
Masal ya da erteği esas itibarıyla sözlü anonim halk edebiyatı ürünü, kahramanları arasında olağanüstü kişi veya yaratıkların bulunabildiği, anlatılan olayların tamamen gerçek dışı olduğu, yer ve zaman ögesinin ise daima belirsiz olduğu bir anlatı türüdür.

Miletli Thales, Milet, İyonya'dan bir Antik Yunan matematikçi, astronom ve Sokrat öncesi filozoftu. İlk filozoflardan olduğu için felsefenin ve bilimin öncüsü olarak adlandırılır. İyonya Aydınlanmasının başlatıcısı olarak bilinir ve Eski Yunan'ın Yedi Bilge'sinden ilkidir. Ticaretle uğraşmış ve bu nedenle Mısır'da bulunmuştur. Günümüze ulaşmış hiçbir metni yoktur. Yaşadığı döneme ait kaynaklarda da adına rastlanamaz ancak hakkındaki bilgiler Herodot, Laertios Diogenes, Aristoteles, Theophrastus gibi antik yazarlardan edinilir.
Cin, İbrahimi dinler de dahil olmak üzere modern veya antik birçok din ve inanışta bulunan bir tür ruhani mitolojik yaratıktır. Farklı inanışlarda farklı karakteristiklere ve özelliklere sahiptir.
Demonoloji veya diğer adıyla demonizm, Hıristiyan teolojisinin sistematik temsilleri, melek bilimine ek olarak bir demonlar doktrini içeriyordu, çünkü demonlar Hristiyan teolojisi tarafından düşmüş melekler olarak kavramsallaştırıldı. Malzemenin dogmatik işlenmesi genellikle soterioloji veya kristoloji gibi diğer incelemelere de başvurur. "Demon Bilimleri" anlamına gelir. Yunancada Daimon olarak yazılır ve ilahiyat, güç anlamına gelir.
Determinizm, belirlenircilik, gerekircilik veya belirlenimlilik evrenin işleyişinin, evrende gerçekleşen olayların çeşitli bilimsel yasalarla, örneğin fizik yasaları ile, belirlenmiş olduğunu ve bu belirlenmiş olayların gerçekleşmelerinin zorunlu olduğunu öne süren öğretidir. Yani öğretiye göre her şey belirlenmiştir ve değişmesi mümkün değildir. Bu görüş başta ahlak felsefesi olmak üzere felsefenin çeşitli dallarının uğraş ve çalışma alanına bir görüştür. Ahlak felsefesindeki "İnsan ahlaki eylemde bulunurken özgür müdür?" sorusunu yanıtlamaya çalışır.

Tarih, geçmiş zamanın incelenmesi bilimidir. "Tarih", geçmişte yaşanan olayların incelenmesinin yanı sıra, bu olaylarla ilgili bilgilerin keşfi, toplanması, organizasyonu, sunumu ve yorumlanması ile ilgilenen disiplindir.

Almanya'nın yeniden birleşmesi, 3 Ekim 1990 tarihinde eski Alman Demokratik Cumhuriyeti topraklarının Almanya Federal Cumhuriyeti'nin topraklarına dâhil olmasıdır.

Egzorsizm, görünmeyen bir varlığın etkisi altına girdiği sanılan kimseyi çeşitli yöntemlerle bu etkiden kurtarmaya çalışmak olarak tanımlanır.
Daimon, Batı dillerine sonradan “demon” biçiminde yerleşen, eski Yunanca’daki bir terim olup antik çağ’ın çeşitli dönemlerinde farklı anlamlarda kullanılmıştır.

Gazeteci, gazetecilik mesleğini icra eden; güncel olaylar, akımlar, konular ve kişiler hakkında veri toplayıp, araştırıp, arşivleyip olabildiğince tarafsız bir şekilde yayımlamaya gayret gösteren kişidir.

