İçeriğe atla

Deri greftleme

Deri greftleme, deri naklini içeren bir tür cerrahi işlemdir. Transplante edilen dokuya deri grefti denir.[1]

Deri greftleme genellikle şu durumların tedavisi için kullanılır:

Deri greftleri genellikle derinin büyük bir kısmı hasar gördüğünde kullanılır. Hasarlı deri gerektiğinde cerrahi olarak çıkarılır (eksizyon veya debridman ) ardından deri grefti o bölgeye uygulanır. Greftleme iki amaç için yapılır: gerekli tedavinin seyrini (ve hastanede geçen zamanı azaltmak) iyileştirmek ve deri grefti yerleştirilen alanın işlevini ve görünümünü iyileştirmek.

İki tip deri grefti vardır, daha yaygın olanı, bir patatesin soyulması gibi vücudun sağlıklı bir kısmından (verici alan) ince bir deri tabakasının çıkarılması şeklinde alınan kısmi kalınlıkta deri greftidir. İkincisi derinin tam kat alınarak verici alanın kendi içinde dikilerek kapatıldığı tam kalınlıkta deri greftidir. Tam kalınlıkta deri grefti, yaşayabilirlik açısında daha risklidir. Ancak, sezaryen izine benzer şekilde verici alanda sadece bir yara izi bırakır. Tam kalınlıkta deri greftlerinde verici alan genellikle alıcı alandan çok daha hızlı iyileşir. Kısmi kalınlıkta deri greftinde verici alan daha ağrılıdır ve iyileşme süresi daha uzundur. Ancak Kısmi kalınlıkta deri greftleri daha büyük miktarlarda alınabilir. Böylece daha fazla alanın onarılması mümkün olur. Kozmetik açıdan tam kalınlıkta deri grefti daha iyi sonuçlar verir.

Tarihçe

İlk deri grefti 1. yüzyılda Hindistan'da yapıldı. En temel anlamıyla deri greftleme, cildin ve bazen de altta yatan diğer doku tiplerinin vücudun başka bir yerine nakledilmesidir. Deri alma ve nakil tekniği ilk olarak yaklaşık 2500-3000 yıl önce Hindularda adli cezalandırma aracı olarak kesilmiş burunların yeniden yapılandırılması için yapıldı.[3] Modern anlamda greft kullanımı 19. yüzyılın ortasında tanımlanmıştır. 1869'da Reverdin pul greft kullanımını tanımlamıştır.[4] Ollier ve Thiersch sırasıyla 1872 ve 1886'da kısmi kalınlıkta deri greftini tanımlamışlardır. Wolfe ve Krause sırasıyla 1875 ve 1893 yıllarında tam kalınlıkta deri greftini tanımlamışlardır.[5] Günümüzde deri greftleme plastik cerrahide yaygın olarak kullanılmaktadır.[6]

Sınıflandırma

Greftler kalınlıklarına, kaynaklarına ve amaçlarına göre sınıflandırılabilir. Kaynağa göre:

  • Otogreft : Donör cildi aynı kişinin vücudundaki farklı bir bölgeden (otogreft olarak da bilinir) alınır.
  • İzogreft : Donör ve alıcı bireyler genetik olarak aynıdır (örneğin, monozigotik ikizler).
  • Allogreft : Donör ve alıcı aynı türdendir (insan → insan, köpek → köpek; allogreft).
  • Ksenogreft : Donör ve alıcı farklı türlerden (örneğin sığır kıkırdağı; domuz derisi).
  • Prostetik : Kayıp doku, metal, plastik veya seramik (protez implantları) gibi sentetik malzemelerle onarılır.[7]

Allogreftler, ksenograftlar ve protez greftler genellikle geçici deri ikameleri olarak kullanılır, bu greftler enfeksiyonu ve sıvı kaybını önlemek için yara örtüsü görevi görürler. Vücut eninde sonunda bu greftleri reddetmeye başladığında uzaklaştırılmaları gerekecektir. Otolog greftler ve bazı işlenmiş allogreftler reddedilmeden kalıcı olarak vücutta kalabilir.[8] Genetiği değiştirilmiş domuzlardan allogreft eşdeğeri deri materyali üretilebilir[9] Ayrıca bir balık türü olan tilapia'nın derisi de domuz derisinin bulunmadığı durumlarda deneysel çalışmalarda ve veterinerlik alanında ucuz ksenograft olarak kullanılır.[10][11]

