İçeriğe atla

Delik-Taş 1

Delik-Taş 1
Harita
Yaygın adıDelik-Taş 1
TürüHomo neanderthalensis
(mtDNA onaylı)
YaşıTarihlendirilmedi
Keşif yeriDelik Taş Mağarası, Özbekistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti, SSCB
Keşif tarihi1938
KeşfedenAlexey Okladnikov

Delik-Taş 1 (ÖzbekçeTeshik-Tosh), 1938'de Orta Asya'daki Özbekistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nde, Bajsuntau Dağları'ndaki Delik Taş mağarasında keşfedilen bir Neandertal iskeletidir.

Kalıntılar 1938 yılında A. P. Okladnikov tarafından keşfedildi.[1] Beş çift Sibirya dağ keçisi boynuz kemiği ile ilişkili olduğu bildirilen dar bir çukurda bulundu. Diş analizi ile kafatasının 8 ila 11 yaşındaki bir çocuğa ait olduğu görüşü belirtilmiştir. Kafatası kalıntılarını çevreleyen mezarın çevresinde boynuz parçaları bulunmuştur. Bu, bazı araştırmacıların çocuğun bir dini ritüelin sonucunda gömüldüğünü düşünmesine neden oldu.[2]

Kazı üzerine yeterli sayıda yayınlanmış materyal bulunmaması[3] ve bulunan çok sayıda dağ keçisi kemiği (761) bu yorumun sorgulanmasına neden olmuştur. Ritüel yorumu sorgulayan Paul Mellars, kemiklerin kasıtlı olarak yerleştirilmemiş olabileceğini öne sürmüştür.[4] Diğerleri (örneğin, Gargett) buranın hiçbir zaman mezar olarak kullanılmadığını belirtmektedir.

Yer, Musteryen eserler ile beş kültürel tortu katmanında kazılmıştır.[5]

Tarih

Kalıntılar tarihlendirilmemiştir. Arkeoloji, fauna ve iskeletin kendisine dayanarak, Orta Paleolitik (300.000 ila 40.000 yıl önce) döneme tarihlendirilmektedir.

Kafatası

Yeniden oluşturma

Delik-Taş kafatası 150 kemik parçasının bir araya getirilmesi ile yeniden oluşturuldu. Kafatası, üzerine oturan birkaç tortu tabakası nedeniyle ezilmişti.

inç santimetre
Yükseklik 7.75 19.69
Genişlik 5.5 19.97
uzunluk 6 15.24

Tartışmalar

Delik-Taş kafatasının diş analizi, hominidin ölüm anında 8-9 yaşlarında olduğunu işaret etmektedir. Kafatasının boyutu, aynı yaştaki modern bir çocuğun kafatasından nispeten daha büyüktü. Arkeologlar bunun Neandertallerin modern Homo sapien ergenlerinden daha hızlı bir büyüme hızına sahip olmasından kaynaklandığını öne sürdüler. Kafatası daha büyük ve daha uzundu ve oksipital topuz, oval şekilli foramen magnum, şovel şekilli kesici dişler, supraorbital çıkıntı ve güçlü bir çenenin olmaması gibi tipik Neandertal özellikleri sergilemekteydi. Kafatasının mandibular foramenlerin lingualları gibi diğer orta yüz özelliklerinin modern insanlarda Neandertallerden daha karakteristik olduğu belirtilmektedir. Delik-Taş kafatasının morfolojik özellikleri, araştırmacıları bazılarının Üst Paleolitik Homo sapiens ile morfolojik açıdan daha yakın olduğunu düşünmelerine neden olacak şekilde daha önceki sınıflandırmaları sorgulamaya yönlendirdi. 27 doğrusal ölçümün istatistiksel analizi Delik-Taş kafatası ve mandibulayı Neandertal varyasyonunun dışına yerleştirdi ve Üst Paleolitik insanlarla ilişkilendirdi.

DNA analizi

Delik-Taş kafatası üzerinde kafatasının Neandertal olduğunu doğrulayan mtDNA analizi gerçekleştirildi. Daha ileri genetik araştırmalar, yakın doğu Neandertallerin, kuzeybatı Avrupa Neandertallerinden ve erken Akdeniz Neandertallerinden bir şekilde ayrıldığı sonucuna vardı. Bu veriler Yakın Doğu'daki Neandertaller ve modern insanlar arasındaki tutarlı düşük gen akışı seviyeleri görüşünü desteklemektedir

Önemi

1938'de Delik-Taş kafatasının keşfinden önce, Neandertallerin Orta Asya'ya ulaşacak kadar doğuya yayılmadığı düşünülüyordu.

