İçeriğe atla

Demirkapı (Maveraünnehir)

Demirkapı
Demirkapı’nın bölgesinde günümüzde yer alan Badahşan Vilayeti’ndeki bir vadi
Özbekistan üzerinde Demirkapı
Demirkapı
Demirkapı
Afganistan üzerinde Demirkapı
Demirkapı
Demirkapı
Genel Bilgiler
KonumSurhanderya, Özbekistan
Koordinatlar38°13′31″K 66°54′10″D / 38.22528°K 66.90278°D / 38.22528; 66.90278
TürBoğaz
Harita

Demirkapı veya eski varyantıyla Temir Kapıg (Göktürkçe: Temir Ḳapıġ) tarihî dönemde Orta Asya’nın Maveraünnehir kesiminde, bu bölge güneyinde bulunmuş olan bir meşhur geçittir. Kabul edilmiş görüşlere göre bu yer Belh kentini Semerkant'a bağlayan yol üzerinde kayalık bir geçit veya dağ boğazı idi.[1] Sekizinci asrın ilk on yıllarından tarihlendirilen Türk runik harfli yazıtlarda Temir kapıġ (‘Demirkapı’) toponimi sık sık anılmaktadır.[2][3][4]

Konum

Tonyukuk Yazıtı’ndan (725/726) Köktürklerin İnci Irmağı’nı (Amuderya) geçerek düşmanlarını Demirkapı’nın ötesine kovup imparatorluğun hudutlarını, Köktürk yazıtlarında daima imparatorluğun batı sınırı sayılan, Demirkapı-geçidine kadar genişletmiş olduklarını biliyoruz. Köktürk anıtlarında o kadar sık geçen meşhur Temir qapïġ gerçekte ne idi ve nerede bulundu? Kabul edilmiş görüşlere göre bu yer Belh kentini Semerkant'a bağlayan yol üzerinde kayalık bir geçit (veya dag boğazı) idi. Thomsen'e göre 12-20 m geniş, 3 km uzun dar dağ geçidi dünya harikalarının biri, namına lâyıktır, sonradan ise Müslüman dünyasında, hatta - ilâve etmeliyiz ki - onun dışında da benzeri yerleri onu örnek alarak adlandırmışlar.[1]

En meşhur "Demirkapı" hiç şüphesiz Köktürk yazıtlarının demin adı geçen Maveraünnehir'deki Baysun-tau dağında bugünkü Derbent[A] adlı köyün yakınında, eski Semerkant-Tirmiz (Termez) yolu boyunda bulunmaktadır.[5] En erken anılması boğazdan 630'da geçen ve yöreyi su sözlerle anlatan meşhur Çinli seyyah Hiuan-tsang'a aittir:

Güneydoğuda, dağlarda, yaklaşık iki yüz li[B] kat etti ve Demir Kapı'ya girdi. Sağda ve solda olağanüstü yükseklikte, birbirine paralel iki dağ arasında bulunan boğazlara bu ad verilmiş. Dağlar çok dar ve üstelik dik uçurumlarla çevrili bir keçi yolu ile birbirinden ayrılmış. Bu dağların her iki yamacı da, demir renkli birer taş duvar görünümünde. Geçit yerine, demirle sağlamlaştırdıkları iki kanatlı bir kapı yerleştirmişler. Kapı kanatlarına da bir sürü demir çıngırak asılmış, asılması güç ve çok iyi korunmuş olduğu için bu geçide bugünkü ismini takmışlar.[3]

Orhun Yazıtları’nda Demir Kapı

Demir Kapı geçidi, metinlerdeki şekliyle Temir Kapıg, Orhun Yazıtları’nın birçok yerinde geçer.

Kül Tigin Yazıtı güney 3. ve 4. paragrafları:

kuurıgaru yençü ügüz keçe temir kapıgka tegi süledim yırıgaru yir bayırkuu yiriŋe tegi süledim bunça yirke tegi yorıtdım ötüken yışda yig idi yok ermiş[6]

Türkiye Türkçesi: …batıda İnci ırmağı(nı) geçerek Demir Kapı’ya kadar ordu sevk ettim; kuzeyde Yir Bayırku topraklarına kadar ordu sevk ettim; bunca diyara kadar (ordularımı) yürüttüm (ve anladım ki): Ötüken dağlarından daha iyi bir yer asla yok imiş![6]

Ayrıca bakınız

Notlar

A. ^ Derbent yerleşim yeri, Afganistan’ın Badahşan eyaletindeki Feyzabad yakınındadır.
B. ^ Çin uzunluk ölçüsü: 1 li = aşağı yukarı 540 m.

