Trinidad ve Tobago, Karayipler'de yer alan, Trinidad ve Tobago adlı iki farklı adadan oluşan ülke. Ülkenin para birimi Trinidad ve Tobago dolarıdır.
Seyşeller ya da resmî adıyla Seyşeller Cumhuriyeti, Afrika kıtasına bağlı ada ülkesidir. Seyşeller, Hint Okyanusu'ndaki 115'ten fazla ada üzerinde kurulu bir ülke olup, Afrika ana kıtasının doğusunda, Madagaskar'ın ise kuzeydoğusunda yer almaktadır. Ülkenin başkenti Victoria'dır.
Gümüş, elementlerin periyodik tablosunda simgesi Ag olan, beyaz, parlak, değerli bir metalik element. Atom numarası 47, atom ağırlığı 107,87 gramdır. Erime noktası 961,9 °C, kaynama noktası 1950 °C ve özgül ağırlığı da 10,5 g/cm³'tür. Çoğu bileşiklerinde +1 değerliklidir. Günümüzde Dünya'da 55 yıllık gümüş rezervi kaldığı tahmin ediliyor. Yeni gümüş rezervleri keşfedilmezse 2078 yılında Dünya'daki gümüş rezervlerinin tükenebileceği tahmin ediliyor. En çok gümüş üretimi yapan ülkeler Meksika, Çin, Peru Şili ve Avustralya'dır.
Akvaryum, çoğunlukla cam ya da yüksek dirençli plastik gibi saydam malzemelerden yapılan, genellikle balık olmak üzere, bazen de omurgasızlar ve ayrıca amfibyumlar, deniz memelileri ve sürüngenler gibi suda yaşayan bitki ve hayvanların tutulduğu ve daha çok bu canlıların sergilenmesi amacıyla kullanılan içi su dolu, küçük bir cam kavanozdan büyük su tanklarına kadar geniş bir yelpazede yer alan kap ve yapılar. Akvaryum sahibi olmak dünya çapında yaklaşık 60 milyon kişi tarafından paylaşılan popüler bir hobidir. Çağdaş akvaryumların öncülerinin ilk çıktığı 1850'li yıllardan beri, özellikle akvaryum balıklarını sağlıklı tutabilmek için daha karmaşık ışıklandırma ve filtreleme sistemleri de geliştirildikçe akvaryum ile ilgilenenlerin sayısı artmıştır. Halka açık akvaryum'lar, evdeki akvaryumların büyük ölçekteki kopyalarıdır. Osaka Akvaryum, 5.400 m3'lük su tankı ve 580 türden oluşan su canlısı koleksiyonuna sahiptir ve Birleşik Krallık'ta yapılması planlanan National institute for research into aquatic habitats 40 hektarlık büyüklüğüyle dünyanın en büyük akvaryumu olacaktır.
Basit bir kimyasal bileşik olan sodyum klorür (NaCl), diğer adıyla yemek tuzu, yüzyıllardan beri insanlar için büyük bir önemi olan bir gıda maddesidir. Tuzun önemini artıran en büyük özelliği de tarih öncesi zamanlarda besin maddelerini uzun süre saklamak için tuzu koruyucu madde olarak kullanmalarından gelmektedir. Eski zamanlarda et ve balık gibi besinler tuzun içinde kurutulup saklanarak bunların bozulması engellenmiştir. Tuz insan dahil tüm canlıların besin kaynaklarındandır ve ticari bakımdan da önemli bir maddedir. Dünyanın her yerinde rastlanabilen sofra tuzu tarih boyunca önemli bir ihtiyaç ve ticaret maddesi olmuştur.
