İçeriğe atla

Dini ayrımcılık

Dini ayrımcılık, bir kişiye veya gruba, mensubu oldukları din veya belirli inançları sebebiyle farklı işlem yapılmasıdır. Farklı dinlere, mezheplere ya da herhangi bir dine mensup olmayan kişilere inançları nedeniyle yasalarca farklı davranılması ya da istihdam veya barınma gibi kurumsal ortamlarda eşitsiz muamele edildiği durumlar da dini ayrımcılık kapsamında yer alır.

Dini ayrımcılık her durumda dini zulüm noktasına gelmesi gerekmese de hakim dini grubun sahip olduğu bazı haklardan mahrum kılınması, kendilerine özgü belirli hükümleri gözetmelerinin istenmesi, kimi özgürlüklerinde kısıtlanmaya gidilmesi söz konusu olabilmektedir. Son yıllarda dini ayrımcılıkle eş anlamlı olarak dincilik (religism/religionism)[1];[2] gibi terimler de kullanılmaktadır.

Tarihte Dini Ayrımcılık

Tarihte kitlesel yaygınlığı olan hemen her dini topluluk özellikle askeri, politik gücü eline geçirdiğinde hem diğer diğer dini topluluklara hem de kendi içinde marjinal topluluklara dini ayrımcılık uygulamıştır. Bu uygulamaların bizatihi dinin metafizik yapısından mı yoksa dönemin politik atmosferindeki güç dinamiklerinin etkisinden mi kaynaklandığı tartışılmıştır.

Yahudiler Roma İmparatorluğu'nda da dini ayrımcılığa maruz kalmış, İmparator Hadrianus (MS 117-138) döneminde ise Kudüs'ten kovulmuş ve ardından şehir paganlaştırılmıştı; bu da Yahudi diasporasına yol açtı.[3] Roma İmparatorluğu'nda Hristiyanlık da kovuşturmaya uğramış hatta işkencelere maruz bırakılmışlardı. Bu şiddetin ardında Hristiyanlığın Roma İmparatorluğu'nun çok tanrılı düzenine yönelik bir tehdit algısı yatmaktaydı. Neron'un yönetimi altındaki Roma'da, Büyük Roma Yangınından (MS 64) dolayı suçladığı Hristiyanları ölümle cezalandırdı.[4]

Erken modern Avrupa'da, Hristiyan Kilisesi Avrupa'da baskın bir kurum olmaya devam etti ve katı bir dini tekdüzelik politikası uyguladı. Erken modern dönem Britanya'sında birkaç Tekdüzelik Yasası (1549-1663) vardı. Fransız kralı XIV.Louis ve haleflerinin yönetimi altında, Katoliklik erken modern Fransa'da tek zorunlu din haline geldi ve Huguenotlar ülkeyi topluca terk etmek zorunda kaldı.

Tarihte Müslümanların yönetimi altına giren Yahudi, Hristiyan, Zerdüşt ve Paganlar Kitap Ehli olarak, Müslüman yönetimi altında yaşayan Yahudiler, Hristiyanlar ve Mandeanlardan karşılığında can ve mal güvenliğinin kendilerine tanındığı cizye adı verilen vergi alınmıştır.[5] Müslüman olmayan halkları Müslümanlarınkinden daha düşük olan ve adına zimmi denilen bir sosyal statü tanınmıştır. Dört Halife döneminde gayrimüslimlerden bazı şartları yerine getirmesi istenmiştir. Bunlar kendilerini Müslümanlara benzetmemek şartıyla diledikleri gibi giyinmeleri; silah imal etmemeleri ve üstlerinde taşımamaları; namaz vakitleri dışında çan çalınabilmesi, bayram günleri dışında haç ile dolaşmamaları; ayinlerini açıktan yapmamaları; şehirde yeni kilise veya manastır inşa edememeleri gibi şartlardır. Bazı ülkelerde ise kendilerine bayındırlık işleri gibi bazı hizmetleri yapmaları istenmiş, Emevi ve Abbasiler döneminde ise mabetlerini tamir etmemeleri, kiliselerine Müslümanların girmesine engel olmamaları, Müslümanları daima hürmetle karşılamaları, mühürlerini Arapça basmamaları, alkollü içki satmamaları, bellerine zünnar takmaları, Müslümanların evlerinin içine bakmamaları gibi şartlar konulmuştur.[6] Bunların dışında ödedikleri cizye karşılğında zimmîlerin hayatını her türlü tehlikeye karşı korumayı, onların öldürülmemesini, sürülmemesini ve esir alınmaması sağlanmış, menkul ve gayri menkul mallar edinmelerinine, mabetlerini korumalarına izin verilmiştir.[7]

