riskini ifade eder. Sismik risk, çoğu yönetim amacı için, belirli bir süre içinde meydana gelebilecek tehlikeli olayların olası ekonomik, sosyal ve çevresel sonuçları olarak tanımlanmıştır. Yüksek sismik tehlike bölgesindeki bir bina, güvenilir sismik mühendislik ilkelerine göre inşa edilmişse daha az risk altındadır. Öte yandan, hafif depremsellik geçmişi olan bölgede, sıvılaşmaya maruz kalan dolgu üzerine yerleştirilmiş bir tuğla binada bulunan bir bina, aynı derecede yüksek veya daha yüksek risk altında olabilir.