Kaynakça

  1. ^ a b "Imre Baski, "Demirkapılar (Temir Qapïg, Vaskapu, Dömörkapu)", Turkish Studies, Volume 2/2 Spring 2007, s. 73-74" (PDF). 15 Ocak 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 9 Ekim 2012. 
  2. ^ Vilhelm Thomsen, Inscriptions de l‘Orkhon déchifrées. MSFOu. 1896, s. 137 (Fransızca)
  3. ^ a b Vilhelm Thomsen, Orhon Yazıtları Araştırmaları, Türk Dil Kurumu, Ankara 1993, s. 207
  4. ^ Hüseyin Namık Orkun, Eski Türk Yazıtları, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 1986, s. 24, 28, 32, 36, 46, 114, 116, 138.
  5. ^ Encyclopaedia of Islam. II, s. 204/a, II, s. 115/b. (İngilizce)
  6. ^ a b Talât Tekin, Orhon Yazıtları, Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara 2006, s. 20-21. ISBN 975-16-0065-0

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">93 Harbi</span> Osmanlı İmparatorluğu ile Rus İmparatorluğu arasında 1877-1878 yılları arasında yapılmış savaş

93 Harbi ya da 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı, Osmanlı padişahı II. Abdülhamit ve Rus çarı II. Aleksandr döneminde yapılmış olan bir Osmanlı-Rus Savaşı'dır. Rumi takvime göre 1293 yılına denk geldiğinden Osmanlı tarihinde 93 Harbi olarak bilinir. Hem Osmanlı Devleti'nin batı sınırındaki Tuna (Balkan) Cephesi'nde, hem de doğu sınırındaki Kafkas Cephesi'nde savaşılmıştır. Savaşa hazırlıksız yakalanan Osmanlı Devleti, çok ağır bir yenilgi almıştır. Savaşın başlıca sebepleri; Osmanlı Devleti'nde yaşanan azınlık isyanları, Rusya ve Batı Avrupa ülkelerinde, Osmanlı Devleti'nde yaşayan Hristiyanların insan haklarının çiğnendiği konusunda oluşan tek taraflı kamuoyu, Rusya'nın Balkanlardaki genişleme siyaseti, Romanya ve Bulgaristan'ın bağımsızlık istekleri ve Panslavizm akımıdır. Avrupa'nın büyük güçleri savaşı önlemek için İstanbul'da Tersane Konferansı'nı toplamışlar, ancak Osmanlı Devleti'ne yaptıkları taleplerin reddedilmesi üzerine savaş patlak vermiştir.

<span class="mw-page-title-main">Orhun Yazıtları</span> 8. yüzyıla tarihlenen Göktürk yazıtları

Orhun Yazıtları, Göktürk Yazıtları ya da Köktürk Yazıtları, Eski Türkçe (𐰆𐰺𐰴𐰣∶𐰖𐰔𐱃𐰞𐰺𐰃) olan, Türklerin bilinen ilk alfabesi olan Orhun alfabesi ile II. Köktürk Kağanlığı döneminde Göktürkler tarafından yazılmış yapıtlardır. Birçok kişi ilk Türkçe yapıt olarak bilse de ilk Türkçe yapıt Çoyr Yazıtıdır. Orhun yazıtları Türkçenin tarihsel süreçteki gramer yapısı ve bu yapının değişimiyle ilgili bilgiler verdiği gibi Türklerin devlet anlayışı ile yönetimi, kültürel ögeleri, komşuları ile soydaşlarıyla olan ilişkileri ve sosyal yaşantısıyla ilgili önemli bilgiler içermektedir.

<span class="mw-page-title-main">Göktürk Kağanlığı</span> Türk adını kullanan ilk Türk devleti

Göktürk Kağanlığı, asıl ismiyle Türk Kağanlığı Göktürkler tarafından kurulmuş ve 552-744 yılları arasında Orta ve İç Asya'da hükümdarlık sürdürmüş bir Türk imparatorluğudur ve bozkırların ilk model devletidir. Asya Hun İmparatorluğu'ndan sonra 2. Büyük Devlet lakabını almıştır.

<span class="mw-page-title-main">Timur</span> Timur İmparatorluğunun kurucusu ve ilk hükümdarı (1336–1405)

Timur sonrasında Timur Küregen, Timurlu İmparatorluğu'nun kurucusu olan Türk veya Türk-Moğol asker ve komutan. 1370'ten itibaren düzenlediği seferlerle günümüzdeki Orta Asya, Rusya, İran, Hindistan, Afganistan, Kafkasya, Ortadoğu ve Anadolu'nun büyük bir bölümünü ele geçirmiştir. Çağatay ulusunu oluşturan boylardan Barlaslar'ın önderi olan Turagay ile Tekina Hatun'un çocuğu olarak 1336'da Semerkant yakınlarındaki Şehr-i-Sebz'e bağlı Hoca Ilgar köyünde dünyaya gelen Timur, 1370'te Çağatay Hanlığı'nın batısını denetim altına alan askeri bir lider olarak kendini göstermiştir.

