
Hayvan, canlılar dünyasının ökaryotlar (Eukaryota) üst âlemindeki hayvanlar (Animalia) âleminde sınıflanan canlıların ortak adıdır. Arapça "canlı varlık" anlamındaki ḥayevān sözcüğünden Türkçeye geçmiş olan "hayvan" sözcüğü, günlük kullanımda esasen insan dışı, nefes alan ve hareket eden canlıları ifade etmek için kullanılsa da, biyolojik bağlamda insanı da içerir. Anadolu ağızlarında hayvan anlamında bav, bobos, böçü, çer, çokgal, dölük, evcimen, evlük, karaböcü, karaltı, medek, tereke, töm gibi sözcükler kullanılmaktadır. Hayvan sözcüğünün eş anlamlısı döngül sözcüğüdür. Hayvanlar âleminin bilimsel ve Latince adı olan "Animalia" terimi ise yine Latince olan ve "yaşayan" ya da "ruh" anlamına gelen animadan türetilmiş animal sözcüğünün çoğuludur. Hayvanlar âlemini tanımlayan bir başka Yunanca bilimsel terim de metazoa'dır (μετάζωα).

Kuş; tüyleri, dişsiz gagaları, yumurtladıkları sert kabuklu yumurtalar yoluyla üreyen, yüksek metabolizma hızına sahip, dört odacıklı kalpleri ve hafif ama güçlü bir iskelet yapısına sahip, Aves sınıfını oluşturan sıcakkanlı omurgalı hayvanlar grubudur. Tüm dünyada yaygın olarak yaşayan kuşların boyutları arı sinek kuşunda 5 cm ila deve kuşunda 2,75 m arasında değişir. On bin kadar yaşayan kuş türü bulunur ve bunların yarısından fazlasını ötücü kuşlar oluşturur. Kuşların türlere göre farklılık gösteren kanatları vardır ve kanatsız olduğu bilinen tek grup kivi kuşu ve soyları tükenmiş olan moa ile fil kuşudur. Ön ayakların evrimleşerek kanatlara dönüşmesi kuşlara uçma yeteneği sağlamış ancak daha sonra yine evrimin devam etmesiyle penguenler, deve kuşları ve adalarda endemik olan bazı türler uçma yeteneğini kaybetmişlerdir. Kuşların sindirim ve solunum sistemleri de uçma yeteneğine uyum sağlamıştır. Özellikle deniz kuşları ve bazı su kuşları gibi kuşlar ayrıca evrimleşerek yüzme yeteneği de kazanmıştır.

Devoniyen, Paleozoyik Zaman içinde 419,2 milyon yıl önce sonlanan Silüriyen'den, 358,9 milyon yıl önce Karbonifer'in başlangıcına kadar süren jeolojik bir dönem ve sistemdir. Bu döneme ait kayaçların ilk olarak incelendiği yer olan İngiltere'nin Devon bölgesine atfen adlandırılmıştır.

Eteneliler, eteneli memeliler veya plasentalı memeliler, memelilerin bir infra sınıfı. Diğer alt sınıflar keseliler (Metatheria) ve hâlâ yumurtlayarak üreyen ilkel memelilerdir (Protheria). Aralarında büyük bir farkla en büyük grup etenelilerdir. Günümüzde, 6000'in üzerinde eteneli türü bulunmaktadır. Vücut yapıları ve yaşam alanlarının farklılıkları ile en çeşitli memeli grubunu oluştururlar.

Hominina veya Australopithecina ya da australopitesinler, insanla (Homo) yaşayan diğer herhangi bir insansı maymundan daha yakın akraba olan, iki ayak üzerinde yürüyen (bipedal) insansıları tanımlamak için kullanılan bir hominin alt oymağıdır. "Hominin" veya "hominid" terimleri genellikle australopitesinleri ifade eder. Australopitesinlerin iki ayak üzerinde durabilme yetisi ve kafatası yapısı Homo türlerine benzer. Beyinleri ise Homo türlerine (650–1600 cm³) göre oldukça küçüktür – 400–500 cm³ aralığındadır. Gruplama genel olarak Australopithecus cinsine ait türleri içerir. Bununla birlikte bazı yazarlar, Sahelanthropus, Orrorin ve Ardipithecus cinslerini de bu gruplamaya dahil ederler.

Eutheria, keselilere göre etenelilerle daha yakından ilişkili olan tüm doğurgan memelileri (Theria) kapsayan bir kladdır.

Archaeopteryx, kuşumsu bir teropod dinozor, uçamayan tüylü dinozorlar ve çağdaş kuşlar arası geçişi simgeleyen en ünlü avialan cinsi. Cins, uzun süre geleneksel olarak kuşlar sınıfında (Aves) sınıflandırıldı; ancak daha güncel çalışmalarda, Avialae kladındaki en ilkel üyelerden biri –ya da deinonychosaur– olarak kabul edilir. 19. yüzyıl sonu ve 21. yüzyıl başı arası dönemde Archaeopteryx, paleontologlar ve popüler kitaplarca bilinen en eski kuş olarak kabul görmekteydi. İlerleyen süreçte Anchiornis, Xiaotingia ve Aurornis gibi daha yaşlı potansiyel avialanlar tanımlandı.

Primatomorpha, eteneliler infra sınıfında yer alan, molekülergenetik araştırmalar sonrası ortaya konulmuş olan bir mir takım. Primatomorpha: Primatlar (Primates), Abalı memeliler (Dermoptera) ve Plesiadapiformları içerir.