Kalınlığa göre:

Kısmi kalınlıkta
Kısmi kalınlıkta deri grefti (STSG: Split-thickness skin graft), epidermis ve dermisin bir kısmını içeren deri greftidir . Kalınlığı donör alanına ve uygulanacak alanın ihtiyaçlarına bağlıdır. Greftin üzerine elle veya cihaz (ing: mesher) yardımıyla delikler açılarak greft ağ şekline getirilir. Böylece kapatılacak alan miktarı arttırılabilir. Kısmi kalınlıktaki greftler sıklıkla geniş alanları kapatabildiği ve otorejeksiyon oranının düşük olduğu için sıkça kullanılır. Aynı verici bölgeden ortalama altı hafta sonra tekrar greft alınabilir.[12] Donör bölge dermisten ve etraftaki sağlam deriden epitelizasyon yoluyla iyileşir. İyileşme süresince dönör alana pansuman uygulanması gerekir.
Tam kalınlık
Tam kalınlıkta deri grefti epidermis ve dermisin tüm katlarını içerir. Donör bölge ya kendi içine dikilerek ya da kısmi kalınlıkta deri grefti ile kapatılır.
Kompozit greft
Kompozit greft birden fazla doku türünü içeren grefttir. Deri ve altında yer alan kıkırdak veya başka bir doku içerir. Burun alar kanat deri ve kıkırdak eksikliği onarımında sıklıkla kullanılır. Dönör alan olarak genellikle kulak seçilir.

Donör seçimi

Diğer hayvanlardan alınan greftler heterogreft veya ksenograft olarak adlandırılır. Tanım olarak, bu greftler vücudun günler ila birkaç hafta içinde reddedeceği geçici biyolojik pansumanlardır ve açık bir yaradaki bakteri yoğunluğu ile sıvı kaybını azaltmada faydalıdırlar.

Daha derin doku kayıplarında derinin tüm katlarını içeren tam kalınlıkta deri grefti gerekli olabilir. Genellikle greftin uzun dönemde kontraksiyonunun en aza indirilmesi gereken yüz ve el kusurları için bu greft tercih edilir. Genel kural, greft ne kadar kalın olursa, kontraksiyon ve deformite o kadar az olur.

Hücre kültürlüyle üretilen epitelyal otogreft (CEA), Greft ihtiyacı olan kişiden deri hücrelerini alınarak laboratuvar ortamında üretilir. Bu hücreler aynı kişiden alındığı için o kişinin bağışıklık sistemi grefti reddetmez. Ancak bu tabakalar çok ince olduğundan (sadece birkaç hücre tabakası kalınlığında) travmalara karşı dayanıksızdırlar ve tutma oranı genellikle %100'den azdır.

Kısmi kalınlıkta deri grefti alındıktan 8 gün sonra verici bölge

İnce ve iyi korunmuş cilt dilimleri ve şeritlerini donörden çıkarmak için cerrahlar dermatom adı verilen özel bir cerrahi alet kullanır. Bu genellikle dermisin sadece bir kısmı ile epidermisi içeren bölünmüş kalınlıkta bir deri grefti üretir. Donör bölgesinde geride kalan dermis, her ikisi de yeni bir epidermis tabakası oluşturmak için yavaş yavaş çoğalan epidermal hücreler içeren saç folikülleri ve yağ bezleri içerir. Donör bölgesi aşırı derecede ağrılı ve enfeksiyona karşı savunmasız olabilir. Donör bölgesi ağrısını tedavi etmenin birkaç yolu vardır. Bunlar arasında deri altı anestezik ajanlar, topikal anestezik ajanlar ve belirli tipte yara örtüleri bulunur.[13]

Greft alındıktan sonra kaplanacak olan bölgeye dikkatlice yayılır. Birkaç küçük sütür veya cerrahi zımba ile yerinde tutulur. Greft başlangıçta, plazmatik imbibisyon adı verilen difüzyonla beslenir. Yeni kan damarları, alıcı bölgeden nakledilen cilde 36 saat içinde kılcal aşılama adı verilen bir süreçte büyümeye başlar. Greft altında sıvı birikmesini önlemek ve revaskülarizasyonu sağlamak için greft alıcı alana dikkatlice sabitlenmeli ve gerekirse greft üzerinde sıvıların dışarıya çıkması için küçük kesiler açılmalıdır. Bu kesiler sıvı drenajı sağlamanın yanısıre greftin kapladığı alanı genişletmektedir. Bununla birlikte, kesiler kozmetik açıdan güzel olmayan kesikli görüntüye neden olmaktadır.[14]