<span class="mw-page-title-main">Eski Türk yazısı</span> Türk dillerinin yazılması için kullanılmış ilk yazı düzeni

Orhun, Göktürk ya da Köktürk alfabesi, Göktürkler ve diğer erken dönem Türk kağanlıkları tarafından kullanılmış, Türk dillerinin yazılması için kullanılmış ilk yazı sistemlerinden biridir. Alfabe, 4'ü ünlü olmak üzere 38 damga (harf) içermektedir.

<span class="mw-page-title-main">Timur İmparatorluğu</span> Asyada hüküm sürmüş eski bir imparatorluk

Timur İmparatorluğu, Timurlu Devleti, Timurlular veya Turan İmparatorluğu, Fars ve İslam medeniyeti unsurları ile Türk-Moğol devlet ve askeri teşkilat unsurlarını bünyesinde barındıran Emir Timur tarafından kurulmuş bir devlettir.

<span class="mw-page-title-main">Semerkant</span> Özbekistan şehri

Semerkant, Özbekistan'ın 12 ilinden biri olan Semerkant ilinin yönetim merkezi olan şehir. Zerefşan Nehri vadisinde, başkent Taşkent'in 275 km güneybatısında yer alır. Nüfus açısından Özbekistan'ın en büyük ikinci şehri, tarihi ve sosyo-kültürel açıdan en önemli şehridir. 2500 sene öncesine dayanan tarihiyle dünyanın en eski şehirleri arasında yer alan Semerkant, İpek Yolu'nun önemli bir kavşağında yer almasından dolayı tarih boyunca siyasi, ekonomik ve kültürel açıdan önemli bir yerleşim yeri oldu.

<span class="mw-page-title-main">Mâverâünnehir</span> Tarihî bölge

Maveraünnehir, Orta Asya'da, Ceyhun ve Seyhun nehirleri arasında kalan tarihi bölge.

<span class="mw-page-title-main">Gazneliler</span> Orta Asyada eski bir Türk devleti

Gazneliler, 963-1186 yılları arasında Maveraünnehir, Afganistan, Hindistan'ın kuzeyi ve Horasan'da hüküm sürmüş olan Türk devleti. Gazneliler adlarını başkent edindikleri, hâlen Afganistan sınırları içinde bulunan Gazne şehrinden almıştı. Mahmud-ı Gaznevî'nin Yemînüddevle lakabına atıfla bu hanedana Yemînîler denilmektedir. Ayrıca hanedanın babası Sebük Tigin'e atıfla Sebük Teginîler olarak da anılmaktadır. Gazne Devleti'nden önce bu topraklarda hüküm sürmüş olan Fars asıllı Samanîlerin siyasi ve kültürel etkisinden dolayı Gazneli Türkler, zaman içerisinde Farslaşmışlardır.

Eski Türkçe, Türk yazı dilinin ilk dönemidir. Dönem Orhun Türkçesi ve Eski Uygur Türkçesi olmak üzere iki altdönemde incelenir. Orhun Türkçesinin kesin tarihlere dayandırılabilir ilk belgesi olan ve VIII. yüzyılın ortalarına tarihlenen Orhun Yazıtlarından Uygur Türkçesinin tarihe karıştığı XIII. yüzyıla değin sürer. Doğu Asya'dan Doğu Avrupa'ya dek önemli bir coğrafyada konuşulduğu anlaşılmaktadır. İlk dönemlerinde yabancı etkilerden epey uzak ve dönemin diğer dillerine göre oldukça yalın olduğu, Uygur çağında git gide zenginleştiği ve yabancı dillerden etkilendiği anlaşılmaktadır. Dil XIII. yüzyılda ölse de türlü Türk toplulukları tarafından yazı dili olarak kullanıldığı XVII. yüzyıla tarihlenen Altun Yaruk nüshasından anlaşılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Thermopylae Muharebesi</span> Perslerin Yunanistanı ikinci kez işgali sırasında gerçekleşen bir muharebe

Thermopylae Muharebesi, Ahameniş İmparatorluğu'nun Yunanistan'ı ikinci kez işgali sırasında gerçekleşen üç günlük bir muharebedir. Muharebe, Sparta Kralı I. Leonidas'ın komutasındaki Yunan Şehir Devletleri ittifakı kuvvetleri ile I. Serhas komutasındaki Pers kuvvetleri arasında cereyan etmiştir. Pers ve Yunan kuvvetleri, M.Ö. 480 yılının Ağustos ya da Eylül ayında, Artemision Deniz Muharebesi ile aynı günlerde, Ege Denizi sahiline yakın Termofil Geçidi'nde karşılaşmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Derbent, Bafra</span>

Derbent, Samsun ilinin Bafra ilçesine bağlı bir mahalledir.

