
Mühendislik, köprüler, tüneller, yollar, araçlar ve binalar dahil olmak üzere makineler, yapılar ve diğer öğeleri tasarlamak ve inşa etmek için bilimsel ilkelerin kullanılmasıdır. Mühendislik disiplini, her biri uygulamalı matematik, uygulamalı bilim ve uygulama türlerinin belirli alanlarına özel vurgu yapan, geniş bir yelpazede uzmanlaşmış mühendislik alanları’nı kapsar.
Yazılım mühendisliği, yazılım geliştirme ile ilgilenen mühendislik dalıdır. Yazılım mühendisliği tanımı ilk olarak 1968 yılında Friedrich L. Bauer tarafından Almanya'da gerçekleştirilen NATO toplantısında gündeme gelmiştir. Ayrıca, matematikçi ve bilgisayar bilimcisi Margaret Hamilton "yazılım mühendisliği" terimini ortaya atan kişilerden biri olarak kabul edilmektedir. Yazılım mühendisliği tanım olarak "karmaşık yazılım sistemlerinin belirli bir hedefe ve sisteme dayalı olarak ve iş bölümü yapılarak, belirli prensipler, yöntemler ve araçlar kullanılarak geliştirilmesidir."
Veri madenciliği, büyük ölçekli veriler arasından faydalı bilgiye ulaşma, bilgiyi madenleme işidir. Büyük veri yığınları içerisinden gelecekle ilgili tahminde bulunabilmemizi sağlayabilecek bağıntıların bilgisayar programı kullanarak aranması olarak da tanımlanabilir.

İnşaat mühendisliği, malzeme ve tekniği en iyi şekilde bir araya getiren, yapıların plan, proje, yapım ve denetlenmesiyle uğraşan temel mühendislik dalıdır. İnşaat mühendisleri her türlü bina, baraj, havaalanı, köprü, yol, su kemerleri, liman, kanalizasyon, su şebekesi, tünel, konvansiyonel ve yüksek hızlı demiryolu projeleri, metro vb. hizmet ve endüstri yapılarının planlanması, projelendirilmesi, yapımı ve denetimi konuları ile ilgili eğitim ve araştırma yapar. Mühendisliğin anası olarak da kabul edilen inşaat mühendisliği askerî mühendislikten sonra gelen en eski temel mühendislik dalıdır ve İngilizce kelime anlamı civil engineering ilk olarak 18.yy. da askerî olmayan mühendislik çalışmalarını askerî mühendislikten ayırabilmek için kullanılmıştır. İnşaat mühendisliği kurucu mühendislik alanlarının başında gelir. İnşaat mühendisliği geniş bir alanı kapsadığından çeşitli dallarda uzmanlaşma gereği duyulmaktadır. Bu alanların başlıcaları, çevre mühendisliği, geoteknik, belediye ya da kentsel mühendislik, kıyı mühendisliği, ölçme bilgisi, yapı mühendisliği, temel mühendisliği, su mühendisliği, malzeme bilimi, ulaştırma mühendisliği vb. konulardır.

Biyomühendislik veya biyoloji mühendisliği, kullanılabilir, somut ve ekonomik olarak uygulanabilir ürünler yaratmak için biyoloji ilkelerinin ve mühendislik araçlarının kullanımıdır. Biyolojik yapıların mühendislik bakış açısıyla birleştirilip sağlık, çevre, gıda ve tarım gibi birçok alanda yaşanan problemlere çözüm arar. Biyomühendislik, kütle ve ısı aktarımı, kimyasal kinetik, biyokatalizörler, biyomekanik, biyoenformatik, ayırma ve saflaştırma süreçleri, biyoreaktör tasarımı, yüzey bilimi, akışkanlar mekaniği, termodinamik ve polimer bilimi gibi bir dizi kuramsal ve uygulamalı bilim dalının bilgisini ve uzmanlığını kullanır. Tıbbi cihazlar, teşhis aletleri, biyouyumlu malzemeler ve kataliz tasarımında, yenilenebilir enerji, ekoloji mühendisliği, ziraat mühendisliği, proses mühendisliğinde ve toplumların yaşam standartlarını iyileştiren diğer alanlarda biyomühendislik uygulamaları kullanılmaktadır.
Škoda Auto (okunuşu: Şkoda,