Hem ameliyat öncesi yara bakımı hem de ameliyat sonrası greft iyileşmesi için giderek yaygınlaşan bir yöntem, negatif basınçlı yara tedavisi kullanımıdır. Bu sistem, yaranın üzerine köpük formunda bir malzeme yerleştirilir, sonra köpüğün üzerine delikli bir tüp yerleştirerek cihaza bağlanır. Düzenek daha sonra bandajlarla sabitlenir. Vakum ünitesi negatif basınç oluşturur, pansuman hava sızdırmaz hale getirilir ve cihaz yara üzerindeki fazla kan ve sıvıları dışarı atar. Bu işlem tipik olarak greft bölgesinde temizliğin korunmasına yardımcı olur, yeni kan damarlarının gelişimini destekler ve greftin başarılı bir şekilde tutma şansını artırır. Negatif basınçlı yara tedavisi ayrıca, enfekte olmuş bir yaranın greft uygulanmadan önce greft uygulanabilir seviyeye gelmesine yardımcı olmak için de kullanılabilir. Deri grefti uygulaması deri nakli olarak da düşünülebilir.

Riskler

Deri greft ameliyatı için riskler:

Ksenogreftlarde ret görülebilir. Bunu önlemek için, greft alan kişi genellikle uzun süre immünosüpresan ilaçlarla tedavi edilmelidir.

Gidişat

Çoğu deri grefti operasyonu başarılıdır, ancak bazı durumlarda greftler iyi iyileşmez ve tekrar greftleme gerektirebilir. Greft ayrıca iyi bir dolaşım açısından izlenmelidir.

Deri greftleme sonrası iyileşme süresi uzun olabilir. Greft alıcıları birkaç ay boyunca kompresyon giysisi giyerler ve bu kişiler uzun süreli ağrı ve işlev kaybından kaynaklanan depresyon ve anksiyete riski altındadır.[15]

Kaynakça

  1. ^ ""Plastic, Aesthetic and Reconstructive Surgery"". 26 Temmuz 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Şubat 2020. 
  2. ^ ""Necrotizing fasciitis and purpura fulminans"". 16 Mart 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Şubat 2020. 
  3. ^ https://www.derm.theclinics.com/article/S0733-8635(05)70488-5/abstract []
  4. ^ "Arşivlenmiş kopya". 29 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Şubat 2020. 
  5. ^ https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/19939539 []
  6. ^ "Arşivlenmiş kopya". 30 Eylül 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Şubat 2020. 
  7. ^ Hilko Weerda (2001). Reconstructive Facial Plastic Surgery (İngilizce). George Thieme Verlag. ISBN 1-58890-076-2. 
  8. ^ "General data about burns". Burn Centre Care. 18 Ekim 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Şubat 2020. 
  9. ^ Leonard (Aralık 2017). "Skin grafts from genetically modified α-1,3-galactosyltransferase knockout miniature swine: A functional equivalent to allografts". Burns. 43 (8). ss. 1717-1724. Diğer özetMassachusetts General Hospital (27 Mayıs 2014). 
  10. ^ Lima-Junior (Haziran 2019). "Innovative treatment using tilapia skin as a xenograft for partial thickness burns after a gunpowder explosion". Journal of Surgical Case Reports. 2019 (6). 
  11. ^ "Healing Animals With Fish Skins". UC Davis (İngilizce). 17 Eylül 2018. 8 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Şubat 2020. 
  12. ^ Juan Barret-Nerin; David N. Herndon (13 Ekim 2004). Principles and Practice of Burn Surgery (İngilizce). CRC Press. ISBN 0824754530. 
  13. ^ "Treating pain on skin graft donor sites: review and clinical recommendations". J Trauma Acute Care Surg. Haziran 2017. 
  14. ^ "Skin Grafts and Biologic Skin Substitutes". Medscape. 10 Mayıs 2018. 19 Aralık 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Temmuz 2019. 
  15. ^ "Skin Grafting: Aftercare". Encyclopedia of Surgery. 29 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Eylül 2012. 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Kornea</span> Gözün saydam ön tabakası

Kornea, gözün en ön kısmında yer alan, ışığı odaklamak ve gözü dış etkenlerden korumak için özelleşmiş saydam ve eğimli doku.