In the Name of the King: A Dungeon Siege Tale 2006 yılında galası yapılan, Almanya ve Rusya gibi ülkelerde vizyona erkenden girmiş ancak ABD'de 2008 yılının Ocak ayında vizyona girmiş, Dungeon Siege oyunundan yola çıkarak çekilmiş olan, Uwe Boll yönetmenliğinde fantastik bir aksiyon filmidir. Film, kötülükler lideri bir adama karşı savaşan bir köylünün öyküsünü anlatıyor. Filmde Jason Statham, Claire Forlani, Ray Liotta ve Burt Reynolds gibi isimler rol almaktadır. Çekimler Kanada'da tamamlanmıştır. Film Hessian film ödüllerinde özel ödül almıştır.

Banshee; İrlanda dilinde Bean Sidhe, İskoçya Kelt dilinde Ban Sith olarak seslenilen Kelt folklorunda doğaüstü bir yaratıktır.
Nekromansi, ölmüş kişilerin ruhlarını, birçok nedenden dolayı, doğaüstü kötü güçlere karşı ruhsal koruma olarak çağırma olayına verilen addır.
Risk yönetimi, işletmelerin işlevleri sırasında ortaya çıkabilecek risklerin önceden dikkatli bir biçimde ve ayrıntıları ile tanımlanıp değerlendirilmesi ve bu riskleri minimize edecek veya tam olarak ortadan kaldıracak önlemlerin alınması.

Gustav Ludwig Hertz Alman fizikçi.

Oxford Dictionary of Byzantium, Oxford Üniversitesi Basımevi tarafından basılan üç ciltlik tarih sözlüğü. Bizans İmparatorluğu ile ilgili İngilizce dilinde açıklayıcı bilgiler içerir. Editörü Alexander Kazhdan'dır. İlk defa 1991 yılında basılmıştır. Kazhdan, Rusya'dan göç ettikten sonra, Şubat 1979 tarihinden öldüğü 1997 yılına kadar kıdemli araştırmacı olarak Dumbarton Oaks, Washington, DC'de Bizans çalışmaları merkezinde görev yapmıştır. Editörlük dışında birçok maddeye katkıda bulunmuştur. Katkıda bulunduğu maddeleri, maddenin sonuna A.K. koyarak işaretlemiştir.

İsa'nın mucizeleri, Hristiyan ve İslam kaynaklarında İsa'ya atfedilen doğaüstü yeteneklerdir. Bu mucizelerin çoğu iyileştirme, egzorsizm, ölünün canlandılması ve doğanın kontrol edilmesidir.
Udug ya da daha sonra Akadca bilinen adıyla utukku, antik Mezopotamya mitolojisinde bazen iyi ve bazen kötü olarak düşünülen belirsiz bir demon sınıfıdır. Egzorsizm metinlerinde "iyi udug", bazen "kötü udug"a karşı çağrılır. Kelimenin anlamı genellikle belirsizdir ve bazen belirli bir demon türünden ziyade demonları bir bütün olarak ifade etmek için kullanılır. Udug'un neye benzediği tespit edilememiş olsa da betimlemelerinde diğer antik Mezopotamya demonlarında da olduğu gibi karanlık bir gölge, etrafını saran ışığın yokluğu, zehir ve sağır edici bir ses gibi özelliklere sahip olduğu aktarılır. Günümüze kadar gelmiş antik Mezopotamya metinleri, kötü udug'u çıkarmak için talimatlar veren Udug Hul metinleri olarak bilinir. Bu metinler, kötü udug'un hastalığa neden olma rolüyle hastalıkları iyileştirmede duayla egzorsizmi gerçekleştiren kimsenin rolünü vurgulamaktadır.
Helstrom, Paul Zbyszewski tarafından Marvel Comics karakterleri Daimon ve Satana Hellstrom'a temel alınarak Hulu için oluşturulan bir Amerikan web televizyon dizisidir. Marvel Sinematik Evreni'nde bağımsız bir hikâyeyi anlatır. Dizi, Zbyszewski dizi sorumlusu olmak üzere ABC Signature Studios ve Marvel Television tarafından üretildi.

Shai Mısır mitolojisinde kader kavramının tanrısallaştırılmasıydı. Bir cinsiyet ile ilişkilendirmek için neden olmayan bir kavram olarak, Shai bazen daha olağan erkek olma anlayışından ziyade kadın olarak kabul edildi; bu durumda Shai, Shait olarak anılırdı. Adı, emredilen (olan) anlamına geldiği için onun işlevini yansıtır.