Bibliyografya

  • Michael Whitby; Joseph Streeter, eds., Christian Persecution, Martyrdom, and Orthodoxy GEM de Ste.Croix. New York: Oxford University Press, 2006.
  • Mustafa Fayda, "Zımmi" maddesi, İslam Ansiklopedisi, 2013, Cilt.44 s.428-434.
  • Mehmet Erkal, "Cizye" maddesi, İslam Ansiklopedisi, 1993, Cilt.8, s.42-45
  • Richard Gottheil; Samuel Krauss, "Hadrian" maddesi Jewish Encyclopedia, 1901, Vol. VI. s. 134–135.

Ayrıca bakınız

Dış Bağlantılar

Kaynakça

  1. ^ "Thesaurus - Religism". 28 Temmuz 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Mart 2024. 
  2. ^ "Free dictionary - Religionism". 4 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Mart 2024. 
  3. ^ Richard Gottheil; Samuel Krauss (1901). "Hadrian". www.jewishencyclopedia.com. Vol. VI. s. 134–135.
  4. ^ Michael Whitby; Joseph Streeter, eds., Christian Persecution, Martyrdom, and Orthodoxy GEM de Ste.Croix. New York: Oxford University Press, 2006
  5. ^ Mehmet Erkal, "Cizye" maddesi, İslam Ansiklopedisi, 1993, Cilt.8, s.42
  6. ^ Mustafa Fayda, "Zımmi" maddesi, İslam Ansiklopedisi, 2013, Cilt.44 s.429
  7. ^ Mustafa Fayda, "Zımmi" maddesi, İslam Ansiklopedisi, 2013, Cilt.44 s.430

İlgili Araştırma Makaleleri

Cizye, İslam ülkelerinde Müslüman olmayanlardan alınan bir vergi türüdür. Kaynağını Tevbe suresi 29. ayetinden alır;

<span class="mw-page-title-main">Hristiyanlık</span> tek tanrılı İbrahimî bir din

Hristiyanlık, Nasıralı İsa'nın yaşamına, öğretilerine ve vaazlarına dayanan, tek Tanrılı İbrahimî bir dindir. Günümüzde Hristiyanlık, dünya nüfusunun yaklaşık %30,1'ini oluşturmaktadır ve 2,4 milyarı aşkın takipçisi ile dünyanın en kalabalık dinidir. Takipçilerine, "Mesihçi" anlamına gelen Hristiyan veya Nasıralı İsa'ya ithafen İsevi veya Nasrani denir. Kitâb-ı Mukaddes'e inanan takipçileri, Yahudi metni olan Tanah'ta kehanet edilen İsa'nın Mesih olarak gelişinin bir Yeni Ahit olduğuna inanırlar.

<span class="mw-page-title-main">Antisemitizm</span> Yahudi ulusuna, kültürüne ve dinine karşı duyulan düşmanlık, önyargı veya ayrımcılık

Antisemitizm (anti-semitizm), Yahudi milletine karşı duyulan düşmanlık, nefret, ön yargı veya ayrımcılıktır. Bu tür pozisyonlara sahip bir kişiye antisemit denir. Antisemitizm bir ırkçılık olarak kabul edilir.

