
Topkapı Sarayı, İstanbul Sarayburnu'nda, Osmanlı İmparatorluğu'nun 600 yıllık tarihinin 400 yılı boyunca, devletin idare merkezi olarak kullanılan ve Osmanlı padişahlarının yaşadığı saraydır. Bir zamanlar içinde 4.000'e yakın insan yaşamıştır.

Rumeli, Osmanlı İmparatorluğu döneminde 15. yüzyıldan itibaren Balkanlar’ın güneyine verilen addır. Aslı Rum İli olan coğrafik terim zamanla Rum Eli olarak dile otursa da 19. asra kadar evrakta Rum İli olarak yazımı devam etmiştir. Rumeli, sözündeki "Rum" kelimesi "Doğu Roma İmparatorluğu sınırları içinde olan toprak, halklar" anlamıyla kelimenin yapısına katılmıştır.

Dîvân-ı Hümâyun, Osmanlı İmparatorluğu'nda 15. yüzyıl ortalarından 17. yüzyılın yarısına kadar en önemli yüksek karar organı. İmparatorluğun yıkılışına kadar varlığını korusa da 17. yüzyıldan sonra önemini kaybetmiş ve 19. yüzyılda II. Mahmud'un teşkilat reformuyla kabine sistemine geçilerek Divan-ı Hümayun sembolik hale gelmiştir. Sadrazam, kubbealtı vezirleri, Rumeli beylerbeyi, Rumeli ve Anadolu kazaskerleri, Rumeli ve Anadolu defterdarları, nişancı ve vezirlik rütbesine sahip olan yeniçeri ağası ve kaptan-ı derya'da divanın asli üyeleri arasında yer alırdı.
Hezarpare Ahmed Paşa, ölümünden önceki ismi Tezkereci Ahmed Paşa, Osmanlı padişahı İbrahim'in saltanatında 21 Eylül 1647-7 Ağustos 1648 tarihleri arasında on ay on altı gün sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamı.
Merzifonlu Çalık Hacı Ali Paşa, II. Ahmed saltanatında, 27 Mart 1692 - 27 Mart 1693 tarihleri arasında bir yıl bir gün sadrazamlık yapmış Osmanlı devlet adamıdır. Merzifonlu Kara Mustafa Paşa'dan sonra Merzifon'un çıkardığı ikinci sadrazamdır.

İbrahim Sarim Paşa, Osmanlı devlet adamı ve diplomattır. Abdülmecid saltanatında 29 Nisan 1848-12 Ağustos 1848 tarihleri arasında üç ay on üç gün sadrazamlık yapmıştır. Ayrica Hariciye Nazırlığı, Maliye Nazırlığı ve Ticaret Nazırlığı görevleri yapmıştır.

Şirvanizade Mehmet Rüşdi Paşa, Abdülaziz döneminde 15 Nisan 1873 - 15 Şubat 1874 tarihleri arasında on ay sadrazamlık yapmış Osmanlı devlet adamıdır.
Sofu Mehmet Paşa veya Mevlevi Mehmed Paşa, Osmanlı Padişahı I. İbrahim'in saltanatının son döneminde ve IV. Mehmed saltanatında 7 Ağustos 1648-21 Mayıs 1649 tarihleri arasında dokuz ay on beş gün sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamı. 18 Ağustos 1648'de İstanbul'da liderliğini yaptığı isyanda Sultan İbrahim'in boğdurulması emrini vermiştir.

Kaptan-ı derya, Osmanlı İmparatorluğu'nda donanma komutanlarına verilen addır.

Kubbealtı ya da Divanhane, Topkapı Sarayı'nın ikinci avlusu üzerinde yer alan ve Osmanlı İmparatorluğu'nda sadrazam ve diğer devlet adamlarının Dîvân-ı Hümâyun toplantılarını gerçekleştirdiği mekân. Burada devlet işleri görüşülür ve karara bağlanırdı.