Balıkçılık; denizlerde, göllerde ve akarsularda balıkların ve diğer deniz ürünlerinin çeşitli yöntemlerle avlanmasıdır. Balığın yanı sıra midye, karides, ıstakoz, pavurya, istiridye ve ahtapotun hatta balina gibi deniz memelilerinin avlanması da balıkçılık kapsamına girer. Gölet, havuz ya da denizlerdeki suni tesislerde balık ve diğer deniz hayvanlarının üretilmesi de balıkçılığın bir parçasıdır. Amatör balıkçılık, ticari balıkçılık, zanaatkar balıkçılık, rekreasyonel balıkçılık, kültür balıkçılığı gibi balıkçılık yöntemleri bulunur.
İyot, sembolü I, atom numarası 53 olan bir elementtir. Kimyasal olarak iyot halojenlerin en az reaktif olanı, astatin'den sonra en elektropozitif olanıdır. İyot başlıca tıpta, fotoğrafçılıkta ve boya imalatında kullanılır. Çoğu canlının eser miktarda iyota gereksinimi vardır.
Japon mutfağı, Japonya'ya özgü yemek pişirme tarzıdır. Japonya'nın geleneksel mutfağı (washoku), miso çorbası ve diğer yemekler ile pilav üzerine kuruludur ve mevsimlik malzemelere vurgu yapılmaktadır. Garnitürler genellikle balık, salamura sebze ve et suyunda pişirilmiş sebzelerden oluşur. Japonya bir ada ülkesi olduğundan dolayı balık ile diğer deniz ürünleri içeren yemeklere de çok sık rastlanmakta olup genellikle ızgara yapılır, ancak aynı zamanda saşimi veya suşi olarak çiğ olarak da servis edilir. Deniz ürünleri ve sebzeler de tempura olarak hafif bir hamurda kızartılır. Pirinç dışında, soba ve udon gibi erişteler de bir temel gıda maddesidir. Japonya'da ayrıca, oden adı verilen et suyunda balık ürünleri veya sukiyaki ve nikujagada sığır eti gibi birçok kaynatılmış yemek bulunur.
Havyar, gastronomide her çeşit balık yumurtasına verilen addır.
Orta Çağ Avrupa mutfağı, 5. yüzyıldan 16. yüzyıla kadar Avrupa kültürlerinin besinlerine, yeme alışkanlıklarına ve yemek pişirme yöntemlerine verilen genel addır. Bu dönem boyunca beslenme düzeni ve pişirme yöntemleri Avrupa genelinde değişimlere uğramış ve tüm bu değişiklikler Avrupa'nın modern mutfak kültürünün temelini oluşturmuştur.
Balık eti, deniz, nehir, göl ve diğer tatlı sularda yakalanan soğuk kanlı solungaçları ile solunum yapan hayvanların besin olarak kullanılan etleridir. Midye, yengeç, karides, ıstakoz gibi etleri yenen birçok kabuklu deniz ürünleri mevcuttur ancak bunlar balık eti sayılmaz. Bunlar balık etiyle birlikte deniz ürünleri olarak sınıflandırılır. Birçok balık türü insanlar tarafından yakalanır ve dünyanın hemen her yerinde gıda olarak tüketilir. Balık ürünleri, insanlık tarihi boyunca önemli bir protein ve diğer besin kaynağı olmuştur.
Çin mutfağı başta Çin olmak üzere Tayvan, Singapur, Malezya, Endonezya gibi Çin kültürünün yaygın olduğu Uzak Doğu ülkelerinden kaynaklanan ve Çin lokantaları sayesinde dünyanın birçok yörelerinde geniş bir biçimde tanınan bir mutfaktır. Çeşit bakımından dünyanın en zengin mutfaklarından biri olan Çin mutfağı Uzakdoğu'da bile Çinlilerin yaşadığı her bölgede büyük farklılıklar gösterir. Ayrıca Uzakdoğu dışındaki Çin lokantalarında hazırlanan yemekler bulundukları ülkelerin kültürlerine uyarlandıkları için Uzakdoğu'dan çok farklı malzemeler kullanırlar ve farklı lezzetler sunarlar. Bunlara rağmen Çin mutfağı bazı ortak özelliklerden yoksun değildir. Sebze ağırlıklı yemekler, yemeklerin wok adı verilen çukur tavalarda pişirilmesi ve yemeklerin sofralarda yemek çubuklarıyla yenmesi Çin mutfağının en çarpıcı özellikleri arasındadır.