Kökten dincilik, genellikle dinî esaslı aslî kaidelere geri dönme talebiyle kendini belli eden ve bu kaidelere katı bir biçimde bağlı olan, diğer görüşlere karşı toleranssız ve laiklik karşıtı dinî hareket veya bakış açısı. Kökten dincilik, genellikle dinî tabiattaki bir dizi kurala sıkı sıkıya bağlı, çağdaş, sosyal ve siyâsî yaşam ile ilgili üzerinde uzlaşılmış prensiplere karşı tepkisi olan inancı belirtir.

Gayrimüslim, İslam hukuku ve dünya görüşünde Müslüman olmayanları tanımlamak için kullanılan terimdir. İslam esasıyla yönetilen devletlerin idaresi altında yaşayan ve İslam'dan başka bir inanca sahip kişi ve topluluklar ayrıca zimmî olarak sınıflanmaktadır.

Gizli Hristiyanlık veya Kripto Hristiyanlık başka bir dine ait görünürken Hristiyan dinini gizli ve saklı olarak yaşatmak anlamına gelmektedir. Roma İmparatorluğu'nun Hristiyanlığı kabul etmesinin ardından Avrupa dışı ülkelerde yer yer görülen bir olgu olmuştur.

Tarihte Yahudilik ile İslam arasındaki etkileşimin tarihi, İslamın Arap Yarımadası'nda doğup buradan yayılmaya başladığı 7. yüzyıla kadar uzanır. Gerek Yahudiliğin gerekse İslamın kökenleri Ortadoğu'da, İbrahim'e dayandığından, her ikisi de İbrahimi olarak kabul edilir. Yahudilik ile İslam'ın paylaştığı birçok ortak yön bulunmaktadır: temel dini görünümü, yapısı, hukuk felsefesi ve uygulaması ile İslam ile Yahudilik birbirine benzer. Gerek bu benzerliklerden ötürü, gerekse Müslüman kültürü ve felsefesinin İslam dünyası içinde yaşayan Yahudi cemaatleri üzerindeki etkisi yoluyla, geride kalan 1.400 yıl boyunca bu iki din arasında kesintisiz ve hatrı sayılır bir fiziki, teolojik ve siyasi örtüşme ortaya çıkmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Avrupa Birliği'nde din</span>

Avrupa Birliği'nde din ve dinlere bakış açısı her bir üye ülkeye göre değişiklik gösterir. Halkının büyük çoğunluğu Hristiyanlık inancına bağlı olan Avrupa Birliği, var olan hiçbir din ile bağlantısı olmayan ve yaptığı anlaşma ve aldığı kararlarda herhangi bir dine değinmeyen laik bir örgütlenmedir. Buna karşın üye ülkelerde devlete bağlı kiliselere rastlanmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Yahudilere yönelik zulüm</span>

Yahudilere yönelik zulüm, farklı zamanlarda ve geniş bir coğrafya içindeki farklı yerlerde meydana gelmiştir. Yahudilerin tarihinde önemli bir yere sahip olmasının yanı sıra, zulüm gören Yahudilerin içinde yaşadığı ülke ve toplumların genel tarihi ve sosyal gelişimini de kayda değer ölçüde etkilemiştir.

İspanya’daki Yahudi kültürünün altın çağı ya da İberya’daki Arap hakimiyetinin altın çağı olarak bilinen dönem, İber Yarımadası’ndaki Yahudilerin toplumda yaygın kabul gördüğü ve Yahudi dini, kültürel ve ekonomik yaşamının canlandığı İslam hakimiyeti altındaki tarihi döneme atıfta bulunmaktadır.

İslam ve antisemitizm, Yahudilere ve Yahudiliğe karşı İslami öğretiler ve İslam hakimiyeti altındaki Yahudilere yapılan muamelelerle ilgilidir.

