Dil, insanlar arasında anlaşmayı ve iletişimi sağlayan doğal bir araç, kendisine özgü kuralları olan ve ancak bu kurallar içerisinde gelişen canlı bir varlık, çok boyutlu kavramlar bütünü; temeli tarihin bilinmeyen dönemlerinde atılmış bir gizli anlaşmalar düzeni, seslerden örülmüş toplumsal bir kurum ve yapıdır.
Avram Noam Chomsky (,
Ferdinand de Saussure, 20. yüzyılda dilbilimde kayda değer gelişiminin birçoğu için fikirleriyle temel hazırlamış, İsviçreli dilbilimci.
Dilbilim, dil bilimi, lengüistik ya da lisaniyat; dilleri dilbilgisi, söz dizimi (sentaks), ses bilgisi (fonetik), ses bilimi (fonoloji), biçimbilim (morfoloji) ve edimbilim (pragmatik) gibi çeşitli yönlerden yapısal, anlamsal ve bildirişimin çıkış bağlamını temel alarak sözlerin gönderimlerini ve iletişimde dilin yaptırım gücünü inceleyen bilim dalıdır.
Anlambilim, anlam bilimi, anlam bilgisi ya da semantik, anlamları inceleyen bilimdir. Anlam bilimi felsefî ya da mantıksal ve dilbilimsel olmak üzere iki farklı açıdan ele alınabilir. Felsefî ya da mantıksal yaklaşım, göstergeler ya da kelimeler ile bunların göndergeleri arasındaki bağlantıya ağırlık verir ve adlandırma, düz anlam, yan anlam, doğruluk gibi özellikleri inceler. Dilbilimsel yaklaşım ise zaman içinde anlam değişiklikleri ile dilin yapısı, düşünce ve anlam arasındaki karşılıklı bağlantı vb. konular üstünde durur.
Edimbilim, edim bilimi veya pragmatik, işaretlerin kullanımı ve işaretler ile işaretlerin kullanıcıları arasındaki ilişkiyi inceler. Edimbilim, dilsel fiilleri ve dilin kullanımını araştıran dilbilimsel bir alandır. Sözdizim ve anlambilimin yanı sıra dilsel göstergelerin özellikleriyle uğraşan göstergebilimin alt alanıdır.
Dil felsefesi, analitik felsefede dilin doğası ve dili; dil kullanıcıları ve dünya arasındaki ilişkileri araştırır. Dil ile felsefe arasındaki ilişki temelde filozofların dili kullanarak felsefe yapmalarından kaynaklanmaktadır. Özelde ise bu araştırmalar anlamın doğası, kasıtlılık, referans, cümlelerin yapısı, kavramlar, öğrenme ve düşünce içerir; dil felsefesi başlığı altında dilin özü, anlamı, kökeni ve yapısı felsefî açıdan sorgulanmaktadır.
Sözdizim, söz dizimi ya da Fransızcadan ödünçleme biçimiyle sentaks, doğal dillerdeki cümle kurma ilke ve kurallarını inceleyen ve bu dildeki cümlelerin esnekliğini inceleyen dilbilim dalıdır.
Eski Yunanca "birlikte düzenleme, dizme" anlamına gelen sentaks terimi dilbilimde, doğal dillerde nasıl cümle oluşturulacağına dair bir kurallar ve prensipler çalışmasıdır. Bir bilim dalına ait olmasına ek olarak “Modern İrlandacanın Sözdizimi"nde olduğu gibi, sözdizim terimi herhangi bireysel bir dilin cümle yapısına hâkim olan kurallara ve prensiplere de doğrudan ilgili olarak da kullanılır. Sözdizim, dilin yatay, yani satır şeklinde dizilen bir sistem olduğunu gösterir. Bu diziliş, sesten, morfemlere, morfemlerden daha büyük öbeklere dilin her seviyesinde mevcuttur. Sözdizimin yalnız cümle seviyesini gösteren bir terim olarak kullanılması doğru ama eksik bir kullanımdır.
Sapir-Whorf hipotezi ya da dilsel görecelik; dilbilimindeki temel anlamı, insan düşüncesinin yerel dillerden çok yoğun bir şekilde etkilendiğini göstermektir. Bir insanın kendi dilinde belirli bir düşünce yapısı oluşmuştur ve bu insan başka bir insanın dilini hiçbir zaman tam anlamıyla anlayamaz. Bu tartışmalara yol açan tez, Sapir tarafından oluşturulmuş, diğer bir dilbilimci Whorf tarafından ortaya konmuştur. Whorf, aynı zamanda bir kimyacıydı ve bu dilsel bilgilerini didaktik söylem tarzıyla da birleştirdi.
John Rogers Searle Kaliforniya Üniversitesi, Berkeley'de Slusser profesörü olarak görev yapan Amerikalı felsefecidir. 31 Temmuz 1932 Colorado, Denver doğumlu John Rogers Searle Amerikalı bir filozoftur. İlgilendiği esas alanlar; dil felsefesi, aklın felsefesi ve metafiziğin alanlarıdır. Kaliforniya'daki Berkeley Üniversitesi'nde profesör olarak çalıştı. Üniversitenin cinsel taciz politikasını ihlal ettiği tespit edildiği için 2019 yılında görevine son verildi.
Adli dilbilim, bir suç veya hukuki uyuşmazlık konusunda maddi gerçeğe ulaşılması amacıyla dilsel verilerin incelenmesini içeren, uygulamalı dilbilimin disiplinlerarası bir sahası.