Akdeniz mutfağı ifadesi Akdeniz'in çevresindeki ülkelerin sofra ve yemek kültürlerini tanımlamak için kullanılır. Bu coğrafya, Akdeniz mutfağının en temel ve ayırt edici özelliği olan zeytinyağının sıklıkla kullanıldığı ve zeytin ağacının dağılımının olduğu bölgeleri kapsar.
Fin mutfağı veya Finlandiya mutfağı, genellikle Avrupa kıtasının yemekleriyle bölge halkının yöresel yemeklerinin birleşiminden oluşmaktadır. Ülkenin doğu kısmında yenen yemekler çeşitli sebzeler ve mantarlardan oluşurken, ülkenin batı kısmında balık ve et yemekleri Fin mutfağını oluşturmaktadır. Geleneksel Fin mutfağı İsveç, Alman ve Rus mutfaklarına benzerdir. Fin yemekleri İsveç yemeklerine oranla biraz daha az tatlıdır ve Finler Rus mutfağına kıyasla az ya da hiç krema kullanmazlar.
Karagöl; Ankara'nın Çubuk ilçesinde bulunan doğal bir göldür. Yer aldığı arazi bakımından volkanik domlar arasında kalmış olan Karagöl, küçük ölçekli bir krater gölüdür. Karagöl Tabiat Parkı bu gölün çevresine kurulmuştur.
Poyrazlar gölü, Sakarya il merkezinin 7–8 km kuzeydoğusunda, Sakarya nehrinin kenarında yer alan alüvyal set gölüdür. Göl kıyısında bulunan Poyrazlar köyünden adını alan gölün diğer bir adı da Teke gölüdür. Göl alanı 67 hektar, kıyılarının uzunluğu 4400 m olan göl 1. derece doğal sit alanıdır.
Kültür balıkçılığı, okyanus ve deniz sularında gıda veya diğer amaçlar için sucul canlıların yetiştirilmesi, okyanusların kapalı bölümlerinde, deniz suyunun doldurulduğu tanklar ve göletlerde yapılan özel yetiştiriciliktir. Tuzlu su havuzlarında balık ve karides gibi kabuklu su ürünleri, istiridye, deniz yosunu yetiştirme işi de kültür balıkçılığının bir türüdür.
Türkiye'de balıkçılık; Karadeniz, Ege Denizi ve Akdeniz'in Türk karasularında, Marmara Denizi ve boğazlar ile iç sularda yapılmaktadır.
Dalyan, Balıkların geçtiği yerlere sabit ağ, çapa, yüzdürücü gibi malzemeler ile yapılan tuzak ve kapanlara denir. Balık avlamak için deniz kıyısında büyük ağaçlarla çevrilen yer olarak da tanımlanmaktadır. Genellikle lagünlerin denize bağlandığı ağız kısımları üzerine uygulanır. Kamış ve sazlardan hasır gibi örülen seddeler balık geçit alanlarına geçiş bırakacak şekilde sabitlenir. Yumurtlamak için balık sürüleri lagüne girdikten sonra kapaklar kapatılır. İç kısımda kalan balıklar avlanır. Eski çağlardan beri balık avlamak için kullanılan dalyanlar denizin sahiline yakın yerlerine, göl ve nehirlerin ise ağızlarında kurulur.
Balık yetiştiriciliği, binlerce yıldan beri bilinen, bir tarım koludur. Dünyada en çok sazan ve alabalık yetiştiriciliği yapılmaktadır. Türkiye'de son 10 yılda Balık yetiştiriciliği 2 kat artmıştır.