Bahriye Nezâreti veya Bahriye Nazırlığı, Osmanlı İmparatorluğu'nda Osmanlı Donanmasından sorumlu bakanlığa verilen isimdir.
Mabeyin ya da Mabeyn-i Hümayun veya Mabeyn-i Hümayun-ı Cenab-ı Mülukane Osmanlı sarayında padişahın özel kalem müdürlüğü işlevini gören kurumdu. Özellikle 19. yüzyılda bu kurum büyük bir önem kazanmıştır.

Kavuk, beyaz renkte pamuk ipliğinden örülmüş olan kumaştan yapılmış, üzerine sarık sarılan erkek başlığına verilen ad.
Sadaret Kethüdası, Osmanlı Devleti'nde Divan-ı Hümayun kaldırılana dek günümüz İçişleri Bakanlığı'na denk gelen makama verilen ad.

Osmanlı İmparatorluğu'nun ekonomik tarihi, iki alt döneme ayrılır. Birincisi, oluşturulan kapalı tarım ekonomisinin imparatorluk içinde bölgesel fark gösterdiği klasik çağ (genişleme); ikincisi ise devlet ve kamu işlevleri üzerine, idari ve politik düzenlemeler ile başlayan devlet örgütlü reformları kapsayan reform dönemidir. Askerî reformlar ile başlayan değişim; kamu ve zanaatkar loncalarına uzanmıştır.
Kubbealtı vezirleri, Osmanlı İmparatorluğu'nda dîvân-ı hümâyûn üyesidirler. Askerî sınıfa mensup beylerbeyi rütbeli paşalar arasından sadrâzam ve pâdişâh tarafından seçilirler. Sadrâzama bağlı olarak çalışırlar. Sadrâzama ve pâdişâha danışmanlık ederler, verilen özel görevleri yerine getirirlerdi. Dîvân müzakerelerinde ve siyasi herhangi bir işin hallinde de tecrübeli devlet adamları olan kubbealtı vezîrlerinin fikirlerinden istifade edilirdi.
Osmanlı hükûmeti, Osmanlı İmparatorluğu'nun Avrupa'daki çağdaş idare sistemlerine ayak uydurmak amacıyla 19. yüzyılın başından itibaren uyguladığı kabine sistemidir. Günümüzdeki Bakanlar Kurulu sistemine çok benzemekteydi.

Başdeftardar, 14. yüzyıl ile 19. yüzyıl arasinda Osmanlı Devleti'nin en yüksek maliye görevlisi idi. Fatih'in kanunnamesine göre bașdefterdar padișahın malının vekili ve veziri-azam da nazırı idi. Devlet hazinesinin açılıp kapanması başdefterdar bulunmasıyla yapılırdı. "Başdefterdar" Divan-ı Hümayun üyesi idi. Başdefterdar 14. yüzyıl ile 19. yüzyıl dönemi protokolüne göre vezir ve kazasker rütbelerinden daha aşağıda ama Yeniçeri Ağası'nın üzerinde bulunmaktaydı.

Kalemiye Sınıfı, Divan-ı Hümayun'a dahil sınıflardandır. Yaygın olmayan adı Ehl-i Kalem'dir. Kitâbet sınıfı olarak da bilinir. Bürokrasi, diplomasi ve mali işlerden sorumlu, kısacası defter işlerinden sorumlu kişiler bu sınıfa dahildir. Kalemiye Sınıfının en üst rütbesi Nişancı'dır. Nişancı, Divan-ı Hümayun'de verilen kararlara, Padişah'ın tuğrasını çekmekle görevliydi. Bu yüzden bu makamdakilere Tuğrai de denirdi. Kendisine bağlı olan Reis-ül Küttab ise tamamıyla Dışişleri bakanlığını karşılıyordu. Osmanlı İmparatorluğu yükselme dönemi ile ortaya çıkan bu makamın da önemi giderek artmış ve Divan-ı Hümayun'un kaldırılmasıyla yerini Hariciye Nazırlığı'na bırakmıştır. Ayrıca, Kalemiye Sınıfı'nda Reis-ül Küttab'a bağlı her biri ayrı görevle meşgul kalemler vardı.
Musa Safveti Paşa, Osmanlı devlet adamıdır.