İçeriğe atla

Devlet (anlam ayrımı)

Devlet şu anlamlara gelebilir:

Kullanımı

Ayrıca bakınız

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

15 Aralık, Miladi takvime göre yılın 349. günüdür. Yıl sonuna kadar kalan 16 gün vardır.

<span class="mw-page-title-main">VI. Mehmed</span> 36. ve son Osmanlı padişahı (1918–1922)

VI. Mehmed veya Mehmed Vahideddin, Osmanlı İmparatorluğu'nun 36. ve son padişahı ve 115. İslam halifesidir. Saltanatı döneminde, Osmanlı Devleti Mondros Mütarekesi'ni imzalayarak I. Dünya Savaşı'ndan yenik ayrıldı. İstanbul'un İşgali yaşandı ve İngilizlerin baskısı üzerine Meclis-i Mebûsan kapatıldı. Anadolu'da kurulan Türkiye Büyük Millet Meclisi ülke yönetiminde egemen olduktan sonra Vahideddin'in idaresi fiilen mümkün olmamıştır.

<span class="mw-page-title-main">IV. Mustafa</span> 29. Osmanlı padişahı (1807–1808)

IV. Mustafa, 29. Osmanlı padişahı ve 108. İslam halifesidir. Babası I. Abdülhamid, annesi Ayşe Sineperver Sultan'dır.

<span class="mw-page-title-main">III. Murad</span> 12. Osmanlı padişahı (1574–1595)

III. Murad, divan edebiyatındaki mahlasıyla Muradi, 12. Osmanlı padişahı ve 91. İslam halifesi. Saltanatı sırasında Osmanlı İmparatorluğu en geniş sınırlara ulaşmasına rağmen, devletteki yozlaşma yine saltanatı sırasında başlamıştır. Saltanatı boyunca sefere gitmemiştir.

<span class="mw-page-title-main">Sevr Antlaşması</span> Osmanlı İmparatorluğu ile İtilaf Devletleri arasında imzalanan ve Ankara Hükûmetince fiilen ve hukuken geçersiz kılınan barış antlaşması

Sevr Antlaşması, I. Dünya Savaşı sonrasında İtilâf Devletleri ile Osmanlı İmparatorluğu hükûmeti arasında 10 Ağustos 1920'de Fransa'nın başkenti Paris'in 3 km batısındaki Sevr (Sèvres) banliyösünde bulunan Seramik Müzesi'nde imzalanmış antlaşmadır. Antlaşma imzalandığı dönemde devam eden Türk Kurtuluş Savaşı'nın sonucunda Türklerin galibiyetiyle, bu antlaşma yerine 24 Temmuz 1923'te Lozan Antlaşması imzalanıp uygulamaya konulduğundan Sevr Antlaşması geçerliliğini kaybetmiştir. Sevr Antlaşması 433 maddeden oluşmaktaydı.

<span class="mw-page-title-main">Tekeli Lala Mehmed Paşa</span> 44. Osmanlı sadrazamı

Tekeli Lala Mehmed Paşa, III. Murad saltanatı döneminde 1595 yılında 18 - 29 Kasım tarihleri arasında on gün sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır. "Nişancı" lakabı ile veya "Eski Lala Mehmed Paşa" şeklinde de anılır.

Valide sultan, Osmanlı padişahlarının saltanatları sırasında hayatta olan annelerine verilen ünvandı.

Padişah, bazı İslam hükümdarları tarafından kullanılan ve yücelik belirten ünvan. Farsça bir sözcük olup "şahların en büyüğü" manasına gelmektedir. Esasen İslamiyet öncesi İran'da hüküm süren Sasani hükümdarlarının sıfatı iken daha sonra Osmanlı hükümdarları ve Delhi sultanları tarafından benimsenmiştir. Hindistan'da bazı bölgesel İslam hükümdarları ile Afganistan'daki Dürraniler de "padişah" unvanını kullanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Hatay Devleti</span> kendi isteğiyle Türkiyeye katılan Türk devleti (1938–1939)

Hatay Devleti, İskenderun Sancağı'nın 2 Eylül 1938'de bağımsızlığını ilan etmesi ile kurulmuş olan Türk devleti. 29 Haziran 1939 günü devletin yasama organı olan 22 üyesi Türk olan 40 üyeli Hatay Devleti Millet Meclisinin aldığı karar gereği Türkiye'ye katılmış ve Hatay ili olmuştur.

Murat, aşağıdaki anlamlara gelebilir.

<span class="mw-page-title-main">Şûrâ-yı Devlet</span> Osmanlı Devletinde yargı kurumu (1868–1922)

Şura-yı Devlet Osmanlı Devleti'nde günümüzdeki Danıştay'a karşılık gelen yüksek yargı kurumudur. 1868-1922 yılları arasında görev yapmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Malhun Hatun</span> Osman Gazinin eşi 1280 yılında evlendiği ilk eşi

Malhun Hâtun, Mal Hâtun, Mala Hatun ya da Kameriye Hâtun, ikinci Osmanlı padişahı Orhan Gazi'nin annesi ve Osman Gazi'nin evlendiği ilk eşidir.

<span class="mw-page-title-main">Hasan Celal Güzel</span> Türk siyasetçi ve bürokrat

Hasan Celal Güzel, Türk siyasetçi ve bürokrat.