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ The Emergence of Humans: An Exploration of the Evolutionary Timeline. Wiley. 2010. ISBN 978-0470013151. 8 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Haziran 2020. 
  2. ^ Teshik-Tash, Uzbekistan. Concise Oxford Dictionary of Archaeology, 01/2008, 2, 0199534047. Retrieved 2014-04-23.
  3. ^ Essentials of Physical Anthropology. Wadsworth Publishing. 2006. s. 264. ISBN 978-0495030614. 8 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Haziran 2020. 
  4. ^ Anthropology and Religion: What We Know, Think, and Question. Altamira Press. 2007. s. 51. ISBN 978-0759110465. 15 Aralık 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Haziran 2020. 
  5. ^ An Encyclopedia of World History. 5th. Boston, MA: Houghton Mifflin Company. 1972. ss. 9. ISBN 0-395-13592-3. 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Eski Taş Çağı</span> çağlar

Kaba Taş Devri, Yontma Taş Devri veya bilimsel adıyla Paleolitik Çağ olarak tanımlanan Eski Taş Çağı günümüzden yaklaşık 2 milyon yıl önce başlamış ve 12.000 yıl önce son bulmuştur. Ancak verilen bu tarihlerin dünya geneli içinde geçerli olduğunu ve yerel olarak değişmeye açık bulunduğunu da belirtmek gerekir. İnsanlık tarihinin %99'u gibi çok büyük bir bölümünü kapsayan bu çağ, aynı zamanda ilk insan atalarının ortaya çıkışı ve ilk aletlerin üretimi yoluyla insanın kavrama yeteneği ve temsil etmesiyle de söz konusu tarihin gelişimi içinde çok önemli bir yer tutmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Neandertal</span> Avrasyada yaşamış ve soyu tükenmiş insan türü veya alt türü

Neandertal ya da Neandertal insanı, günümüzden yaklaşık 250 bin ila 40 bin yıl önce yaşamış insan türüdür. İkili adlandırmada ismi "Homo neanderthalensis"dir. Fosilleri muhafaza etmeye müsait kireç taşı mağaralarda yaşadıkları için haklarında en fazla bilgi sahibi olunan ve bunun bir sonucu olarak modern kültürde tipik "mağara adamı" kalıbını yaratan tarih öncesi insan türüdür.

Turkana Çocuğu veya Nariokotome Çocuğu, KNM-WT 15000 ile etiketlenmiş, Pleistosen döneminin erken dönemlerinde, 1.5-1.6 milyon yıl önce yaşamış 11-13 yaşlarında bir çocuğa ait fosillerdir. İskelet Richard Leakey'in önderliğindeki takımın üyesi olan Kamoya Kimeu tarafından 1984 yılında, Kenya Nariokotome'daki Turkana Gölü'nün yakınında bulunmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Kafatası</span> omurgalıların kafasında bulunan kemik yapı

Kafatası, omurgalılarda başı oluşturan kemik bir yapıdır. Yüzün yapılarını destekler ve beyin için koruyucu bir boşluk sağlar. Kafatası iki bölümden oluşur: kranyum ve mandibula. İnsanlarda bu iki kısım, nörokranyum ve en büyük kemiği olarak mandibulayı içeren viscerocranium'dur. Kafatası, iskeletin en ön kısmını oluşturur ve bir sefalizasyon ürünüdür - beyni ve gözler, kulaklar, burun ve ağız gibi çeşitli duyusal yapıları barındırır. İnsanlarda bu duyusal yapılar yüz iskeletinin bir parçasıdır.

<i>Homo ergaster</i> soyu tükenmiş hominid türü

Homo ergaster, Erken Pleyistosen'de Afrika'da yaşamış arkaik insanların nesli tükenmiş bir türü veya alt türüdür. H. ergaster'in kendine ait bir tür olup olmadığı veya H. erectus kapsamına alınması, paleoantropoloji içinde devam eden ve çözülmemiş bir tartışmadır. Eşanlamlılığı savunanlar, H. ergaster'i tipik olarak Afrikalı Homo erectus olarak ya da Homo erectus ergaster olarak tanımlar.

<i>Homo heidelbergensis</i> soyu tükenmiş insan türü

Homo heidelbergensis, Pleyistosen'de yaşamış, soyu tükenmiş insan (Homo) türü. Kalıntıları ilk kez 1907 yılında Heidelberg yakınlarında bir taş ocağındaki çene kemikleri ile keşfedilmiştir. Bulunan çene, modern insanlar gibi küçük dişli olsa da modern insanın aksine çene kemikleri fazlasıysa geniş ve ağırdır.