<span class="mw-page-title-main">Derbent, Dağıstan</span>

Derbent, bugünkü Rusya'ya bağlı Dağıstan'da yer alan tarihi bir şehirdir. Şehrin tarihi yapıları 2003 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası olarak ilan edilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Nûreddin Mahmud Zengî</span>

Nûreddin Mahmud Zengî, Büyük Selçuklular'ın Haleb Atabeyi.

<span class="mw-page-title-main">Müslümanların Maveraünnehir'i fethi</span> Arapların 7.-8. yüzyıl Asya fetihleri

Müslümanların Maveraünnehir'i fethi ya da Arapların Maveraünnehir'i fethi, günümüzde Özbekistan'ı, Tacikistan'ı, Kazakistan'ı ve Kırgızistan'ı kapsayan Orta Asya'nın tümünün ya da bazı bölgelerinin 7. ve 8. yüzyıllarda On İki İmamların dördüncüsü olan İmam Zeynel Abidin ve taraftarları olan Müslümanlar tarafından fethedilmesidir.

<span class="mw-page-title-main">Demirkapı (Tuna)</span>

Demirkapı Tuna Nehri’ndeki bir boğazdır. Tarihî dönemden beri bilinen ve kullanılan meşhur bir nehir boğazıdır. Boğaz, Sırbistan ve Romanya sınır hattının bir kısmını oluşturur.

Bolçu Muharebesi, 711'de Göktürk Kağanlığı ile Türgişler öncülüğündeki ittifak kuvvetleri arasında gerçekleşen muharebedir. Muharebe, kesin Göktürk zaferiyle sonuçlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Timurlu Hanedanı</span> Timurlu Hanedanı

Timurlu hanedanı, kendini Gürkani, Timur'un soyundan gelen Türk-Moğol kökenli bir Sünni Müslüman hanedanı idi. "Gürkani" kelimesi, Türkçeden Moğolcaya da geçen "damat" anlamına gelen "küḏegü (küregen)" kelimesinin Farsçalaştırılmış şekli olan "Gürkan"dan türemiştir. Gürkan lakabını kullanmasının sebebi ise Cengiz Han'ın soyundan gelen Saray Mülk Hanım ile evlendiğinden, Timurlular Moğol İmparatorluğu'nun kurucusu Cengiz Han'ın soyundan gelen akrabaları olduğundan, bu hanedan tarafından kullanılmıştır. Timurlu hanedanı üyeleri Fars kültüründen güçlü bir şekilde etkilenerek tarihte iki önemli imparatorluk kurmuşlardır:

<span class="mw-page-title-main">Daryal Boğazı</span> dağ geçidi

Daryal Boğazı, Rusya ile Gürcistan arasındaki sınırda yer alan bir nehir boğazıdır. Bugünkü Vladikavkaz'ın güneyinde, Kazbek Dağı'nın doğu eteğinde yer almaktadır. Geçit Terek Irmağı tarafından oyulmuştur ve yaklaşık 13 kilometre (8,1 mi) uzunluğundadır. Boğazın dik granit duvarları bazı yerlerde 1.800 metre (5.900 ft) yüksekliğe kadar çıkabilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Dar Geçit Muharebesi</span> 731 yılında günümüzde Özbekistanda gerçekleşen çatışma

Dar Geçit Muharebesi ya da Defile Savaşı Tahtakaraça Geçidi'nde Emevî Halifeliği'nin büyük bir ordusu ile Türkeş Devleti arasında Temmuz 731'de üç gün boyunca süren çatışmadır. Türkeş Devleti, Semerkant'ı kuşatıyordu ve şehrin komutanı Sevre bin Hür, Horasan'ın yeni atanan valisi Cüneyd el-Mürrî'den yardım talebinde bulunmuştu. Cüneyd'in 28.000 kişilik ordusu geçitte Türkeş Devleti'nin saldırısına uğradı ve Emevî ordusu kendini kurtarmayı ve Semerkant'a ulaşmayı başarsa da çok büyük kayıplar verdi; Bir yardım amacıyla Türkeş güçlerine arkadan saldırmaları emredilen Sevre'nin 12.000 askeri neredeyse yok edildi.