İçeriğe atla

Devrik cümle

Devrik cümleler, öğeleri bir dilin yaygın kullanım kurallarına göre sıralanmamış cümlelerdir. Türkçede devrik cümleler, yüklemi cümle sonunda olmayan cümlelerdir. Devrik cümleler edebî sanat yapmak için, yüklemi vurgulamak için veya pratik amaçlarla kullanılırlar. Hatalı veya bozuk cümleler değillerdir. Devrik olmayan (yüklemi sonda olan) cümlelere kurallı cümle denir. Aşağıdaki devrik cümle örneklerinde yüklemlerin altı çizilidir:

  • Çıkar ağzından şu baklayı artık.
  • Babam söyledi bugün geleceğinizi.

Edebî dilde devrik cümlelere sıkça başvurulur:

Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden
Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak
Ve bir zaman bakacaksın semâya ağlayarak - Ahmet Haşim

Vurgu

Türkçede yüklem çoğunlukla cümle sonunda bulunur. Özne, tümleç gibi diğer öğeler ise vurguya bağlı olarak sıralanır. Genellikle cümlede en fazla vurgulanmak isteyen öğe yükleme en yakın olandır. Aşağıdaki kurallı cümlelerde vurgulanmak istenen öğeler büyük harfle, yüklemler ise kalın harfle yazılmıştır:

  • Bu raporu BEN hazırladım.
  • Ben ŞU RAPORU hazırladım.
  • Yarın hep birlikte ANKARA'YA gideceğiz.
  • Ankara'ya HEP BİRLİKTE gideceğiz.
  • BURAYA gel.
  • GEL buraya.

Gizli özne

Türkçede gizli özne yaygın olarak kullanılır. Gizli özneler hem kurallı cümlelerde hem de devrik cümlelerde bulunabilir:

  • Yarın görüşürüz. ("biz" gizli özne, kurallı cümle)
  • İzliyor musun televizyondaki programı? ("sen" gizli özne, devrik cümle)

Bir cümlede belirtisiz nesne özneden, her zaman yüklemin önünde yer almasıyla ve yüklemin aldığı kişi ekiyle ayırt edilir. Örneğin: "Kalem aldım." cümlesinde kalem belirtisiz nesnedir. Yüklemin almış olduğu -m kişi ekinden anladığımız üzere cümlenin görünmeyen öznesi "ben"dir. Yüklemin üçüncü şahısla çekimlendiği cümlelerdeyse anlatım bozukluğu olmasını engellemek için gerçek özne kullanılması gerekebilir.

Eksiltili cümle

Devrik cümleler, eksiltili cümleler ile karıştırılmamalıdır. Türkçede eksiltili cümle, yüklemi "olmayan" cümledir. Bu tür cümlelerde metnin veya konuşmanın geneline bakarak yüklemin ne olduğu tahmin edilir:

- Nereye gidiyorsun?
- Okula. (Eksiltili cümle, "gidiyorum" yüklemi düşmüş.)

Anlatım bozukluğu

Zaman zaman devrik cümle kavramı -hatalı olarak- anlatım bozukluğu ile eş anlamlı olarak kullanılır. Anlatım bozuklukları yanlış sözcük seçimi, yapım ve çekim eklerini yerinde kullanmama gibi dilbilgisi hataları sonucu ortaya çıkar:

  • Sabahtan itibaren yağmur yağıyor. ("İtibaren" yerine "beri" kullanılmalı.)

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Doğal dil işleme</span> bilgisayar bilimi ve dil bilimi alanı

Doğal Dil İşleme, yaygın olarak NLP olarak bilinen yapay zekâ ve dilbilim alt kategorisidir. Türkçe, İngilizce, Almanca, Fransızca gibi doğal dillerin işlenmesi ve kullanılması amacı ile araştırma yapan bilim dalıdır.