<span class="mw-page-title-main">Atatürk milliyetçiliği</span> Atatürkün milliyetçilik anlayışı

Atatürk milliyetçiliği, Atatürk'ün millet tanımından yola çıkarak Kemalizm'in milliyetçilik ilkesini oluşturur. Atatürk'e göre millet, geçmişte bir arada yaşamış, bir arada yaşayan, gelecekte de bir arada yaşama inancında ve kararında olan, aynı vatana sahip, aralarında ortak dil, kültür, ahlak ve siyasi birlik olan insanlar topluluğudur. Atatürk'ün tanımladığı milliyetçilik; din ve ırk ayrımı gözetmeksizin, ulus tanımını vatandaşlık ve üst kimlik değerlerine dayandıran sivil milliyetçi bir vatanperverlik anlayışıdır.

10 Ocak 1828 yılında Katolik ve Gregoryen Ermenilerin arasında çıkan ihtilafların hat safhaya varması sonucu, II. Mahmud, İstanbul Ermeni Patrikliğine bir ferman göndererek İstanbul ve Ankara'daki Katolik Ermenilerin, Osmanlı sınırlarındaki taşra bölgelere zorunlu olarak gönderilmelerini emretmiştir. Bu olay Osmanlı tarihindeki ilk zorunlu Ermeni göçü olarak kayıtlara geçmiştir.

Yunus Emre Kültür Merkezi, İstanbul'da Bakırköy ilçesine bağlı Ataköy 9.Kısım'da kurulu, tiyatro, konser ve nikâh salonu amacıyla kullanılan yapıdır.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'de anayasal süreç</span> Türk anayasal sürecinin geçmişi ve bugünü

Türkiye'de anayasal süreç, 1808 tarihinde ilan edilen Sened-i İttifak ile başlayıp günümüze kadar devam etmektedir. II. Mahmud döneminde, Alemdar Mustafa Paşa tarafından hazırlanan Sened-i İttifak, merkezî otoriteyi taşrada hâkim kılmak için Rumeli ve Anadolu âyanları ile Osmanlı Devleti arasında 29 Eylül 1808’de imzalandı. Osmanlı'da Sened-i İttifak ile Türk tarihinde ilk defa devlet iktidarı sınırlandırıldığından, bu belge Türk tarihinde ilk "anayasal belge" kabul edilmektedir. Abdülmecid döneminde 3 Kasım 1839 tarihinde Mustafa Reşid Paşa tarafından hazırlanan Tanzimat Fermanı ilan edildi. Bu ferman ile padişah, fermanda ilân edilen ilkelere ve konulacak kanunlara uyacağına yemin etti. Tanzimat Fermanı'nın tamamlayıcısı ve pekiştiricisi olan Islahat Fermanı, Abdülmecid tarafından 1856 yılında "ferman" olarak ilan edildi. Tanzimat döneminde yetişen ve Genç Osmanlılar olarak bilinen aydın ve yazarlar, Avrupa'dan etkilenerek meşrutiyet yönetimini savunmaya başladılar ve meşrutiyeti ilan ettirmek için Abdülaziz’i tahttan indirerek, yerine II. Abdülhamid’i getirdiler. 23 Aralık 1876'da Mithat Paşa’nın hazırladığı Kanun-i Esasi ilan edilerek meşrutiyete geçildi. Kanun-i Esasî, şekli kritere göre bir anayasa olarak kabul edilmektedir. Türk tarihinin ilk anayasası olan ve 12 bölüm ile 119 maddeden oluşan Kanun-i Esasî'nin 113. maddesi gereğince, padişah olağanüstü durumlarda Anayasa'yı askıya alabilirdi. II. Abdülhamid, 1877 yılında Rus savaşlarını neden göstererek Anayasa'yı askıya aldı. 1908 yılındaki askeri ayaklanma sonucu II. Abdülhamid, 1876 Anayasası'nı tekrar yürürlüğe koydu ve böylece II. Meşrutiyet dönemi başladı. 1909 yılında 31 Mart Vakası'nın meydana gelmesinden sonra tahttan indirilen II. Abdülhamid'den sonra 1909 yılında Anayasa'da önemli değişiklikler yapıldı. Bu değişikliklerle 1876 Anayasası, meşruti bir parlamenter monarşi Anayasası haline geldi.

Kadınefendi, on yedinci yüzyılın başlarına doğru Osmanlı İmparatorluğu'nun padişahın dört adet zevcesine yada eşine verilen unvandı. Bu unvan onyedinci yüzyılın sonunda resmi kullanıma girdi ve ondokuzuncu ve yirminci yüzyıllara kadar kullanıldı.

<span class="mw-page-title-main">II. Sultanzâde Nâsıreddin Mehmed Bey</span> Karamanoğullarının 15. Hükümdarı

II. Sultanzâde Nâsıreddin Mehmed Bey ya da II. Mehmed Nâsıreddin Gıyaseddin Bey Karamanoğulları Beyliği hükümdarıdır. Annesi Nefise Melek Hatun, Osmanlı padişahı I. Murad'ın kızıdır.

Damad Arif Hikmet Paşa (1872-1942), Osmanlı devlet adamıdır.