Doku, bitki, hayvan ve insan organlarını meydana getiren, şekil ve yapı bakımından benzer olup, aynı vazifeyi gören, birbirleriyle sıkı alâkaları olan aynı kökten gelen hücrelerin topluluğu. İlkel canlılar bütün hayatları boyunca bir tek hücre olarak kaldıkları halde yüksek organizmalar çok sayıda hücrelerin bir araya gelmesi ile meydana gelmiştir. Bitkisel organizmaları meydana getiren çok sayıdaki hücrelerin protoplastları birbirinden cansız hücre çeperleriyle ayrılmış olmakla beraber aralarında sıkı bir ilişki göstermektedir. Böyle hücre çeperi içinde bulunan, birbiriyle sıkı ilişki gösteren, aynı kökenden gelmiş protoplast topluluklarına doku, dokuların özelliklerini konu eden morfoloji biliminin dalına da histoloji denir.

Abse, irinli yangı bölgesinde doku erimesi vardır, oluşan boşluğu irin doldurur. Genellikle piyojen bakterilerin neden olduğu fokal bir yangı türüdür.

Plastik cerrahi veya tam adıyla plastik, rekonstrüktif ve estetik cerrahi, vücut üzerindeki çeşitli yapıların yeniden yapılması, şekillendirilmesi, ciddi doku kayıplarının giderilmesini ve her türlü estetik girişimi kapsayan cerrahi bir disiplindir. Pediatrik plastik cerrahi türü de vardır. Kozmetik, estetik tıp, estetik cerrahi plastik cerrahinin en bilinen kısımlarıdır. Bilinenin aksine plastik cerrahi alanının büyük kısmını estetik cerrahi dışında rekonstüktif cerrahi, kraniyofasiyal cerrahi, el cerrahisi, el nakli, mikrocerrahi ve yanık tedavisi oluşturmaktadır. Rekonstrüktif ve estetik cerrahi olmak üzere iki ana kategoriye ayrılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Organ nakli</span> bir organ ya da dokunun bir bedenden başka bedene nakledilmesi

Organ nakli ya da organ transplantasyonu organ donörü tarafından verilen sağlam organ parçası ya da tamamının alıcının hasarlı veya çalışmayan organı yerine koymak amacıyla bir vücuttan diğerine nakledilmesidir. Organ donörü yaşayan kişi veya kadavra olabilir.

<span class="mw-page-title-main">Pilonidal kist</span> özellikle kuyruk sokumu bölgesinde kıl içeren kist veya sinüs

Pilonidal kist veya pilonidal hastalık, tipik olarak kalçanın yanakları arasında ve genellikle üst ucunda kist olarak ortaya çıkan bir tür deri enfeksiyonudur. Belirtiler arasında ağrı, şişme ve kızarıklık yer alabilir. Ayrıca sıvı drenajı olabilir, ancak nadiren ateş görülebilir.

<span class="mw-page-title-main">Rinoplasti</span> burna kalıcı şekil verme, estetik olarak burun şeklini değiştirme operasyonu

Rinoplasti, yaygın plastik cerrahi türüdür. Burnu yeniden şekillendirme; yapılandırma ameliyatıdır. Amaç burnu fonksiyonel ve estetik açıdan daha iyi hale getirmektir. Tıp dilinde rinoplasti estetik burun ameliyatı anlamına gelir. Burun iskeleti ve yumuşak dokularının yeniden şekillenerek yüze göre uyumlu ve orantılı bir hale getirilmesi ameliyatıdır. Özellikle kişinin yüzüne göre planlanması gereken ve kemik, kıkırdak, yumuşak dokular ve cilde şekil verilen bir ameliyattır. Son yıllarda aşırı kıkırdak ve kemik çıkarımı yapılan eski yöntemler bırakılmış ve "yapısal rinoplasti" konsepti hakim olmuştur. Burun estetiği ile burun cerrahisi konusunda eğitim alan kulak burun boğaz uzmanları ve plastik cerrahlar ilgilenmektedir. Ameliyatın hem estetik hem de burun içi septumunun düzeltilmesini de içeren şekline septoplasti veya septorinoplasti denir. Ameliyatsız rinoplasti, alarplasti, rinektomi, frontal sinüs trefinasyonu, antral lavaj da burun estetiği ameliyatlarına aittir.