Cümlenin ögeleri, cümlede yüklem ile görev ve anlam yönünden yükleme eşlik eden diğer parçalardan her biri. Cümlenin ögeleri tek bir sözcükten veya sözcük grubundan oluşabilir. Ögeler anlamlı ve doğru cümleler kurulabilmesini sağlar. Türkçede cümlenin ögeleri şunlardır:

  1. Yüklemler
  2. Yapım ekleri
  3. Çekim ekleri
  4. Nesneler
  5. Bağlaçlar
  6. Dolaylı tümleçler
  7. Zarf tümleçleri
  8. Edat tümleçleri
  9. Özneler
  10. Noktalama işaretleri

Eksiltili cümle ya da kesik cümle, tam bir cümle kurulabilmesi için gereken ana unsurları içermeyen cümledir. Türkçenin eklemeli yapısı nedeniyle yüklemler tek başına cümle kurmaya yettiği için, "yüklemi olmayan cümle" olarak da tanımlanabilir. Eksiltili cümleler bazen cümleleri pratik gerekçelerle kısaltmak amacıyla, bazen de edebî amaçlarla kullanılırlar.

-Okula.
-Bu kadar erken mi?

Bağlaçlar veya rabıt (bağlama) edatları; kelimeleri, kelime gruplarını veya cümleleri biçim veya anlam yönüyle birbirine bağlayan kelimeler: ve, veya, ile, ama, de (da), ancak, çünkü, eğer, hâlbuki, hem … hem …, hiç değilse, ise, ki, lâkin, meğer, nasıl ki, ne … ne …, öyle, öyle ki, sanki, şu var ki, üstelik, yahut, yalnız, yani, yoksa, zira vs. Bağlaçlar, ifadeleri ilgi ve önem sırasına koyarak düzenlememize yardımcı olur.

Noktalı virgül (;), bir noktalama işareti. Çoğunlukla kendi içinde virgülle ayrılmış grupları birbirinden ayırmak ve sıra cümleleri birbirinden ayırmak için; virgülden kuvvetli, noktadan zayıf bir duraksama işareti olarak kullanılır.

İki nokta, bir noktalama işareti. İki nokta üst üste olarak da bilinir. Metin içerisinde çoğunlukla alıntı yaparken, liste yaparken ve açıklama yaparken kullanılır.

Özne ya da fâil, bir cümlede yüklem ile bildirilen işi, eylemi ya da oluşu yerine getiren veya yüklem aracılığıyla hakkında bilgi verilen ögedir. Özne, yükleme sorulan "kim" ve "ne" sorularıyla bulunur.

Fiil veya eylem, varlıkların yaptığı işi, hareketi, oluşu çeşitli ekler alarak şahıs ve zamana bağlı olarak anlatan kelimedir.

Yüklem; cümlede özne tarafından gerçekleştirilen eylemi, oluşu, hareketi veya bir olguyu ya da yargıyı bildiren sözcük veya sözcük grubu. Özne ile birlikte cümlenin ana öğelerinden biridir. Yüklemler fiil veya isim soylu olabilir:

Zamir veya adıl, cümlede varlıkların adları yerine kullanılabilen ve adların yerine getirdiği bütün işlevleri yerine getirebilen ad soylu sözcük. Ben, sen, o, biz, siz, onlar; kendim, kendin, kendi, kendimiz, kendiniz, kendileri; bu, şu, o; kim, ne ve biri gibi kelimeler, sıklıkla zamir olarak kullanılır. Türkçede herhangi bir sözcüğü zamir olarak adlandırmak yanlış olur çünkü pek çok ad soylu sözcük gibi zamirler de cümlede ayrı görevlerde kullanılabilir:

Cümle veya tümce; bir ifade, soru, ünlem veya emiri dile getiren; kendi başına anlamlı sözcükler dizisi. Çoğunlukla özne, tümleç ve yüklemden meydana gelir. Bazen yan cümleciklerle anlamı pekiştirilir veya genişletilir.

