
Balıklar poikloterm olan, neredeyse sadece suda yaşayan ve solungaçları ile solunum yapan, soğuk kanlı, yürekleri çift gözlü, çoğunun vücudu pullu, genellikle yumurta ile üreyen omurgalı hayvanlardır. Bazı türler canlı doğurarak ürer. Mesela tatlı su balıklarından Lepistes'in yumurtaları anne karnında çatlar ve canlı doğum gerçekleşir. Çiklitgillerde ise kuluçka süresi dişinin ağzında gerçekleşir. Ağzında yumurtaları çeviren, mantarlaşmasını engelleyen dişi yumurtalar çatlayana hatta yavrular serbestçe yüzmeye başlayana kadar onları ağzındaki kesesinde korur. Balıklar su yaşamındaki en önemli varlıklardan bir tanesidir. Nehir, göl, akarsu, okyanus ve denizlerde bulunmaktadır.
Stoma, açılıp kapanma özellikleri ile bitkideki terlemeyi ve gaz değişimini kontrol eden canlı yapılardır. Terimin tekili stoma, epidermislerinde karşılıklı olarak bulunur.
Hücre bir canlının yapısal ve işlevsel özellikler gösterebilen en küçük birimidir. Hücre kelimesi, ; Latince küçük odacık anlamına gelen "cellula" kelimesinden Robert Hooke tarafından türetilmiştir. Hücrenin içerisinde "Solunum, Boşaltım, Beslenme, Sindirim" gibi yaşamsal faaliyetler gerçekleşir.

Hemoliz Eritrositlerin (alyuvarların) büyük boyutlarda yıkımı. Hemoliz sonucu bir tür Anemi olan hemolitik anemi oluşur.

Difüzyon, maddelerin çok yoğun ortamdan, az yoğun ortama doğru kendiliğinden yayılmasıdır. Fiziksel kimyada ise moleküllerin kinetik enerjilerine bağlı olarak rastgele hareketlerine denir.

Osmoz, çözücü maddelerinin az yoğun ortamdan çok yoğun ortama, seçici geçirgen bir zardan enerji harcayarak geçişidir.

Ökaryotlar, hücrelerinde bir çekirdek ve –genellikle– organeller içeren bir canlılar grubu olup, bilimsel sınıflandırmada arkeler ve bakterilerle beraber tüm canlıları kapsayan üç ana gruptan biridir.

Maden suyu, jeolojik ve fiziksel olarak koruma altında tutulan yeraltı sularından kuyu açılarak veya kaynaktan doldurularak elde edilmiş, çözünmüş katı madde içeriği toplam 250 ppm'den daha az olmayan sulara verilen isimdir.

Bir bitki hücresi izotonik ortamdayken hipertonik bir ortama konulduğunda, hücredeki küçük moleküllerin enerji harcanmadan çok yoğun hücre ortamından, az yoğun ortama geçişine plazmoliz denir. Plazmolizde osmoz kurallarına göre hücre su kaybeder. Hücrenin su kaybedip büzülmesini sağlayan çözeltiye hipertonik çözelti adı verilir. Hipertonik çözeltiler aynı zamanda derişik çözeltilerdir.Eğer hücre bu ortamda uzun süre kalırsa ölür.
İzotonik çözeltiler, osmotik basıncı eşit olan çözeltilerdir.

İzotonik ya da eşyoğun teknik olarak eşit yoğunlukta çözelti anlamına gelir.

Hipertonik yüksek derişim anlamı taşımaktadır. Ağırlıklı olarak biyolojide hücrelerin madde alış-verişini açıklamakta kullanılır. Örneğin; hipertonik bir ortama konulan hücre su kaybeder. Çünkü ortam kendisinden daha yoğundur. Ozmoz kuralları gereği hücre su kaybederken, dış ortam su alır. Bu işlem hücre ile dış ortamın yoğunluğu eşitleninceye kadar sürer. İşlem sonunda hücre plazmoliz durumuna geçmiş olur.
Tonisite, efektif osmolarite veya efektif osmolalitenin bir ölçüsü. Osmolalite ve osmolarite partiküler bir solüsyonun hücre zarından bağımsız özellikleridir.

Hipotonik, madde yoğunluğunun, sıvı yoğunluğundan daha az olduğu ortama denir. Hücre, izotonik ortamdan alınıp hipotonik ortama konulursa bulunduğu ortamdaki sıvıyı içine alarak şişer. Bu olaya deplazmoliz denir. Bitki hücrelerinde deplazmoliz devam ederse hücre şişer ve turgor durumuna geçer. Hayvan hücrelerinde deplazmoliz devam ederse hücre patlar ve hemolize uğrar.
Çözelti seviyesinin yükselmesiyle yükselen sıvının yaptığı hidrostatik basınçtan dolayı çözünenin tarafına geçiş hızı azalırken çözücünün tarafına geçiş hızı artar ve sonuçta her iki hız da birbirine eşit olduğunda dinamik bir denge kurulur. Dinamik dengenin kurulduğu anda sıvı seviyeleri sabit kalır ve yükselen çözeltinin yaptığı hidrostatik basınca osmotik basınç denir.

Turgor basıncı ya da turgor, bitki hücrelerinin saf suya konmasıyla içine su alarak, şişmesi ve hücrenin çeperine basınç yapması olayına denir.

Vasopressin ve Antidiüretik Hormon (ADH) olarak da bilinen Arginin Vasopressin (AVP), insan dahil olmak üzere memelilerin büyük çoğunluğunda bulunan bir hormondur. Vasopressinin birincil görevi, böbreklerden su geri emilimini artırmaktır.

İntravenöz tedavi veya Damar içi tedavi, herhangi bir sıvı, ilaç veya besin kaynağının doğrudan kişinin damarına uygulayan tıbbi bir tekniktir. Damar içi tedavi özellikle rehidrasyon veya bireyin akli denge kaybı gibi herhangi bir sebepten ötürü, ağızdan sıvı veya yiyecek alamaması durumunda sıkça kullanılan bir yöntemdir. Ayrıyeten elektrolit dengesizliğini düzeltmek veya ilaç, kan bağışı ve elektrolit gibi tedavileri uygulamak için de kullanılabilir.

Renin-anjiyotensin sistemi (RAS) ya da renin anjiyotensin aldosteron sistemi (RAAS), kan basıncını ve sıvı dengesini düzenleyen hormonal bir sistemdir.

Sporcu içecekleri, belirtilen amacı spor adamı ve sporcuların antrenman veya yarışmadan önce ve sonra su, elektrolitler ve enerjinin yerini almasına yardım etmek olan meşrubatlardır.