<span class="mw-page-title-main">Saç nakli</span> Saç Nakli Nedir

Saç nakli, yaygın estetik cerrahi işlemlerden biridir. Kelliğe dirençli olan enseye yakın başın arka tarafından alınan saç köklerinin, saçların döküldüğü veya seyrekleştiği bölgeye taşınmasıdır. İşlem lokal anestezi altında gerçekleştirilir. Saç ekimi ayrıca kirpik, kaş, bıyık, sakal, göğüs, kasık kıllarının onarılmasında da kullanılabilir.

Organik güneş pili veya organil güneş hücresi, Güneş'ten gelen ışığı aktif polimer tabakası ile absorbe eden ve doğrudan elektrik enerjisine çeviren bir cihazdır. İnorganik güneş hücrelerinden farklı olarak geniş yüzeylere kaplanabilmesi, düşük maliyetli olması ve kolay üretilebilmesinin yanı sıra organik kimyasındaki gelişmelere paralel olarak daha farklı özellikler kazandırılabilinir olması bu teknolojinin cazibelerindendir. Aktif polimer tabakası güneşten gelen ışığı absorbe edip elektron ve hol (boşluk) çiftleri (exciton) oluşturur. Yükler ayrıştıktan sonra elektronlar bir elekroda (katot), holler ise diğer elektroda (anot) doğru yol alırlar. Bu şekilde akım ve voltaj üretilir.

Nörorejenerasyon, sinir dokusu ve sinir hücresinin yeniden oluşması veya onarılmasını ifade eder. Çoğu mekanizmalar buna, yeni nörogliaların, aksonların, miyelinlerin veya sinapsların oluşmasını da ekler. Nörorejenerasyonda, çevresel sinir sistemi (ÇSS) ile merkezi sinir sistemi (MSS) arasında, işlevsel mekanizmalar ve bilhassa büyüklük ve hız farklılıkları vardır. Bir akson hasar gördüğünde, Wallerian dejenerasyonuna maruz kalan distal (uç) bölge, miyelin kılıfını kaybeder. Proksimal (yakınsal) bölge ya apoptozis ya da onarılabilir kromatolize maruz kalır. MSS'de, nöroglia ölü sinapsları istila ederek sinaptik ayrılmaya sebep olur.

<span class="mw-page-title-main">Diş eti çekilmesi</span>

Dişeti çekilmesi, dişeti kenarının kaybı veya geri çekilmesiyle diş kökünün açığa çıkmasıdır. Dişeti çekilmesi 40 yaşın üzerindeki bireylerde sık rastlanan bir sorundur, ancak ergenlikten itibaren veya 10 yaş civarında da görülebilir. Kuron-kök oranının azalmasıyla birlikte olabilir ya da olmayabilir .

<span class="mw-page-title-main">Abdominoplasti</span>

Abdominoplasti veya " karın germe ", karnı daha ince ve daha sağlam hale getirmek için uygulanan kozmetik cerrahi bir prosedürdür. Ameliyat, karın duvarı kasını ve fasyasını sıkılaştırmayı, fazla cilt ve yağ dokusunun orta ve alt karın bölgesinden çıkarılmasını içerir. Bu tip cerrahi işleme genellikle hamilelik veya büyük kilo kaybından sonra gevşek veya sarkan dokuları olan hastalar ihtiyaç duyar.

<span class="mw-page-title-main">Dermatom (alet)</span>

Dermatom, dönor bir alandan ince tabakalar şeklinde deri grefti alma amacıyla kullanılan cerrahi bir alettir. Üçüncü derece yanık veya travma nedeniyle deri bütünlüğünün bozulduğu durumlarda dermatom yardımıyla alınan deri greftiyle hasarlanan bölge onarılmaktadır.

Serbest flep ya da serbest otolog doku transferi veya mikrovasküler serbest doku transferi olarak da adlandırılan cerrahi terimler, mevcut bir doku kaybını onarmak için belli bir dokunun vücudun bir bölgesinden diğerine "transplantasyonunu" tanımlar. "Serbest", dokunun kan dolaşımından tamamen ayrıldığı bölgeye ve daha sonra kan damarlayıla beraber aktarılarak bağlandığı bölgeye denmektedir. Serbest flepler kısmen kan dolaşımının bırakıldığı "pediküllü" fleplerin aksine tamamen alıcı alandan kan damarlarıyla beraber ayrılarak yeni yerinde alıcı alandaki kan damarlarına bağlanmaktadır.