İsrail ve Yahudiye toprakları dışında kalan Orta Doğu bölgelerinde Yahudiler en azından Babil Sürgünü'nden beri 2600 yıldır yaşamaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Dinler tarihi</span> Dinlerin tarihsel gelişimleri

Dinler tarihi, dinleri benzer ve farklı yönleri ile karşılaştırmalı olarak inceleyen bir bilim dalıdır. Bu bilim dalının temelinde karşılaştırma, tarih ve din olmak üzere üç olgu bulunmaktadır. Bunlardan karşılaştırma kelimesi bu bilim dalının genel metodunu belirtir. Tarih kelimesi bu bilimin bir tarih bilimi olduğunu, din ise bu bilimin konusunun din olduğunu ifade eder. İnsan hayatında özel bir yere sahip olan dinleri konu edinen tarih branşına da ''karşılaştırmalı dinler tarihi'' veya sadece ''dinler tarihi'' denir.

İran'daki Yahudilerin tarihinin başlangıcı Antik çağın son zamanlarına rastlar. Dini kitaplar olan Yeşaya, Daniel, Ezra ve Nehemya kitaplarında Yahudilerin Pers İmparatorluğu'ndaki yaşamı ve deneyimleri aktarılmıştır. Ezra kitabında, Pars Krallarının Yahudilerin Kudüs'e dönmesine ve Tapınağın tekrar inşa edilmesine izin verdiği yazılıdır; "İsrail Tanrısı'nın buyruğu ve Pers kralları Koreş'in, Darius'un, Artahşasta'nın buyrukları uyarınca tapınağın yapımını bitirdiler." Yahudi tarihi için önemli olan bu olay M.Ö. 6. yüzyılda gerçekleşti ve bu sırada İran'da köklü ve etkili bir Yahudi cemaati bulunmaktaydı.

<span class="mw-page-title-main">Bizans İmparatorluğu'ndaki Yahudilerin tarihi</span>

Bizans Yahudileri, genelde Romanyotların oluşturduğu Bizans İmparatorluğu'nda yaşayan Yahudilerdir. Bizans İmparatorluğu kurulmadan önce bu topraklarda bulunan Yahudiler zamanla ya başka ülkelere göç etmiş ya da yerlerinde kalan Yahudiler 13. yüzyıldan sonra Osmanlı tebaasına girmiştir. Romanyotlar ise zamanla diğer Yahudi mezhepleri içinde asimile olmuştur.

Bu sayfada İslam dininin peygamberi Muhammed’in İslamı ilk tebliğinden ölümüne kadarki süreçte bizzat katıldığı veya katılmayıp emrini verdiği askeri harekatların listesi bulunmaktadır.

Hristiyanlık tarihi, İsa ile havarilerinden bu yana Hristiyanlık dininin tarihidir. Hristiyanlık, İsa'nın yaşamıyla öğretilerine bağlı tek tanrılı bir dindir.

<span class="mw-page-title-main">Malezya'da din</span>

Malezya, resmi dini İslam olan çok kültürlü ve çok dinli bir ülke. 2020 Nüfus ve Konaklama Sayımı'na göre nüfusun %63,5'ü İslam'a; %18,7'i Budizm'e; %9,1'si Hıristiyanlığa; %6,1'i Hinduizm'e; ve %1'i Çin geleneksel dinine mensuptur. Geri kalanları diğer dinler oluşturmaktadır, ör. Animizm, halk inançları, Sihizm, Bahailik ve diğer inanç sistemleri. Kendini ateist olarak tanımlayanların sayısı az; insan hakları örgütleri, devletin ateistlere karşı uyguladığı ayrımcılığı eleştirmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı İmparatorluğu'nda Hristiyanlık</span>

Osmanlı İmparatorluğu'nun millet sistemi altında Hristiyanlar ve Yahudiler, devlete sadakat göstermesi ve cizye vergisini ödemesi karşılığında Osmanlı hukukuna göre zimmi olarak kabul edilirdi.

<span class="mw-page-title-main">Dini dışlayıcılık</span>

Dini dışlama, sadece belli bir dinde hâkim inanç ilkelerinin doğruluğuna inanarak, bu ilkelerle bağdaşmayan bütün inançların yanlış olduğunu ve/veya insanı ya ebedi cezaya maruz bırakacağını ya da nihai kurtuluşa eriştirmeyeceğini savunan yaklaşımdır.