Kuş kalçalı dinozorlar veya Ornithischia, kuşlarınkini andıran kalça yapılarıyla karakterize edilen ve çoğunlukla otçul dinozorlardan meydana gelen soyu tükenmiş bir klad. Ornithischia veya "kuş kalçalı" kelimesi Eski Yunanca "kuşa ait" anlamına gelen ornith- (ὀρνιθ-) ve "kalça eklemi" anlamına gelen ischion (ἴσχιον), çoğul haliyle ischia kelimelerinin birleşmesiyle oluşmuştur. Ancak kuşlar teropod dinozorlardan olduğu için bu grupla yalnızca uzaktan akrabadır.

Homo gautengensis, biyolojik antropolog Darren Curnoe tarafından 2010 yılında tanımlanmış hominin türü. Güney Afrika'da, daha önceden Homo habilis, Homo ergaster veya Australopithecus'a ait olduğu sanılan fosillerin ayrı bir tür olduğu öne sürülmüştür.

Simiyenler, antropoidler ya da yüksek primatlar (Simiiformes); köpeksi maymunlar (Cercopithecoidea) ve insansılar üst familyalarından oluşan Eski Dünya maymunlarını (Catarrhini) ve Yeni Dünya maymunlarını (Platyrrhini) içeren bir primat infra takımıdır. Genelde "maymun" adıyla anılır.

Spinosauridae, 10 ila 17 cinsten oluşan bir tetanuran teropod familyasıdır. Spinosaurid fosilleri Afrika, Güney Amerika, Avrupa ve Asya'da bulunmuştur. Kalıntılar genelde Erken Kretase ve Geç Kretase'nin başlarına tarihlendirilmiştir.

Tetanurae, günümüz kuşlarına Ceratosaurus'tan daha yakın akraba olan tüm teropod dinozorları içeren, geniş bir dinozor grubudur. Tetanurae, Triyas'ın sonlarında muhtemelen kardeş grubu Ceratosauria'dan ayrıldı. Tetanuranlar fosil kayıtlarında ilk olarak Erken Jura devri'nde, yaklaşık 190 myö, ortaya çıktı ve Orta Jura döneminde küresel olarak dağıldı.

Mesonychia, erken Paleosen ila Oligosen dönemleri arasında yaşamış arkaik toynaklı memelileri kapsayan bir etçil memeli grubudur.

Ferae, Carnivora ve Pholidota takımlarından oluşan bir memeli kladıdır. Carnivora ve Pholidota'nın bir grubu için alternatif bir isim olan Ostentoria da önerildi. Moleküler genetik çalışmalarca, günümüze kadar gelen Ferae'nin son ortak atasının yaklaşık olarak 78.9 milyon yıl önce yaşadığı tahmin edilmiştir. Creodonta gibi soyu tükenmiş birkaç takım da Ferae'nin üyeleridir.

Dickinsonia, fosilleri şimdiki Avustralya, Çin, Hindistan, Rusya ve Ukrayna'da bulunan geç Ediyakaran döneminde yaşamış bir bazal hayvan cinsidir. Dickinsonia, tipik olarak iki taraflı simetrik yivli bir ovali andırır. Diğer canlılarla ilişkileri şu anda bilinmemektedir; büyüme şekli, bir kök grup bilaterian afinitesi ile tutarlıdır, ancak bazıları bunun mantarlara, hatta "soyu tükenmiş bir aleme" ait olduğunu öne sürmüşlerdir. Dickinsonia fosillerinde kolesterol moleküllerinin bulunması, Dickinsonia'nın bir hayvan olduğu fikrini desteklemektedir.

ParaHoxozoa, Bilateria, Placozoa ve Cnidaria'dan oluşan bir hayvan kladıdır. Bu kladın diğer iki hayvan soyu olan Ctenophora ve Porifera ile ilişkisi tartışmalıdır. Bazı filogenomik çalışmalar, Ctenophora'nın Parahoxozoa'nın kardeş grubu, Porifera'nın da diğer hayvanlarla kardeş grubu olduğunu destekleyen kanıtlar sunmuştur (örn.). Bazı araştırmalar, Porifera'nın Parahoxozoa'nın ve Ctenophora'nın diğer hayvanların kardeş grubu olduğunu destekleyen kanıtlar sunmuştur (örn.).

Aktif asteroitler, asteroit benzeri yörüngelere sahiptir ancak kuyruklu yıldız benzeri görsel özellikler gösteren küçük Güneş Sistemi cisimleridir. Yani, koma, kuyruk veya kütle kaybının diğer görsel kanıtlarını gösterirler, ancak yörüngeleri Jüpiter'in yörüngesi içinde kalır. Bu cisimler ilk olarak 2006 yılında astronomlar David Jewitt ve Henry Hsieh tarafından ana kuşak kuyruklu yıldızları (MBC'ler) olarak adlandırılmıştı, ancak bu isim onların bir kuyruklu yıldız gibi zorunlu olarak buzlu olduklarını ve yalnızca ana kuşakta var olduklarını, oysa artan nüfus Aktif asteroitlerin sayısı bunun her zaman böyle olmadığını gösterir.

Varanidae, Autarchoglossa alttakımına bağlı bir kertenkele familyasıdır. Etçil ve meyvecildir. Mevcut Varanus cinsini ve bir dizi soyu tükenmiş cinsi içerir. Yaşayan en yakın akrabaları, anguid ve helodermatid kertenkelelerdir.

Paleoantropolojide, "Afrika'dan Çıkış" teorisi, yeni tek köken hipotezi, yer değiştirme hipotezi veya yakın zamanlı Afrika kökeni modeli olarak da adlandırılan modern insanın yakın zamanlı Afrika kökeni, anatomik olarak modern insanların, coğrafi kökeni ve ilk göçlerinin bilim dünyasında yaygın kabul gören modelidir. Homo erectus ve daha sonra da Homo neanderthalensis'in, kısaca homininlerin Afrika dışına ilk yayılışlarının izini süren bir modeldir.