<span class="mw-page-title-main">Denisova insanı</span> Homo cinsinden bir insansı

Denisova insanları, Homo cinsinden bir insansı olup Neandertaller ve anatomik olarak modern insanın yakın akrabası olmakla birlikte genetik olarak her iki türden ayırt edilebilir. İngiliz literatüründe Denisova hominins ya da kısaca Denisovans olarak adlandırılırlar

Obi-Rakhmat Mağarası, Neandertal fosilleri içeren ve Orta Paleolitik döneme tarihlenen bir tarih öncesi bölgedir. Tanrı Dağları'ndaki Talassky Alatau Sıradağları'nın güneybatı ucundaki Chatkal ve Pskem nehirlerinin kavşağına yakın dar bir karst mağarası olan Obi-Rakhmat, Taşkent, Özbekistan'ın 100 kilometre (62 mi) kuzeydoğusunda yer almaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Ejderha Adamı</span> Buzul Çağı insanı

Ejderha Adamı, Orta Pleyistosen dönemine tarihlenen, Harbin, Heilongjiang, Kuzeydoğu Çin'den neredeyse eksiksiz bir kafatasından tanımlanan bir arkaik insan türüdür. Kafatası 1933'te keşfedildi, ancak çalkantılı bir siyasi atmosfer nedeniyle 2018'e kadar bilim insanlarının eline geçemeyecek ve 2021'e kadar isimlendirilmeyecekti. Tanımlayıcılar, modern insanın Neandertallerden çok H. longi ile daha yakın akraba olduğunu düşünüyorlardı.

Kabwe 1, Arthur Smith Woodward tarafından 1921'de Homo rhodesiensis için tip örneği olarak atanan, günümüzde çoğunlukla Homo heidelbergensis ile eşanlamlı olarak kabul edilen bir Orta Paleolitik fosilidir.

<span class="mw-page-title-main">Solo insanı</span> bilinen en genç Homo erectus fosili

Solo insanı, Geç Pleistosen'de, yaklaşık 117 ila 108 bin yıl önce, Endonezya'nın Cava Adası'nda Solo Nehri boyunca yaşamış, H. erectus'un bir alt türüdür. Bu popülasyon, türün bilinen son popülasyonudur. Ngandong köyü yakınlarında kazılan 14 üst kafatası parçası, iki kaval kemiği ve bir pelvis parçasından ve sınıflandırmaya bağlı olarak muhtemelen Sambungmacan'dan üç kafatası ve Ngawi'den bir kafatasından bilinmektedir. Ngandong sahası ilk olarak 1931'den 1933'e Willem Frederik Florus Oppenoorth, Carel ter Haar ve Gustav Heinrich Ralph von Koenigswald başkanlığında kazıldı. Ancak daha fazla çalışma, Büyük Buhran, 2. Dünya Savaşı ve Endonezya Bağımsızlık Savaşı nedeniyle ertelendi. Tarihsel ırk kavramlarına uygun olarak, Endonezyalı Homo erectus alt türü başlangıçta Avustralyalı Aborijinlerin doğrudan ataları olarak sınıflandırılmıştı. Ancak Solo insanının artık yaşayan bir torunu olmadığı düşünülmüyor, çünkü kalıntılar, kabaca 50.000 ila 55.000 yıl önce başlayan bölgeye modern insan göçünden çok öncesine tarihlenir.

<i>Lantiyen insanı</i> Asyada bulunmuş hominid fosili

Lantiyen insanı, 1963'te Lantian County, Loess Platosu'ndaki Chenchiawo Köyü'nden neredeyse tam bir çene kemiğinden ve 1964'te keşfedilen Gongwangling Köyü'nden kısmi bir kafatasından bilinen, bir Homo erectus alt türüdür. Kalıntıların ilki yaklaşık 710-684 bin yıl öncesine, ikincisi ise 1.65-1.59 milyon yıl öncesine dayanıyor. Bu, Lantiyen insanını Afrika'nın ötesinde keşfedilmiş ikinci en yaşlı H. erectus ve Doğu Asya'nın en yaşısı yapar. Fosilleri ilk olarak 1964 yılında Woo Ju-Kan tarafından tanımlandı ve bir diğer H. erectus olan Pekin insanının atası olarak kabul edildi.