Psikodilbilim veya ruhdilbilim, psikolojik süreçlerle dilsel etkenler arasındaki iletişimi çalışan disiplindir. Bu disiplin başat olarak dilin nasıl işlendiği, zihin ve beyinde nasıl temsillendiği ile ilgilenir; yani, insanların dili edinmesini, kullanmasını, anlamasını ve üretmesini sağlayan psikolojik ve nörobiyolojik faktörlerle...
Konuşma dili, bölgelere göre farklı sesletim özellikleri gösteren, günlük yaşayışta kullanılan ve yazı dilinden az farklarla ayrılmış bulunan doğal dil, günlük konuşmadır. Dünya üzerindeki hemen her dilde "konuşma dili - yazı dili" özellikleri bulunur. Bir dilde yazılış ile okunuş birbirinden az ya da çok farklı olabilir.
Evrensel dilbilgisi kuramı Amerikalı dilbilimci ve filozof Noam Chomsky'ye atfedilen ve dilbilim çalışmalarını ilk ortaya atıldığı 1960'lardan bu yana ciddi biçimde etkilemiş bir kuramdır. En basit şekliyle ifade edilecek olursa evrensel dilbilgisi doğuştan getirilen ve bütün insan dillerinde ortak birtakım kuralların varlığını savunan bir kuramdır. Dolayısıyla evrensel dilbilgisi bütün özel dilbilgilerinin uyması gereken bir şema sağlar. Chomsky'ye göre evrensel dilbilgisi, hayvanların aksine insanın dil öğrenebilmesini sağlayan yetiyi açıklamak için öne sürülmüş ana kavramlardan biridir.
Bilişsel dilbilim, dili anlama, dil üretimi ve dil ediniminin bilişsel yönleriyle ilgilenen bir bilişsel bilim dalıdır. Bilişsel dilbilimin ana araştırma alanları arasında doğal dillerde kategorizasyon, sözdizimi ve anlambilim arasındaki arayüz, dilin deneyim ve algıdaki temeli ve dil ile düşünce arasındaki ilişki yer almaktadır. Dilin bilişle nasıl etkileşime girdiğini, dilin düşünceleri nasıl oluşturduğunu ve dilin zaman içindeki ortak zihniyetteki değişime paralel olarak evrimini açıklar.
Uygulamalı dilbilim, genel dilbilimin bir alanıdır. Dil öğrenimi araştırmaları, dil betimlemesi, ayrıca dilbilimsel görüş altında doğa bilimleri, kültür bilimi, bilgi bilimi, hukuk ve ruhbilimdeki sorunlarla disiplinlerarası olarak ilgilenmektedir. Diğer alanlardaki dille ilgili problemlerin çözümlenmesinde dilbilimsel teori, metot ve bilgilerin kullanımı da bu alanın konusunu oluşturmaktadır. Araştırma nesnesi olarak dille ilgili çok farklı görüşler ile farklı yaklaşımlar ve dilbilimin başka bilimlerden yararlanma özelliğinden dolayı genel dilbilim ve uygulamalı dilbilim arasında genel belirlenmiş bir sınırlama yoktur. "Uygulamalı dilbilim" kavramı altında ne anlaşıldığı tam olarak net değildir. Bir taraftan gerçek uygulamalı dilleri araştıran bir alt alan olarak anlaşılırken, diğer taraftan uygulama sonunda elde edilen araştırma sonuçlarının kullanılmasıyla ilgili bir alt alan olarak anlaşılmaktadır. Genel/teorik ve uygulamalı dilbilim arasındaki bu özel durum sorun yaratmaktadır. İngiliz dili ile ilgili bilimsel alanda "applied linguistics" mi yoksa "linguistics applied" kavramının kullanılacağı konusundaki adlandırma karşıtlığı tartışılmaktadır.
İletişimsel yeterlilik, bir dil kullanıcısının sözdizimi, morfoloji, fonoloji ve benzerlerine ilişkin gramer bilgisini ve ayrıca ifadelerin nasıl ve ne zaman uygun şekilde kullanılacağına ilişkin sosyal bilgiyi kapsar.
Günlük dil ya da gündelik konuşma dili, gündelik iletişim için bir dilsel toplulukta yaygın olarak, içtenlikli, tanıdık ve resmiyet dışı bir bağlamda kullanılan dilsel tip veya konuşma biçimidir. Konuşmada, resmî olmayan bağlamlarda kullanılan ünlem ve diğer ifade araçlarının kullanımı ile karakterize edildiğinden dolayı sürekli değişen bir terminolojiye sahiptir. Bu nedenle en yaygın işlevsel konuşma tarzıdır. Bu dilin kullanılması uzmanlık gerektirmez. Ayrıca eksik mantıksal ve sözdizimsel sıralamaya sahip olması nedeniyle de kolaylıkla normal dilden ayırt edilebilir.
Gülşat Aygen, Türkiye'de doğmuş bir dilbilimci, eğitimci, yazar, editör ve çevirmendir. Dr. Aygen'in araştırma gündemi, hem kuramsal hem de uygulamalı dilbilimi, biçim-sözdizimini, dil eğitimini ve ana dili Türkçe başta olmak üzere birçok Türk dilini kapsar. Halen Northern Illinois Üniversitesi'nde dilbilim alanında seçkin bir öğretim profesörüdür.
Dil yetisi, bir dil yardımıyla insanın bilinci dışında dilin yapısına ilişkin içselleştirmiş olduğu bilgi sistemidir; kişinin daha önce duymadığı ve söylemediği bir bilgiyi anlamasını ve söylemesini mümkün kılan, insanlar arasındaki iletişimi sağlayan özel bir yetidir. Dil yetisinin pratiğe dökülmesine ve uygulanmasına dil edimi denir.