Koşaç, isnat edatı veya haber edatı, isim cümlelerinde özne ile yüklemi birleştiren; yükleme güçlü ihtimal, olumluluk, olumsuzluk, süreklilik veya kesinlik kavramları veren -dir eki ile değil kelimesi. Bazı kaynaklarda tüm ek-fiiller koşaç olarak anılır. Koşaçlar isim cümlelerinde özneyi yükleme bağlayan ve yüklemde cümlenin bitiş hâlini oluşturan dilbilgisel ögelerdir.

Birleşik cümle veya bileşik cümle, bir ana (temel) cümle ile onun anlamını tamamlayan bir veya daha fazla yardımcı cümleden meydana gelen cümledir. Birleşik cümlelerde ana yüklemin haricinde yargı veya eylem bildiren başka sözcükler de bulunur. Aşağıdaki örneklerde yardımcı cümleler eğik çizgi (/) ile ayrılmıştır ve bazı noktalama işaretleri anlatım kolaylığı açısından kullanılmamıştır:

Ek-fiil, ek-eylem veya cevher fiil, Türkçede isimlerin sonuna eklenerek onları yüklem haline getiren bir ektir. Bu ek Eski Türkçe "ér- : olgunlaşmak, yetişmek, tamam olmak" fiilinden evrilip zaman içinde "i-mek" haline gelmiş ve zamanla kökünün de erimesiyle bugün sadece “şu veya bu durumda bulunmak” manalarını cümleye katan (i)-di, (i)-miş, (i)-se ve (i)-dir halleri kalmıştır. Diğer dillerden muadil olarak İngilizce "to be",Latince "esse" fiilleri örnek verilebilir.

Kurallı cümle ya da düz cümle, herhangi bir dilde cümlenin ögelerinin o dilin dilbilgisindeki cümle kuruluş kurallarına göre sıralandığı cümle türü.

Özne-yüklem uyumu; Türkçe bir cümlede özne ve yüklemin şahıs (kişi), tekillik-çoğulluk ve olumluluk-olumsuzluk yönünden uyumlu olması. Özne-yüklem uyumsuzluğu, dil bilgisi açısından bozukluklara neden olur.

Present perfect continuous veya present perfect progressive, İngilizce dilbilgisinde süreklilik bildiren zaman yapılarından biri. Standart olumlu bir cümle özne, "have/has" yardımcı fiili, "be" fiilinin üçüncü hâli (been) ve ana fiilin present participle (-ing) hâlinden oluşur. Geçmişte bir anda başlamış, şu ana kadar devam etmiş ve hâlen devam etmekte olan bir olay veya durumdan bahsederken kullanılır:

Bağlaşıklık bir cümledeki dilbilgisel unsurların tam, doğru ve birbirleri ile uyumlu şekilde kullanılması ilkesidir. Bu unsurlara örnek olarak cümlenin öğeleri, ekler, yardımcı fiiller, ek-fiiller vs. verilebilir. Bağlaşıklık bir dil bağıntısıdır.

Anlatım bozuklukları, yazılı veya sözlü anlatımda karşılaşılan hatalardır. Bu hatalar yapısal (dilbilgisel) veya anlam ve mantık bakımından olabilir. Öge eksikliği, ek eksikliği gibi yapısal bozukluklara "bağlaşıklık hataları"; gereksiz sözcük kullanımı, yanlış sözcük kullanımı gibi anlamsal bozukluklara ise "bağdaşıklık hataları" denir.

Esperanto dilbilgisi, kuralları aşırı şekilde düzenli olması için tasarlanmıştır. Eklemeli bir dil olan Esperanto'nun kelime dağarcığı Hint-Avrupa dil ailesi, özellikle de Latin, Slav ve Germen dilleri esas alınarak hazırlanmıştır. Esperanto serbest cümle dizimine sahiptir, cümledeki ögelerin yerleri değiştirildiğinde cümlenin anlamı değişmez.