Dönüşüm, Değişim veya Metamorfoz, Franz Kafka'nın uzun öyküsü.
Veri modelleme, bir işletmenin, kurumun hatırlamaya değer bulduğu verilerin şekil ve metin olarak ifade edilmesidir. Diğer bir deyişle bir işletmede teknik ve teknik olmayan herkesin bilişim ihtiyaçlarını ifade etmeye çalışırken birbirini anlamada kullanabileceği görsel bir iletişim dilidir. Yazılım geliştirmenin en önemli süreçlerinden biri olan veri modelleme bilişim ihtiyaçlarının keşfedilmesi ve herkesin anlayabileceği bir şekilde belgelenmesi işlemidir. Bilişim ihtiyaçları, veriler ve işletme ihtiyaçlarını destekleyen işletme kurallarıdır. Bir veri modeli herhangi bir işletmenin veya bir yazılımın karmaşık bilişim ihtiyaçlarının tümünü yeterince ifade edebilmek için kullanılabilecek bir araçtır. Bir bilişim sistemi başlıca 3 ihtiyacı karşılar; çeşitli verilerin saklanması, işlenmesi ve görüntülenmesi. Görüldüğü gibi bilişim sistemlerinin temelinde veri yer almaktadır. Veri Tabanı sistemleri ise en basit ifadeyle; verinin saklanması ve işlenmesi ile ilgili olarak geliştirilen genel amaçlı çeşitli yazılımlardır. Kısaca bilginin işlenmemiş hali olarak tanımlanan verinin modellenmesi herhangi bir bilişim sistemi geliştirmede neredeyse işin yarısını oluşturur. Verinin gerçek sahibi kullanıcıdır. Durum böyle olunca bilişim sistemlerinin geliştirilmesi sırasında kullanıcı temelli bir yaklaşım önem kazanmaktadır. Kullanıcı yönelimli bu yaklaşımın bazı yararları aşağıda sıralanmaktadır.
- Kullanıcıların işin başından itibaren yazılım geliştirme sürecinde yer almaları nedeniyle yeni sisteme ve yeniye karşı olan dirençlerinin azaltılması
- Çoğunlukla teknik açıdan olaylara yaklaşan yazılımcıların geliştireceği kurgu veya hayal ürünü veri ihtiyaçlarından kaçınılması
- Kullanıcı eksenli geliştirilen sistemde bilişim ihtiyaçlarının daha iyi karşılanabilmesi
- Geliştirilecek ürünün işletmede daha kolay benimsenmesi
- Geliştirilecek yazılımın daha kısa sürede yazılması ve kalite faktörü
- Teknik ayrıntıdan uzak, işletmede herkesin rahatlıkla anlayabileceği ve üzerinden iletişim kurabileceği görsel-grafik sembollerle ifade edilebilen veri modellerinin üretilebilmesi
- Bilgisayar Destekli Yazılım Mühendisliği araçlarıyla bu modeller hızlı şekilde veri tabanı tasarımına dönüştürülebilir
- Yazılım geliştirme sürecinde dokümantasyon için çok yararlıdırlar

AmigaOS, Amiga kişisel bilgisayarının işletim sistemidir. Grafik arabirimi olan Workbench, CLI komut satırı arabirimi ile birlikte AmigaDOS ve çoğu Amiga modelinde ROM'da yer alan Kickstart'tan oluşur.

Kentleşme, kentsel yaşam biçimlerinin gelişimi olarak tarif edilmektedir. Başka bir deyişle, dar bir alana yerleşen büyük nüfus birikimi, yeni fiziksel ve sosyal oluşum, karmaşık ilişkiler ağı, iş dallarının farklılaşması ve kendine özgü bir kültürel sistemin ortaya çıkması olarak tanımlanmaktadır. Kentleşme, kente göç eden bireyin ya da kentte ikamet eden nüfusun değişim sürecini oluşturur ve sosyal, kültürel, ekonomik özellikleri ile ele alınır. Kentlileşme sosyal bakımdan, kente özgü tavır ve davranış biçimlerinin benimsenmesi ile gerçekleşirken kırsal alanlarda yaşayanlar daha farklı ekonomik ve sosyo-kültürel yaşam biçimine sahiptir.

Geri bildirim, geri dönüş veya geri besleme, bir sürecin basamaklarındaki bir değişimin önceki bir basamağa etki etmesi ve neden-sonuç ilişkisi içerisinde bir döngü oluşturması olayına denir. Burada süreç sıcaklık ayarlı bir soba gibi fiziksel olabileceği gibi kan şekeri döngüsü gibi biyolojik, hatta paradokslarda olduğu gibi tamamen soyut olabilir.

İş süreci yönetimi ve sistem mühendisliği'ndeki iş süreci modellemesi (İSM), bir kuruluşun süreçleri temsil etme etkinliğidir. Böylece mevcut iş süreçleri analiz edilebilir, iyileştirilebilir ve otomatikleştirilebilir. İSM genellikle modelleme disiplininde uzmanlık sağlayan iş analistlerince, modellenen süreçler hakkında özel bilgili konu uzmanlarınca veya daha yaygını her ikisinin de olduğu bir ekip tarafından tarafından yapılır. Alternatif şekilde süreç modeli, işlem madenciliği araçları kullanılarak doğrudan olay günlüklerinden türetilebilir.
Jeoloji Mühendisliği, yerkürenin başlangıcından günümüze kadar geçirdiği yapısal değişmeleri, yerkabuğunun yüzeyinin ve altının bugünkü durumunu inceleyen, yerleşim alanlarının ve her türlü mühendislik yapılarının yer seçimi çalışmalarının yürütülmesiyle ilgili eğitim verilen mühendislik dalıdır.