Flep cerrahisi, plastik ve rekonstrüktif cerrahide, herhangi bir doku tipinin donör bölgeden kaldırıldığı ve sağlam bir kan kaynağı ile alıcı bölgeye taşındığı cerrahi bir tekniktir. Fleplerin greftlerden farklı olarak kendilerine ait kan dolaşımı sistemi bulunmaktadır. Greftler adapte edildikleri bölgede yeni kan damarı oluşumuyla o bölgede yaşamaktadır. Flepler, greftlerden daha karmaşıktır ve ciddi doku kayıplarında, hacim gerektiren doku onarımlarında, alıcı yatağın besleyici özelliğinin olmadığı gibi greftlerin kullanılamayacağı durumlarda kullanılmaktadırlar.

Greftleme, kendine ait kan dolaşımına sahip olmayan bir dokuyu vücuttaki bir bölgeden diğerine veya başka bir canlıdan diğerine taşımak için yapılan cerrahi prosedürü tanımlar. Greft yerleştirildikten sonra yeni kan damarları tarafından beslenir. Aktarılan doku kan akımı bozulmadan aktarılırsa o dokuya flep denir. Bazı durumlarda greft yapay olarak üretilebilmektedir. Yapay kan damarı greftleri bu greftlere örnek olarak verilebilir.

<span class="mw-page-title-main">Lenfanjiyoma</span>

Lenfanjiyomlar, lenfatik sistemin malformasyonları olup, ince duvarlı kistler ile karakterize edilir; bu kistler kistik higroma gibi makroskopik veya mikroskopik olabilir. Lenfatik sistem, dokulardan fazla sıvıyı venöz sisteme geri döndüren damar ağı ve bu sıvıyı patojen işaretleri için filtreleyen lenf nodlarından oluşur. Bu malformasyonlar her yaşta meydana gelebilir ve vücudun herhangi bir bölümünü etkileyebilir, ancak %90'ı 2 yaşından küçük çocuklarda ve baş ve boyun bölgesinde görülmektedir. Bu malformasyonlar doğuştan veya sonradan kazanılmış olabilir. Konjenital lenfanjiyomlar sıklıkla Turner sendromu gibi kromozomal anormallikler ile ilişkilidir, ancak izole olarak da bulunabilirler. Lenfanjiyomlar genellikle doğum öncesi dönemde fetal ultrasonografi kullanılarak teşhis edilir. Edinsel lenfanjiyomlar travma, iltihap veya lenfatik tıkanıklık sonucu gelişebilir.

Liposuction ya da lipo, plastik cerrahide kullanılan bir tür yağ alma prosedürü. Yapılan ameliyatlardaki sonuçlara istinaden, birkaç aydan sonra kilo üzerindeki bir etkiyi desteklemediği ve obezite ile ilgili sorunları etkilemediği gözlemlenmiştir. Amerika Birleşik Devletleri'nde yaygın olarak yapılan kozmetik cerrahi işlemlerden birisidir.

Vulvektomi, vulvanın kısmen veya tamamen kesildiği jinekolojik bir prosedürü ifade eder. Prosedür genellikle belirli kanser vakalarında, vulvar displazide, vulvar intraepitelyal neoplazide son çare olarak gerçekleştirilir. Aynı zamanda kadın sünnetinin bir parçasıdır. İşlemden sonra kasık bölgesinde şiddetli ağrı olabilmesine rağmen, birkaç hafta boyunca cinsel işlev genel olarak mümkündür ancak sınırlıdır.

Yapay ankiloz veya sindez olarak da bilinen artrodez, iki kemik arasındaki eklem kemikleşmesinin ameliyatla yapay olarak indüklenmesidir. Bu, ağrı kesici ilaçlar, atel veya normal olarak belirtilen diğer tedavilerle tedavi edilemeyen bir eklemdeki inatçı ağrıyı gidermek için yapılır. Bu tip ağrının tipik nedenleri, eklemi bozan kırıklar, şiddetli burkulmalar ve artrittir. En çok omurga, el, ayak bileği ve ayaktaki eklemlerde yapılır. Tarihsel olarak diz ve kalça artrodezleri de ağrı giderici prosedürler olarak uygulanmaktaydı, ancak kalça ve diz artroplastisinde elde edilen büyük başarılarla, bu büyük eklemler için artrodezi birincil prosedür olmaktan çıkmıştır ve şimdi sadece bazı başarısız artroplastilerde son çare olarak kullanılmaktadır.