Apidima Mağarası, Güney Yunanistan'da, Mani Yarımadası'nın batı kıyısında yer alan ve dört küçük mağaradan oluşan bir komplekstir. Mağaranın sistematik olarak incelenmesi sonucunda Paleolitik çağa ait Neandertal ve Homo sapiens fosilleri ortaya çıkarıldı.

<span class="mw-page-title-main">Baço Kiro mağarası</span>

Baço Kiro mağarası, Bulgaristan'ın Direnova şehrinin 5 km (3,1 mi) batısında, Direnova Manastırı'na sadece 300 m (980 ft) uzaklıkta yer alan bir mağaradır. Andaka ve Direnova Nehri kanyonlarında yer almaktadır. 1890'da içine girilmiş ve ilk rekreasyonel ziyaretçiler mağaraya, Bulgar Ulusal Uyanış lideri, öğretmen ve devrimci Baço Kiro'nun onuruna yeniden adlandırılmadan iki yıl önce 1938'de girmiştir. Mağara, toplam uzunluğu 3.600 metre (11.800 ft) olan galeriler ve koridorlardan oluşan dört katlı bir labirenttir, mağaranın 700 metre (2.300 ft)'lik bölümü kamuya açıktır ve 1964'ten beri aydınlatılmaktadır. Mağaranın içinden akan bir yer altı nehri zamanla sayısız sarkıt ve dikit mağara oluşumları içeren büyük güzellikteki birçok galeriyi şekillendirdi. 1.200 metre (3.900 ft) uzunluğundaki uzun bölüm, bir dizi peri masalından ilham alınarak adlandırılmıştır. Oluşumlar art arda şu isimlerle anılmaktadır: Baço Kiro'nun Tahtı, Cüceler, Uyuyan Prenses, Taht Salonu, Kabul Salonu, Haidouti Buluşma Alanı, Çeşme ve Kurban Sunağı.

<span class="mw-page-title-main">Kůlna Mağarası</span>

Kůlna Mağarası Çek Cumhuriyeti'nde, Brno'nun 35 kilometre (22 mi) kuzeyinde yer alan bir mağaradır. Moravya Karstının bir parçasıdır. Kůlna Mağarası, Sloupsko-Šošůvské Mağaraları'nın bir parçasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Peștera Muierilor</span>

Peștera Muierilor veya Peștera Muierii, Romanya'nın Gorj ilindeki Baia de Fier komününde bulunan bir mağara sistemidir. Mağara ayısı kalıntıları ve bir insana ait kafatası içermesi nedeniyle önemlidir. Radyokarbon tarihleme yöntemine göre kafatası günümüzden 30.150 ± 800 yıl öncesine tarihlenmektedir. 1952 yılında ortaya çıkarılmıştır. Cioclovina Mağarası'nda bulunan benzer kalıntılarla birlikte, Romanya tarihöncesindeki en eski erken modern insan kalıntıları olarak gösterilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Peștera cu Oase</span>

Peştera cu Oase, Romanya'nın güneybatısındaki Caraș-Severin ilindeki Anina şehri yakınlarında bulunan ve 37.000 ila 42.000 yıl önce yaşadıkları kabul edilen en eski Avrupa erken modern insanlarından (EEMH) bazılarının yaşadığı 12 karstik galeri ve odadan oluşan bir mağara sistemdir.

<span class="mw-page-title-main">Mezmaiskaya Mağarası</span>

Mezmaiskaya Mağarası, Güney Rusya'daki Adıge Cumhuriyeti'nde, Kafkas Dağları sistemindeki Kuzey Kafkasya'nın kuzeybatı eteklerinde yer alan Sukhoi Kurdzhips'in sağ kıyısına bakan tarih öncesi bir mağara sistemidir.

<span class="mw-page-title-main">Okladnikov Mağarası</span>

Okladnikov Mağarası ,güney Sibirya, Rusya'daki Altay Krayı'nda, Soloneshensky Rayonu'ndaki Altay Dağları'nın eteklerinde bulunan bir paleoantropolojik sit alanıdır. Mağara güneye bakar ve aşağıdaki Anuy Nehri'nin bir kolu olan Sibiryachikha Nehri vadisinin sol kıyısından yaklaşık 14 metre (46 ft) yukarıda yer alan Devoniyen bir karstik yamaçta bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Divje Babe</span>

Divje Babe, Slovenya'daki Idrijca Nehri'ne bakan bir karst mağarası ve arkeoloji parkıdır. Bir Neandertal müzik aleti olarak yorumlanan ve Divje Babe Flütü olarak bilinen, bir mağara ayısının işlenmiş kemiği de dahil olmak üzere Paleolitik kalıntılarıyla dikkat çekmektedir.