İnşaat ya da yapım, bina, altyapı, endüstriyel sanayi yapıları gibi insan ihtiyaçlarına karşılık gelen, üretime dayalı her çeşit yapının amacına uygun inşa edilme sürecidir. İnşaat tipik olarak bilinen bir müşteri için yerinde gerçekleşirken, imalattan imalata farklı olarak, belirlenmiş bir alıcı olmadan benzer ürünlerin seri üretimini de gerektirir. Sanayi yapıları gelişmiş ülkelerdeki gayrisafi yurtiçi hasılanın % 6 ila % 9'unu oluşturur. İnşaat planlama, tasarım ve finansman ile başlar; proje inşa edilinceye ve yapı kullanıma hazır oluncaya kadar devam eder.
Atik yazılım geliştirme ya da çevik yazılım geliştirme, basit prensiplere dayanan yazılım geliştirme metotları gruplarının genel adıdır. Bu metotlar genelde alışılmış denetim ve uyum süreçlerini teşvik eden proje yönetim işlemlerine önayak olurlar. Bu yaklaşım; takım çalışmasıyla gelen liderlik psikolojisi, kendi kendini düzene sokma (örgütleme), sorumluluk, yüksek kalitedeki yazılımların hızlı dağıtımını onaylayan en iyi mühendislik örnekleri ve iş yaşamında müşteri ihtiyaçlarıyla şirketlerin temel amaçlarını, vizyonlarını koordine etme işlevi de görmektedir.
Proje yönetimi, belirli bir projenin hedef ve amaçlarına ulaşıp bitirilmesi için kaynakların planlanması, organize edilmesi, tedarik edilmesi ve yönetilmesi disiplinidir.
Bilgi yönetimi geçmişten günümüze gelişen teknoloji ile birlikte kişisel hayatımızda başlayıp da sosyal hayatımıza kadar birçok alanda artan bilgi miktarı her alanda rekabeti ortaya çıkarmıştır. Bu yüzden örgütler teknoloji ile birlikte ortaya çıkan bilgi yığınlarını denetim altına alarak var olabilirler ve varlıklarını devam ettirebilirler. Bilgi yönetimi bu kadar etkin olmasına rağmen 20. Yüzyılın sonlarına doğru kavram olarak ortaya çıkmıştır. Bilgi yönetiminin bir kavram olarak ortaya çıkmasının nedeni “ürünlerin ve hizmetlerin bilgi içeriğinin artması, e-ticarette, eğitimde, vb. olduğu gibi teknolojinin üretim ve hizmetlerin niteliğini ve yapılış tarzını tümden değiştirmesi onu kendi yapısı içerisinde yapılandırması, bilimsel çalışmaların önemli ölçüde rekabet unsuru haline gelmesi, çalışanların niteliklerinin değişmesi, bilişim ve telekomünikasyon teknolojilerinin enformasyon ve yönetimindeki etkinliğin artması. ” olarak tanımlanmıştır. Bunlarla birlikte yönetim kavramı ortaya çıkmış ve günümüzde hala gelişim göstermektedir
Süreç yönetimi, bir kurumun performansının sürekli olarak iyileştirilmesini sağlayan ve süreçleri temel “varlık” kabul eden bir yönetim disiplinidir. Süreç, aralarında birlik olan veya belli bir düzen veya zaman içinde tekrarlanan, ilerleyen, gelişen olay ve hareketler dizisidir.

Sistem ve yazılım mühendisliğindeki işlev modeli modellenen sistem veya konu alanının işlevlerinin yapısal temsilidir.

Süreç mühendisliği, insanların hammaddeleri ve enerjiyi endüstriyel düzeyde toplum için yararlı ürünlere dönüştürmesini sağlayan temel ilkelerin ve doğa kanunlarının anlaşılması ve uygulanmasıdır. Süreç mühendisleri, basınç, sıcaklık ve derişim gradyanları gibi doğadaki itici güçlerden ve kütlenin korunumu yasasından yararlanarak, istenilen kimyasal ürünleri büyük miktarlarda sentezlemek ve saflaştırmak için yöntemler geliştirebilirler. Süreç mühendisliği, kimyasal, fiziksel ve biyolojik süreçlerin tasarımı, işletimi, kontrolü, optimizasyonu ve yoğunlaştırılmasına odaklanır. Süreç mühendisliği, tarım, otomotiv, biyoteknik, kimya, gıda, malzeme geliştirme, madencilik, nükleer, petrokimya, ilaç ve yazılım geliştirme gibi çok çeşitli endüstrileri kapsamaktadır. Sistematik bilgisayar tabanlı yöntemlerin süreç mühendisliğine uygulanmasına "süreç sistemleri mühendisliği" adı verilir.